Yeni ölüm silahları!
Işıl Özgentürk
Son Köşe Yazıları

Yeni ölüm silahları!

24.01.2016 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Mahallemde benim sık sık Güneydoğu’ya gittiğimi bilirler. Bu nedenle ev yemeklerinin müptelası olduğum Filiz Hanım, her daim giysilerimi bozan, yeniden yapan terzim, saçlarımı kesen can dostum kuaför Ayten “Otur bize anlat neler oluyor” diye bana el koyarlar. Ben de başlarım gördüklerimi, yaşadıklarımı anlatmaya. Bu kez de öyle oldu ama son Diyarbakır seyahatimden sonra anlattıklarıma bir süreliğine inanmadılar. “Hadi canım artık bu kadar da olmaz” dediler. Peki, ben ne anlattım, belki ikinci kez duyacaksınız ama bunu özellikle anlatıyorum. Savaşta bir kavram var, İngilizcesi, “Human Error”, Türkçesi “insan hatasını asgariye indirme.” Şöyle, örneğin diyelim ki, bir polis ya da bir asker bir eve girdi. Evde küçücük çocuklar var. Gözlerini askere dikmiş, ellerini yukarı kaldırmışlar. Bu durumda o polis ya da asker insan olduğunu anımsayacaktır. Ve büyük ihtimalle, bir psikopat değilse, çocukları öldüremeyecektir.
İşte Güneydoğu’daki savaşta özellikle bu “insan hatasını asgariye indirmek” için çok önemli bir araç kullanılıyor. Bunlara “Akrep” deniyor. Her tarafı zırhlı, içinde kocaman bir ekran var. Bu ekrana bağlı bilgisayarlı kameralar, çevredeki en küçük bir hareketi bir nokta hedef olarak gösteriyor. O sırada bir çocuk yola çıkmış olabilir, bir kadın komşusundan su alabilir, bir yaşlı adam aptes almak için çeşmeye doğru gidebilir. Kameralar bunları ayırt etmiyor, hepsi bir nokta hedef. Akrep’in içindeki iki kişi, hiçbir şey görmüyor. Sadece hedefi yok etmek için bir düğmeye basıyorlar. “Hedef zayi oldu.” Bunları yazdım ama pek çok kişi inanmamış. Tıpkı mahallemdeki dostlarım gibi.
Çatışma bölgelerinde sokağa çıkma yasağı kalktığında sokaklarda köpek, inek ve yüzlerce güvercin ölüsü görülüyor. Siz de mutlaka fotoğraflarını görmüşsünüzdür. O güvercinler, öküzler ekranda sadece bir nokta hedef olarak görüldüğünden vuruluyor. Evet, teknoloji yepyeni bir ölüm silahı yapmış. Amaç insanı sadece düğmeye basan bir robot haline getirmek. Hedefe kilitlenen insanların, gece yatağa yattıklarında rahat uyumalarını sağlamak. Çünkü öldürdükleri çocukları, kadınları, yaşlıları görmediler bile.
Şimdi bir de helikopterlerden ve onların donanımlarından söz etmek istiyorum. Teknoloji inanılmaz kameralar yaptı. Bunlara inanılmaz mercekler koydu. Şimdi kapkaranlıkta bile gören kameralar var. İşte bölgedeki helikopterler bu kameralarla donatılmış. Siz aşağıda yürüyorsunuz, helikopter de üstünüzde fakat çok yüksekte, siz helikopteri zor zar görüyorsunuz ama o kameraları sayesinde sizin elinizdeki dövmeyi bile görüyor. Dövme misali vermemin nedeni, elimde bir kuş dövmesi olduğundan. Tamam sadece elinizdeki dövmeyi görmüyor, yüzünüzün fotoğrafını da bir şekilde, (bu bir teknoloji mucizesi) çekiyor ve aynı anda bilgisayara vererek belleğinde binlerce kişinin yüzüne sahip, bir yüz okuma programına gönderiyor. Böylece sizin daha önce nerelerde bulunduğunuz, hangi eyleme katıldığınız ve kim olduğunuz bir iki dakika içinde helikopterdeki bilgisayarda beliriyor. Sonrası koordinatları belirlemek ve aşağıdaki vurucu time bildirmek oluyor.
Şimdi ben bunları anlatırken dostlarımın inanmaması normal, sizlerin de inanmaması normal. Çünkü silahla işimiz yok. Ama silah şirketlerinin teknolojinin tüm nimetlerinden faydalanmadığını düşünmek safdillik olur. Tabii bir de keskin nişancılar var. Bu keskin nişancılar özel yetiştiriliyor ama çok maharetli oldukları söylenemez, maharetli olan ellerindeki suikast silahı ve onun mercekleri. Öyle mercekler ki, on kilometre ötedeki bir hedefi burnunuzun dibine getiriyor. Artık bundan sonrası kolay, bas tetiğe.
Kısaca dostlarım, silah sanayisi akıl almaz bir biçimde kendini geliştirmiş. Öldürmek için! Ve işte güvercinler, köpekler, çocuklar fark etmez, her şeyi öldürüyorlar. Savaşın ne yazık ki, iki tarafı var. Karşı tarafta ise, tüm çocuklukları ölüm haberleriyle, kuşatılmayla geçmiş çocuk yaşta gençler var. Onların da ellerinde silahlar var. Silah sanayisi için onlar da müşteri!  

Yazarın Son Yazıları

Canım şaka yapmışlardır

Sevgili okurlarım, yıllar önce İspanya’nın Endülüs bölgesinde dolanırken nereden aklıma düştüyse yolda gördüğüm Çağlar Boyu İşkence Aletleri Müzesi’ne girivermiştim.

Devamını Oku
30.11.2025
Denize düşen yılana sarılır

Sevgili okurlarım gerçekten bıktım, neden mi?

Devamını Oku
23.11.2025
Müjde! Ölüm kokan parfümlerim var!

Sevgili okurlarım bir an kendimi bir reklam şirketinde çalışırken buldum.

Devamını Oku
16.11.2025
Dünya unuttuğu bir sözcüğü yeniden anımsadı: Sosyalizm!

Geçtiğimiz hafta, uzun zamandır siyasal ve ekonomik belirsizlik, biri biterken öteki başlayan savaşlar ve giderek şiddetini artıran emek sömürüsü karşısında umutsuzluğa kapılan dünya halkları, uzun zamandır egemen güçler tarafından özellikle unutturulan bir sözcüğü yeniden anımsadı: “Sosyalizm!”

Devamını Oku
09.11.2025
Kraldan çok kralcılar

Sevgili okurlarım tarih bize, ülkelerin çökmesine en çok yardım edenlerin kraldan çok kralcılar olduğunu gösterir.

Devamını Oku
02.11.2025
İmecenin muhteşem gücü

Sevgili okurlarım ülkemin içinde bulunduğu belirsizlik durumu, giderek çoğalan çocuk çetelerinden söz etmek, öldürülen yoldaşların ardından ağıt yakmak, her gün bir kadın cinayetiyle yüz yüze gelmek beni hiç olmadığım kadar umutsuzluğa sürükledi.

Devamını Oku
26.10.2025
Hakan Tosun sen gittin gideli

Sevgili okurlarım bu hafta bir vatanseveri, bir doğa koruyucusunu, işi sadece gerçekleri belgelemek olan bir güzel insanı Hakan Tosun’u toprağa verdik.

Devamını Oku
19.10.2025
Düzenin yeni kurbanları: Katil çocuklar!

Bir avukat İstanbul’da kalabalık bir caddede, ofisi önünde maskeli kişiler tarafından Kalaşnikoflarla taranarak öldürülüyor.

Devamını Oku
12.10.2025
Ah bu ne sevgi bu ne ıstırap!

Sevgili okurlarım insanın tüylerini ürperten. “Bu kadar da olmaz” dedirten bir fotoğrafa bakıp duruyorum.

Devamını Oku
05.10.2025
Adana’nın yolları taştan sen çıkardın beni baştan!

Sevgili okurlarım hepiniz benim Adana sevgimi bilirsiniz.

Devamını Oku
28.09.2025
Kırmızı elbiseli küçük kız

Onun hiçbir şeyden haberi yoktu.

Devamını Oku
21.09.2025
Vahşetin korkunç sularında

Sevgili okurlarım şimdi gelin İtalya’nın Roma kentinde vahşet resimlerinin sergilendiği bir müzeye girelim.

Devamını Oku
14.09.2025
Bir kitap: ‘Sırlarım İpte Asılı Kaldı Balım’

Sevgili okurlarım bugüne kadar hiçbir kitap beni böylesine acıtmamıştı.

Devamını Oku
07.09.2025
Devlet bir sivil itaatsizlik örgütü müdür?

Sevgili okurlarım, sivil itaatsizlik özellikle yasalardan, yönetimden hoşnut olmayanların başvurduğu bir eylemdir.

Devamını Oku
31.08.2025
Bize kim düşe?

Sevgili okurlarım bugün yazıma Leonard Cohen’in “Herkes biliyor geminin su aldığını./ Herkes biliyor kaptanın yalan söylediğini./ Ve herkes biliyor zarların hileli olduğunu” şiiriyle başlayayım dedim, herkes biliyor da ben neden böyle doktorun az önce biyopsi yaptığı bir hasta gibi endişeyle bekliyorum.

Devamını Oku
24.08.2025
Ah ah beni belediye başkanı yapmadılar!

Sevgili okurlarım iyice kafa sersemi olduk.

Devamını Oku
17.08.2025
Parayı veren düdüğü çalar!

Sevgili okurlarım bu yaz kendimi büyük bir açık hava tiyatrosunda oyun izliyor gibi hissediyorum.

Devamını Oku
10.08.2025
Şu nitelikli ol ne demek? Biri bana anlatsın!

Sevgili okurlarım bir hafta önce ülkemizde her yer yanıyordu.

Devamını Oku
03.08.2025
‘Kolay ölümler ülkesi’

Sevgili okurlarım başlık benim değil, sosyal medyada gördüm, sahibini aradım, bulamadım ama bu başlığa vuruldum.

Devamını Oku
27.07.2025
Asılacak kadınlar ülkesi

Sevgili okurlarım bu hafta yazar Pınar Kür’ü sonsuza uğurladık.

Devamını Oku
20.07.2025
Kavşaktayız yeni sorular sorma zamanı!

Sevgili okurlarım ne yazık ki kavşağa geldik arabayı ya uçurumdan aşağı süreceğiz ya da hepimiz yepyeni sorular sormaya, çözümler bulmaya çalışacağız.

Devamını Oku
13.07.2025
Topyekûn savaştayız!

Başlığım kimseyi şaşırtmadı değil mi? Evet, bu canım ülkede yepyeni bir savaş deneniyor.

Devamını Oku
06.07.2025
Zeytine ağıt

Sevgili okurlarım şimdilik füzelerle, insansız uçaklarla yapılan savaş bitmiş görünüyor, doğrusu ben bittiğine hiç inanmıyorum. Bir yerlerde gene füzeler uçacak, çocuklar ölecek, ölüyor da. Şimdi gelelim bizdeki asıl savaşa. Evet dostlarım ülkemizin zeytinliklerimizi bitirme savaşı bu.

Devamını Oku
29.06.2025
Dünyanın hali gibi halimiz

Sevgili okurlarım meğer bizim bu kadim ülkemizde ne kadar çok savaş uzmanı varmış.

Devamını Oku
22.06.2025
Yeniden Türkiş Dekameron

Sevgili okurlarım, epey bir zamandır yaklaşık 20 yıldır bu köşede neredeyse aynı sorunları yazmaktan bıktım.

Devamını Oku
15.06.2025
‘Bana denizi göster’

Sevgili okurlarım gene bir bayram günü, üstelik pazar. Açık konuşmayı severim bilirsiniz öyleyse açık konuşayım ben bu bayramı hiç sevmem.

Devamını Oku
08.06.2025
Unutma biz Anadolu’yuz!

Sevgili okurlarım bir kentten başka bir kente taşınmak ne kadar zormuş.

Devamını Oku
01.06.2025
Biraz mevzu değiştirelim

Sevgili okurlarım 50 yıldır yaşadığım İstanbul’u bırakıp Kocaeli’nin Değirmendere Mahallesi’ne taşınıyorum.

Devamını Oku
25.05.2025
Cebinde şiirlerle dolaşan bir film yönetmenini uğurlarken

Sevgili okurlarım 25 yıllık hayat ve iş arkadaşım, kızım Dünya’nın babası cebinde şiirlerle dolaşan tüm hayatı boyunca devrime inanan film yönetmeni Ali Özgentürk’ü sonsuzluğa uğurladık.

Devamını Oku
18.05.2025
Yurdumuz yeniden bizim olmalı!

Yurdumuz yeniden bizim olmalı!

Devamını Oku
11.05.2025
24. yılını kutlayan Afyonkarahisar Klasik Müzik Festivali’nde toplu anılar

24. yılını kutlayan Afyonkarahisar Klasik Müzik Festival

Devamını Oku
04.05.2025
Unutma deprem geliyorum der ve gelir!

Unutma deprem geliyorum der ve gelir!

Devamını Oku
27.04.2025
Analar babalar, çocuklarımıza kıyıyorlar!

Analar babalar, çocuklarımıza kıyıyorlar!

Devamını Oku
20.04.2025
Bak şu işe ben şu küçücük Yunanistan’ı kıskanıyorum!

Bak şu işe ben şu küçücük Yunanistan’ı kıskanıyorum!

Devamını Oku
13.04.2025
Boykotun sessiz çığlığı

Boykotun sessiz çığlığı

Devamını Oku
06.04.2025
Plastik mermi, cop, tazyikli su ve bitmeyen tutuklamalar

Plastik mermi, cop, tazyikli su ve bitmeyen tutuklamalar

Devamını Oku
30.03.2025
Hep birlikte haykırıyoruz: ‘O gün bugündür!’

Hep birlikte haykırıyoruz: ‘O gün bugündür!’

Devamını Oku
23.03.2025
Cihatçılar Alevileri ve muhalifleri öldürürken...

Cihatçılar Alevileri ve muhalifleri öldürürken...

Devamını Oku
16.03.2025
Ah ne çok öldük!

Ah ne çok öldük!

Devamını Oku
09.03.2025
Ne oldu barış mı gelecek?

Ne oldu barış mı gelecek?

Devamını Oku
02.03.2025