“Dokunulmazlara Dokunan” Sevgili Hocam.

Cüzamlılardan herkes kaçarken siz onlara dokunmuş ve hayat sevinci vermiştiniz.

Okuma yazma bilmeyen anne babalara dokunarak okuma yazma öğrenmelerine aracı olmuştunuz.

Berdel verilmek istemeyen, eğitim isteyen kız çocuklarımıza, okumak isteyen ama olanakları yeterli olmayan çocuklarımıza dokunmuş ve eğitimli olmalarına, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği aracılığı ile eğitimlerini yaşama uygulayarak kültürlü bir birey olarak ülkemizin geleceğine hazırlanmalarına zemin hazırlamıştınız.

2020’de geçen günler çok farklı bir zaman dilimi oldu.

SİZ OLSAYDINIZ…

Önceden salgın hastalıklar ortaya çıkar ama belli sürede kontrol altına alındığından söz edilirdi.

Bu yıl korona denen bir virüs görüldü Çin’den yayılan. Havada uçan zerreciklerle ve dokunmakla bulaşıyor.

Sokaklara çıkma yasakları, maske takma zorunluluğu yetmedi. 61 milyon insan etkilendi ve 1 milyon 500 binin üzerinde insanın ölümüne yol açtı. Dünya henüz kontrol altına alamadı salgını. 

Uzaktan çalışma, uzaktan eğitim gibi yeni kavramlar girdi yaşama.

ÇYDD, burs verdiği öğrencilere internet ve tablet ulaştırmak zorunda kaldı. Çünkü başka türlü eğitim yok artık.

Siz olsaydınız bu korkuyu yaşayan insanlara da dokunacak bir çözüm bulurdunuz.

Ülkemizde aşı üretimi yapan, 1928 yılında kurulmuş Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü 2011 yılında kapatıldı. Aşıyı yurtdışından bekliyoruz. Yabancı bir şirket, iki Türk hekimin olağanüstü çalışmaları ile bir aşı geliştirdi gibi.

Ülkemiz, beyin göçleri ve yurtdışından gelenlere mütekabiliyet aranmadan satılan arazilerle vatandaşlık ihracatı yapan ve ülke toprakları daralan ülke oldu.

Ülkemizde 1 milyon 500 bin konut satılmış yabancılara. Tarım arazileri sayısını ve alanını bilmiyoruz.

250 bin dolar veya 250 gram altın getiren yabancılara verilen vatandaşlık sayısını bilmiyoruz. 

Kasım ayının ilk günlerinde İzmir’de yaşanan depremde 100’den fazla insanımız, yıkılan binalar altında yaşamını kaybetti. Unutuldu gitti.

ÇYDD’nin 1999 depreminde enkaz altındakilere dokunma gayreti ile neler yaptığı ise unutulmadı. Unutulmaz.

Anayasamızda yer alan ifade özgürlüğü ve yargı, yaşam mücadelesi vermekte.  Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmadığı, televizyonların ve gazetelerin cezalandırıldığı, reklam yasakları ve para cezaları ile hizaya çekilmeye çalışıldığı günlerdeyiz.

Ekonomide, yabancı paralara karşı en çok değer kaybeden Türk Lirası ekonomisi oldu. “Askıda Ekmek” projesi ile yoksulların evine ekmek almaları sağlandı.

İYİ Kİ DOĞDUNUZ

Amerika’da seçimler oldu ve ekonomimizi çökertmekle tehdit eden, Cumhurbaşkanı’na hakaret dolu mektuplar yazan, “Seçilmesem de gitmem” diyen Trump gitti.

Yeni seçilenin mektuplarını bekliyoruz artık.

Bakalım, dünyada yaygınlaşan parlamenter faşizm, insan doğası ve yaşamına nasıl etkiler yapacak?

Siz yaşasaydınız “Hayat, doğru yolu bulur. Merak etmeyin. Doğru yol, Atatürk’ün gösterdiği çağdaşlık yoludur”, “Dokunulmaz sanılan virüsün de dokunulabilir olduğunu, yaşamın devam edeceğini göreceksiniz” derdiniz.

Yaşama merhaba dediğiniz 85. doğum gününüz kutlu olsun.

İyi ki doğdunuz bu ülkenin çağdaş umutlarına.

AV. HÜSEYİN KARATAŞ
ÇYDD ONUR KURULU ÜYESİ