Mustafa Balbay
Mustafa Balbay mustafabalbay35@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

1994 ruhundan 2024’e!

13 Şubat 2024 Salı

Yeniden Refah Partisi’nin (YRP) aday tanıtım toplantısında konuşan genel başkan Fatih Erbakan, 1994 ruhunun yeniden canlanacağını vurguladı. 

30 yıl önceki yerel seçimlerde, Necmettin Erbakan liderliğindeki Refah Partisi (RP) 15 büyükşehir belediyesinden altısını; Ankara, İstanbul, Konya, Kayseri, Diyarbakır ve Erzurum’u almış, bir sonraki genel seçimlerde birinci olmuş ve hayli hareketli 1990’lı yıllar yaşanmıştı. 

1994 sonuçları bütün partiler için güncel. 1990’lı yıllarda merkez sağ ve merkez sol 12 Eylül 1980 faşizminin açtığı derin yaraları kapatamadı. Merkez sağda ANAP ve DYP birbirine vura vura eridi. Merkez solda SHP, DSP ve CHP yıllarca birlik tartışması yaptı. Bu kısır döngüden önce RP öne çıktı, sonra 2000’li yılların iktidarı olarak AKP. 

Fatih Erbakan, yeniden bir Refah Partisi yükseltebilir mi? 

YRP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Doğan Aydal’a bu soruyu yönelttim. Yanıtı şu oldu: 

“Tayyip Erdoğan’ı çıkarın AK Parti’den geriye bir şey kalmaz. Bu dönem bitiyor. Biz, sonrasındaki iktidara talibiz. Tabanımız kesinlikle AK Parti ile herhangi bir işbirliği içinde olmamızı istemiyor. Hızla büyüyoruz, yakın gelecekte daha çok konuşulacağız.” 

İnsanlar gibi partiler de hedefleri kadar büyüktür. Görünen o ki YRP, DEVA Partisi’nin ve Gelecek Partisi’nin yapamadığını yapmayı, AKP’ye oy verenleri kendisine çekmeyi hedefliyor. 

Fatih Erbakan’ın hedeflediği 94 ruhunun aynı zamanda Erdoğan’ı da doğurduğunu unutmamak gerek. 

2024’te nasıl bir ruh oluşur? 

2024, 2028’in kapısı olacak. Yerel seçimlerin sonuçları ne olursa olsun daha farklı bir siyasi iklim oluşacak. AKP, Meclis’te oluşan sağ yelpazeye dayanarak yeni bir anayasa tartışması başlatacak. Başarılı olup olmaması önemli değil, bir adım daha ileri gitsin ve ekonomi öne çıkmasın yeter. Zira 1 Nisan’dan itibaren mevsim bahar, ekonomi buhar! 

AKP iktidarları döneminde her seçim bir iktidar değişikliği beklentisini de beraberinde getirdi. 22 Temmuz 2007 seçimlerinde beklenti tersine döndü, AKP yüzde 13 oy artırdı. Bu seçime giderken bir önceki seçimde CHP milletvekili olarak Meclis’e giren Zülfü Livaneli, Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk, Kemal Derviş ağır gerekçelerle CHP’den ayrıldılar. Önceki gün birinci ölüm yıldönümünde andığımız Deniz Baykal, 1 Mart Tezkeresi’nin reddedilmesindeki rolüyle Türkiye’ye büyük bir yarar sağladı ama CHP’yi iktidar seçeneği olarak büyütemedi. 

2011 seçimlerine Kemal Kılıçdaroğlu’nun estirdiği rüzgârla girildi, değişim yine gelmedi. 7 Haziran 2015 seçimlerinde değişim beklentisi daha da büyüdü. AKP, tek başına iktidar gücünü yitirdi. Ancak tarihimizde ilk kez düşen iktidar, seçim sonuçlarını beğenmedi. “Halk hatasını düzeltecek” dedi, seçim yenilendi. 1 Kasım’da AKP yeniden tek başına iktidar oldu. 2018 ve 2023 seçimlerinde sistem değişti ama AKP Meclis’te tek başına salt çoğunluğu yitirdi. Bugün AKP, halka umut verme gücünü de yitirdi. 

Bu süreçlerin her biri ayrı yazı konusu. Gelinen noktada CHP’nin 2024’ten bir iktidar değişimi ruhu yaratması gerekirken kendi içinde değişimi oturtamadığı görülüyor. 

Şu aşamada zamanın ruhu kimseyi çağırmıyor!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Asgari ortalama ücret! 12 Aralık 2024
Atatürk bakışı gerek 11 Aralık 2024
BOP’ta yeni süreç! 10 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları