Çin’in Dişişleri Bakanı Çin Gang’ın görevden alınması olağan koşullarda sıradan bir haber olarak gündeme gelip medya arşivlerine gömülebilirdi. 

Ancak bakan Çin’in bundan yedi ay gibi kısa bir süre önce göreve getirilmesi, bir aydır ortalarda görünmemesi ve Çin Devlet Başkanı Şi Jinping’e yakın bir isim olması durumu olağandışı kılıyor. 

Bakanın 25 Haziran’dan bu yana uluslararası toplantılara katılmaması, hakkında yapılan üstü kapalı “sağlık sorunları” açıklaması, sonra bu açıklamanın geri çekilmesi, Çin Dışişleri Bakanlığı’nın sitesinde bakanın fotoğrafı ve mesajının silinerek “güncelleniyor” ibaresi konması hem Çin’de hem de dünyada spekülasyonları alevlendirdi.

Son hafta Çin’in en büyük arama motoru Baidu’da dışişleri bakanıyla ilgili aramalar yüzde beş bin artmış. Bu konunun Çin’in şöhretlerinden daha fazla araştırıldığını gösteriyor. 

Sosyal medyada en çok paylaşılan teorilerin başında kayıp bakanın evlilik dışı bir ilişki nedeniyle hakkında soruşturma açıldığı geliyor. Bakan Çin’in ortadan kaybolmasıyla birlikte bir televizyon kanalı sunucusunun da “kaybolduğu” iddiası bu spekülasyonları artırıyor. 

Çin Komünist Partisi kayıp bakanın yerine daha önce dışişleri bakanı görevinde bulunmuş Vang Yi’yi atadı.

Çin Komünist Partisi’nin Merkezi Dışilişkiler Komisyonu başkanı olarak görev yapan 69 yaşındaki Vang, 2013-2022 yılları arasında Çin’in dışişleri bakanı olarak görev yapmıştı. Çin’de dışişleri bakanları Komisyon’un belirlediği dış politika çizgisini uygulamakla yükümlü. 

BAKANLIKTA SAVAŞÇI KURT

Vang, uluslararası platformda Çin’in “savaşçı kurt’”diplomatlarının öncülerinden olarak görülüyor. Çinli diplomatlara Pekin’in çıkarlarını korumak için saldırgan bir tutumdan çekinmedikleri için bu yakıştırma getiriliyor.  

Gözlemcilere göre Çin’in dış politikasına istikrar getirmek amacıyla Vang’in eski görevine geri dönmesi Bakan Çin’in birdenbire neden görevden alındığı yönündeki soruları engellemeyecek. 

Uzmanlara göre dünya kamuoyu bakana ne olduğunun gizlendiği “kara kutunun sırlarını” merak etmeye ve soru sormaya devam edecek. 

Üstelik Devlet Başkanı Şi’nin Washington büyükelçisi iken Çin’i süratla göreve getirip süratla görevden alması Şi’nin yargıları ve tepedeki iktidar mücadelesi üstüne de soru işaretleri doğuruyor. 

Çin’de yüksek profilli kişilerin uzun süre ortadan kaybolması, ardından haklarında cezai soruşturma başlatıldığının ortaya çıkması sıradışı bir uygulama değil. 

Ancak ülkenin dışişleri bakanı olan en genç siyasetçilerinden Çin, Komünist Partisi’nde kendisinden bu kadar uzun süre haber alınamayan az sayıdaki üst düzey yetkiliden biri. 

Daha da ilginci dünyanın en kapalı rejimlerinden biri olan Çin’de internet üzerinden devam eden iktidar kavgaları, yolsuzluk, romantik ilişkiler üstüne söylenti tufanına sansür getirilmemiş olması. 

Kim bilir, belki Pekin bu tufanı da diplomatik bir hamle olarak tasarlamıştır.