2. Dünya Savaşı’nın ardından 1946 baharında, yanıp yıkılmış Leningrad’da başlayan “Dylda-Uzun Kız”, yeni bir hayat kurmaya çalışan, Iya ve Masha’ysa adındaki savaşta sağ kalmayı başarmış, iki can yoldaşı, eski asker kadının kahramanı olduğu, kasvetli bir dramı karşımıza getiriyor. Boyunun uzunluğundan ötürü Fasulye Sırığı da denen Iya (Viktoria Miroshnichenko) savaşın getirdiği bir soluk alma rahatsızlığından mustarip ve ansızın gözleri bir noktaya sabitlenip donup kalakalan, halim selim biri. Kankası Masha’ysa (Vasilisa Perelygina) onun tersine çok canlı, heyecanlı ve oyunbaz bir kadın. Hastanede hemşirelik yapan bu iki kadından Masha’nın savaş sırasında doğurduğu ama Iya’nın bakıp büyüttüğü küçük Peşka’nın ölmesine engel olamayan Iya, hep vicdan azabı içinde. Bu durumu başına kakıp duran Masha’ysa ondan yeni bir çocuk doğurmasını istiyor çünkü savaşta aldığı, karnındaki şarapnel yarasından dolayı artık kısır bir kadın o. Müstakbel koca-baba adayı da, emrinde çalıştıkları müşfik ve karizmatik doktor Nikolay. (çağdaş Rus sinemasının usta aktörlerinden Andrey Bykov çok iyi) 

Masha’nın bir çapkınlık gecesinde üstüne çektiği zengin çocuğu Sasha’yla süregelen ilişkisine, Sasha’nın varlıklı ailesi kadar Iya da bozuk çalıyorsa da, Masha’nın Iya’yı ikna ettiği, doğacak çocukla birlikte mutlu mesut devam edeceklerine dair pembe bir finale bağlanıyor “Uzun Kız”. 2017 Cannes Festivali’nde “Tesnota”yla FIPRESCI ödülünü almış 27 yaşındaki yönetmen Kamtemir Balagov (senaryosunu Aleksandr Terekhov’la birlikte yazıp) yönettiği “Uzun Kız”, dünyanın 6 yıl sürmüş en korkunç savaşının yarattığı bireysel ve kitlesel travmaların ardından yeniden hayata dönme çabalarına ve arkadaşlığın sınırlarına ilişkin rahatsız edici sorular soran bu Rus yapımı savaş dramı sinemaseverlerce es geçilmeyecek bir film kuşkusuz. Bir kontrol mücadelesine girişmiş iki kadın karakter arasındaki iç içe geçmiş, karmaşık sorunlara yoğunlaşan dokusu, görselliği, oyunculuğu ve anlatımıyla öne çıkıyor “Dylda”. Usta Andrey Bykov’un yanısıra yer yer Tilda Swinton’u hatırlatan fiziğiyle Iva-Viktoria Miroshnichenko’yla sanki oyunculuk yarışına çıkmışcasına tüm enerjisini veren Masha-Vasilisa Perelygina’nın performanslarına da dikkat.