12 Eylül’ün savurduğu sonbahar yaprakları
Ayşegül Yüksel
Son Köşe Yazıları

12 Eylül’ün savurduğu sonbahar yaprakları

09.09.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Eylül ayı gelince ilk anımsanan, kadife sesli şarkıcı Nat King Cole’un seslendirdiği “Autumn Leaves” (Sonbahar Yaprakları) şarkısıdır. Gelin bu kez de 12 Eylül’ün ülkemizin tarihine ve coğrafyasına savurduğu sonbahar yapraklarını anımsayalım.

12 Eylül 1980 askeri darbesiyle siyasal partiler tümüyle kapatılmış, liderleri tutuklanmış, devlet yönetimi genel kurmay başkanı ve kuvvet komutanlarından oluşan Milli Güvenlik Konseyi’ne bırakılmıştı. Bu dönemde birçok yazar ve sanatçının ülkeyi terk etmek zorunda kaldığı, yeni oluşturulan YÖK Yasası doğrultusunda üniversite özerkliğinin ortadan kalktığı, üniversite öğretim üyelerinin işten çıkartıldığı, antidemokratik uygulamalara karşı çıkanlara karşı uygulanan, işkence, tutukluyken kaybolma ve/ya da “faili meçhul” cinayet olaylarının sıradanlaştığı, bir aşama söz konusuydu.

Bu arada yeni partiler oluşmakta, 1961 Anayasası’nın yerine 1982 Anayasası geçirilmekteydi. Anavatan Partisi’nin (AP) iktidara gelmesiyle “liberal ekonomi” dönemi başlamış, devletin elindeki kurumların “özelleştirilmesi” de gündeme yerleşmişti. Tüketim çılgınlığının körüklenmesi ve kolay “köşe dönme” düşünün pompalanmasıyla birlikte, Özalizm’in “başıbozukluğa ödün veren” yaklaşımı doğrultusunda biçimlenmiş bir popüler kültür ortamına geçiliyordu. Bu ortamın önemli belirleyicisi olan çok kanallı televizyon olgusu, toplum üstünde son derece etkili olabilen, her kafadan çıkan her sesin dinleyici bulabildiği garip bir iletişim ağı oluşturuyordu.

12 EYLÜL VE TİYATROMUZ

12 Eylül tiyatromuzu da olumsuz biçimde etkilemiştir. Yazar Vasıf Öngören gibi yurtdışına gitmek zorunda kalan, Genco Erkal gibi yıllarca pasaport alamayan, çeşitli davalardan hapiste yatan, 1402 sayılı yasanın işletilmesiyle çalıştıkları resmi kurumlardan çıkartılan sanat insanlarının birbirini izlediği bu dönemde İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatroları sanatçıları çok zarar görmüştür. Aralarında Beklan Algan, Zihni Küçümen, Başar Sabuncu, Macit Koper, Savaş Dinçel, Gökhan Mete, Erdal Özyağcılar, Aliye Uzunatağan, Celile Toyon’un da bulunduğu pek çok sanatçı devlet görevinde bulunmayı yaşam boyu yasaklayan bu yasanın mağdurlarıydı. (Daha sonraki aşamalarda Danıştay kararıyla görevlerine dönmüşlerdir.)

12 Eylül döneminde uygulanan politik baskılar tiyatromuzun içeriğini ve biçimini de etkilemiştir. “Sakıncasız” yapıtlar üretme çabası tiyatromuzu bir oranda evcilleştirmişti. Politik bağlamda vurgulayıcı olan çarpıcı yapıtlar artık gün yüzüne çıkamıyordu. Artık her oyun sahnelenemiyordu. Özel topluluklar ucuza çıkacak ya da kolayca iş yapabilecek oyunlara yönelmekteydi. 24 Ocak Kararları ile serbest piyasa ekonomisine geçiş sonucunda oluşan rekabet anlayışıyla baş edemiyorlardı. Bu dönemde “özel tiyatrolara devlet desteği” uygulamasına geçildi. (Bu uygulamanın bir türlü ilkeli biçimde sürdürülemediği gerçeği günümüze ulaşır.

Bir yandan da, TRT televizyonunun yanı sıra özel televizyon kanallarının da açılmaya başlamasıyla, tiyatrocularımız için “seslendirme sanatçılığı” dönemi başlamıştır. Yabancı dizi ve filmlerde Türkçe konuşan tiyatroculara epeyce “para kazandıran” “seslendirme” uğraşı, onların “sahne sanatçısı” kimliklerini bir oranda geri düzleme atmalarına yol açar. Tiyatrocular “ortalama” kültürün bir parçası oluverirler. Tiyatroda sanatsal çıtayı yükseltme kaygısı terk edilmiş gibidir.

12 Eylül döneminin tiyatro eleştirisi çoğunlukla sahne olaylarındaki özensizliğe karşı çıkmaktadır. Bu aşamada gazetelerdeki kültür sanat sayfalarının küçülmeye, eleştiri yazılarının azalmaya başladığı görülür.

TİYATRO ÖLÜMSÜZDÜR

Ne ki tiyatro ölümsüzdür. 1980’li yıllar sürse de yeni/eski yazarlar yeni oyunlarıyla “yeniden doğuş”u muştular. Ferhan Şensoy tiyatro dünyamıza girmiştir. (Şensoy’un “Muzır Müzikal”i, tutucu çevrelerden tepki almış, bir süre sonra da oyunun sergilendiği Taksim’deki Şan Tiyatrosu yanmıştır). Memet Baydur art arda sahne metinleri yazmakta, Murathan Mungan ve Tuncer Cücenoğlu çarpıcı oyunlarla çıkış yapmaktadır. Nurhan Karadağ “köy seyirlik oyunları”nı çağdaş sahne ile buluşturur. Turgut Özakman “açık biçim”deki oyunlarıyla gündemdedir. 12 Mart ve 12 Eylül ile hesaplaşan sahne metinleri yazılmaya başlanmıştır.

Zaman içinde tiyatronun öcünü tiyatronun alması da sağlanmıştır. 12 Eylül’den bugüne uzanan mantık dışılığın ve yüreklere saldığı korkunun taşlandığı, “şarkılı türkülü” oyun “Bir Zamanlar Memleketin Birinde” (1992) Aziz Nesin imzasını taşımaktadır.

İlgili Konular: #12 Eylül

Yazarın Son Yazıları

28. Uluslararası Ankara Tiyatro Festivali noktalandı

Festival çoğunlukla Çankaya Belediyesi’nin sahnelerinde yer aldı. Toplamda 12 farklı oyun salonu kullanıldı.

Devamını Oku
02.12.2025
‘Tiyatro hazinemiz’ sergileniyor

Takviminize not edin. 27 Kasım-31 Ocak tarihleri arasında İstanbul Depo’da tiyatro mirasımızın arşivleri sergileniyor. Tophane’deki bu sanat uzamının tam adresi: Depo/Tütün Deposu, Lüleci Hendek Caddesi No. 12 (E-posta adresi: depo@depoistanbul.net Telefon: 90 (212) 2923956)

Devamını Oku
18.11.2025
Meraklıları için tiyatro bilimi

Kitapların her bir bölümünün sonunda yer alan “ölçme ve değerlendirme”ye yönelik alıştırmalar, öğrencinin, eğitim sürecinde etkin bir katılımcı olmasını sağlıyor.

Devamını Oku
04.11.2025
Dergi yöneticisi Ozan Ertuğ

Ozan Ertuğrul Özüaydın’ı şiir meraklıları tanır. Çoğunlukla şiirlerini içeren 11 kitabı var. Yapıtlarını 4 ve 5 Ekim’de 22. Ankara Kitap Fuarı’nda imzaladı.

Devamını Oku
28.10.2025
DTCF Tiyatro Bölümü 61 yaşında

Ben bu öyküye ne zaman katıldım? İstanbul Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı’nda lisansüstü öğrencisiyken tüm bölümlere sınavsız tiyatro dersleri veren Haldun Taner’in gözüne -yaptığım bir ödev nedeniyle- girmiştim. 1964’te, DTCF’de açılacak tiyatro bölümüne başvurmam için bana haber yolladı. Yurtdışında burslu olarak yüksek lisans yapmaya hazırlanıyordum; yolumu değiştiremedim. Ama sonunda da sevgili Taner’in sözüne geldim: 1978’de, çoluğa çocuğa karışmışken DTCF Tiyatro Bölümü’nün doktora öğrencisi oldum. Akademik kadrom ODTÜ ya da (sonra) DTCF İngiliz Dili ve Edebiyatı’nda olsa da tiyatro bölümünün altın çağını yaşadım. 1981’de başlayan derslerim göz açıp kapayıncaya dek 32 yıla ulaştı

Devamını Oku
07.10.2025
Tiyatroların iletişim alışkanlıkları

70 yıllık tiyatro seyircisi ve 50 yılı aşkın süredir aralıksız yazan bir eleştirmen olarak tiyatrolarla iletişim kurma üstüne düşündüğümde geçmiş yılları özlüyorum.

Devamını Oku
23.09.2025
12 Eylül’ün savurduğu sonbahar yaprakları

12 Eylül döneminin tiyatro eleştirisi çoğunlukla sahne olaylarındaki özensizliğe karşı çıkmaktadır. Bu aşamada gazetelerdeki kültür sanat sayfalarının küçülmeye, eleştiri yazılarının azalmaya başladığı görülür.

Devamını Oku
09.09.2025
Ferhan ve Müjdat gündemimizde

Ferhan Şensoy’u 31 Ağustos 2021’de 70 yaşındayken yitirmiştik. Yeni yapılan “Ferhangi Bir Yaşam” belgeseli seyircisiyle buluşmayı bekliyor. Müjdat Gezen ise 82 yaşında ve bir hafta önce hakkındaki soruşturma kapsamında ifade vermeye çağrıldı.

Devamını Oku
26.08.2025
Metin Sözen: Anadolu’yu kucaklamıştı

Değerli bilimadamı Prof. Dr. Metin Sözen’i 1 Ağustos’ta yitirdik. Yaşamını ülkemizin doğal, tarihsel, kültürel değerlerine sahip çıkılmasına adamış, yüce gönüllü bir insandı.

Devamını Oku
12.08.2025
Genco’ya ikinci mektup

Sevgili Genco, Sen gideli bir yıl oldu. Zaman çabuk geçiyor. İlk mektubumda (Cumhuriyet, 13.08.2024) ardında bıraktığın görsel-işitsel belgelerden söz etmiştim: Sanat yaşamın boyunca oluşturduğun sesli kitapları, fotoğraflarınla yorumladığın şiirleri, çevirilerini, plak ve kasetlerinde kayıtlı müzik çalışmalarını...

Devamını Oku
29.07.2025
Memet Baydur’un diyecekleri var

Okuduğunuz başlığı bir başka yazımda da kullanmıştım. Ölümünün üstünden 20 yılı aşkın bir süre geçmiş olmasına karşın, Memet Baydur’un bizlere diyecekleri sürüyor

Devamını Oku
15.07.2025
Zeynep Oral’la çalışırken eğlenmek

17 Haziran’da Metrohan’da ilk gösterimi yapılan “Bir Babıali Zirvesi” başlıklı, Habitat TV yapımı Zeynep Oral belgeselini henüz izleyemedim. Neyse ki Dikmen Gürün izlenimlerini geçen haftaki yazısında bir güzel dile getirmiş. Okurken belleğimde birikmiş, belge tadında Zeynep Oral olayları gözümün önüne gelmeye başladı. Bu yazıda Zeynep’le yaşanmış anlar var.

Devamını Oku
01.07.2025
İlhan Selçuk’un ‘Pencere’ köşesini anarken

Gazete ve dergi yazarlığım 50 yıla ulaştı. ​​Özgür basın dergisinde başlayıp çeşitli başka dergilerde ve ayrıca 45 yıl Cumhuriyet’te süren bu uğraşa -30 yıldır gazeteme iki haftada bir “Sahneden” köşesini yazmak da eklenmiş. Kolay iş değil.

Devamını Oku
17.06.2025
Oya Başak’ın kahkahası eksildi dünyamızdan

Prof. Dr. Oya Başak’ı bir hafta önce yitirdik. Cenazesindeki çelenklerden birinde “çocukların” yazıyormuş.

Devamını Oku
03.06.2025
Vasıf Öngören ‘Zengin Mutfağı’ ile ‘şimdi’ ve ‘burada’

“Zengin Mutfağı” oyunu neredeyse 50 yıldır sahnelerimizde yer alıyor. İşin hoşu, oyunun başkişisi Lütfü Usta’yı oynayan Şener Şen Usta da 1977’de ilk kez canlandırdığı bu karakteri son üç yıldır yepyeni bir seyirci kuşağına sunmakta.

Devamını Oku
20.05.2025
Bahar ölümsüzlük simgesidir

Bahar ölümsüzlük simgesidir

Devamını Oku
06.05.2025
Ahmet Özer’in 50. kitabı çıktı

Ahmet Özer’in 50. kitabı çıktı

Devamını Oku
22.04.2025
Son veda...

Son veda...

Devamını Oku
09.04.2025
Tiyatro biletleri uçuşta

Tiyatro biletleri uçuşta

Devamını Oku
08.04.2025
Shakespeare siyaset sahnesinde

Shakespeare siyaset sahnesinde

Devamını Oku
25.03.2025
Sanat Kurumu 78. yaşını sürüyor

Sanat Kurumu 78. yaşını sürüyor

Devamını Oku
11.03.2025
Nevra Serezli: Profesyonel tiyatroda 60 yıl

Nevra Serezli: Profesyonel tiyatroda 60 yıl

Devamını Oku
25.02.2025
İzmir D.T’den ‘Karıncalar / Bir Savaş Vardı’

İzmir D.T’den ‘Karıncalar / Bir Savaş Vardı’

Devamını Oku
11.02.2025
Heiner Müller’den ‘Medea’

Heiner Müller’den ‘Medea’

Devamını Oku
28.01.2025
‘Vatan Kurtaran Şaban’ günümüzde

‘Vatan Kurtaran Şaban’ günümüzde

Devamını Oku
14.01.2025
Broadway ya da West End biçeminde süper tiyatro

Broadway ya da West End biçeminde süper tiyatro

Devamını Oku
31.12.2024
Gonca Vuslateri Shakespeare oynamalı

Gonca Vuslateri Shakespeare oynamalı

Devamını Oku
17.12.2024
Özdemir Nutku anlatıyor

Özdemir Nutku anlatıyor

Devamını Oku
03.12.2024
Ankara’da tiyatronun renkleri

Ankara’da tiyatronun renkleri

Devamını Oku
19.11.2024
Festivalde üç Shakespeare oyunu

Festivalde üç Shakespeare oyunu

Devamını Oku
05.11.2024
‘Öteki’nin dramı

‘Öteki’nin dramı

Devamını Oku
22.10.2024
Ankara’da yeni bir tiyatro şenliği

Ankara’da yeni bir tiyatro şenliği

Devamını Oku
08.10.2024
Ateş Kuşu Semiha Berksoy

Ateş Kuşu Semiha Berksoy

Devamını Oku
24.09.2024
Tiyatromuzun belleği: Türkiye Tiyatro Vakfı beş yaşında

Tiyatromuzun belleği: Türkiye Tiyatro Vakfı beş yaşında

Devamını Oku
10.09.2024
Müşfik Kenter’i anarken...

Müşfik Kenter’i anarken...

Devamını Oku
27.08.2024
Genco’ya mektup

Genco’ya mektup

Devamını Oku
13.08.2024
Nilüfer Kent Tiyatrosu ile Daltabanlar ayrı düştü

Nilüfer Kent Tiyatrosu ile Daltabanlar ayrı düştü

Devamını Oku
30.07.2024
Hocamız Sevda Şener’i yitireli 10 yıl oldu

Hocamız Sevda Şener’i yitireli 10 yıl oldu

Devamını Oku
16.07.2024
Tiyatromuzun modernleşme süreci İngilizcede

Tiyatromuzun modernleşme süreci İngilizcede

Devamını Oku
18.06.2024
Nâzım’ın Ferhat ile Şirin’i

Nâzım’ın Ferhat ile Şirin’i

Devamını Oku
04.06.2024