Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Saygı, umut ve dayanışma... - Prof. Dr. Okan TOYGAR
29 Mayıs sabahından kurultayın gerçekleştiği 4 Kasım’a kadar özellikle muhalif medyanın eleştiri sınırlarını aşarak itibarsızlaştırmaya çalıştığı Kemal Kılıçdaroğlu, kendisine hakaret edenlere tek söz söylemeden erdemli bir sükûnet içinde devretti genel başkanlığı.
Cumhuriyet tarihinin belki de en zor döneminde genel başkanlık yapmıştı.
Siyasi kumpaslar, montaj videolar, antidemokratik seçimler, darbe girişimi ve parlamenter sistemden tek adam rejimine geçiş hep onun genel başkanlığı döneminde gerçekleşti.
Tıpkı kendinden önceki CHP genel başkanları gibi alçakgönüllü, nazik ve dürüsttü. Kamuoyunun önünde tek bir vatandaşını veya ilçe başkanını azarlamamış, siyaseti zenginleşme aracı olarak görmemişti.
Kökleri ülkenin kurtuluşuna ve kuruluşuna dayanan yüz yıllık devrimci bir partinin üyelerine yakışan, genel başkanlarını saygıyla uğurlamak ve seçilen yeni genel başkana hesapsız, çıkarsız ve koşulsuz destek vermektir. Yurtseverliğin, solculuğun ve örgütlülüğün gereği budur.
Özgür Özel’in genel başkan olması CHP üyelerinde ve seçmende bir umut oluşturdu. Özel’in kurultay öncesindeki konuşmalarında ve açıkladığı tutum belgesinde; partinin kurucu ilkelerden uzaklaşarak sağa kaymasını eleştirmesi ve Türk-Kürt, Alevi-Sünni, dindar-inançsız gibi toplumu dikine kesen değil, enine kesen siyasetten yana olduğunu belirterek yoksuldan ve emekçiden yana olacağını söylemesi bu umudu arttıran önemli tespitlerdi.
Özel’in, eğitimde ve sağlıkta eşitsizlik ve bölgesel dengesizliklerden bahsetmesi, emek sermaye çatışmasında emekten yana bir siyasetin uygulayıcısı olacağını belirterek sendikal harekete destek vermesi, 1980 öncesinde olduğu gibi, CHP’nin toplumun geniş kesimleriyle kucaklaşmasını sağlayarak iktidar yolunu açabilir.
Bu söylemlerin gerçekleşebilmesi; laiklikten, barıştan ve demokrasiden yana, liyakatli, yurtsever ve solcu bir kadroyla, o kadro da “partinin yerelden merkeze tıkanmış olan tüm kanallarının açılmasıyla” yani parti içi demokrasiyle mümkündür.
Başlangıçlar zor, değişimler uzun solukludur...
Değişimin başarıya ulaşması için Özgür Özel’e düşen; parti içinde Cumhuriyetin kurucu değerlerinin yeniden yorumlanabileceğini ve laikliğin kapsayıcı olması gerektiğini söyleyenlerle arasına mesafe koyarak, CHP içinde ideolojik bir bütünlük sağlaması ve önüne çıkarılacak engellere rağmen neoliberalizme karşı sınıfsal arka planı olan kamucu çizgideki sol siyaset anlayışında ısrarcı olmasıdır.
CHP üyelerine düşen ise denetim, eleştiri ve katkı sunma görevlerini unutmadan, ülkeyi esir almış olan İslamofaşizmin temsilcilerine ve ulusal-uluslararası tekelci sermaye gruplarına karşı verilecek mücadelede sonuna kadar genel başkanlarının yanında durmaktır.
PROF. DR. OKAN TOYGAR
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev