Bir rahat yok!
Işıl Özgentürk
Son Köşe Yazıları

Bir rahat yok!

28.07.2019 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

Dostlarım beni apar topar alıp Bodrum’a taşıdılar. O kargaşada, bilgisayar çantamı evde unutmuşum. F klavye kullandığım için kendimi çok çaresiz hissettim. Neyse ki, kâğıt kalem ve sözcüklerimi yazıya geçiren bir teknoloji programı var. Yani pazar gününüz boş geçmeyecek. Acayip müjde verdim.
Bu hafta Facebook’ta beni dehşete düşüren iki haber okudum. Biri Adana’nın Seyhan ilçesinde, hamile bir kediyi (adı Çıtır) nereden buldukları belli olmayan Pitbull cinsi bir köpeğe yem olarak atan üç ergenin hikâyesi. Üç ergen şikâyet edilmiş ve karakol yolunda giderken orada bulunan bir yurttaş sormuş: “Bir kedi öldü, hiç mi üzülmedin?” Ergenlerden biri, büyük bir özgüvenle şöyle demiş. “Ben seni vursam bile üzülmem. Bir kediye mi üzüleceğim.” Orada bulunan diğer ergen ise, fotoğrafını çeken başka bir yurttaşa şöyle seslenmiş, “Çek abi çek, millet yakışıklı görsün.” Bu arada öbürü: “Abi, arkadaşlara selam, çatışmaya devam. Yaşımızın yetmediği yerde yaşantımız yeter!
Bu dehşet itiraflar ve sözler. Ülkemizde pek çok erkeğin bilinçaltını bu ergenler tüm saflığıyla itiraf etmiş. “Öldürmek” artık doğal bir eylem olarak, genç yaşlı, herkesin gündeminde:
Plajda koltuk kavgası ölümle bitiyor.
Trafik kavgası ölümle bitiyor.
Kadınları ve çocukları öldürmek ise, ülke erkeğinin en temel işlerinden biri oldu. Özellikle kadın cinayetlerinde, sürekli indirim uygulayan hâkimler ve savcılar da bu eylemin dışında değil. Bireysel ve kitlesel silahlanmayı bu denli teşvik ederseniz, hukuk ve adalete güveni bu denli yıkarsanız, sonunda ülke her alanda kendi küçük mafyalarını kuran çetelerin istilasına uğrar. Bugünkü durumumuz budur.
Bir de milli bir sporumuz var. Eşcinsel ve trans bireylere uyguladığımız aşağılama. Gene sosyal medyadan öğrendim, arkadaşı trans birey Hande Kader’in korkunç bir cinayete kurban gitmesi ve yakılması nedeniyle bunalıma giren trans birey Didem Akar da acılara dayanamadığı için intihar etmiş. Acılara dayanamadığı için. Çünkü onlar, “çok namuslu” ülkemizde “tu kaka” edilen insanlar. Her yerde aşağılanan, her yerde yüzlerine tükürülen, her yerde gece yarısından sonra evlerinin önünde duran arabalardan inen “çok namuslu” bireylerin ziyaret ettiği insanlar. Bu “çok namuslu” insanlar onları sokaklarda istemiyorlar. Onlara seks işçiliğinden başka iş yok. Onlar öldüklerinde aileleri “biz onun gibi bir namussuzu gömmeyiz” deyip ölüsünü kimsesizler mezarlığında bırakırlar. Ardından, ailecek gidip tapu dairelerinde onlara ait evleri çok sevinerek üstlerine geçirirler. Çünkü onlar, “çok namuslu” aile bireyleridir.
Bir başka açıdan söz edelim. Ülkemizde artık uyuşturucu yaşı 12’ye indi ve 37 yaşındaki uyuşturucu bağımlısı, Adana’da, çok sevdiği motoruyla köprüden atladı. Kısacası intihar etti. Annesi gözyaşları içinde şöyle dedi: “Bugün benim bayramım. Davul çalacağım. Çünkü oğlum uyuşturucudan kurtuldu.” Anne 17 yaşından beri oğlunu kurtarmak için her türlü tedaviye başvurdu, ama uyuşturucu öyle bir şeydir ki, kimsenin peşini bırakmaz. Azrail sürekli onların çevresinde döner. Şu an ülkemizde ne yazık ki binlerce işsiz genç uyuşturucunun ve depresyonun eşiğinde. Ve kimselerin umuru değil.
Yani Bodrum’da olup da bunları yazmak da tuhaf. Kendimi tuhaf buluyorum. Bütün bunlardan sonra şunu söyleyeyim, siz benim oldukça cesur olduğumu düşünürsünüz. Ancak, dün gece arabayla (iki kadın) ağaçlıklı bir yola girdiğimizde orada ışıklarını kapatmış polis arabasını görünce, arkadaşım değil ama ben korktum. Geriye dönelim dedim.
Vay canına, ülke ne hale gelmiş.  

Yazarın Son Yazıları

Yetti bu uyuşturucu magazini!

Sevgili okurlarım vallahi billahi bana iki şeyden daral geldi.

Devamını Oku
21.12.2025
Hereke yolunda

Sevgili okurlarım sevdiğim tahta heykeller diyarı Değirmendere’ye taşındığımdan beri dostlarım, okurlarım beni hiç yalnız bırakmıyorlar.

Devamını Oku
14.12.2025
Boji’yle dünyayı gezdik!

Sevgili okurlarım, son yazdıklarıma bir göz gezdirdim.

Devamını Oku
07.12.2025
Canım şaka yapmışlardır

Sevgili okurlarım, yıllar önce İspanya’nın Endülüs bölgesinde dolanırken nereden aklıma düştüyse yolda gördüğüm Çağlar Boyu İşkence Aletleri Müzesi’ne girivermiştim.

Devamını Oku
30.11.2025
Denize düşen yılana sarılır

Sevgili okurlarım gerçekten bıktım, neden mi?

Devamını Oku
23.11.2025
Müjde! Ölüm kokan parfümlerim var!

Sevgili okurlarım bir an kendimi bir reklam şirketinde çalışırken buldum.

Devamını Oku
16.11.2025
Dünya unuttuğu bir sözcüğü yeniden anımsadı: Sosyalizm!

Geçtiğimiz hafta, uzun zamandır siyasal ve ekonomik belirsizlik, biri biterken öteki başlayan savaşlar ve giderek şiddetini artıran emek sömürüsü karşısında umutsuzluğa kapılan dünya halkları, uzun zamandır egemen güçler tarafından özellikle unutturulan bir sözcüğü yeniden anımsadı: “Sosyalizm!”

Devamını Oku
09.11.2025
Kraldan çok kralcılar

Sevgili okurlarım tarih bize, ülkelerin çökmesine en çok yardım edenlerin kraldan çok kralcılar olduğunu gösterir.

Devamını Oku
02.11.2025
İmecenin muhteşem gücü

Sevgili okurlarım ülkemin içinde bulunduğu belirsizlik durumu, giderek çoğalan çocuk çetelerinden söz etmek, öldürülen yoldaşların ardından ağıt yakmak, her gün bir kadın cinayetiyle yüz yüze gelmek beni hiç olmadığım kadar umutsuzluğa sürükledi.

Devamını Oku
26.10.2025
Hakan Tosun sen gittin gideli

Sevgili okurlarım bu hafta bir vatanseveri, bir doğa koruyucusunu, işi sadece gerçekleri belgelemek olan bir güzel insanı Hakan Tosun’u toprağa verdik.

Devamını Oku
19.10.2025
Düzenin yeni kurbanları: Katil çocuklar!

Bir avukat İstanbul’da kalabalık bir caddede, ofisi önünde maskeli kişiler tarafından Kalaşnikoflarla taranarak öldürülüyor.

Devamını Oku
12.10.2025
Ah bu ne sevgi bu ne ıstırap!

Sevgili okurlarım insanın tüylerini ürperten. “Bu kadar da olmaz” dedirten bir fotoğrafa bakıp duruyorum.

Devamını Oku
05.10.2025
Adana’nın yolları taştan sen çıkardın beni baştan!

Sevgili okurlarım hepiniz benim Adana sevgimi bilirsiniz.

Devamını Oku
28.09.2025
Kırmızı elbiseli küçük kız

Onun hiçbir şeyden haberi yoktu.

Devamını Oku
21.09.2025
Vahşetin korkunç sularında

Sevgili okurlarım şimdi gelin İtalya’nın Roma kentinde vahşet resimlerinin sergilendiği bir müzeye girelim.

Devamını Oku
14.09.2025
Bir kitap: ‘Sırlarım İpte Asılı Kaldı Balım’

Sevgili okurlarım bugüne kadar hiçbir kitap beni böylesine acıtmamıştı.

Devamını Oku
07.09.2025
Devlet bir sivil itaatsizlik örgütü müdür?

Sevgili okurlarım, sivil itaatsizlik özellikle yasalardan, yönetimden hoşnut olmayanların başvurduğu bir eylemdir.

Devamını Oku
31.08.2025
Bize kim düşe?

Sevgili okurlarım bugün yazıma Leonard Cohen’in “Herkes biliyor geminin su aldığını./ Herkes biliyor kaptanın yalan söylediğini./ Ve herkes biliyor zarların hileli olduğunu” şiiriyle başlayayım dedim, herkes biliyor da ben neden böyle doktorun az önce biyopsi yaptığı bir hasta gibi endişeyle bekliyorum.

Devamını Oku
24.08.2025
Ah ah beni belediye başkanı yapmadılar!

Sevgili okurlarım iyice kafa sersemi olduk.

Devamını Oku
17.08.2025
Parayı veren düdüğü çalar!

Sevgili okurlarım bu yaz kendimi büyük bir açık hava tiyatrosunda oyun izliyor gibi hissediyorum.

Devamını Oku
10.08.2025
Şu nitelikli ol ne demek? Biri bana anlatsın!

Sevgili okurlarım bir hafta önce ülkemizde her yer yanıyordu.

Devamını Oku
03.08.2025
‘Kolay ölümler ülkesi’

Sevgili okurlarım başlık benim değil, sosyal medyada gördüm, sahibini aradım, bulamadım ama bu başlığa vuruldum.

Devamını Oku
27.07.2025
Asılacak kadınlar ülkesi

Sevgili okurlarım bu hafta yazar Pınar Kür’ü sonsuza uğurladık.

Devamını Oku
20.07.2025
Kavşaktayız yeni sorular sorma zamanı!

Sevgili okurlarım ne yazık ki kavşağa geldik arabayı ya uçurumdan aşağı süreceğiz ya da hepimiz yepyeni sorular sormaya, çözümler bulmaya çalışacağız.

Devamını Oku
13.07.2025
Topyekûn savaştayız!

Başlığım kimseyi şaşırtmadı değil mi? Evet, bu canım ülkede yepyeni bir savaş deneniyor.

Devamını Oku
06.07.2025
Zeytine ağıt

Sevgili okurlarım şimdilik füzelerle, insansız uçaklarla yapılan savaş bitmiş görünüyor, doğrusu ben bittiğine hiç inanmıyorum. Bir yerlerde gene füzeler uçacak, çocuklar ölecek, ölüyor da. Şimdi gelelim bizdeki asıl savaşa. Evet dostlarım ülkemizin zeytinliklerimizi bitirme savaşı bu.

Devamını Oku
29.06.2025
Dünyanın hali gibi halimiz

Sevgili okurlarım meğer bizim bu kadim ülkemizde ne kadar çok savaş uzmanı varmış.

Devamını Oku
22.06.2025
Yeniden Türkiş Dekameron

Sevgili okurlarım, epey bir zamandır yaklaşık 20 yıldır bu köşede neredeyse aynı sorunları yazmaktan bıktım.

Devamını Oku
15.06.2025
‘Bana denizi göster’

Sevgili okurlarım gene bir bayram günü, üstelik pazar. Açık konuşmayı severim bilirsiniz öyleyse açık konuşayım ben bu bayramı hiç sevmem.

Devamını Oku
08.06.2025
Unutma biz Anadolu’yuz!

Sevgili okurlarım bir kentten başka bir kente taşınmak ne kadar zormuş.

Devamını Oku
01.06.2025
Biraz mevzu değiştirelim

Sevgili okurlarım 50 yıldır yaşadığım İstanbul’u bırakıp Kocaeli’nin Değirmendere Mahallesi’ne taşınıyorum.

Devamını Oku
25.05.2025
Cebinde şiirlerle dolaşan bir film yönetmenini uğurlarken

Sevgili okurlarım 25 yıllık hayat ve iş arkadaşım, kızım Dünya’nın babası cebinde şiirlerle dolaşan tüm hayatı boyunca devrime inanan film yönetmeni Ali Özgentürk’ü sonsuzluğa uğurladık.

Devamını Oku
18.05.2025
Yurdumuz yeniden bizim olmalı!

Yurdumuz yeniden bizim olmalı!

Devamını Oku
11.05.2025
24. yılını kutlayan Afyonkarahisar Klasik Müzik Festivali’nde toplu anılar

24. yılını kutlayan Afyonkarahisar Klasik Müzik Festival

Devamını Oku
04.05.2025
Unutma deprem geliyorum der ve gelir!

Unutma deprem geliyorum der ve gelir!

Devamını Oku
27.04.2025
Analar babalar, çocuklarımıza kıyıyorlar!

Analar babalar, çocuklarımıza kıyıyorlar!

Devamını Oku
20.04.2025
Bak şu işe ben şu küçücük Yunanistan’ı kıskanıyorum!

Bak şu işe ben şu küçücük Yunanistan’ı kıskanıyorum!

Devamını Oku
13.04.2025
Boykotun sessiz çığlığı

Boykotun sessiz çığlığı

Devamını Oku
06.04.2025
Plastik mermi, cop, tazyikli su ve bitmeyen tutuklamalar

Plastik mermi, cop, tazyikli su ve bitmeyen tutuklamalar

Devamını Oku
30.03.2025
Hep birlikte haykırıyoruz: ‘O gün bugündür!’

Hep birlikte haykırıyoruz: ‘O gün bugündür!’

Devamını Oku
23.03.2025