Bir yapay zenginleşme hikâyesi ve yanlı veriler
Veysel Ulusoy
Son Köşe Yazıları

Bir yapay zenginleşme hikâyesi ve yanlı veriler

14.01.2024 03:00
Güncellenme:
Takip Et:

Biliyorsunuz uzun zamandan beri üretimde bir çığır açmadan ve hatta bir değişim yaratmadan bir şahlanış hikâyesi dinliyoruz. Ulusal gelirin hızla arttığını, zamana ve yere göre bazen kalkınmakta olduğumuzu, diğer zamanlarda ise tüm ekonomiler arasında bilmem kaçıncı sıra büyüme oranına sahip olduğumuzu sıkça duyuyoruz.

İşin aslı biraz karışık.

Karışık çünkü yazılan ekonomik tarihte kopya çekilmiş. Aldatıcı birçok bilgi yığını var. Dahası verilerde oynama da mevcut.

Nasıl mı?

Buyurun bir analizle açıklayalım.

Uluslararası Para Fonu (IMF) kişi başına ulusal gelir (GSYH) verilerine 2000 yılından bu zamana baktığımızda fotoğrafta oldukça değişik ayrıntılar var. 

HİKÂYENİN ÇATISI

2001 ekonomik krizinin siyasette yarattığı değişimle beraber gelen yeniden yapılanma ve arkasından oluşturulan sahte şahlanış hikâyesi kendini verilerde çok açık ortaya koyuyor esasında. Özellikle kişi başı ulusal gelirde inanılmaz sıçramaların olduğu fikri toplumsal gerçeklere aykırı da olsa devamlı bir şekilde hâlâ pompalanıyor. 

Ama tecrübe edilen gerçekler söylenenden oldukça farklı.

2000 yılından 2022 yılının sonuna kadar gelişmeleri bir grup ekonomi için karşılaştırdığımızda bunu açıkça görüyoruz. Örneğin aynı veri setine göre, Türkiye’de 2000 yılı sonu itibarıyla kişi başı ulusal gelir 4.238 dolar olurken, 2022 yılı sonu itibarıyla 10.622 dolara ulaşmış. 

Diğer bir ifadeyle, tamı tamına 22-23 yılda, kişi başı ulusal gelirimiz bir buçuk kat artarak 10 bin doların üstüne gelmiştir. Yani 2022’de kişi başı gelirimiz 2000 yılı gelirinin 2.5 katı olarak gerçekleşmiştir.

E “Ne güzel işte, zenginleşmişiz, üretmişiz, harcamışız, yani refahımız artmış” diyebilirsiniz. 

Ama verilerin detayına indiğimizde bulanık bir ortam bizi bekliyor. Örneğin bu veriler ABD dolarının enflasyonundan arındırılmamış veriler. 

Diğer anlamıyla, 2000 yılındaki alım ve harcama gücü ile günümüzdekini karşılaştırmak için doları enflasyondan arındırıp ona göre hesaplama yapmamız gerekir.

ABD istatistik bürosu verileri bu dönemde ülke ekonomisinde fiyatların yüzde 76 arttığını gösteriyor. (https://www.bls.gov/data/inflation_calculator.htm)

Şimdi, 2000 yılından 2022 yılına kadar ABD doları bazında kişi başı alım gücümüzün ne kadar arttığını görmek için yukarıdaki büyüme artışı olan yüzde 150’den ABD fiyat artış oranı yüzde 76’yı çıkarmamız yeterli oluyor. 

Bunu yaptığımızda ise karşımıza net bir fotoğraf geliyor: Türkiye’de kişi başı gelir reel olarak son 22-23 yılda sadece yüzde 74 artmıştır. Yani söylendiği ve parlatıldığı gibi 3 katına değil, sadece 0.74 katına çıkmıştır. 

Dahası da var...

Bu artış oranı milli gelir verilerinde yapılan oynamaları da (resmi tanımıyla revizyon) kapsamaktadır. 2006 yılından 2016’lara kadar en az beş kez yapılan revizyonla ulusal gelir 8000 dolardan 12.400 dolara çıkarılmış, yaşanan ekonomik krizlerden sonra da 10.000 doların altına inmiştir. Özetle, 4400 dolarlık ek gelirimiz kalem oynatmak suretiyle yaratılmıştır. 

ULUSLARARASI KARŞILAŞTIRMA

Aynı dönemde reel olarak yüzde 74 artan kişi başı gelir acaba diğer bir grup ülkede nasıl bir seyir izlemiş diye baktık verilere... Kişi başı ulusal gelirdeki artış oranları (yüzde) buna göre şu şekilde gerçekleşmiştir: Mısır 104, Slovenya 104, Malezya 114, Filipinler 154, Paraguay 154, Hırvatistan 184, Peru 194, Endonezya 374, Rusya 644, Romanya 774. 

Yine tekrarlayalım. Ülkemizde sadece 74.

Bu veriler ışığında ortaya çıkan belki de daha değerli bir veri var: ekonomik büyüme oranı ve onun gerçeği yansıtıp yansıtmadığı...

Ekonominin matematiğinde önemli bir model vardır. Buna göre örneğin ekonomik büyüme oranı sabit bir şekilde sürekli yüzde 5 büyürse, reel geliriniz yaklaşık 14-15 yıl sonra iki katına çıkar. 22-23 yılda, o da revizyonlarla yüzde 74 artan kişi başı gelirimiz, ülkemizde ortalama yıllık büyüme oranının yüzde 4’lerin altında kaldığını göstermektedir. 

Anlaşılan şahlanırken felaketi yaşamışız da haberimiz yok!

Yazarın Son Yazıları

Vasat siyaset tuzağı

Bir ülkede orta gelir seviyesine ulaştıktan sonra, teknolojik gelişme için yapılan harcamaların birim maliyetleri düşürmemesi ve diğer girdi maliyetlerdeki artışın getirdiği ekonomik yavaşlamaya paralel olarak büyüme modellerinin uygulanmasında aksaklıklar ortaya çıkar.

Devamını Oku
30.11.2025
Hukukun üstünlüğü, ekonomik büyüme... Osimhen ve Mario Lemina örneği

Bir ülke adının veya devletin önüne sıfat koyup onu tanımlarken çok dikkatli olmak gerekir.

Devamını Oku
16.11.2025
Yapısal değişim ve ithal ikamesi: Açık ama korumacı bir model

Türkiye’de kendini sadece öğretici değil, aynı zamanda topluma karşı sorumlu hisseden ekonomistler uzun zamandan beri yapısal değişimin gerekliliğini vurguluyor.

Devamını Oku
02.11.2025
Enflasyon normalleşmedi, tabelası değişti

Son aylarda Türkiye’de enflasyonun düşme trendine girmesine dair anlatı daha çok ölçüm ve etiketlemedeki değişimle ilgilidir.

Devamını Oku
19.10.2025
Türkiye ekonomisinde fiyat düzeyi-gelir uyumsuzluğu: Pahalı ama fakir paradoksu

Enflasyon ülkemiz dışında çoğu ülkede artık bir sorun olmaktan çok uzaktadır.

Devamını Oku
05.10.2025
Bir ekonomi politikası hikâyesi...

Ekonomi politikaları toplumun sosyal refahını daha yukarılara çıkarmak ya da sıkıntılı zamanlarda piyasa dengelerini yeniden ayarlamak için kullanılır.

Devamını Oku
21.09.2025
Yapısal çürüme

Devletteki çürüme kurumsal çöküş ile son noktaya evrilir.

Devamını Oku
07.09.2025
Bir temiz vurgun: döviz kuru korumalı mevduat

Ekonomimizde tarif edilemez bir yalancı mutluluk yaşanıyor bugünlerde. Yanlış anlamayın...

Devamını Oku
24.08.2025
Sahte profesör, sahte ekonomi

Ahlaki çöküntü toplumsal bir olgu haline geldiğinde onun elinden kurtulmak yıllar alır.

Devamını Oku
10.08.2025
Sözde büyüme, gerçekte fakirleşme: Bir derecelendirme hikâyesi

Sizi yönetenlerin ülke notumuz yükseldi kelimesi kapsamında sevindiklerine bakmayın.

Devamını Oku
27.07.2025
KTV-karbon tüketim vergisi, terörsüz Türkiye ve eğitim kalitesinin ortak noktası

Ekonomik ve siyasal sürecin sanki önümüzdeki pazar günü seçim olacak fikri üzerine kurulu olduğu ülkemizde yeni proje diye yapılan tanıtımların sayısında ivme artışı gözlemliyoruz son günlerde.

Devamını Oku
13.07.2025
Asgari ücret ve enflasyon… ya döviz kuru!

Asgari ücretteki artış enflasyon oranını yukarılara taşır mı? Bu soru çoğu ekonomist tarafından ampirik olarak incelenmiş ve sorunun sade bir yanıtının olmadığı, etkileşimin çeşitli nedenlere ve olgulara bağlı olarak değiştiği gözlemlenmiş ve veri analizleri ile ortaya konmuştur.

Devamını Oku
29.06.2025
İstanbul Üniversitesi: Bir diploma iptali oyunu ve yarattığı maliyet

Sahnenin en çarpıcı bölümü ise sanki tüm yanlışlıkları ve usulsüzlükleri sadece bir siyasi partinin kamu yöneticileri yapıyormuş algısının vurgulandığı kısımdır.

Devamını Oku
15.06.2025
Hastalıklı büyüme

Ulusal gelirimiz 2025 yılının ilk çeyreğinde yüzde 2 arttı. Bunu TÜİK söylüyor.

Devamını Oku
01.06.2025
Jeoekonomik ticaret politikası

ABD-Çin arasında tarife yani uluslararası ticarette ithalatta alınan vergilerin artırılması ile yeniden başlayan ekonomik savaşlar tedarik zincirindeki kırılmaları tetiklemeye devam ediyor.

Devamını Oku
18.05.2025
Buğday ve döviz kuru

Buğday ve döviz kuru

Devamını Oku
04.05.2025
Orta gelir-siyasi tuzak

Orta gelir-siyasi tuzak

Devamını Oku
20.04.2025
Boykot

Boykot

Devamını Oku
06.04.2025
Özel çıkar grubu

Özel çıkar grubu

Devamını Oku
23.03.2025
Gıda enflasyonu

Gıda enflasyonu

Devamını Oku
09.03.2025
İnsan sermayesi, yolsuzluk...

İnsan sermayesi, yolsuzluk...

Devamını Oku
23.02.2025
Merkez Bankası ve ekonomik durum

Merkez Bankası ve ekonomik durum

Devamını Oku
09.02.2025
Yapay zekâ ve bizdeki zekâ

Yapay zekâ ve bizdeki zekâ

Devamını Oku
26.01.2025
Tehlikenin farkına varmak

Tehlikenin farkına varmak

Devamını Oku
12.01.2025
Ekonomik büyüme ve refah

Ekonomik büyüme ve refah

Devamını Oku
29.12.2024
Silkeleme

Silkeleme

Devamını Oku
15.12.2024
Fakirsiniz çünkü...

Fakirsiniz çünkü...

Devamını Oku
01.12.2024
Çaput

Çaput

Devamını Oku
17.11.2024
Neden sürekli kriz içindeyiz?

Neden sürekli kriz içindeyiz?

Devamını Oku
03.11.2024
Bir çöküşün hikâyesi

Bir çöküşün hikâyesi

Devamını Oku
20.10.2024
Kurnaz ekonomik politikaları ve döviz kuru

Kurnaz ekonomik politikaları ve döviz kuru

Devamını Oku
06.10.2024
Eğitim, eğitim kurumlarında hijyen ve gelişmişlik

Eğitim, eğitim kurumlarında hijyen ve gelişmişlik

Devamını Oku
22.09.2024
Ekonomi programının anatomisi

Ekonomi programının anatomisi

Devamını Oku
08.09.2024
Çiftçi

Çiftçi

Devamını Oku
25.08.2024
Körüğe gerek yok

Körüğe gerek yok

Devamını Oku
11.08.2024
Tecrübe ederek öğrenme

Tecrübe ederek öğrenme

Devamını Oku
28.07.2024
Verilerle soyulan halk

Verilerle soyulan halk

Devamını Oku
14.07.2024
Bir kilo buğday kaç litre mazot eder?

Bir kilo buğday kaç litre mazot eder?

Devamını Oku
30.06.2024
TÜİK, enflasyon ve buğday

TÜİK, enflasyon ve buğday

Devamını Oku
16.06.2024
Sen üret yeter!

Sen üret yeter!

Devamını Oku
02.06.2024