‘Türkiye laiktir laik kalacak’
Enver Aysever
Son Köşe Yazıları

‘Türkiye laiktir laik kalacak’

08.07.2019 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

Bakıyorum da kimseler laikliğin ayaklar altına alınmasından pek rahatsız değil. Geçici, uçucu başarılardan ayakları yerden kesilmiş kalabalığa anımsatırım: Gezi dahil tüm toplumsal direnişlerin altında laikliğin örselenmesi vardır. Doğrusu ben koyu bir laikçiyim. Ekmek, su olduğunu biliyorum laikliğin.

***

Yakında erken seçim bekliyorum, kabine yenilenmesi çöküşü durduramaz. Sandığa giderken kim bilir “bu ülkenin büyük çoğunluğu muhafazakâr, dindar” söylemi ardına saklanıp, laiklik nasıl ayakaltına alınacak! Öyle ya da böyle, bir Meclis olacak ve açılış günü gelecek. RTE dese ki: “Bu Meclis dualarla açılmalı.” Kim nasıl karşı çıkacak? Liberaller, “İlk Meclis dualarla açıldı” diyerek örnek göstermedi mi Mustafa Kemal’li ilk Meclis’i?
Biri çıkıp da, “Daha Osmanlı ayaktaydı, olay bundan yüzyıl önce geçiyor, yeni Cumhuriyet henüz ilan edilmişti” demedi. Diyen aşağılandı, “vesayetçi” oldu. Bir kısmı da içeri atıldı.

***

Belediye başkanları seçildikten sonra ilk nikâhları kıymaya başladı. Mutluluk dilerim çiftlere. Yalnız aynı dönemde gözden kaçtı sanırım, müftüler de nikâh kıymaya başladı. Açıkça medeni hukuka, laikliğe aykırı bu durumu bir güzel herkes içine sindirdi! Şimdi kalkıp itiraz etseniz, diyecekler ki: “İstanbul başkanınız dualarla göreve başlamadı mı? Siz ümmeti Muhammed’in evladı değil misiniz?” İşin matrak(!) yanı uygulamanın Ağrı Belediyesi’nde başlamış olması. Başkan Savcı Sayan! Peki, Sayan kim? Eski CHP MYK üyesi!

***

Eski vekil Barış Yarkadaş: “Hâkimlerin başı bağlı biçimde kürsüde olması doğru değildir” dediğinde, yanıt eski (ya da hâlâ) milli görüşçü Mehmet Bekaroğlu’ndan geldi: “Bu ülkede başörtüsü sorunu geride kalmıştır” dedi. Eğer gericiliğe bir kez ödün verirseniz önünü alamazsınız. 28 Şubat’ta faşist uygulamalara karşı durmak ayrı mesele, laikliği yıkacak uygulamalara destek ayrı!
Anlat bakalım; “Laiklik tüm inançlara eşit mesafede olmak demektir, dini devlet alanından çıkarmak demektir” diye. Gerçi kulakların sağır olduğu yerde ne söylesen boş, hele bir de gözler körse!

***

RTE, iktisadi krizden doğacak siyasal sonuçları aşmak için her yolu deneyecek. Uzlaşma arayacak önce, olmadı geleneksel yönteme geçecek, tehditler savuracak, mahpushaneleri doldurmaya devam edecek. Bu durumu gören muhalefet, yeniden biçimlenen oyunda iktidar olmak için kılıktan kılığa girmeye razı. RTE öyle bir düzen kurdu ki, iki kutuplu siyasal yapı zorunlu koalisyonlar dönemi başlattı. Hal böyle olunca da; İslamcılar, ulusal kurtuluş mücadelesi verenler, Türk milliyetçilerin bir kısmı, Cumhuriyetçi sosyal demokratlar kol kola girmek zorunda kaldı. Şöyle diyeyim: Babacan, Gül, Akşener, Davutoğlu, Karamollaoğlu, Temelli, Kılıçdaroğlu, Buldan, İmamoğlu yan yana!
Mutabakat “RTE karşıtlığı” üzerinden. Yetecek mi?

***

Eğer TBMM dini törenle açılacaksa (yüksek olasılık), müftüler nikâh kıyar hale geldiyse, Diyanet’in başı her gün nefret söylemiyle fetva veriyorsa, harem selamlık havuzlar meşru sayılıyorsa, içkili lokantalar ayıplı görülüyorsa, Şeyh Said saygın din adamı konumuna yükseldiyse, hâkimler dini simgelerle kürsüye çıkıyorsa, hangi ülkede iktidara gelmiş olacaksınız?
Siyasette pragmatizme (yararcılığa) belli ölçüde yer vardır, tamamen teslim olursanız buna, kendi sonunuzu hazırlarsınız!

***

Kılıçdaroğlu’nun şu sözleri haklıdır: “Biz eski Türkiye’yi istemiyoruz, yeni demokratik bir anayasa istiyoruz” dedi. Eski Türkiye’nin laiklik adı altında utanç uygulamalarına sahip çıkacak değiliz. Tekçi, otoriter, ırkçı, baskıcı, fazlasıyla erkek o yapı siyasal İslamcıları iktidar yaptı. Ancak bunların “laiklikle” uzaktan yakından ilgisi yoktu. Yutturuluyordu ahaliye. Asker egemen, kibirli, tepeden bakan o yapı; katliamları “Hayata Dönüş Operasyonu” adı altında pazarlama becerisine sahipti!

***

Sahaya sürülen eski, yeni tüm siyasi aktörler “Yeni Anavatan/Özal arayışından kaynaklı. ABD’den para, AB’den sahte demokrasi, TÜSİAD’tan alkış alan kim varsa ülkeyi uçuruma götürür.
Laiklik giderek daha önemli hale geldi. Şimdilik yanında “sosyalizm” demenin uzağındayız yazık ki!  

Yazarın Son Yazıları

Cumhuriyet okuruna veda

Ustam Feridun Benden aradı “Altmış yıldır Cumhuriyet okuruyum, gazetenin sahibi sayılırım.

Devamını Oku
05.04.2021
İflas

İflas

Devamını Oku
25.03.2021
İstanbul Sözleşmesi erkekleri de yaşatır!

İstanbul Sözleşmesi erkekleri de yaşatır!

Devamını Oku
22.03.2021
Vicdan terazisine güvenmek

Ahmet Oktay gazeteciliği bırakıp zamanının tamamını edebiyata vermişti; söyleşirken “Günlük meseleler hep yazmaktan çaldı” dedi.

Devamını Oku
18.03.2021
12 Mart’ı doğru okumak

12 Mart’ı doğru okumak

Devamını Oku
15.03.2021
Yeni Türkiye’de makbul vatandaş kimdir?

Yeni Türkiye’de makbul vatandaş kimdir?

Devamını Oku
08.03.2021
‘Ne yapmalı’ sorusuna yanıt!

‘Ne yapmalı’ sorusuna yanıt!

Devamını Oku
04.03.2021
Grev

Grev

Devamını Oku
01.03.2021
İçindeki faşisti sustur!

İçindeki faşisti sustur!

Devamını Oku
18.02.2021
Sürü gururuna kapılmak!

Sürü gururuna kapılmak!

Devamını Oku
15.02.2021
Uzaya gitmek mi zor, anayasa yapmak mı?

Uzaya gitmek mi zor, anayasa yapmak mı?

Devamını Oku
11.02.2021
İstifa istemek demokratik haktır!

12 Eylül faşizminin güler yüzlü kahramanı Özal, ülkenin okuryazarlarını içeri tıkan darbenin ardından meydanı boş bulmuştu.

Devamını Oku
08.02.2021
İnsan olan boyun eğer mi?

İnsan olan boyun eğer mi?

Devamını Oku
04.02.2021
Kılıçdaroğlu haklı mı, haksız mı (!)

Kılıçdaroğlu haklı mı, haksız mı (!)

Devamını Oku
01.02.2021
Yeni Türkiye’nin elçisi!

Yeni Türkiye’nin elçisi!

Devamını Oku
28.01.2021
Hayat damarları kesilmiş ülke

Hayat damarları kesilmiş ülke

Devamını Oku
25.01.2021
Tek kale demokrasi oyunu

Tek kale demokrasi oyunu

Devamını Oku
21.01.2021
Kar, pisliğin üstünü örter mi?

Kar, pisliğin üstünü örter mi?

Devamını Oku
18.01.2021
Her yönüyle düşkünler toplumu!

Her yönüyle düşkünler toplumu!

Devamını Oku
14.01.2021
Kurtarıcılardan kurtulmak lazım!

Kurtarıcılardan kurtulmak lazım!

Devamını Oku
11.01.2021
Boğaziçi rektörsüz de olur!

Boğaziçi rektörsüz de olur!

Devamını Oku
07.01.2021
Neye şaşırdınız ki?

Neye şaşırdınız ki?

Devamını Oku
04.01.2021
Tuz koktuktan sonra!

Tuz koktuktan sonra!

Devamını Oku
31.12.2020
Yobazın duası kabul olur mu?

Yobazın duası kabul olur mu?

Devamını Oku
28.12.2020
Değişim hamaseti!

Değişim hamaseti!

Devamını Oku
24.12.2020
Kullar ve yurttaşlar!

Kullar ve yurttaşlar!

Devamını Oku
21.12.2020
Sınıf bilinci yoksa kuru ekmek bile yok!

Sınıf bilinci yoksa kuru ekmek bile yok!

Devamını Oku
17.12.2020
Modern gericilik!

Modern gericilik!

Devamını Oku
14.12.2020
Paranın dini imanı

Paranın dini imanı

Devamını Oku
03.12.2020
Katar’a devredilen ülke!

Katar’a devredilen ülke!

Devamını Oku
30.11.2020
Cin, cemaat, cehalet!

Cin, cemaat, cehalet!

Devamını Oku
26.11.2020
Ve Arınç yeniden sahnede!

Ve Arınç yeniden sahnede!

Devamını Oku
23.11.2020
Ağzının tadı ne zaman kaçacak kardeşim?

Ağzının tadı ne zaman kaçacak kardeşim?

Devamını Oku
19.11.2020
Saray dalkavuksuz, entrikasız olur mu?

Saray dalkavuksuz, entrikasız olur mu?

Devamını Oku
16.11.2020
Bir kira, bir yuva

Bir kira, bir yuva

Devamını Oku
12.11.2020
Bir ‘ABD’ Doları kaç ‘Türk’ Lirası!

Bir ‘ABD’ Doları kaç ‘Türk’ Lirası!

Devamını Oku
09.11.2020
Kapitalizmin tanrısı!

Kapitalizmin tanrısı!

Devamını Oku
05.11.2020
Enkaz!

İzmir deprem haberi önüme düşünce, pek çok kişi gibi hemen kendi deneyimlerimi anımsadım. İstanbul’da iki kez sallanmıştık, günlerce parkta yatıp, dehşet içinde haberleri gözlemiştik; ilk saatlerin ne denli zor olduğu gün gibi aklımda hâlâ!

Devamını Oku
02.11.2020
Devrimci Cumhuriyet için!

Devrimci Cumhuriyet için!

Devamını Oku
29.10.2020
Popstar dinciler ve Cumhuriyet

Popstar dinciler ve Cumhuriyet

Devamını Oku
26.10.2020