Timoşenko-Maliki (ve RTE) Hattı
Orhan Bursalı
Son Köşe Yazıları

Timoşenko-Maliki (ve RTE) Hattı

03.07.2014 02:00
Güncellenme:
Takip Et:

Liderler, ülkelerini batırır da, çıkarır da.. Epey bir zamandır bu konuyu yazacaktım, sanırım RTE adaylığı, tam zamanı olabilir.
Dikkatinizi bir konuya çekiyorum, hem de kuvvetle.. Bizim gözümüz paramparça edilen Irak ve Suriye’yi görüyor ama yukarımızda, eşzamanlı olarak aynı kaderi paylaşan bir ülke daha var: Ukrayna! Ukrayna-Irak-Suriye hattı çizebilirsiniz. Bu yazıda, üç ülkenin parçalanma süreçlerine, liderlikleri açısından bakacak ve benzerlikler kuracağım.
Ukrayna, eskiden Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin (SSCB) üyesi idi; 1991’de bağımsız bir ülke oldu. Yüzde 77.8’i Ukraynalı ve yüzde 17.3’ü Rus kökenli olan Ukrayna’nın temel bir özelliği var: Doğu (Rusya) ve Batı (Macaristan-Polonya) arasında uzanması. Ukrayna’da bizdeki-Irak ve Suriye’deki gibi mezhep ayrılıkları yok ama Batı etkisi ve Doğu (Rus) etkisi altında var. Ekonomik güçlükleri de had safhada..
Ülke, Batı kültürü ile Rus-Doğu kültürü arasında bölünmüş durumda. “Avrupa Birliği ile mi birleşsem, yoksa Rusya ile siyasi birlik olarak mı hareket etsem”.
Şüphesiz, bu kültürel bölünmüşlüğün de partileri var. Birileri Batı’ya, diğerleri de Doğu’ya çekiyor ülkeyi.. Kısaca, yaşanılan son olaylarda halat koptu ve Ukrayna bölünmeye başlandı.. Biraz geri gidelim:

***

Ukrayna’yı bir başına bıraksalar kendi yolunda gidecek.. Ama başta ABD ve Batı, ülkenin başına Batı yanlısı birilerini getirmek için “Turuncu Devrim”i başlattılar. Büyük olaylarla geçen 2004 Başkanlık seçimlerinde, Batı’nın adamı Viktor Yuşçenko, Viktor Yanukoviç’e karşı kazandı. Yine “Turuncu Devrimi”nin diğer lideri Yuliya Timoşenko ile birlikte ülkeyi yönettiler. Sonra birbirlerine düştüler. 2010 seçimlerinde bu kez Viktor Yanukoviç Başkan seçildi. Timoşenko’yu yolsuzluk suçlamasıyla içeri attırdı.. 3 yıl sonra parlamento kararıyla çıktı. Bu yıl bir tapesi yayımlandı, diyordu ki “Şu Allah’ın belası Rusları öldürmeliyiz..”
Ukrayna’daki iç savaş, Yanukoviç’in, Avrupa Birliği ile ortaklık anlaşmasını, Rusya’nın etkisi sonucu imzalamaktan vazgeçmesi ile başladı. Batı yanlıları sokaklara döküldü, iktidarın uyguladığı şiddet sayesinde, gösteriler ülke çapında yayıldı vb..

***

Her neyse, dikkat çekmek istediğim nokta şu: Ülke, Doğu-Batı arasında kırılgan; siyasi partilerden biri ülkeyi Batı’ya, diğeri Doğu’ya yamamak istiyor. İki tarafın birbirine düşmanlığı en üst noktada. İki ana kampa bölünmüş.. Arkalarındaki büyük güçler yabana atılır gibi değil. Rusya, hayati çıkarlarının ABD ve AB tarafından tehlikeye sokulduğu inancında. Doğu da Batı da, Ukrayna’nın üzerine yüklenmiş.
Bu koşullarda ancak iç savaş çıkardı.
Bu kadar kırılgan bir ülkede, siyasiler Batı’nın veya Doğu’nun çıkarları doğrultusunda değil de, ükenin bütünlüğünü koruyacak ulusal politikalar üreterek, bölünmeyi önlemeyi ana sorun yapamadılar.
Ülkenin bölünmesini, siyasi kamplaşmayı tepe noktaya tırmandıran siyasetçiler gerçekleştirdi.. Bunların topu lidercik.. Görevli gibi..

***

Gelelim Irak’ın liderciği Maliki’ye.. 2003 Amerikan işgali, ülkenin bugünkü parçalanmışlığının ve ölümünün başlangıcıdır. Ülkenin ana güçleri Şiiler-Sünniler ve Kürtler.. Tabii Türkmenler de var. Bugünkü lider Maliki, Şiii mezhebinden. Çünkü Şiiler ülke nüfusunun yüzde 60-66 kadarı. Sünniler yüzde 35-40. Kürtler yüzde 20.
Maliki, ülkesini bir arada tutamadı. Sünnilere ayrımcılık yaptı. Ortaya çıkan sorunları, Irak’ın bütünlüğünü ve birliğini, kendi mezhebinin önüne koyarak çözmedi.. Şimdi ise ülkesi 3’e bölündü. Sünniler IŞİD ile halifeliklerini kurdu. Kürtler, bağımsız devlet ilanına hazırlanıyor. Tabii Maliki, Şii devletçiliğinin lideri olarak ortada kalacak.. Ne gam! Belki de istenen buydu! Maliki, sonuca bakıldığında bölünmeye liderlik etti!
Demek ki, Ukrayna’daki gibi, lidercik kimlikli politikacılar, özellikle kırılganlıklar söz konusu olduğunda, ükelerini parçalıyorlar..

***

Gelelim Recep Tayyip Erdoğan’a.. Lider mi lidercik mi.. Bana sormayın.
Şimdi Köşk’e aday... Ne yapacak oraya çıkarsa? Başbakan iken ne yaptıysa.. Evet halkın yüzde 40’ını aşan bir destek arkasında.. Ama halk desteği ülkenin bölünmesine engel değil. Ne yaptı RTE? Kamplaşma yarattı. Sünni mezhepçilik politikasıyla, Irak ve Suriye’deki iç '73avaşa katkıda bulundu.. Burada ise Aleviler üzerinde Sünni baskısını eksik etmedi. Kaç Alevi sorununu çözme toplantısı yaptı? Vardığı sonuç, dedelere maaş bağlamak noktası oldu! Cemevlerini ibadet yeri olarak değil kültürel evler olarak kabul etti. Alevi sorununu büyüttü ülkede!
Sadece o mu.. Cumhuriyetçi-laik kesimi alabildiğine dışladı. Nefret tohumları ekti ve bunları büyüttü. RTE’yi tırnağı kadar sevmeyen milyonlarca kitle yarattı. Kürt sorununu, ulusal sorun olarak görmedi, kendisini iktidarda tutacak bir araç olarak kullandı.
RTE, Sivas’ın Refahçı belediyesinin anlayışındadır. Zerre farklı değil. Zamanaşımından katillerin yargılamasının ortadan kalkmasına “ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olsun” dedi. Gezi olaylarında öldürülen gençlere terörist diye saldırdı. “biz dava adamıyız”. diyerek, uzun ince yolda, ülkeyi parçalanmaya götürüyor. Herkesin Cumhurbaşkanı olacağım sözlerinin üzerinden daha dumanlar yükselirken, muhalif gazeteleri, Sözcü ve Halk TV dahil, toplantıya almadı...
Türkiye, Çorum-Kahramanmaraş mezhep kışkırtmalarına, 14 yıl sonra da Sivas katliamını sahne olmuş bir ülke.
Ve Sünnici RTE, şimdi de Köşk’e çıkmak istiyor.
Lider mi lidercik mi..

Yazarın Son Yazıları

Tarihe geçecek diploma iptali davası Dreyfus’u gölgede bırakır

Bir ülke, bir iktidar, bir hukuk, bir yargı düşünün ki topluca hareketle bir kimsenin 31 yıl önce aldığı üniversite bitirme diplomasını geçersiz saysın ve iptal etsin.

Devamını Oku
11.12.2025
‘Bana uy, seni tekrar büyük yapacağım, yoksa yok olacaksın’

Trump yönetiminin hazırladığı Milli Güvenlik Stratejisi (Belgesi) büyük tartışma yarattı, özellikle Avrupa’ya ilişkin bölümleri. Trump karşıtı Amerikan medyası ve entelektüel yazarlar, Trump Avrupa’yı adeta düşman olarak görüyor yorumunu yaptılar.

Devamını Oku
09.12.2025
Ümmet mi millet mi? Av kim, avcı kim?

Bakın ne buldum.

Devamını Oku
07.12.2025
Şu 29 maddeye noldu ey komisyon? Yanıt: DEM istemedi!

CHP, “Öcalan’a serbestlik, anayasa değişikliğine DEM desteği, PKK’ye ülkede siyaset yapma özgürlüğü” komisyonuna katılırken demokratikleşme olmadan Kürt sorunu çözülmez diyerek 29 maddede bir paket sunmuştu, hatırlatmak istedim özetle de olsa...

Devamını Oku
04.12.2025
Ümmet: Parçalanmış bir Türkiye

Dünkü yazımın sonu “Peki niye şimdi ümmet” sorusuyla bitiyordu. Yer darlığından yanıtı yoktu.

Devamını Oku
02.12.2025
İmralı ve PKK’nin ‘ümmetçi Türkiye’ söyleminin anlamı ne?

Bugüne kadar seküler parti havası basan Kürt milliyetçi siyasal hareketini bir süredir “ümmet” heyecanı bastı.

Devamını Oku
01.12.2025
CHP’yi kurultay sonrası çok zor bir dönem bekliyor

CHP programını yeniledi, parti meclisini 80 kişiye çıkararak kapsayıcılığını ve halk nezdinde temsiliyetini artırdı, büyük bir inançla Özgür Özel iktidara geleceklerini söyledi.

Devamını Oku
30.11.2025
Adeta yargısız infaz kararı

Evet Fatih Altaylı’ya verilen 4.2 yıllık mahkûmiyet kararı, sözlerinde açık bir tehdit asla olmayan ve doğrudan cumhurbaşkanını hedef almayan, ana fikri Türk halkının seçimlerde oy kullanmayı artık çok sevdiği ve bundan asla vazgeçmeyeceği idi.

Devamını Oku
27.11.2025
DEM’in kaçırdığı, CHP’nin yapması gereken

CHP’nin “çözüm” komisyonuna katılırken verdiği sözü tutması iktidar kanadını ve bu kanada eklemlenenleri rahatsız etti.

Devamını Oku
25.11.2025
Yeni seçim ittifaklar olasılığına bir bakış ve sırat köprüsünde yürüyenler

Dünkü yazımın sonunda şu cümleler vardı: Süreç zaten yeni ittifaklar yaratacak ortama itildi.

Devamını Oku
24.11.2025
Neden İmralı dayatması? Çünkü sürecin lideri!

Evet, apar topar ve medyaya kapalı bir toplantı ile milletvekillerinden oluşan ve 5 kişi olacağı söylenen bir heyet, İmralı Adası’na gidecek.

Devamını Oku
23.11.2025
İddianamede yaldızlı bir casus öyküsü

İddianamede Eylem 13 başlığı altında çok ciddi bir iddia var:

Devamını Oku
17.11.2025
Burası Türkiye abicim, yarın ne olacağını kestirmek zor

AKP çok şükür kendinden önceki sağcı iktidarların izinden giderek ülkeyi, geçmişe kıyasla en büyük ekonomik çöküşe ve yoksullaşmaya itti.

Devamını Oku
16.11.2025
Olağanüstü döneme olağanüstü iddianame

4 bin sayfalık iddianame mi olurmuş?

Devamını Oku
13.11.2025
Millet, ‘dâhi adam’ın bu topraklardan çıkmasının gururunu yaşıyor

AKP’den önce 10 Kasım’larda sirenler çaldığında köprüde, caddelerde sokaklarda durmayan araçların ve yayaların sayısı hatırı sayılır ölçüde fazlaydı.

Devamını Oku
11.11.2025
Cumhuriyetin temeli ve Ata’nın bize mirası 3+2 altın anahtar

Bugün büyük Türk’ü anıyoruz.

Devamını Oku
10.11.2025
Üniversite diploması ne kadar değerli

ABD’de Gallup’un ağustos ayında gerçekleştirdiği anket ilginç sonuçlarıyla tartışma yarattı...

Devamını Oku
09.11.2025
Mesele salt İmamoğlu değil, yenilikçilik ve yerellik

Ekrem İmamoğlu’na casusluk suçlamasının hemen ardından oğlu ve babasının sorguya çekilmesine sıra geldi.

Devamını Oku
06.11.2025
Ahmet Türk ve hayal alemi

DEM heyeti ile cumhurbaşkanı arasında son yapılan ve sonucu merakla beklenen görüşme üzerine bir açıklama beklerken cumhurbaşkanı hukuk başdanışmanlarından Mehmet Uçum merakımızı giderdi.

Devamını Oku
04.11.2025
İstanbul ‘iş bilmez kadir bilmezler’in mi elinde? Peki ‘Biz ihanet ettik’ kim dedi?

Cumhurbaşkanı, İstanbul’un en değerli havaalanı Atatürk Havaalanı’nın yıkılarak yerine yapılan “millet bahçesi”ni ziyaret etmiş ve “İstanbul’umuzu iş bilmez, kadir kıymet bilmez, tarih ve medeniyet şuurundan yoksun kifayetsizlerin insafına terk etmiyoruz. İstanbul bizim göz bebeğimizdir. Bu aziz şehrin bir fetret devri daha yaşamasına gönlümüz asla razı değil” demiş.

Devamını Oku
03.11.2025
Bayrampaşa’ya çökme, genel seçimlerin provası mı?

Bayrampaşa Belediyesi’ni “ele geçirme eylemi” tam bir milli iradeyi hava cıva gören bir iktidar anlayışının tipik örneğidir.

Devamını Oku
02.11.2025
En büyük iki devrim: Ulus ve kadın devrimi

Bu döneme özgü karamsarlıkları erteleyerek bir de şu açıdan bakalım: Atatürk’ün Cumhuriyet hedeflerine önemli ölçüde varılmıştır; bu hedeflerin artık geri döndürülemez olduklarına, tüm Türkiye’nin dün Cumhuriyeti ve Atatürk’ü olağanüstü sahiplenmesiyle sürekli tanıklık ediyoruz.

Devamını Oku
30.10.2025
Casuuusss... Cephanelerini çabuk tüketiyorlar... Hedef Tele1 miydi!?

Yahu bekleyin kardeşim, insanları en çok etkileyebilecek bir konuyu...

Devamını Oku
27.10.2025
İslamcı ‘muhafazakâr demokrat’ olabilir miydi?

“Muhafazakâr demokrat”ların en son numarası, bertaraf etmek istedikleri muhalif rakiplerini casuslukla suçlamak oldu.

Devamını Oku
26.10.2025
Ya İmralı gelsin veya İmralı’ya gidelim!

Evet, DEM (ve tabii ki Kandil) “terörsüz Türkiye” komisyonunu, daha doğrusu AKP iktidarını ve MHP’yi, Öcalan’ın serbest bırakılması noktasına indirgedi ve sıkıştırdı.

Devamını Oku
23.10.2025
Demokrasi yoksa ne çözümü!

Tarafların pozisyonuna bakalım, evet yeniden, fotoğraf net olarak görülmezse politika üretilemez ve kararlar alınamaz.

Devamını Oku
21.10.2025
Ey Meclis milletvekillerine sahip çıkma özgürlüğün de mi yok

Önce: Merkez Bankası başkan yardımcısının dolandırıcılık suçlamasıyla hakkında soruşturma açılmasına şaşırdık mı, hayır demeyeceğim ama evet de diyemiyorum.

Devamını Oku
20.10.2025
Tek tek avlanmak ve hukuka sahip çıkmak

Fatih Altaylı’ya 5 yıldan az olmamak kaydıyla hapis cezası isteniyor.

Devamını Oku
19.10.2025
Tek adamlık için şarttı: AKP içinde büyük tasfiye

İki yazıdır AKP’nin 2 yıllık iktidarı süresi içinde mutlak iktidara, tek adam rejimine giden yolların nasıl açıldığını yazıp duruyorum.

Devamını Oku
16.10.2025
Mutlakiyete giden süreç: Ordu ve yargının dönüştürülmesi

Dünkü yazım, tek adam rejiminin başlangıç noktası üzerineydi:

Devamını Oku
14.10.2025
Başlangıç noktası: Denge denetleme yıkılınca varılan yer

Demokrasiye zerre inanmayanlar, iktidara gelince adım adım mutlak iktidarlarını kurmak için kolları sıvarlar.

Devamını Oku
13.10.2025
Siyaset ağlarını örüyor, hukuka aykırılığın anlamsızlığı ve İmralı tahterevallisi

Bayrampaşa Belediyesi’ne, başkan ve arkadaşlarına çekilen operasyonun yanı sıra, CHP meclis üyelerinden bir kaçını hayatlarından adeta bezdirerek partilerinden istifa ettirilmeleri ...

Devamını Oku
12.10.2025
Nobel Ödülleri: Bilim gelişmenin ve yeni ufukların anahtarıdır

Aziz Sancar, en üst düzey ve özgürce araştırmaların yapıldığı ülkelerden birinde, ABD’de, günde 16-18 saat çalışarak ve merakının peşinde koşarak, odaklandığı konuyu çözmek için yöntemler geliştirerek DNA’nın, ikili zincirdeki bozulmaları nasıl onardığını gösterdi.

Devamını Oku
09.10.2025
Ülkeyi, ekonomiyi altın alanlar mı batırdı... Belirsizlikler dorukta

İktidarın gözü milletin altınlarında...

Devamını Oku
07.10.2025
Bir fotoğrafın düşündürdükleri: Kimse yanılsamaya kapılmasın

Meclis’in açılış resepsiyonunda cumhurbaşkanının iyi bir halkla ilişkiler girişimi ile siyasi parti liderlerini davet ederek verdiği gülücüklerle dolu toplu fotoğraf en önemli tartışma konusu oldu.

Devamını Oku
05.10.2025
Nobel Barış Ödülü merakı ile boşa koşan adam

Netahyahu-Trump’ın baş başa hazırladığı plan kime yarar...

Devamını Oku
02.10.2025
Büyük yoksullaşma ve çöküşün anatomisinden paylaşımlar

Ülkede hiç bu kadar büyük yoksul kitleler ve giderek daha az sayıda büyük zenginler yaratılmamıştı.

Devamını Oku
30.09.2025
ABD karşısında tarih boyunca hep kaybettik, çünkü...

Çok şey konuşuldu cumhurbaşkanının ABD ziyareti üzerine.

Devamını Oku
29.09.2025
Tunç’un bağımsız tarafsız yargısı Gökçeklere neden işlemiyor?

Haftada birkaç kez her ciddi karın ağrısı hukuk olayı ortaya çıktığında, “Türkiye bir hukuk devletidir, yargı bağımsız ve tarafsızdır...

Devamını Oku
28.09.2025
İptalciler mi daha hukuksuz, AKP yargısı mı... Ve yarı hiyerarşisine reddiye

Dün komik olaylar yaşandı.

Devamını Oku
25.09.2025