Popstar dinciler ve Cumhuriyet
Enver Aysever
Son Köşe Yazıları

Popstar dinciler ve Cumhuriyet

26.10.2020 07:00
Güncellenme:
Takip Et:

Ali Erbaş, “Ahiret inancı olmayan insandan her türlü kötülük beklenir” dedi. Neresinden baksanız anlamsız, tutarsız olan bu saptama, Cumhuriyet Haftası’nda üzerinde durmaya değer tartışma için zemin hazırladı. Erbaş, hem inanç dayatması yapıyor, hem kendi tarif ettiği inanç dışında kalanları da dışlıyor. Başka türlü söylersek AKP’li yıllarda uydurulmuş bir dini tarif ediyor.

***

Uygar insan, herhangi bir ödül ya da ceza olmadan “iyi” olmayı seçen kişidir. Öte dünyada huriler olacağı umudu taşımadan da hırsızlık yapmaz örneğin. Sadece kendi vicdanına hesap verir. Herhangi bir Tanrı korkusu olmadan, cehennemde yanma kaygısı gütmeden “kadın erkek eşit” der örneğin, orman yakmaz, kimsenin parasına göz koymaz.

Dinler varlıklarını sürdürmek için siyasal iktidarlarla kol kola girer. Her dönem din adamları siyasetin içindedir, önemli aktörüdür. İçinde bulunduğumuz dönemde Erbaş için “popstar” demek mümkündür. Herhangi bir sanatçıdan, düşünürden, yazardan çok daha fazla görünürdür Erbaş. Varlığını sürdürmek için siyasal kurumuna gereksinim duymaktadır. Görevini yerine getirmeye mecburdur. Esas görevi nedir peki?

***

Erbaş, AKP döneminde yaratılan dini iyi aktarmak zorundadır kalabalıklara. Kaynağı belirsiz, bir tür mitler evreninden seslenerek iktidarın koalisyon ortağı olduğunu kanıtlamalıdır. Varlığı, mensubu olduğu dine bağlı değildir. Dünyevi koltukları Saray dağıtmaktadır. Yoksul halkın itiraz duygusunu törpülemek, boyun eğer hale getirmek, uyumlu kesimler yaratmak baş ödevidir. Aynı zamanda ideolojik bir kurumun başındadır. Sembollerle, davranışlarla, siyasete uygun, iyi olanı yaratmaktadır.

Laik birey, kimsenin inancıyla ilgili değildir. Kişinin yaşamını huzurlu sürdürmek için öte dünya fikrine gereksinimi varsa karışmaz. Kişi dilediği ibadeti yapar, inancı taşır. Ancak laiklik, birinin, diğerine tüm dayatmalarını reddeder. Dinler, mezhepler arası ayrışmaları tartışma konusu yapmaz. Birinin inancından dolayı üstün olmasına da izin vermez. Herhangi bir dine üye olmayı ayrıcalıklı olmaktan çıkarır. Üstelik hiçbir eylemi, hukuksal sorunu öte dünyaya havale etmeyerek adaleti görünür, güvenilir kılar.

Erbaş, hayli popüler bir medya figürü olarak görevini yapıyor. Fesli Kadir’i ziyaretinden tutun, bu son saçma açıklamasına dek tamamı ideolojiktir. Minbere kılıçla çıkması, bu gülünç görüntü de buna dahildir. Geçen gün Orhan Gökdemir’in soL’daki yazısında da görüleceği üzere, edindiği akademik unvanın da bilimle uzaktan ilgilisi yoktur. Salgın cehalet çağında görev üstlenmiş, ülkenin en zengin kurumunda keyifli yaşam sürmektedir.

***

Geçen gün, güzellik kraliçesi olmuş bir genç kadın, çıktığı TV programında düştüğü durumla alay konusuydu. Anlaşılan İngiltere’de yaşayan bu genç kadın birçok kolay soruya yanıt verememiş. Millet de çullanmış üstüne alay ediyordu. Sosyal medya zalimliğine alıştık. Ancak güçsüz ve savunmasıza yönelik bu hoyratlık düşündürücüdür. Hadi o kız cahildi, ancak nihayetinde zararsızdı. Kimse öte dünyada giyilecek yanmaz kefen satılmasına tepki göstermiyor örneğin. Ya da daha fenası melekten, şeytandan, garip hamasi öykülerden söz eden Diyanet Başkanı’na ağzını açıp çıt çıkaramıyor. Neden? Çünkü iktidarın sularına girilmiş olunuyor ve tartışma dikenli diye.

Bu cehalet günlerinde temel sorunumuz kendini aydın sanan, o okuryazar kitlenin halidir. En son ne zaman kitap okuduğunu sorun bakalım bir beyaz yakalıya ne diyecek? Eğer “okudum” yanıtını alırsanız, bir de kitabın adını soruverin, göreceksiniz sonucu. Plajda fon yapan kitaplar çağındayız. Okuryazar insanların büyük kısmıyla zengin oldu Recep İvedik’in yaratıcısı. Müziğe falan gelmiyorum bile. Z kuşağı diye övündükleri çocukların gürültü dinlemekten öte herhangi beğenisine rastlamış değilim. Acayip bir bencilik içinde boğulmaktalar. Kaç kişi Ahmet Oktay’ın, Oktay Akbal’ın, Melih Cevdet’in, Tahsin Yücel’in adını anıyor ya da biliyor acaba?

***

Baştan söyleyeyim; yine 29 Ekim günü bayraklarla, marşlarla sokakta haykırarak ruhunu serinletecek insanlar. Ne kutlamalara, ne de biçimine itirazım var, tersine önemsiyorum. Tabii yasak gelmezse! Ama hiç değilse, kendi başımıza kalınca, dürüstçe şunu sormalıyız: “Sahi Cumhuriyetten elimizde kutlanacak ne kaldı?” diye.

Yazarın Son Yazıları

Cumhuriyet okuruna veda

Ustam Feridun Benden aradı “Altmış yıldır Cumhuriyet okuruyum, gazetenin sahibi sayılırım.

Devamını Oku
05.04.2021
İflas

İflas

Devamını Oku
25.03.2021
İstanbul Sözleşmesi erkekleri de yaşatır!

İstanbul Sözleşmesi erkekleri de yaşatır!

Devamını Oku
22.03.2021
Vicdan terazisine güvenmek

Ahmet Oktay gazeteciliği bırakıp zamanının tamamını edebiyata vermişti; söyleşirken “Günlük meseleler hep yazmaktan çaldı” dedi.

Devamını Oku
18.03.2021
12 Mart’ı doğru okumak

12 Mart’ı doğru okumak

Devamını Oku
15.03.2021
Yeni Türkiye’de makbul vatandaş kimdir?

Yeni Türkiye’de makbul vatandaş kimdir?

Devamını Oku
08.03.2021
‘Ne yapmalı’ sorusuna yanıt!

‘Ne yapmalı’ sorusuna yanıt!

Devamını Oku
04.03.2021
Grev

Grev

Devamını Oku
01.03.2021
İçindeki faşisti sustur!

İçindeki faşisti sustur!

Devamını Oku
18.02.2021
Sürü gururuna kapılmak!

Sürü gururuna kapılmak!

Devamını Oku
15.02.2021
Uzaya gitmek mi zor, anayasa yapmak mı?

Uzaya gitmek mi zor, anayasa yapmak mı?

Devamını Oku
11.02.2021
İstifa istemek demokratik haktır!

12 Eylül faşizminin güler yüzlü kahramanı Özal, ülkenin okuryazarlarını içeri tıkan darbenin ardından meydanı boş bulmuştu.

Devamını Oku
08.02.2021
İnsan olan boyun eğer mi?

İnsan olan boyun eğer mi?

Devamını Oku
04.02.2021
Kılıçdaroğlu haklı mı, haksız mı (!)

Kılıçdaroğlu haklı mı, haksız mı (!)

Devamını Oku
01.02.2021
Yeni Türkiye’nin elçisi!

Yeni Türkiye’nin elçisi!

Devamını Oku
28.01.2021
Hayat damarları kesilmiş ülke

Hayat damarları kesilmiş ülke

Devamını Oku
25.01.2021
Tek kale demokrasi oyunu

Tek kale demokrasi oyunu

Devamını Oku
21.01.2021
Kar, pisliğin üstünü örter mi?

Kar, pisliğin üstünü örter mi?

Devamını Oku
18.01.2021
Her yönüyle düşkünler toplumu!

Her yönüyle düşkünler toplumu!

Devamını Oku
14.01.2021
Kurtarıcılardan kurtulmak lazım!

Kurtarıcılardan kurtulmak lazım!

Devamını Oku
11.01.2021
Boğaziçi rektörsüz de olur!

Boğaziçi rektörsüz de olur!

Devamını Oku
07.01.2021
Neye şaşırdınız ki?

Neye şaşırdınız ki?

Devamını Oku
04.01.2021
Tuz koktuktan sonra!

Tuz koktuktan sonra!

Devamını Oku
31.12.2020
Yobazın duası kabul olur mu?

Yobazın duası kabul olur mu?

Devamını Oku
28.12.2020
Değişim hamaseti!

Değişim hamaseti!

Devamını Oku
24.12.2020
Kullar ve yurttaşlar!

Kullar ve yurttaşlar!

Devamını Oku
21.12.2020
Sınıf bilinci yoksa kuru ekmek bile yok!

Sınıf bilinci yoksa kuru ekmek bile yok!

Devamını Oku
17.12.2020
Modern gericilik!

Modern gericilik!

Devamını Oku
14.12.2020
Paranın dini imanı

Paranın dini imanı

Devamını Oku
03.12.2020
Katar’a devredilen ülke!

Katar’a devredilen ülke!

Devamını Oku
30.11.2020
Cin, cemaat, cehalet!

Cin, cemaat, cehalet!

Devamını Oku
26.11.2020
Ve Arınç yeniden sahnede!

Ve Arınç yeniden sahnede!

Devamını Oku
23.11.2020
Ağzının tadı ne zaman kaçacak kardeşim?

Ağzının tadı ne zaman kaçacak kardeşim?

Devamını Oku
19.11.2020
Saray dalkavuksuz, entrikasız olur mu?

Saray dalkavuksuz, entrikasız olur mu?

Devamını Oku
16.11.2020
Bir kira, bir yuva

Bir kira, bir yuva

Devamını Oku
12.11.2020
Bir ‘ABD’ Doları kaç ‘Türk’ Lirası!

Bir ‘ABD’ Doları kaç ‘Türk’ Lirası!

Devamını Oku
09.11.2020
Kapitalizmin tanrısı!

Kapitalizmin tanrısı!

Devamını Oku
05.11.2020
Enkaz!

İzmir deprem haberi önüme düşünce, pek çok kişi gibi hemen kendi deneyimlerimi anımsadım. İstanbul’da iki kez sallanmıştık, günlerce parkta yatıp, dehşet içinde haberleri gözlemiştik; ilk saatlerin ne denli zor olduğu gün gibi aklımda hâlâ!

Devamını Oku
02.11.2020
Devrimci Cumhuriyet için!

Devrimci Cumhuriyet için!

Devamını Oku
29.10.2020
Popstar dinciler ve Cumhuriyet

Popstar dinciler ve Cumhuriyet

Devamını Oku
26.10.2020