Enkaz!
Enver Aysever
Son Köşe Yazıları

Enkaz!

02.11.2020 03:40
Güncellenme:
Takip Et:

İzmir deprem haberi önüme düşünce, pek çok kişi gibi hemen kendi deneyimlerimi anımsadım. İstanbul’da iki kez sallanmıştık, günlerce parkta yatıp, dehşet içinde haberleri gözlemiştik; ilk saatlerin ne denli zor olduğu gün gibi aklımda hâlâ!

***

İlkin kendi derdine düşüyor insan, on ikinci kattaki evimizden aşağı inene dek sanki bir ömür geçmişti. Karanlıktı, mahşer yeri gibiydi her indiğimiz kat; kimi bebekliydi, bazısı yaşlıları nasıl aşağı indireceğini çözmeye çalışıyordu, kimsenin diğerini gözü görmüyordu. Korku soluyorduk, bir yandan artçılar sürüyordu ve elbette binamıza güvenmiyorduk.

Aşağı vardığımızda telefonların çalışmadığını fark ettik, uzakta deprem haberini duyan sevdiklerimize nasıl erişeceğimizi düşünürken, bir yandan da yakınlarda bulunanlara ulaşmak için hemen araca binip, yol almaya çalışıyorduk. Davranışlarımızın düşünce süzgecinden geçtiği pek söylenemezdi doğrusu. Caddelerde pijamalı, yarı çıplak, çaresiz insanları neden sonra fark ettik.

Geceydi, yazdı. Türlü söylentiler hemen yayılmıştı. İlk radyo haberleri İstanbul’un yerle bir olduğunu söylüyordu, inanmak için çok nedenimiz vardı elbette. İnsan en güçsüz halinde, ilkel duygularla yakalanıyor böyle durumlarda.

***

Uzun zaman geçti. Deprem hakkında bilgilendik, ne yapılması gerektiğini de anladık, ancak İstanbul’da yine aynı korku içindeyiz. Şehrim artık daha sahipsiz, betondan bir canavar halini aldı. Toplanmak için el kadar yeşillik bulmak imkânsız, gerçeği söyleyelim, hepimiz felaketi bekliyoruz.

Arada yoklayan sarsıntılarla aynı soru aklımıza düşüyor: “Beklenen deprem gerçekleşince ne yapacağız?” Yalandan, kişisel bir iki önlem dışında yapabileceğimiz hiçbir şey yok. Çocuklarımızı avutuyoruz, yaşlılarımıza moral vermeye çalışıyoruz, kendimizle baş başa kalınca da eğer hakikatle yüzleşme cesaretimiz varsa, başımıza geleceği düşünüp o büyük çaresizlikle kıvranıyoruz.

***

Deprem, bilimin çoktan söylediği gerçeğiyle karşımızda; tam saati hariç, neredeyse tüm çıplaklığıyla ne olacağını biliyoruz. Gariptir;  hâlâ “İyi de ne zaman olacak” diye soran, hatta neredeyse bilimcileri suçlayanlar var. Bu tuhaf, hayli bencil soru, tam da toplumun ne halde olduğunu ortaya koyuyor. Yani kişi yeri, saati bilse kendini kurtaracak, tek dert bu! Bu bencillik karşısında ürkmemek elde değil!

Sıradan yurttaşın bu türden büyük doğa olayları karşısında yapacakları sınırlıdır. Depreme tek tek, aile olarak, site sakinleriyle, mahalleliyle hazırlanmak mümkün değildir. Deprem gibi büyük doğa olaylarına tüm ülke ile hazırlanılır. Siyasal tercihler yazgınızı belirler.

***

Şehirleri ranta teslim ederseniz, kaçak yapılaşmanın önünü açarsanız, gerekli olmayan (kanal gibi) saçma sapan projelere para yatırırsanız, kentsel dönüşümü ticari fırsat sayarsanız, yeşile yer bırakmazsanız, son kaçınılmazdır! Bir de buna “imar barışı” denen, cinayetlerin önünü açan ve ahaliden büyük alkış alan uygulamayı eklerseniz, tablo tamamlanır. Bencil insan, nedense hep başkasının öleceğini sanır! Yani tüm olaylarda olduğu gibi deprem de ideoloji ile ancak kavranıp, aşılabilir.

İzmir’de yıkılan yirmiye yakın bina karşısında nasıl çaresiz olduğumuzu gördük. Üzülerek söylüyorum ki ucuz atlattı İzmir bu olayı (Çünkü insan yaşamı sayı değil, her can önemli, ancak elde olmadan karşılaştırma yapmak zorundayım). Benzer sarsıntı benim şehrimde olsa ölü sayısı binlerle anılacaktı, öyle de olacak, yakın zamanda üstelik!

***

Enkaz “çöküntü, döküntü, yıkıntı” anlamına geliyor. Deprem ardından, enkaz altında kalan yurttaşları kurtarma çalışmalarını, yine acıklı biçimde film gibi izliyoruz, ardından moloz yığını vinçle kaldırılıyor ve bitiyor. Ölen insanları unutuyor, günlük yaşama dönüyoruz.

Tuhaf, sapkın bir hal bu! Yakında yıkılacak şehrimizde, sevdiklerimizi yitireceğimizi bilerek, büyük acı çekeceğimizin ayırdında olarak devam ediyoruz işimize! Bu basbayağı ruhsal hastalıktır! Bilinçli bir varlığın bu halini nasıl açıklar acaba psikiyatrlar?

***

İnsan; çözemeyeceği, gücünün yetmeyeceği sorunu göz ardı ediyor, kaçınma davranışı gösteriyor. Hakikati anımsatan ne varsa izini silmeye çalışıyor. Depremler olmaya devam edecek, biz ürkerek, eğer birinde ölmediysek hâlâ siyasilerin gösterisi eşliğinde izlemeye devam edeceğiz olan biteni!

Ali Erbaş: “Deprem kıyametin bir örneğidir, alıştırmasıdır” diyor. Öte dünyaya inanmayanı insandan saymıyordu zaten Erbaş. Diyeceğim; iki yazıdan birinde Diyanet İşleri Başkanı’ndan söz etmek zorunda kalıyorsa insan, durum apaçık görünüyor demektir!

Memleket enkaz altında can çekişiyor uzun zamandır! 

Yazarın Son Yazıları

Cumhuriyet okuruna veda

Ustam Feridun Benden aradı “Altmış yıldır Cumhuriyet okuruyum, gazetenin sahibi sayılırım.

Devamını Oku
05.04.2021
İflas

İflas

Devamını Oku
25.03.2021
İstanbul Sözleşmesi erkekleri de yaşatır!

İstanbul Sözleşmesi erkekleri de yaşatır!

Devamını Oku
22.03.2021
Vicdan terazisine güvenmek

Ahmet Oktay gazeteciliği bırakıp zamanının tamamını edebiyata vermişti; söyleşirken “Günlük meseleler hep yazmaktan çaldı” dedi.

Devamını Oku
18.03.2021
12 Mart’ı doğru okumak

12 Mart’ı doğru okumak

Devamını Oku
15.03.2021
Yeni Türkiye’de makbul vatandaş kimdir?

Yeni Türkiye’de makbul vatandaş kimdir?

Devamını Oku
08.03.2021
‘Ne yapmalı’ sorusuna yanıt!

‘Ne yapmalı’ sorusuna yanıt!

Devamını Oku
04.03.2021
Grev

Grev

Devamını Oku
01.03.2021
İçindeki faşisti sustur!

İçindeki faşisti sustur!

Devamını Oku
18.02.2021
Sürü gururuna kapılmak!

Sürü gururuna kapılmak!

Devamını Oku
15.02.2021
Uzaya gitmek mi zor, anayasa yapmak mı?

Uzaya gitmek mi zor, anayasa yapmak mı?

Devamını Oku
11.02.2021
İstifa istemek demokratik haktır!

12 Eylül faşizminin güler yüzlü kahramanı Özal, ülkenin okuryazarlarını içeri tıkan darbenin ardından meydanı boş bulmuştu.

Devamını Oku
08.02.2021
İnsan olan boyun eğer mi?

İnsan olan boyun eğer mi?

Devamını Oku
04.02.2021
Kılıçdaroğlu haklı mı, haksız mı (!)

Kılıçdaroğlu haklı mı, haksız mı (!)

Devamını Oku
01.02.2021
Yeni Türkiye’nin elçisi!

Yeni Türkiye’nin elçisi!

Devamını Oku
28.01.2021
Hayat damarları kesilmiş ülke

Hayat damarları kesilmiş ülke

Devamını Oku
25.01.2021
Tek kale demokrasi oyunu

Tek kale demokrasi oyunu

Devamını Oku
21.01.2021
Kar, pisliğin üstünü örter mi?

Kar, pisliğin üstünü örter mi?

Devamını Oku
18.01.2021
Her yönüyle düşkünler toplumu!

Her yönüyle düşkünler toplumu!

Devamını Oku
14.01.2021
Kurtarıcılardan kurtulmak lazım!

Kurtarıcılardan kurtulmak lazım!

Devamını Oku
11.01.2021
Boğaziçi rektörsüz de olur!

Boğaziçi rektörsüz de olur!

Devamını Oku
07.01.2021
Neye şaşırdınız ki?

Neye şaşırdınız ki?

Devamını Oku
04.01.2021
Tuz koktuktan sonra!

Tuz koktuktan sonra!

Devamını Oku
31.12.2020
Yobazın duası kabul olur mu?

Yobazın duası kabul olur mu?

Devamını Oku
28.12.2020
Değişim hamaseti!

Değişim hamaseti!

Devamını Oku
24.12.2020
Kullar ve yurttaşlar!

Kullar ve yurttaşlar!

Devamını Oku
21.12.2020
Sınıf bilinci yoksa kuru ekmek bile yok!

Sınıf bilinci yoksa kuru ekmek bile yok!

Devamını Oku
17.12.2020
Modern gericilik!

Modern gericilik!

Devamını Oku
14.12.2020
Paranın dini imanı

Paranın dini imanı

Devamını Oku
03.12.2020
Katar’a devredilen ülke!

Katar’a devredilen ülke!

Devamını Oku
30.11.2020
Cin, cemaat, cehalet!

Cin, cemaat, cehalet!

Devamını Oku
26.11.2020
Ve Arınç yeniden sahnede!

Ve Arınç yeniden sahnede!

Devamını Oku
23.11.2020
Ağzının tadı ne zaman kaçacak kardeşim?

Ağzının tadı ne zaman kaçacak kardeşim?

Devamını Oku
19.11.2020
Saray dalkavuksuz, entrikasız olur mu?

Saray dalkavuksuz, entrikasız olur mu?

Devamını Oku
16.11.2020
Bir kira, bir yuva

Bir kira, bir yuva

Devamını Oku
12.11.2020
Bir ‘ABD’ Doları kaç ‘Türk’ Lirası!

Bir ‘ABD’ Doları kaç ‘Türk’ Lirası!

Devamını Oku
09.11.2020
Kapitalizmin tanrısı!

Kapitalizmin tanrısı!

Devamını Oku
05.11.2020
Enkaz!

İzmir deprem haberi önüme düşünce, pek çok kişi gibi hemen kendi deneyimlerimi anımsadım. İstanbul’da iki kez sallanmıştık, günlerce parkta yatıp, dehşet içinde haberleri gözlemiştik; ilk saatlerin ne denli zor olduğu gün gibi aklımda hâlâ!

Devamını Oku
02.11.2020
Devrimci Cumhuriyet için!

Devrimci Cumhuriyet için!

Devamını Oku
29.10.2020
Popstar dinciler ve Cumhuriyet

Popstar dinciler ve Cumhuriyet

Devamını Oku
26.10.2020