Cüneyt Türel
Turgay Fişekçi
Son Köşe Yazıları

Cüneyt Türel

09.05.2012 03:53
Güncellenme:
Takip Et:
\n

\n

\n

\n

Kimi sanatçılar yalnızca sanatlarıyla büyüktür, insan yanlarını tanıdığınızda hayal kırıklığı yaratırlar; kimileri ise hem sanatları hem de insan yanlarıyla büyüktür. Onları tanıdığınızda, gerçek, büyük bir sanatçıyı tanımanın erinci sarar içinizi.\n

\n

1 Mayıs günü yitirdiğimiz Cüneyt Türel, böylesi ender rastlanan soylu bir sanatçıydı. Yıllar boyu hem sahnede izlerken, hem yüz yüze görüşmelerde hep bu soyluluğun yüceliğiyle titremiştir içim.\n

\n

Onu sahnede ilk gördüğüm gün, gerçekten unutulmaz bir gündü. 1 Eylül 1976 günü, Harbiye Açıkhava Tiyatrosunda binlerce kişi, coşkuyla Dünya Barış Gününü kutlamak için toplanmıştı. Hem kim unutabilir, o gün orada olup da Konstantin Simonovun sahnede Bekle Benişiirini okuyuşunu, sonrasında Ataol Behramoğlunun Türkçesini...\n

\n

O gecede Cüneyt Türel, yarı aydınlık bir ışık içinde sahneye çıkıp, Nâzım Hikmetin, Kardeşlerim / bakmayın sarı saçlı olduğuma / ben Asyalıyım / bakmayın / mavi gözlü olduğuma / ben Afrikalıyım dizeleriyle başlayan ünlü şiirini okumuştu. Bir sesle bir şiirin, bir sesle bir şairin bu denli etkili buluşması az rastlanan bir mutluluktu. \n

\n

Sonraki yıllarda Şehir Tiyatrolarında pek çok oyunda aynı hayranlıkla izledim onu. Aksanat Prodüksiyon Tiyatrosu geldi sonra, birbirinden güzel oyunlarla. O oyunlara ilişkin yazılarım bu köşede yayımlanmıştı.\n

\n

Tiyatro kadar edebiyat dünyasının da içindeydi. Yakın arkadaş çevresinde çok sayıda edebiyatçı vardı. \n

\n

Ünlü bir sanatçı olmak, onun alçakgönüllü insan yanını hiç değiştirmedi. Çağrıldığı en kıyıda köşedeki edebiyat etkinliklerine gelir, o büyüleyici sesiyle şiirler okurdu. Unutamadığım bir Eskişehir yolculuğumuz olmuştu. Soğuk bir ocak günüydü, o ve Tilbe Saranla Nâzım Hikmetin doğum günü etkinliklerine katılmak için Haydarpaşadan trene bildiğimizde. Ağır bir grip geçirmekte olmasına karşın kıramayıp gelmişti. Tren Bilecikten sonra Bozüyük düzlüğüne çıktığında diz boyu karla karşılaşmıştık. Çehovun Bozkır öyküsünü anımsatmıştı, camdan bakıp. O öyküde mevsim yazdır ama bozkır hüznü her mevsim hep aynıdır.\n

\n

Eskişehirde, o diz boyu karlı günde sobası yanmayan bir evde beklemiştik etkinlik saatini. Garip ama gerçek, etkinliğin yapılacağı Yunus Emre Kültür Merkezinde de kalorifer yanmıyordu. Buz gibi ama tıklım tıklım dolu salonda, insanların paltolarıyla, mantolarıyla izledikleri bir etkinlik oldu. Konuşma sırasını bekleyen Şükran Ağabey (Kurdakul), oturduğu koltukta paltosunun yakalarını kaldırıp gözlerine kadar örtmüştü yüzünü.\n

\n

Cüneyt, o gün, o salonda Sebastian Bahın 1 Numaralı Dominör Konçertosunu okumuştu, kütüklerde salkımların, / salkımlarda tanelerin, / tanelerde aydınlığın sesini bütün evrene duyururcasına.\n

\n

Etkinlik sonrası, gece birde bindiğimiz bir otobüsle dönmüştük. Sabaha karşı Pamukovada mola verildiğinde yarı uykulu, yarı uyanık camdan baktığımda, onu otobüsün yanında gece karanlığı içinde ışıldayan sigarasıyla görmüştüm. \n

\n

Sözcükler dergisinin ilk sayısının çıktığı gün, birkaç arkadaşla buluştuğumuz kahvede o da aramızdaydı. Dergiyi eline aldığında söylediği birkaç cümle, yaptığımız işin dünyanın en önemli işlerinden biri olduğunu duyumsatmıştı bize.\n

\n

Birkaç yıl önceydi, cuma masasına uğradığında, Artık tiyatro da şiir gibi oldu, apartman katlarında, sınırlı sayıda izleyiciye yapılan saf bir sanata döndü demişti.\n

\n

Şiirle tiyatroyu kişiliğinde birleştirebilmiş, yalnız sanatıyla değil yaşadığı her anla sanatın, insanı insan etme gücünün simgelerinden biriydi gözümde Cüneyt Türel.

\n

Yazarın Son Yazıları

111 Yaşındaki Arkadaşımız

Devamını Oku
09.01.2013
Kamil Masaracı'dan 'Kültürlü Hadiseler'

Devamını Oku
02.01.2013
Yüz Yıl Önce Balkanlar

Devamını Oku
26.12.2012
Mücap Ofluoğlu'nun Ardından

Devamını Oku
19.12.2012
Edebiyat ve Başka Alanlar

Devamını Oku
12.12.2012
Oldu da Bitti Maşallah!

Devamını Oku
05.12.2012
Öykücülüğümüzde Yeni Bir Dalga Yükselirken

Devamını Oku
28.11.2012
Melih Cevdet'siz On Yıl

Devamını Oku
21.11.2012
İlhan Abi

Devamını Oku
14.11.2012
Açlık Grevleri (07.11.2012)

Devamını Oku
07.11.2012
Yayıncılık, Dün ve Bugün

Devamını Oku
31.10.2012
Bayramlık (24.10.2012)

Devamını Oku
24.10.2012
Orhan Kemal'le Bir Masada Gibi

Devamını Oku
17.10.2012
Çıplak Deniz Çıplak Ada

Devamını Oku
10.10.2012
Babalar ve Oğullar (03.10.2012)

Devamını Oku
03.10.2012
Sanatçının Dünü ve Bugünü

Devamını Oku
26.09.2012
'Sanatın Gerekliliği'

Devamını Oku
19.09.2012
Benzersiz Bir Yemek Kitabı

Devamını Oku
12.09.2012
Berberin KDV'si

Devamını Oku
05.09.2012
Enver Gökçe

Devamını Oku
29.08.2012
Ziya Şav

Devamını Oku
22.08.2012
İstanbul'dan Başka Her Şey

Devamını Oku
15.08.2012
Yayın Hakları, Hak Gaspları

Devamını Oku
08.08.2012
Tatil Ülkesi Almanya

Devamını Oku
01.08.2012
Türküler Boyu

Devamını Oku
25.07.2012
Popüler Kültürle Nereye?

Devamını Oku
18.07.2012
Yüzyılı Okuma Denemesi

Devamını Oku
11.07.2012
Şairin Yüreği

Devamını Oku
04.07.2012
Doğum

Devamını Oku
27.06.2012
Orhan Veli'nin Öyküleri

Devamını Oku
20.06.2012
Eski Komünistler Arasında

Devamını Oku
13.06.2012
Ömrü Edebiyata Vurmak

Devamını Oku
06.06.2012
İlhan Berk'le Memet Fuat

Devamını Oku
30.05.2012
Yahya Kemal Muhafazakâr mıydı?

Devamını Oku
23.05.2012
Şiir Nedir Aslında?

Devamını Oku
16.05.2012
Cüneyt Türel

Devamını Oku
09.05.2012
1 Mayıs Şiirleri

Devamını Oku
02.05.2012
'Kadının Halleri'

Devamını Oku
25.04.2012
Eray Canberk

Devamını Oku
18.04.2012
Bir Şiir Neden Beğenilir?

Devamını Oku
11.04.2012