En ön sıranın sol tarafı. Biri üçüncü koltukta oturuyor, biri beşinci koltukta. Kendi kendime düşünüyorum, şu an salonun en “acılı” iki ismi onlar olmalılar. Ali Babacan ve Mehmet Şimşek. AKP’nin ekonomi politikalarına uzun yıllar yön veren ikili. “Seçim ekonomisi olmaz, bütçe disiplininden taviz verilmez, kaynağı belli olmayan sözler verilmez...” Çok dinledik onlardan.
Hele Şimşek... 7 Haziran seçimleri öncesi CHP’nin asgari ücret artışından emekliye iki maaş ikramiyeye ekonomi vaatleri ile ilgili söyledikleri... Yüzü kızarır mı bilmem ama ben hatırlatayım:
“CHP bu vaatlerin hepsini bırakın, 3’te 1’ini nasıl yapacağını açıklasın, ben de seçimlerde CHP’ye oy vereceğim. Bizim arkadaşlar oturdu hesapladı. CHP’nin 1500 lira asgari ücret taahhüdünün maliyeti toplamı 37.5 milyar lira. Bu Türkiye’nin bütçe açığının iki katına gelmesi demek...”
Şimşek bu sözleri sarf edeli 5 ay bile olmadı. AKP’nin 1 Kasım seçimlerinden asgari ücret vaadi 1300 TL. 1500 TL bütçe açığının iki katıysa 1300 TL 1.5 katı olur. Bir diğer taahhüt; CHP 7 Haziran’da emekliye 2 bayramda birer ikramiye demişti ya. AKP tüm emeklilere yılda 1200 TL, yani ayda 100 TL vereceğini taahhüt ediyor. Başka bir söylemle AKP emeklilere yılda 1 maaş ikramiye vermiş oluyor. Gençlere karşılıksız 50 bin TL iş kurma yardımından tüm gençlere ücretsiz internete; ilk işe giren gençlerin bir yıl boyunca maaşlarının devlet tarafından ödenmesinden doğum, çeyiz, ev yardımlarına... Yemde ve gübrede KDV’nin kaldırılmasından taşeron işçilere kamuda istihdama...
Peki 288 sayfalık seçim bildirgesinde AKP’nin bu her kesime bol keseden dağıtmayı taahhüt ettikleriyle ilgili bir kaynak tarifi yapılmış mı? Hayır. Belki takip etmemişsinizdir, MHP seçim bildirgesine ekonomi vaatlerine karşı 81.5 milyar TL’lik “yeni kaynak” unsurları koydu. Bu kaynakları tartışabilirsiniz ama muhalefet bile bunu yaptı.
AKP’nin son durumuyla ilgili bir tespit yapmak gerekirse, AKP artık popülist bir partidir ve oy kaybettikçe, zirveden uzaklaştıkça popülizme daha da çok sarılacaktır. Ancak ekonominin dengeleriyle oynamanın maliyetinin alacakları oydan daha ağır olabileceğini de görecekler.
Bu arada başta CHP, muhalefet sadece eleştirmeyip “proje ürettikçe” ülkede değişimin motoru olunabileceğini de gösterdi. CHP özellikle çalışan kesim, emekli, gençlik için 7 Haziran öncesinde ortaya koyduklarıyla AKP’yi farklı bir noktaya çekti.
Bildirgeden ekonomi dışında 3 küçük not:
- Geleneksel irfan merkezleri ve cemevlerine hukuki statü sağlayacağız.
AKP sonunda Aleviler için bir adım atıyor. Ancak bunun yanına diğer tarikatlar için de (geleneksel irfan merkezleri tanımıyla) bir hukukilik getiriyor.
- AKP olarak demokratik bir perspektifle yapılandırıldığında parlamenter sistemle başkanlık sistemi arasında demokrasiye uyum açısından bir fark bulunmadığı kanaatindeyiz.
Bildirgede başkanlık sistemi ile ilgili bölümlerden bir paragraf böyle. Başkanlığın demokratik perspektifle yapılanması “denge ve kontrol mekanizmalarının sağlam çatılması” ile oluyor. Ama Tayyip Erdoğan’ın hayalindeki başkanlığın AKP bildirgesinin de ötesinde “tek adam” yönetimi olduğu biliniyor.
- AKP olarak kamu düzenini, birlik ve kardeşliği tesis etmeyi amaçlayan ve dönemsel olarak bakmadığımız çözüm süreci perspektifimizi koruyacağız.
Dün Başbakan Ahmet Davutoğlu bildirgede çözümü anlatırken sosyal medyada Şırnak’ta çekilmiş, ayaklarından bir zırhlı araca bağlanarak sürüklenen Hacı Lokman Birlik’in fotoğrafı dolaşıyordu. AKP belki en çok konuşması gereken en kritik konuda en az konuşuyordu.
AKP artık popülist bir partidir
Yazarın Son Yazıları
Bu Babalar Günü’nde hediyeyi sen verdin
Cizre’de tuhaf şeyler oluyor
‘Darbe girişimi 17-25 Aralık’ı örtmek için gerekçe olamaz’ diyen Kılıçdaroğlu, ‘tek adamlığın Türkiye için felaket olacağını’ belirtti.
Erdoğan topluma ‘baldıran zehiri’ içirdi
Türkiye demokrasi çıpasını kaybetti
Bharara’nın Washington’dan yeşil ışık alarak Erdoğan ismini dilekçeye kolayca koyduğu anlaşılıyor. Amerikan Özel Kuvvetleri’nin Rakka’da YPG armasıyla savaşması ABD için yeni müttefikin Kürtler olduğunu gösteriyor.
Ülkücülerin ‘devletle’ imtihanı
Savaşa, ölüme, acıya duyarsızlaşıyoruz
Dost modern darbe
Başkanlık ve erken seçimin yolu açıldı
EXPO açılışı kutlanabilir, 23 Nisan kutlanamaz
Erdoğan'ın Gazze ayıbı
HDP’li vekillerin dokunulmazlığı fiilen kalkmış durumda
Kürtler barışa çağırıyor, duyuyor musunuz?
Diyarbakır’da göremediğim gökkuşağı
Tecridin ne anlama geldiğini bilmeyen kafa... “Yalnızlaştırmanın”, “insansızlaştırmanın”... Oturmuş ders vermeye kalkıyor. Hem de Can Dündar’a... 2000 yılında “Hayata Dönüş Operasyonu” diye bilinen katliamın öncesinde Can, bir grup aydınla birlikte Bayrampaşa Cezaevi’nde açlık grevlerini önlemek için çaba harcıyordu.
Yıkık ya da yıkılmaya yüz tutmuş binalarda sürdürülmeye çalışılan hayatlar... Sağırlar ülkesi Türkiye’de bir üvey evlat Tarlabaşı...
Erdoğan ‘kükrüyor’ Türkiye zora giriyor
Can Dündar imzalı iddianame!
Vehbi Bey’den Mustafa’ya 60 ihtilalinden Gezi’ye...
“Barış İsteyenler Grubu”nun Davutoğlu ile toplantısına katılan bir isim, Başbakan’ın “çözüme odaklanmada” istekli olduğunu belirtti.
Galibiyet umudu büyük yenilgilerle sonuçlanan bir asker Enver Paşa. 27 yaşında 1908’de hürriyet kahramanı, 14 yıl sonra Pamir Dağı eteklerinde bir kurşunla sonlanmış bir hayat. Kaybedilen savaşlar, muhaliflere yaşatılan acılar ve aşk. Deli gibi âşık olduğu, karşısında diz çöktüğü kadın Naciye Sultan. Enver Paşa’nın a.b.c’si...
Kıdemli bir görüşmecinin Silivri notları...
Bizi hep öldürdüler
Savaş kabinesi
Her şey ‘bacılar ayrıştığında’ başladı
“Dünyayı karıştıran adam” Soros, üç günlük bir ziyaret için Türkiye’deydi. Soros, “Bir süre önce Türkiye-Rusya ilişkileri çok yakındı. Erdoğan, Putin’i rol modeli olarak kabul ediyordu. Bu ilişkiyi Rusya’nın Suriye’ye müdahalesi bozdu” dedi.
Penguen geri döndü
Her ilde partililerle de işadamlarıyla da buluştum. Acılar, endişeler döküldü kelimelere. Buralarda seçim değil yas havası var. Ölümler hem bölgedeki hem Ankara’daki, yasaklar, çatışmalar... Seçimlerden çok bu olaylar insanların gündeminde. Çoğunluk, seçim sonrası ile ilgili de umutsuz...
‘Başbakan yardımcısı medya patronlarını tehdit etti’
yedi televizyon kanalını yargı kararı olmadan sansürleyen Digiturk’ün Katarlı beIN Media Group’a devredilmediği ve TMSF’nin kontrolünde olduğu öğrenildi. TMSF’nin platformu ne zaman ve hangi fiyata satacağı ise hâlâ sır.
AKP artık popülist bir partidir
MHP; AKP ile yan yana olmayı hayal edebildi
Böldürtmeyeceğiz, öldürtmeyeceğiz
Gezi’yi hatırlayıp, Cizre’yi unutmak
Milli kavga
3 merkezden Boydak operasyonu
AKP’de sadece Erdoğan’ın yakınındaki birkaç kişinin kafasında olduğu öğrenilen yeni ‘milli ekonomi modeli’ kavramına iş dünyasından gelen ilk tepki ‘demode’ oldu. Bürokrasi de iktidar müdahalesi artacağı için endişeli.
Ekonomide iki ciddi isim Ali Babacan ve Mehmet Şimşek artık AKP’nin yönetiminde değiller. Onun yerine “Yiğit Bulut” ile ekonomi çözümlemelerinde uyuşan bir kafa yapısıyla damat Berat Albayrak var.
Adı “Darbe”... Bu bir “film”... 7 Şubat krizini merkez alan bir önceki KOZ filminin amatörlüğünde değil karşımızdaki. Oyunculuklardan metne “ikna edici”. Aslında MİT merkezli “halkla ilişkiler” çalışması ya da “bir dönemin MİT ağzından belgeseli” diyebileceğimiz görsel propaganda.