Olaylar Ve Görüşler

Ekonomik hükümler ve sosyal konsey - Dr. Engin Ünsal

31 Ocak 2024 Çarşamba

Başkanlık sisteminin yarattığı olumsuz ekonomik koşullardan en çok işçiler, memurlar ve emekliler etkilenmektedir. Olumsuz ekonomik koşullar bu sosyal grupların yaşam alanını son derece daraltmaktadır. Demokratik ülkelerin anayasalarındaki sosyal hükümler, çalışanların belli aşamalarda ülkenin yönetimine katılmasını öngörmektedir. Bu açılım siyasal demokrasinin yanında endüstriyel demokrasi olarak anılmaktadır. Bu kavram ülkede çalışma barışının ve çalışanların ekonomik ve sosyal refahının sağlanması açısından son derece önemlidir. 

Endüstriyel demokrasi çalışanları toplusözleşme çemberinin dışına çıkaran ve onlara geleceklerini belirleme olanağı tanıyan çok önemli bir düzenlemedir. Üzülerek belirtelim ki çalışanlarımız ve örgütleri kendilerine bu konuda anayasal ve yasal güvenceler sağlandığı halde inanılmaz bir duyarsızlık içindedirler. İşçilerin ve memurların sendikaları, emeklilerin sendikaları ve derneği olduğu halde bu kuruluşlar yasal haklarını kullanmaktan ısrarla kaçınmaktadırlar. 

ANAYASANIN 166. MADDESİ

1982 Anayasası’nın “Ekonomik Hükümler- Ekonomik Sosyal Konsey” başlığı altında ikinci bölümünde yer alan bu maddeye göre; devlet ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınmayı, özellikle sanayinin ve tarımın dengeli ve uyumlu biçimde hızla gelişmesini sağlamak amacı ile gerekli teşkilatı kurmakla görevlendirilmiştir. 2010’da 5982 sayılı yasa ile maddeye eklenen fıkraya göre, “ekonomik ve sosyal politikaların oluşturulmasında cumhurbaşkanına istişari nitelikte görüş bildirmek amacı ile ‘Ekonomik ve Sosyal Konsey’ kuruluş ve işleyişi kanunla düzenlenir” hükmü getirilmiştir. 

Bu konuda 1982 Anayasası’nın öngördüğü yasa 2002’de 4641 sayılı olarak yürürlüğe girmiş ve toplumsal uzlaşma ve işbirliğini sağlamak amacı ile çıkarıldığı belirtilen bu yasada emekçilerin, işverenlerin ve devlet organlarının nasıl temsil edileceği ayrıntılı olarak belirlenmişken 2018 yılında çıkarılan 703 sayılı KHK ile yasa başkanlık sistemine uyum sağlamak üzere değiştirilerek konsey üyelerin ve çalışma şeklinin cumhurbaşkanı tarafından belirleneceği hüküm altına alınmıştır. 

UZLAŞMA VE İŞBİRLİĞİ

ESK’nin görev ve yetkilerinin eksenini oluşturur. Devlet ile toplumsal kesimler arasında ve toplumsal kesimlerin kendi aralarındaki uzlaşma ve işbirliğini güçlendirecek çalışmalar yapması amaçtır. Toplanması, yürütme olarak cumhurbaşkanı ve ilgili bakanlar ile meslek örgütleri ve demokratik kitle kuruluş temsilcilerinin buluşması anlamına gelir. Üretici ve emek güçlerinin katılımı ile danışma niteliğinde olsa da düzenli olarak toplanması, özellikle ülkenin içine sürüklendiği ekonomik bunalım döneminde ortak akıl düzeneğini işletme yolunu açabilir. 

TOPLANMAYAN EKONOMİK VE SOSYAL KONSEY

Ülke, başkanlık sistemi nedeni ile Cumhuriyet tarihinin en ağır ekonomik bunalımını yaşamaktadır. Bu bunalımdan en çok Sosyal Güvenlik Kurumu kapsamında bulunan sayıları yaklaşık 65 milyon insanı etkilenmekte ve emekçiler çok ağır bir yaşam zorluğu içindedir. Toplumumuz, neden bilinmez, yaşadığı tüm olumsuzluklara karşın kuzuların sessizliği içindedir. Yaşadığı zorluklar kabul edilemez ağırlıktadır. 

Zenginin daha zengin fakir daha fakirleştiği bir başkanlık sistemi yaşamaktayız. Bu düzen böyle gidemez. Bu düzen mutlaka değişmelidir ve bu değişimin kıvılcımını emekçilerin örgütleri parlatmalı ve demokratik hakları olan ESK’nin acilen toplamasını cumhurbaşkanından istemeli ve bu düzen değişikliğini orada dile getirmelidirler. Sendikalar bunu yapmadıkları sürede temsil ettikleri emekçilere temel görevlerini yapmamış sayılacaklarını bilmelidirler.

Girne Amerika Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dr. Engin Ünsal 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları