Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
İşkenceden Geçen Askerler
ADAM Platformu’nu, 12 Mart ve 12 Eylül darbeleri döneminde, mahkeme kararı olmadan, sol görüşlü oldukları gerekçesiyle ordudan ilişiği kesilen, işkencelerden geçen askerler oluşturuyor. Amacı, mahkeme kararı olmadan ilişiği kesilen askerlerin temsil edilmesi, haklarının elde edilmesi...
\nPlatform, geçen 1 Mayıs’ta kendi pankartını açarak Taksim’de yerini aldı. 15 Mayıs’ta, Ankara’daki TMMOB mitinginde de pankartlarının gerisinde 50 eski asker vardı. Diyorlar ki:
\n“Başbakan, anayasa değişikliği için referandum kampanyasında darbelerin açtığı yaraları sarmaya söz verdi. Mahkeme kararı olmadan inançlarından dolayı Türk Silahlı Kuvvetleri’nden çıkarılan askerlerin haklarının iade edileceğini söyleyegeldi.
\nMağdur askerler uzun süre oyalandıktan sonra söz konusu tasarı geçen mart ayında, sadece 28 Şubat sürecinde irtica suçlamasıyla YAŞ kararıyla ilişiği kesilen askerleri kapsayacak şekilde TBMM’ye sevk edildi. Kamuoyunun tepkisi üzerine ‘yargı denetimine kapalı idari işlem’ ifadesi tasarıya eklenerek, 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 darbelerinin mağduru askerleri de kapsadığı savlandı. Ne ki, yasa uygulanırken sadece YAŞ mağdurlarının başvuruları kabul edilmekte, 12 Martzede askerlerin başvuruları reddedilmekte, 12 Eylülzede askerlerin başvuruları ise bekletilmektedir.
\nHükümet, ideolojik ve siyasi tercih yapmakla, 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 darbelerini darbe saymadığını ortaya koymuş olacak, bu darbelerin kıyımını kendince meşrulaştıracaktır. Bu da, iktidar partisinin 12 Eylül’ün ruh ikizi ve mirasçısı, kerhen demokrat ve sadece kendine Müslüman olduğu eleştirilerine haklılık kazandıracaktır.”
\nADAM kısaltması nereden geliyor derseniz? “Askeri Darbelerin Asker Muhalifleri”nden...
\n\n\n\n
Çağdaş Türk Dili Dergisi
\n\n\nDil Derneği, yayın organı olan Çağdaş Türk Dili’ni daha kapsayıcı, daha boyutlu, daha doyurucu çıkarmaya başladı. Hedef, daha seçkin bir dil-yazın dergisi çıkarmak.
\nÇağdaş Türk Dili dergisinin özveriyle çalışan Genel Yayın Yönetmeni Günay Güner’e sorduk:
\n- Çağdaş Türk Dili dergisi daha çok yazara, çizere, Türkçeciye açılmak amacında galiba.
\n- Atatürk’ün, Dil devriminin kalıtını geliştirerek sürdürmeyi amaçlıyoruz. Bu sorumluluğu, duyarlı her Türk yazarının, dilcisinin, düşünürünün, aydınının taşıması gerektiği kanısındayız. Bu yönde kurulabilecek bir düşünsel ilişkiyi göz önüne alarak Türk yazınının, ekin yaşamının barındırdığı gizilgücü Çağdaş Türk Dili’ne daha etkin bir düzeyde katmayı amaçlıyoruz. Bu sözlerimiz yazarlarımıza çağrımızdır.
\n- Sürdürümle de yürütülebilir mi bir dergi?
\n- Dağıtım için firmaların aldığı bedeller katlanılmaz boyuttadır. Birçok yazın dergisi dağıtımdan çekilmek zorunda kaldı. Bu nedenle Çağdaş Türk Dili de dağıtım ortamına giremiyor. Sınırlı sayıda kitabevine elden bırakıyoruz. Yayılamayan, okura ulaşması sınırlı kalan bir dergi amacına da tam ulaşamaz. İletişim en basit durumuyla üçlü bir düzenek olduğuna göre alıcı yanının güçsüz kalması iletişimin tamamlanmasını engelliyor. Sürdürüm de, dergimizin önemli bir kaynağı olmasına karşın yalnızca sürdürüme dayanarak dağıtım sorununu çözmemiz olanaksızdır.
\n- Öğrenciler ve öğretmenlere ulaşmayı düşünüyor musunuz? Nasıl?
\n- Yeni öğretim döneminde okullara ulaşma, dergimizi okullarda tanıtma çabamızı yoğunlaştıracağız. Araç olarak tanıtım CD bilgisi oluşturarak yüz yüze görüşmelerimizle okullara dağıtacağız. Okul kitaplıklarının sürdürümcü olmasını sağlayacağız. Yazarlarımızla öğrencilerimizi söyleşiler yaparak buluşturacağız. Öğrencilerin ve öğretmenlerin dergimize yazmalarını, \törgensel bir ilişki içine girmelerini istiyoruz. \tBu konuda okul yönetimlerinin desteğini bekliyoruz.
\n\n\nBizim de balinamız var
\n\n\n“Kanatlı Balina” grubunu duymuş muydunuz hiç? Yunuslara ve balinalara bilim, kültür ve sanat penceresinden bakan “Kanatlı Balina”cıları...
\nNeden yunus ve balinalar? Neden Kanatlı Balina yani? Bilgisunar sitelerinden sesleniyor, diyorlar ki:
\n“Ülkemizde çalışmalarını yalnızca yunus ve balinalara adamış bir kurum, bu amaçla düzenlenmiş bir site yok. Bu konularda çalışmalar yapan bilim insanları ve kurumlar var. Ancak bizler Türkçe kaynakları biraz daha arttırmak gerektiğini düşünüyoruz.
\nHayvanlar içinde en uzun şarkıyı söyleyen kambur balinanın yüzgeçleri 5 metre. Bu türün Latince cins ismi de zaten ‘büyük kanat’ ya da ‘büyük kanatlı’ anlamına gelen ‘megaptera’... Kambur balina ülkemizde görülmüyor; dahası tüm Akdeniz’de de ancak sınırlı sayıda gözlenmiş. Ancak nasılsa biz bu ismi tüm balinaları, bilimi ve sanatı çağrıştıran bir simge olarak kabul etmiştik, yalnızca bu nedenle bu isimden vazgeçmeyi gerekli görmedik.
\nBalinaları, yunusları, denizleri, kendimizi sadece suçlu olarak, doğanın hâkimi olarak görmeden korumak istiyoruz. Bu sayfalarda gezinen çocuklar ve gençlerden de ülkemizin yeni nesil balina yunus araştırmacıları çıkacağını umuyoruz. Ne dersiniz? Bize katılır mısınız?”
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Hatay’da yaşayan Alevi yurttaşlar kaygılı
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması
- Edirne'de korkunç kaza