Büyük sermaye: Yandaşlar ve ‘Batıcılar’ çatışınca...
Erol Manisalı
Son Köşe Yazıları

Büyük sermaye: Yandaşlar ve ‘Batıcılar’ çatışınca...

23.07.2019 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

Türkiye’de bugün Erdoğan’a (ve AKP’ye) yakın olan büyük sermaye ile “Batıcı” büyük sermaye “ayrışmış” durumdalar.
- Oysa AKP iktidara gelirken böyle bir ayrışma yoktu. ABD’ye (ve Batı’ya) yakın olan büyük sermaye de AKP’ye destek verdiler. Bu birliktelik 1998’den 2007’ye kadar sürdü.
- Ancak daha sonra Erdoğan’a (ve AKP’ye) yakın olanların hızla ağırlıklarını artırmaları sonucu “Batıcı” olanlar “haksız rekabet” ile karşı karşıya gelince tepkiler arttı ve “ayrışma” başladı.
- Ayrıca Erdoğan’ın Avrupa’dan başlayarak “Batı” ile rejim ve kültürel boyutlarda da çatışmaları derinleştirmesi: Türkiye’nin sosyal ve siyasal kimlik değişiminin ekonomiye de yansıması Türkiye’deki “Batıcı” sermaye çevrelerinde (ve Batı’da) kaygıları ve korkuları artırdı. USİAD’dan TÜSİAD’a ve MÜSİAD’a kadar beni davet eden “her kesimde, ayrım yapmadan konferans vermiş bir akademisyen olarak” bu değişimi ve dönüşümü birinci elden gördüm.
Hatta konferans isteyen bütün siyasal partilere de konuştum. Söyleyeceklerim “belli olduğu için” benim açımdan bir sorun yoktu, sorun onlarda olabilirdi!
Söylediklerim ve yazdıklarım FETÖ’nün ve destekçilerinin hiç hoşuna gitmemiş olmalı ki, Ergenekon kumpaslarına beni de dahil ettiler...
Bugün Türkiye özellikle, demokrasiden çok uzaklara kaymış rejim sonrası yeni keskin ayrışmalara gebe duruma geldi. Büyük sermaye, siyasal İslamcı ve “Batıcı” olarak ayrıştı.
Bu ayrışma sonucu AKP içinde de Erdoğan’a yakın büyük sermaye ile haksız rekabetle karşı karşıya kaldığını gören “Batıcı” sermaye arasındaki kavga AKP içindeki siyasete de yansıdı. Bunun sonucunda Erdoğan’a çok yakın olanlar ile diğerleri arasında “farklı siyasal partiler” gündeme geldi.
AKP’nin kutuplaştırma politikaları sonuçta, AKP’nin içinde de kutuplaştırmaya yol açtı, bu kaçınılmaz bir sonuçtu!
Siyasal İslam-Batıcı işbirliği en azından AKP içinde bozulmuştu. Bunun böyle olacağı, ABD-Gülen işbirliğinde zaten belliydi. İş 15 Temmuz’a kadar uzanıp “siyasal İslam ayağında kavga çıkınca” işler bu noktaya geliverdi.
İşin öbür ucunda da S-400 - F-35 kavgası kaçınılmaz olarak yaşanacaktı.
Siyasal İslam-Batıcılar işbirliği yalnız Türkiye’nin değil AKP’nin de başını belaya sokmuştu !

Azgelişmişlik kısırdöngüsü
Evet, bir ülke içeride katılımcı demokrasi yerine siyasal İslam odaklı yapılanmaya giderse Batıcılık (ve himayecilik) tuzağına takılacaktı:
Ve arkasından, içerideki büyük sermaye de siyasal İslam ve “Batıcılar” kutuplaşmasında yerlerini alacaklardı. Bu da doğal olarak AKP içindeki “siyasal ayrışmayı” doğurdu.
İçeride demokrasiden ve hukukun üstünlüğünden uzaklaştıkça: iktidar gücünü “sivil toplumsal örgütlenmeler yerine dini ve dinci örgütlenmelere bıraktıkça” bu sonuçlar kaçınılmazdır.
12 Mart ve 12 Eylül’ü “Batıcı sermaye, NATO’cu askerler ve 1961 Anayasası’na karşı olan dinci örgütlenmeler” birlikte yaptılar: sivil toplumsal ve demokratik örgütlenmelerin yolunu kapadılar. Batıcı büyük sermaye o yıllarda, “1961 Anayasası bize bol geldi, daraltalım” demişti.
Pantolon daralınca, sivil toplumsal örgütlenmelerin yerine dini örgütlenmeler gelecekti.
Gülen cemaati, Mart 1971’den itibaren parlamaya başlamıştı. Süreç 15 Temmuz’a kadar gelebildi.
İşin siyasal İslam-Batıcı boyutu hâlâ sürüyor. S-400 ve F-35’ler bunun sonuçlarıdır. Bugün Türkiye’deki büyük sermaye de bu sarmalın içindedir.
Çıkış yolu mu: katılımcı bir demokrasinin altyapısını hazırlamak için aklı başında kalanların hep birlikte “asgari müştereklerde” birleşmeleri ve yeni bir anayasada anlaşmaları, başka yol kesinlikle kalmamıştır... Aklı başında kalanlara sesleniyorum...  

Yazarın Son Yazıları

Sansür, demokrasi ve araçlar

Sansür, demokrasi ve araçlar

Devamını Oku
18.10.2022
Devlet olmanın nitelikleri

Devlet olmanın nitelikleri

Devamını Oku
11.10.2022
Örtülü iç savaş mı?

Örtülü iç savaş mı?

Devamını Oku
04.10.2022
Başarı mı, yoksa ...

Başarı mı, yoksa ...

Devamını Oku
27.09.2022
Türkiye’nin stratejik konumundaki çelişkiler

Türkiye’nin stratejik konumundaki çelişkiler

Devamını Oku
20.09.2022
Atatürk ve 2. Elizabeth, iki ayrı dünya

Atatürk ve 2. Elizabeth, iki ayrı dünya

Devamını Oku
13.09.2022
Fidel’in tangosu ve Atatürk’ün zeybeği

Fidel’in tangosu ve Atatürk’ün zeybeği

Devamını Oku
06.09.2022
Dibeklihan’dan Türkiye manzaraları

Dibeklihan’dan Türkiye manzaraları

Devamını Oku
30.08.2022
‘Ortak yararları’ yok etmek neden

‘Ortak yararları’ yok etmek neden

Devamını Oku
23.08.2022
AKP dış politikasını neden değiştiremez

AKP dış politikasını neden değiştiremez

Devamını Oku
16.08.2022
ABD ve Çin’in Pasifik kavgasında bir anı

ABD ve Çin’in Pasifik kavgasında bir anı

Devamını Oku
09.08.2022
Siyasal İslamda dış politikamız

Siyasal İslamda dış politikamız

Devamını Oku
02.08.2022
Kıbrıs, Türkiye’nin çıkış yoludur

Kıbrıs, Türkiye’nin çıkış yoludur

Devamını Oku
26.07.2022
Türkiye ve İngiltere nasıl benzeşirler ki!

Türkiye ve İngiltere nasıl benzeşirler ki!

Devamını Oku
19.07.2022
Ünlü dostlarla bayramlaşmanın türlü yolları

Ünlü dostlarla bayramlaşmanın türlü yolları

Devamını Oku
12.07.2022
Siyasal İslamın ‘Batıcılık’ çelişkisi ve AKP

Siyasal İslamın ‘Batıcılık’ çelişkisi ve AKP

Devamını Oku
05.07.2022
Seçimler, şiddet, sağduyu ve hukuk

Seçimler, şiddet, sağduyu ve hukuk

Devamını Oku
28.06.2022
Bastonların karizmatik sahipleri

Bastonların karizmatik sahipleri

Devamını Oku
21.06.2022
AKP’nin politikalarındaki ‘ironi’

AKP’nin politikalarındaki ‘ironi’

Devamını Oku
14.06.2022
Başarılı bir maratoncu, Kemal Bey...

Başarılı bir maratoncu, Kemal Bey...

Devamını Oku
07.06.2022
AKP ve Türkiye’de köylünün ‘uyanışı’

AKP ve Türkiye’de köylünün ‘uyanışı’

Devamını Oku
31.05.2022
AKP korkusu, sağı ve solu yakınlaştırdı mı?

AKP korkusu, sağı ve solu yakınlaştırdı mı?

Devamını Oku
24.05.2022
Tramvay da şık yayalar da...

Tramvay da şık yayalar da...

Devamını Oku
17.05.2022
Ulusallık, sosyal devlet ve kavram kargaşası

Ulusallık, sosyal devlet ve kavram kargaşası

Devamını Oku
10.05.2022
AKP bütün gemileri yaktı mı?

AKP bütün gemileri yaktı mı?

Devamını Oku
03.05.2022
AKP’nin ‘göçmen politikası’ mı?

AKP’nin ‘göçmen politikası’ mı?

Devamını Oku
26.04.2022
Türkiye nereye mi gidiyor?..

Türkiye nereye mi gidiyor?..

Devamını Oku
19.04.2022
‘Arap Baharı’ndan sonra ‘Ukrayna Baharı’ (!) mı?

‘Arap Baharı’ndan sonra ‘Ukrayna Baharı’ (!) mı?

Devamını Oku
12.04.2022
Firavunlar, bastonlar, zeytin ağaçları ve tahıl ambarları

Firavunlar, bastonlar, zeytin ağaçları ve tahıl ambarları

Devamını Oku
05.04.2022
Demokrasi, bireyin ve toplumun yararlarının örtüştürülmesidir

Demokrasi, bireyin ve toplumun yararlarının örtüştürülmesidir

Devamını Oku
29.03.2022
Moskova-Batı arasında ip cambazlığı

Moskova-Batı arasında ip cambazlığı

Devamını Oku
22.03.2022
Karadeniz, Doğu Akdeniz, Körfez üçgeni

.

Devamını Oku
15.03.2022
Ukrayna nelerin turnusol kâğıdı oldu?

Ukrayna nelerin turnusol kâğıdı oldu?

Devamını Oku
08.03.2022
Hastane odasından 28 Şubat haberleri

Hastane odasından 28 Şubat haberleri

Devamını Oku
01.03.2022
Öz değerlerden Amerikancılığa ve nihayet siyasal İslama

Öz değerlerden Amerikancılığa ve nihayet siyasal İslama

Devamını Oku
22.02.2022
Beyrut, Kıbrıs ve Hatay’ın güneyi

Beyrut, Kıbrıs ve Hatay’ın güneyi

Devamını Oku
15.02.2022
Türkiye’de ‘devletin özelleştirilmesi’

Türkiye’de ‘devletin özelleştirilmesi’

Devamını Oku
08.02.2022
Siyasal İslamın ‘kültürel egemenlik’ açmazı

Siyasal İslamın ‘kültürel egemenlik’ açmazı

Devamını Oku
01.02.2022
AKP’nin ‘bozarak değiştirmek’ stratejisi

AKP’nin ‘bozarak değiştirmek’ stratejisi

Devamını Oku
25.01.2022
Kaos ortamında seçime girerken olasılıklar ve Enes çocuk...

Kaos ortamında seçime girerken olasılıklar ve Enes çocuk...

Devamını Oku
18.01.2022