Her yanımız laf.
Ekranlar, duvarlar, afişler.
Ortalık laf kaynıyor.
Uzun uzun dahası bu laf kalabalığı yüzünden yıllar da kısalıyor, hayat da.
Ruhen, zihnen, fikren güdük, dahası hödük karakterler yüzünden dünyaca ve ülkece seferbelik hali yaşıyoruz.
Dedem gibi “Medet ya tabibe’l-kulub!” diye feryat etmek bile nafile.
***
Gençler kafelerde “salatası”na da rağbet ediyorlar.
Roma İmparatoru Sezar neden hâlâ yaşıyor?
Kanlı bir diktatör olduğundan değil, kısa ve öz laf ettiği için muhteşem zaferini, üç sözcüğe sığdırdığı için yaşıyor.
- Veni. Vidi. Vici. (Geldim. Gördüm. Yendim)
Dahası...
Hayatın en kahredici duygusu “ihaneti” bile tek sözcüğe sığdırdığı için yaşıyor:
- Sen de mi Brütüs?
***
Laf dediğiniz, Aydın havası gibi kısa tutulmalıdır.
Ki huzura, güvene mutluluğa yaşamaya yer kalsın.
Önce hazları çoğaltmalı tek sözcüğe, hatta tek harfe indirmelidir.
Sonra ilk çeyreğini çoktan yediğimiz 21. yılın onuruna,
2025 yılı bulmacasının karelerini doldurmaya yönelmelidir.
Yukarıdan aşağıya, soldan sağa hep “S” ile başlamalıdır:
“S” deyip geçemeyiz.
Doğadan, Şahmeran efsanelerine kendisini kıvrım kıvrım ortaya koyan biricik harftir.
Adem’le Havva’dan (siz o sevimli şempanzeden) beri de diyebilirsiniz:
İnsanın kanına giren lanetli yaratığın ilk harfidir.
“S”nin izini sürmek kimine göre şeytana uymaktır.
Buna karşı önlem almak isteyenler, “salavat” da getirebilirler.
Ama yine de bulmacanın ilk kareleri soldan sağa “Sevmek” ile başlamalı, yukarıdan aşağıya, “seyahatlere” çıkmalıdır.
Kalan kareler, çiçekli , böcekli, kelebekli “sohbetler” ile bezenmelidir.
“S”leri doldururken hayatın ve kurulacak “sofralar”ın biricik tadı tuzu olduğu akıldan hiç çıkmamalıdır.
Ki beş duyunun beşinin de aynı heyecanla o türküyü söyleyebilsin:
“Dün gece yar hanesinde, yastığım bir taş idi.
Altım çamur, üstüm yağmur, gönlüm hoş idi.
Amman aman.
Ben yandım seni bilmem?” diyebilsin.
***
Bulmacanız “sevmek”le başlamış sevişmekle, sohbetle, seyahatle devam ediyorsa her karesi kendiliğinden dolup gider.
Sevmeyi beyhude, sevişmeyi zararlı, seyahati masraflı, sohbeti boş, sofrayı kolesterollü görüyorsanız daha “sağlıklı” “S”ler de bulabilmelisiniz:
“Spor” olsun diye de sevebilirsiniz.
Sevişebilir ve seyahate çıkabilir hatta “siyaseten” sohbet edebilirsiniz.
Önemli olan hayat bulmacasının karelerini, keyifle huzurla, güvenle, neşe ile doldurabilmekte.
Ya dolduramazsak mı?
En başta “Sağlık olsun!” dedik ya!
***
İyi seneler, sağlık ve esenlikler.
