Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Antep
Gaziantep denilince akla en son gelecek şey “terör”dü. Geçen hafta yazık ki onunla da tanıştı doğup büyüdüğüm kent. Gittikçe genişletilmeye çalışılan yapay bir haritanın sınırları içine çekilmesi için kim bilir nerelerden işaretler verildi.
\nGazetelerden, televizyonlardan izledim olayları. İster istemez çocukluğumun Antep’ine döndüm. Türkiye’nin nerelerden nerelere geldiğini düşünerek…
\n***
\nİlkokula başlamadan, günü yazıhanede geçirirdim çoğu kere. Babamla. Sabahları erkenden kalkardık. Bütün Antepliler gibi. Güneş doğduktan sonra uyunmazdı. “Göbeğine gün değdi, uyan” derlerdi adama. Kahvaltıdan sonra evden çıkar, Hal’e, alışverişe giderdik. Yolda kimlerle karşılaşmazdık: Camlı Kahve’nin sahibi Mehmet Efendi’yle, gazeteci Necip Bahri Günenç’le, Berber Nuri’yle, Nakıp Ali’yle, Şekerci Hamdi’yle... Daha onlarcasıyla. Hal’de önce kasaba, sonra manava uğrardık. Alışverişi bitirdikten sonra yazıhanede sürdürürdük günü.
\nYazları avluda geçirirdim. Arkadaşlarımla oyunlar oynardık. Alaman-Rus oynardık, hırç oynardık, hakeke (seksek) oynardık, kendimiz oyunlar yaratırdık.
\nÇıkşağı çevirirdik. Yoyo. Çıkşağı, “çık yukarı, in aşağı”nın ilk hecesiyle son iki hecesinden üretilmiş bir sözcükmüş meğer. Yıllar sonra öğrendim bunu.
\nTopaç çevirirdik. Kırmacasına. Birinin attığı topaç yerde dönerken, öteki kendi topacını onun üstüne fırlatırdı. Benim topaçlar, mahallenin en sağlam topaçlarıydı. Hiç kırılmazdı. Babam özel olarak şimşirden yaptırırdı onları. Ben de renk renk boyardım.
\nHavva Bacı. Evimizin bir parçası. Hizmetçi değil de ninemin bile anasıydı sanki. İncecik, uzun boylu, şakakları dövmeli, yüzü Dülük Dağı gibi kırışık, bizim gözümüzde iki bin yaşlarında bir anıt. Arada bir bize katıldığı bile olurdu. Ama ninemle avluda çamaşır yıkıyorlarsa ya da biber, patlıcan kurutuyor, bastık, sucuk yapıyorlarsa küplere biner, bizi kovalamaya başlardı.
\nSinemaya giderdik akşamları. Nakıp Ali’ye, Baydar’a, Yıldız’a. Pazar günleri, birkaç ailenin birleşmesiyle Kavaklık’ta, gürül gürül akan Alleben’in kıyısında, sahrede (piknikte) geçirilirdi.
\n***
\nSuburcu, Karagöz, Şehreküstü, Gaziler Caddesi, Arasa, Kalealtı, Bakırcılar Çarşısı, Çukurbostan kentin atardamarlarıysa, Kavaklık da toplardamarıydı.
\nBir törendi Kavaklık’a gitmek. Aileler kararlaştırır, kadınlar anlaşır, evlerde bir şeyler hazırlanırdı. Pazar günü erkenden mangallar, tencereler, kilimler yüklenir, Hüseyin Bey’lerle, Abdürrezzak Bey’lerle, Humanızlı’larla birlikte Kavaklık’ın yolu tutulurdu.
\nBiz çocuklar Alleben’in sularında çimerken ya da ağaçlara kurulmuş salıncaklarda “sallangaç sallanırken” erkekler mangal yakar, çiğköfte yoğurur, bol maydanozlu soğan piyazı hazırlar, kebap yapardı. Fıstıklı kebap, soğanlı kebap, sarmısak kebabı, patlıcan kebabı, keme kebabı, cartlak kebabı, ciğer kebabı, yenidünya kebabı, elma kebabı, ayva kebabı. Mevsimine göre.
\nPazar, erkekler için yemek yapma günüydü. Sadece Kavaklık’a gidildiği zaman değil, evde kalındığı zaman da geçerliydi bu. Hangi gün olursa olsun, kebapları sadece erkekler yapardı. Künefeyi de. Lahmacun harcını yine onlar hazırlayıp fırına götürürdü.
\nBazen sahre (piknik) için daha uzak yerlere gidilirdi. Nurgana’ya, Oğuzeli’ne, Dülük yakınlarındaki Karpuzatan’a. O zaman bir kamyon tutulur, arkası halılarla, koltuklarla, iskemlelerle sanki misafir odası gibi döşenirdi. Bir buzdolabımız eksik olurdu. Yaşlılar koltuklara kurulur, biz “şoför mahalli”nde yer kapmaya çalışırdık. Şoförün yanında gitmek az onur değildi!
\n1940’ların sonu, 50’lerin başıydı.
\nOtobüslerde bombalanmak mı? Düşlerimizde bile göreceğimiz şey değildi.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- 35 milyon TL değerinde altın sikke ele geçirildi
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi
- Türkiye'den Şam Büyükelçiliği'ne atama!
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- 21 kişinin daha hastanelik olduğu ortaya çıktı