Uluslararası Ankara Tiyatro Festivali’nin ilki 1996’da yapıldığında pek çok kişi bu etkinliğin uzun süreli olamayacağını düşünüyordu. Toplumsal Araştırmalar Kültür ve Sanat için Vakıf (TAKSAV) adlı Ankara kökenli kuruluşun bu etkinliği, yönetmeni Yener Aksu, festival ekibi ve gönüllülerin katkısıyla başlatıldı. Festival yeni bin yıla ulaşmakla kalmadı, 2025 yılına da “Merhaba” dedi.
Türkiye’deki özel tiyatrolara, il ve ilçe belediyeleri tiyatrolarına, üniversite tiyatrolarına ve yurtdışından gelecek topluluklara açık olan festival, etkinliklerini İzmir Uluslararası Tiyatro Festivali adı altında da sürdürme aşamasında. Festivalin temel amaçları arasında, yüksek olmayan bilet ücretleri karşılığında, tiyatroya gitmeyen/ gidemeyen kesimi oyunlarla buluşturmak, çocukları tiyatroyla tanıştırmak, ülkedeki irili ufaklı belediye tiyatrolarına büyük kent deneyimi sağlamak, kentin küçük çaplı özel topluluklarını tanıtmak, yabancı toplulukları Türk seyircisine ulaştırmak yer alıyor. Bu yıl seçilen 28 topluluk ve 30 oyunun katkısının olumlu olması bekleniyor. (Çocuk oyunu açısından verimli olmayan bir festival yaşandığını gözlemliyoruz).
ÖDÜLLER YÜCEL ERTEN, TÜLİN SAĞLAM, AHMET SAMİ ÖZBUDAK’IN
Festival Ankara halkına 15 Kasım’da yapılan geleneksel yürüyüş ile anımsatıldı. Esat Dörtyol’dan Kuğulu Park’a yönelen yürüyüşün sonunda bir de sokak oyunu sunuldu. Açılış ise 21 Kasım’da Çankaya Belediyesi’nin Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde yapıldı ve festival 1 Aralık’ta noktalandı. Festivalin artık gelenekleşmiş olan iki ödülünden onur ödülünü Türk tiyatrosuna çok başarılı katkıları olan, yönetmen, oyuncu, eğitimci Yücel Erten aldı. Festival emek ödülüne ise DTCF Tiyatro Bölümü’nün başkanlığını yaptığı aşamada birçok öğretim üyesi arkadaşıyla birlikte üniversiteden uzaklaştırılan, uluslararası çocuk tiyatrosu enstitüsü Assitej’in Türkiye milli merkezi eski yöneticisi Prof. Dr. Tülin Sağlam değer bulundu.
DTCF Tiyatro Bölümü’nün unutulmaz hocası Prof. Dr. Sevda Şener’in ölümünden sonra başlatılan Sevda Şener Tiyatro Yazarlığı Ödülü ise ilk olarak Murathan Mungan’a, sonra Özen Yula’ya, geçen yıl da Prof. Dr. Hasan Erkek’e verilmişti. Bu ödül sahiplerinin ortak yanı üçünün de Şener Hoca’nın öğrencisi olmasıydı. Bu yılın ödülü ise daha önce ulusal ve uluslararası çeşitli ödüllere değer bulunmuş, İstanbul Üniversitesi Arşivcilik Bölümü mezunu Ahmet Sami Özbudak’ın oldu.
Festival çoğunlukla Çankaya Belediyesi’nin sahnelerinde yer aldı. Toplamda 12 farklı oyun salonu kullanıldı.
DAHA ÇOK BİLİNEN OYUNLAR SUNULDU
Festivalde Türkiye dışından bir İran, bir de Kuzey Kıbrıs oyunu yer aldı. İran Oynar Grubu “Antigone” oyunuyla, KKTC’den Abdullah Öztoprak Grubu “Parçalayanım... Parçalarım” oyunu ile sahnedeydi.
Ülkenin çeşitli il ve ilçelerinden gelen belediye tiyatrolarının sayısı düşüktü. Oyunları ise çoğunlukla daha önce sahnelenmiş yapıtlardı. Ankara Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu “Düğün ya da Davul” oyununu, Bornova Belediyesi Şehir Tiyatrosu “Altın Ejderha”, Uşak Belediyesi Şehir Tiyatrosu “Maskeliler”, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu da Kürtçe olarak “Romeo ve Juliet”i sundu.
Festivale katılan tek üniversite topluluğu, “Yeni Kiracı”yı sunan Hacı Bayram Veli Tiyatro Akademi’ydi. İstanbul’dan üç katılım vardı: DOK Stüdyo “Godot’yu Beklerken’i Beklemek”, Yolcu Tiyatro “Muhammet Ali”, Kadıköy Halk Tiyatrosu “Müzeyyen” ile gündemdeydi. Ayrıca İzmir, Balıkesir, Kocaeli, Bolu ve Denizli’den topluluklar oyun sundular. Ankara özel toplulukları ise çoğunluktaydı. Eğitim Sen 4 No’lu Şube Tiyatro Topluluğu “Japon Kuklası”, MOT “Yalancı Aranıyor”, DOMİ Grubu “Doğum Günü” (çocuk oyunu), İnsanart Tiyatro “Köyün Enisdosu”, Tiyatro Kulübesi “Çeviri Oyunu”, Kulis Sanat Tiyatrosu “Bit Yeniği”, Düşkapanı Sanat “Jokerin Kabusu”, Boş Sahne “Kum Feneri”, Fareler Tiyatrosu “Madonno Kürk Mantolu”, Ankara Gençlik Operası “Larte del Amore”, Suretbaz Tiyatro “Soytarı”, Batıkent Kültür Evi “Hayattan Sahneye”, Miyatro “Ruhumdaki Mayın” oyunlarını sergiledi.
600 bin dolayında izleyicinin katıldığı festivale emek veren herkesin, özellikle de Yılmaz Eren ve ekibi ile gönüllülerin özverili çalışması sonucunda, tüm yoksunluklara ve zorluklara karşın, Uluslararası Ankara Tiyatro Festivali bir kez daha “mutlu son”a ulaştı.