Devleti yönetenlerin akıl sağlığı ve yapısal şiddet

23 Temmuz 2019 Salı

Robert Mueller, 24 Temmuz’da ABD Kongresi’nde ifade verecek.
Kendisi 2016’daki ABD başkanlık seçimlerine Rus müdahalesini inceleyen soruşturma raporunu yazan eski FBI Başkanı ve özel yetkili savcı.
29 Mayıs’ta Adalet Bakanlığı yetkililerine konuşmuştu. Şimdi 3 saat boyunca Kongre Adalet Komitesi’ne ifade verecek, ondan sonra da Kongre İstihbarat Komitesi’ne konuşacak.
Bu raporu okuyan 88 Demokrat Partili Kongre üyesi ve 1 bağımsız üye, Trump yargılanmalı diyor ama henüz Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi’den onay gelmedi.
Mueller’in yarınki ifadesinin tam öncesinde, bugün, Trump’ın akıl sağlığı hakkında çok önemli bir analiz kamuoyu ile paylaşılacak.
Yale Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde adli psikiyatri ve şiddet üzerine uzman olan Dr. Brandy X. Lee ve arkadaşları, Washington DC’deki bir toplantı ile çalışmayı açıklayacak.

Toplumsal şiddeti körükleyenler
Dr. Lee, Trump’ın geçen günlerde Kongre’de görev yapan dört Demokrat kadın üyeye yönelik ırkçı saldırısına dikkat çekiyor. “Sopalar ve taşlar kemikleri kırabilir ama kelimeler öldürür” sözünü hatırlatarak şunu vurguluyor:
Yapısal şiddet, en kötü ve en tehlikeli şiddet türüdür.
Yapısal şiddet, yıllık bazda dünya ölçeğinde gerçekleşen tüm cinayetler, intiharlar, savaşlar ve katliamlardan daha fazla ölüme neden olur, daha ölümcüldür.
Trump’ın sözleri ve politikaları, toplumdaki yapısal şiddeti tetikliyor.
Dr. Lee, Trump’ın akıl sağlığı açısından yeterli kapasitesinin olmadığını Mueller raporuna dayanarak ortaya koyacaklarını söylü- yor. Analizin ayrıntılarını dangerouscase. org üzerinden Türkiye saati ile gece yarısı 03.00’te canlı yayınlayacaklar.

Trump yargılanacak mı?
Ancak Mueller ifade verdikten iki gün sonra Kongre altı haftalık yaz tatiline giriyor. Ondan sonra da 2020 Başkanlık yarışı öncesinde Trump’ın yargılanma süreci için zaman giderek azalacak.
Dr. Lee’ye göre, Trump’un durumu hızla kötüleşiyor; stresle baş etmek için uyumsuz davranışlar sergiliyor ve ırkçılığı bir araç olarak kullanıyor.
Başkanlık seçimi yaklaştıkça Trump’ın sertleşebileceğini ve toplumdaki gerginliğin yükseleceğini tahmin etmek zor değil.
Nitekim bunu kanıtlayacak bir olay daha yaşandı geçen hafta. Trump’ın Demokrat kadın Kongre üyelerine saldırısından sonra Louisiana’da bir polis, Facebook sayfasında, bu üyelerden biri olan Alexandria Ocasio-Cortez’in vurulması gerektiğini yazdı.

Liderler can ve güvenlik tehlikesi yaratıyorsa?
Dr. Lee’nin Trump sorunu hakkında adli psikiyatri açısından söyledikleri her ülke için geçerli olmalı:
Tıbbi kurallar açık hale gelmeli. Can ve güvenlik tehlikesi varsa, sadece ‘izin’ kuralı yoktur, harekete geçme zorunluluğu vardır. Tehlike durumunda, hasta olmayanları ve halkı uyarıp koruma yükümlülüğümüz varsa ve bu yüzlerce kere dava konusu olduysa, o zaman bir kamu görevlisinin hastalığını kendi rızası olmadan teşhis etmenin yöntemi de olmalı.
İlki (tehlike durumunda, hasta olmayanları ve halkı uyarıp koruma yükümlülüğü) birçok ülkede ve ABD eyaletlerinde kabul edilen bir yasa; diğeri ise sağlık örgütlerinin uygulanmasını talep edebileceği ama anayasanın 1. maddesi ile yaratacağı tezat nedeniyle asla yasa olmayacak bir kural.
Bu gerçeği, halk sağlığı konusundaki sorumluluğumuz nedeniyle, ortaya koymaya çalışıyoruz.
Bu gerçek, acaba kaç ülkede, hangi halkların can güvenliğini tehlikeye atıyor?
Acaba hangi kamu görevlileri, devlet başkanları ya da başbakanlar, ayrımcılığı destekliyor, ırkçı sözleriyle yapısal şiddeti körüklüyor?
Liste yapmaya kendi ülkemizden başlasak uzar gider... İlk sıralara kimleri koyarız belli de, sonunu bilmek zor.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları