Erdal Batmaz

Olimpiyatlar! (*)

15 Ağustos 2012 Çarşamba
\n

Pekin 2008 Olimpiyatının, Türk sporuna öğreteceği çok şey var. Sayın Başbakanın da dediği gibi külahıönümüze koyup düşünmemiz gerekir. Ama herhalde en çok düşünmesi gereken iki kişi ise Türk sporunun başında 5 yıl Başbakan Yardımcılığı ve Spordan Sorumlu Bakan sıfatıyla görevde bulunmuş Sayın Mehmet Ali Şahin ile 6 yıldır Türk sporunun başında bulunan Gençlik ve Spor Genel Müdürü Sayın Mehmet Atalaydır. Ancak bu, mevcut sorunumuzu çözmekten uzak çok kolaybir tespittir! Zira Türk sporunun problemlerinin kökeninde yer alan şey kişiya dabakansorunu olmaktan çok uzaktır. Öyle olsaydı işimiz çok kolay olurdu, değiştirirdik genel müdürle ilgili bakanı işi çözerdik. Ama öyle değildir! Yani işimiz kolay değildir. Einsteinnın dediği gibi Sorunun kendisinin, ona ilişkin çözüm üretmesi beklenemez.Sorun; Türk spor organizasyonudur! Bugünkü yapısıyla da çözüm üretmesi beklenemez, çünkü sorunun kaynağı kendisidir.

\n

Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü -eski adıyla Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü- kuruluş tarihi olan 1936 yılı ve onun dünya, siyaset ve devlet anlayışının ürünüydü. Artık bu anlamda bir örgütlenme modeli ve anlayışı kalmadı. Kalan da Küba, Kuzey Kore ve Türkiye. Dünyadaki diğer ülkelerin tamamına yakını sporu Milli Olimpiyat Komiteleri altında ya da gevşek organizasyonlar biçiminde örgütlemiştir. 

\n

Peki o zaman ne yapmalıyız?

\n

1 - Olimpik tüm dalların federasyonları, Milli Olimpiyat Komitesi altında -gevşek bir konfederasyon yapısı ile- örgütlenmelidir,

\n

2 - Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü tamamen Milli Eğitim Bakanlığıbünyesinde ortaöğretim ve üniversiteye yönelik okul içi spor ilkeleriyle devletin genel spor politikasının belirlenmesi, düzenlenmesiyle görevli olmalıdır.

\n

3 - Gençlik ve Spor il müdürlükleri yerel yönetimlereveya il özel idarelerinebağlı yapılar haline getirilerek, sadece ildeki futbol maçlarında stadyum organizasyonu ve protokol düzenlemesi yapan kuruluşlar olmaktan çıkarılmalıdır.

\n

4 - Yerel yönetimler profesyonelspor dallarında kulüp faaliyetinde bulunmamalıdır. Ancak olimpik ve amatör dallara yönelik spor faaliyetlerini desteklemeli, bütçelerinin belli bir yüzdesini bu alana ayırmalıdır.

\n

5 - Mevcut bütün statlar, kulüplere, yerel yönetimlere veya il özel idarelerine devredilmelidir.

\n

6 - Sponsorluk yasası revize edilerek olimpik sporlara yapılacak tüm yatırım ve destekler tam vergi muafiyetine kavuşturulmalıdır.

\n

7 - Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılında, 2023 Türk sporunun 100. yılı vizyon, misyon ve hedeflerbaşlığı altında devlet bakanlığının önderliğinde, sporun en önemli sivil toplum örgütleri, TSYD, Milli Olimpiyat Komitesi, kulüpler, federasyonlar, üniversiteler, yerel yönetimler ve ilgili kuruluşların da katılımıyla bir arama konferansları çalışması yapılarak ulusal raporoluşturulmalıdır.

\n

8 - Bunu takiben de 2020 veya Cumhuriyetin 100. yılına denk gelen 2024 yaz Olimpiyatıiçin aday olunmalı bu hedefin temini için çalışılmalıdır.

\n

Günlük yaklaşım ve kavgalarla, devşirme sporcularla 75 milyonluk genç bir nüfusa sahip bu ülkenin spora ilişkin sorunlarına çözüm bulamayız. Köhnemiş anlayışları yıkan, ezber bozan yeni politika ve yaklaşımlara ihtiyaç vardır.

\n

* Bu yazı 2008 Pekin Olimpiyatı sonrası bu köşede yayımlanmıştır. Yukarıdaki isimleri değiştirin yerine yenisini koyun. Bir fark var mı?

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

TMOK ve İstanbul 2020 27 Mart 2013

Günün Köşe Yazıları