Erdal Batmaz

Küçülerek Büyür mü?

21 Mart 2012 Çarşamba
\n

Bu hafta sonu Beşiktaşın olağanüstü genel kurulu var. Belki de Beşiktaş tarihinin en önemli genel kurullarından biri olacak. Zira kulüp, tarihi bir borç yükünü sırtında taşıyor. Borç ne kadar mı? Rivayet muhtelif! Ama nereden bakılırsa bakılsın borcun 450 milyon TL civarında olduğu söyleniyor. Bu bilançonun bir de alacak tarafı var. Hani böylesine bir kulüpte bilanço rakamları konusunda tereddüt olmamalı, değil mi? Ama burası Türkiye!

\n

Bunun bir bedeli olmadığı için oluyor işte Tabii bunu yanı sıra söylenmesi gereken kulübün üyelerinin ve taraftarlarının geleceğe umutsuz bakışı! Bizce bu, kulüp üzerinde borçtan daha ağır bir hasar bırakmaktadır.

\n

Böyle kötü bir tablonun sorumlusu elbette ki son sekiz yıllık Demirören yönetimleridir. Peki, bu tablodan ve bunalımdan nasıl çıkılır? Küçülerek! Yapılacak seçimlerde adaylar arasında seçilmesine kesin gözü ile bakılan Fikret Orman böyle diyor. Bu tablodan ve bunalımdan asla küçülerek çıkılmaz!

\n

Beşiktaşın mali ve ekonomik büyüklüğünü geçici dahi olsa daraltarak da çıkılmaz! Aksine daha fazla gelir yaratmak ve kârlı olmakla çıkılır. Tersi bir yaklaşım Beşiktaşın, mevcut borç ve yükümlülüklerini ödeme kapasitesini daha da aşağıya çeker. Beşiktaşın mali büyüklüğü kibrit çakma dönemlerini çoktan geçmiştir! Unutulmamalıdır ki sonuçta çok kârlı olacağı ve temettü dağıtacağı sözü ile Beşiktaş kurumsal yapısının söz verip halka açtığı bir şirketi vardır! Bırakın kârı, bunun küçülmesini planlamak başka bir şeye aykırılık oluşturmasa bile SPK açısından sakınca yaratabilir.

\n

Özkaynak düzenine döneriz, kendi yağımızla kavruluruz ile de çıkılmaz! Evet, faydası olur, özen gösterilmelidir. Ama günümüz futbol realitesi bu değildir. Bu devrin zamanı çoktan bitti. Ne Şeref Stadı, ne 66 sahası kalmadı! Evet, güzeldi, çok şövalyece idi ama o güzel ilkeler, o güzel insanlar ile birlikte uzun zaman önce bu dünyayı bırakıp gitti. Sadece Beşiktaştakiler değil! Fenerbahçe ve Galatasaraydakiler de!....

\n

Kimse Barcelona örneği vermesin. O altyapıda binlerle sayılabilecek geniş bir organizasyon ve dünyanın dört bir tarafında seçim yapan avcıların yanı sıra Barcelona markası var. Markadan da öte kendisini Katalan milli takımı sayan bir farklı yaklaşım var. Üç büyüklerden birinin, hele de Beşiktaşın 1 milyar dolara yaklaşmış Türk futbol piyasasından yeterli payı almadan ayakta kalabilmesi, bırakın Avrupa arenasını, diğer iki rakibi ile bile mücadele edebilmesini imkânsız kılar.

\n

Beşiktaş, çoktan Beşiktaş semtinden çıktı! Seyircisi de! Zaten onun da adı uzun zamandır taraftar değil! O artık bir müşteri! Satılacak ne varsa satılmalı ona! Zira sporun her alanı ve özellikle futbol serbest piyasa ekonomisinin, küresel sermayenin mal ve hizmetlerini pazarladığı en büyük medya mecrası oldu! Bu alan onun içindeki oyuncuların veya kulüplerin yönetemeyeceği, müdahale edemeyeceği kadar kapitalistleşmiştir! FIFA veya UEFAnın dahi gücü yetmediği gibi bu kurumlar o sistemin oyuncağıdır. Bakmayın siz Platininin Fransız hayalciliğine

\n

Bu yapıyı ve ekonomiyi - beğensek de beğenmesek de - anlamadan sağlıklı çözüm bulunamaz. Yapılacak şey mevcut kaynakları akılcı kullanmak, yönetilebilir bütçeler yapmak, borç miktarını ödenebilir seviyelere çekmek ve kâr etmektir. Ne ile karşılaşacağı konusunda bir sürpriz yaşamayacak olan muhtemel yeni başkan Fikret Ormana şimdiden başarılar dileriz. Ancak umudun her türlü karamsarlığı yeneceğini, Beşiktaşın küçülerek büyüyemeyeceğini de bilmesini isteriz.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları