Hapiste bebeğini bekleyen Ramazan’ın öyküsü
Barış Terkoğlu
Son Köşe Yazıları

Hapiste bebeğini bekleyen Ramazan’ın öyküsü

30.06.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Çokluğun adaleti yokluğun üzerine kurulmuştur.


İBB dosyasında üç tip tutuklu var. Bir, işadamları. Hani "zengin kaçar kurtulur" derler ya, çoğu itirafçı oldu. İki, siyasetçiler. Onlar ise elbette yargının hedefindeki ana isimler. Bir gün muhalefet iki elini başının arasına alır da "kamunun belediyelerini yönetirken bu patronlarla ne işimiz vardı" diye sorar mı, bilmem. Ancak bu yazının konusu üçüncüler: İBB’deki bürokratlar. Sanırım, fillerin ayağının altındaki çimenler de onlar.


Daha önce anlattım. Biri üniversite yıllarından arkadaşım. İBB İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanı Ramazan Gülten’den söz ediyorum.


Karaman’dan yoksul bir ailenin çocuğu olarak gelmiş, Yıldız Teknik Üniversitesi’nde Şehir Plancılığı okumuştu. Mezun oldu, işini yaptı.


AKP’li Bursa Belediyesinde 8 yıl şehir plancısı olarak çalıştı. Solcuydu, yıllarca Şehir Plancıları Odası’nda rantla mücadele etti. Son olarak İBB’ye geldi. Koca İmar Başkanı’nın tek malvarlığı Maltepe’nin tepelerinde krediyle girdiği ev ve bir arabaydı. Kaçak yapıları yıkarken mafyanın yüzünü kan içinde bıraktığı fotoğrafla hafızalara kazındı. Öğrendim ki hapse girince borçlarını ödemek için tek evini de satışa çıkarmış.


RUHSATI OLMAYAN GARİP İNŞAAT


Hayır, arkadaş yazısı değil. Mesele daha başka. Hani Aziz İhsan Aktaş diye bir işadamı var ya… Yıllarca iktidardan aldığı ihalelerle büyüyen ama kendisine sadece muhalefetteki belediye ihaleleri sorulan… İşte o Aktaş itirafçı olup, Gaziosmanpaşa’daki benzinlik ve AVM’den oluşan kompleksine elektrik hattı çekmek için, ortağının Gaziosmanpaşa Belediyesi’ne 300 bin dolar rüşvet verdiğini duyduğunu söyledi. Kendisi dışarı çıktı. Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı içeri girdi. Belediye AKP’nin oldu.


İşte ben de şu soruyu sordum: AVM’nin elektrik hattını konuşuyoruz da Gaziosmanpaşa’ya halen inşaatı süren o koca AVM ve benzinlik nasıl yapıldı? İşte önümdeki belgeler cevap veriyor.


Anlatayım…


İBB’nin imar ekipleri, geçen yıl 3 Mayıs’ta, Gaziosmanpaşa’da rutin kontrol yapıyordu. Bu sırada TEM otoyoluna cepheli bir akaryakıt istasyonu inşaatı tespit etti. Burası eskiden TIR garajı olarak kullanılıyordu. Şehir içinde kaldığı ve TEM’deki trafiği olumsuz etkilediği için garaj kaldırılmıştı. Arazi, imar planında "karayolu koruma kuşağı"nda kalıyordu. Yani karayollarının genişletilmesi ya da işletilmesi için ayrılmıştı. Karayolları Genel Müdürlüğü’ne "Yol inşaatı ve emniyet sahası" olarak kullanılmak üzere tahsis edilmişti. Mülkiyeti devlete aitti. Buraya herhangi bir yapı yapılamazdı.


MEĞER DEVLET VERMİŞ


İnşaat yerine gittiler. Sonradan Aktaş’ın ortağı olduğunu öğrendiğimiz Güven Asfalt A.Ş. adında özel bir firma yapıyor görünüyordu. İBB İmar ekipleri önce onlara sordu. Ancak inşaat ruhsatı yoktu. Ramazan’ın başında olduğu imar ekipleri inşaatın hemen durdurulmasını istedi. Ardından Gaziosmanpaşa Belediyesi’ne ve Karayolları Bölge Müdürlüğü’ne yazılar yazıldı. Ellerinde bu inşaat ile ilgili bir bilgi olup olmadığı soruldu.


Ulaştırma Bakanlığı’na bağlı Karayolları Bölge Müdürlüğü’nden 15 Mayıs’ta cevap geldi. Verdikleri bilgiye göre, söz konusu alan Yap-İşlet-Devret modeliyle 17 yıllığına Aktaş’ın ortak olduğu Güven Asfalt A.Ş.’sine kiralanmıştı. Kirası yıllık 147 milyon 788 bin liraydı.


İhale, kamuda son dönemde gördüğümüz gibi "davet usulü" ile yapılmıştı. İnşaat da müdürlüğün bilgisi dahilindeydi. Gönderdikleri vaziyet planında, buranın "akaryakıt tesisi ve hizmet binası tesis alanı" olarak ayrıldığı görülüyordu. 38 dönümlük dev araziye İstanbul’un en büyük akaryakıt istasyonu yapılacaktı. İBB’nin Karayolları’nın tasarrufundaki bu araziye karışamayacağı söylendi. İmar Müdürlüğü çaresiz kalmıştı.


İMARCILARIN MÜCADELESİ YETMEDİ


Ramazan’ın başında olduğu İmarcılar, 26 Temmuz 2024’de yaptığı ikinci tespitte, söz konusu arazide vaziyet planında olmayan, akaryakıt istasyonu dışında yapılmış inşaatlar tespit etti. 1 Ağustos’ta Karayolları Bölge Müdürlüğü’ne tekrar "neler oluyor" diye sordu.

Karayolları Bölge Müdürlüğü, 9 Ağustos’ta tekrar cevap verdi. Alanın kendi sorumluluğunda olduğunu, inşaat ruhsatı alma zorunluluğunun olmadığını, kendilerince onaylanan projenin 23 Temmuz 2024’te değiştiğini, yeni inşaatlardan da haberdar olduklarını söylüyordu.


Dahası…


Akaryakıt istasyonu diye başlayan projeye, bir de AVM eklenmişti. Yani Aktaş’ın firması, yıllık 147 milyon 788 bin, aylık 12 milyon 300 bin liraya, dev bir AVM ve bir akaryakıt istasyonu işletmecisi olacaktı.


İBB İmar Müdürlüğü, 26 Ağustos 2024 tarihli yazıyla buna itiraz etti. Makul gerekçeleri vardı. Her şeyden önce, Karayolları’nın da olsa, buraya bir akaryakıt istasyonu inşa edilirken, ilgili belediyeye bilgi verilmesi gerekiyordu. Öte yandan şehrin göbeğinde AVM inşa etmek için bir plan kararı olmalıydı. Bölgenin buna ihtiyacı yoktu. Aksine böyle bir proje bölgenin trafik yükünü artıracak, şehrin dokusuna zarar verecekti. Haliyle plan kararlarını bozucu nitelikteydi. Üstelik Karayolları’na yol işletsin diye verilen alana AVM yapılması iyi niyetli değildi.


İmar Müdürlüğü, inşaatın durdurulmasını istedi.


İmar Müdürlüğü’nün yazısına Karayolları "sizi ilgilendirmez" der gibi cevap verdi. Alanın kendi sorumluluğunda olduğunu, alanda istedikleri tasarrufta bulunabileceklerini, izin almak zorunda olmadıklarını söyledi. Sonunda AVM inşaatı başladı. Ramazan’ın ve arkadaşlarının gücü inşaatı durdurmaya yetmedi.


BEBEĞİNİ HAPİSTE BEKLİYOR


AVM ve benzinliğin hikayesi böyle…


Hem savcılar hem gazeteciler... Keşke hep birlikte hem bakanlara hem belediye başkanlarına, hem iktidara hem muhalefete kamunun çıkarı için sorular sorsak, sorgulasak. Ama işler öyle yürümüyor. Savcılar, şehrin ortasında, devletin arazisinde, bu kadar ballı şartlarla, Aziz İhsan Aktaş’ın nasıl koca inşaat yaptığını sormadı. Aktaş, o inşaatın elektrik hattına dair iddialarıyla dışarı çıktı. O inşaat yapılmasın diye mücadele eden bürokrat Ramazan ise içerde kaldı. Servet sahibi Aktaş, gemisini yürütmeye devam edecekSahibi olduğu tek evi satan, şehri savunurken yaralanan namuslu Ramazan ise 35 haftalık hamile eşinin karnındaki bebeğinin doğumunu hapiste bekleyecek. Belki yüzünü ilk kez hapiste görecek. Belki o bebeye neden içerde olduğunu anlatmaya çalışacak. Dünyanın adaleti buysa, batsın bu dünya!


Adaletten bahsettiğimiz kadar adalet için savaş veren insanlardan bahsetseydik belki her şey daha anlaşılır olurdu.

İlgili Konular: #AKP #İmar

Yazarın Son Yazıları

Ya su kirliyse?

Değişmez görünen gerçekten kaçmak yerine dokunmaya karar verdiğimizde, ona şekil verebildiğimizi de görürüz.

Devamını Oku
04.12.2025
200 günlük burun sürtme davası

Burnumuzla sadece nefes alsaydık en çok kötü kokuların sahipleri mutlu olurdu.

Devamını Oku
01.12.2025
Bir garip ölüm hikâyesi

Yaşamda birikmiş servet, bazen ölümün üzerinde perde olur.

Devamını Oku
27.11.2025
‘Kurucu önderlik’ ve kurucu irade

Küçük niyetler büyük sözlerin arkasına gizlenir.

Devamını Oku
24.11.2025
Yaşamından renkleri çalınan kadın

Koca çınardan nimetini esirgeyen toprak yokluğunu önce çimende gösterir

Devamını Oku
20.11.2025
38 çocuğun duyulmayan çığlığı

Adalet davası uzaktaki bir çığlığı duymakla başlar.

Devamını Oku
17.11.2025
CHP’yi ‘gayrımeşrulaştırma’ operasyonu

Doğa insana kendi sınırlarını çizeceği imkanı sunarken cömerttir.

Devamını Oku
13.11.2025
Eğitimsiz okullar bakanlığı

İnsan ancak eğitilirse özgür olur.

Devamını Oku
10.11.2025
Aman çocuklar duymasın!

Bakmayın gazetecilik yaptığıma.

Devamını Oku
06.11.2025
‘Pardon’ diyen karar

Bir kez olursa hata, iki kez olursa yanlış, tekrar olursa kasıt denir.

Devamını Oku
03.11.2025
Bakanlıktaki ‘koruma kalkanı’

Çoğu zaman sözün çıktığı yere bakarız.

Devamını Oku
30.10.2025
Aranan casus sonunda bulundu!

O kadar çok söz söyleriz ki bazen gerçek kalabalıkta kaybolur.

Devamını Oku
27.10.2025
Boğaziçi’ni nasıl çökerttiler?

Kime söylendiği belirsizse en ağır sözler bile havada kalır. En son Yargıtay başkanı konuştu.

Devamını Oku
23.10.2025
‘PKK yasası’na neden karşıyım

Kapıyı açan anahtar değil, kilidinin bilgisidir.

Devamını Oku
20.10.2025
Öcalan serbest bırakılacak mı

Sözcükler her zaman anlatmak için kullanılmaz.

Devamını Oku
16.10.2025
Apo ve Bahçeli’nin susturduğu asker

Çıkarlar suç ortaklıklarının kaynağıdır.

Devamını Oku
13.10.2025
‘Fatihli Müslümanlar’ rahatsız

“Bizi cehennemle korkutuyorlar ki dünyada onlara boyun eğelim.”

Devamını Oku
09.10.2025
Çocuk tecavüzünde çocuğu yargılayanlar

Çelişki dünyanın kendisinde sanırız, oysa ona sebep olan da insandır.

Devamını Oku
06.10.2025
Tarihin arka duruşması

Eğip bükersin, sarar paketlersin. Her şeye rağmen gerçek olduğu yerde durmaya devam eder.

Devamını Oku
02.10.2025
İŞKUR’u bile soydular

Kapı içeriden açıldı mı soygun normalleşir.

Devamını Oku
29.09.2025
‘Size miras kaldı’ sürprizinden çıkan örgüt

Koca ağaca bakıp dalındaki eksiği görüyorsan haksız değilsin.

Devamını Oku
25.09.2025
İçeridekilerin aileleri neler yaşıyor

Kendi gülünün dikenini çıkarmak kolaydır. Başkalarının acılarını anlamak ise uğraş ister.

Devamını Oku
22.09.2025
Netanyahu’nun Erdoğan’a salladığı parmak

Tek kişide hastalık dedikleri, milyonlarda ideoloji oluyor.

Devamını Oku
18.09.2025
Dananın kuyruğu kopacak derken...

Siz bu yazıyı okurken belki bütün kelimeleri eskimiş olacak.

Devamını Oku
15.09.2025
Erdoğan’ın CHP planı

Sen ardına dönüp bakmazken geçmiş bir gölge gibi seninle birlikte yürüyor.

Devamını Oku
11.09.2025
İBB operasyonunu başlatan AKP’li

Adli yıl açılışında İstanbul cumhuriyet başsavcısı gazetecilerle buluştu. İlginç bir ifade kullandı: “İBB operasyonunu ilk öğrenen kişi Murat Kapki oldu. Nasıl olduğunu bilmiyoruz. O, malları kaçırmaya başlayınca biz de harekete geçtik.”

Devamını Oku
08.09.2025
‘Terörsüz Türkiye’nin kabağı

Dünya değişiyor ama senin çektiğin çile hep aynı kalıyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Başörtüsünü çıkaran Fethullahçı

İnsanın çektiği çilelerin sonucu tecrübeleridir.

Devamını Oku
01.09.2025
Topuk kırıldıktan sonra

O çok bildiğimiz gerçekleri her şey görünür olduktan sonra anlatmayı ne kadar çok severiz.

Devamını Oku
14.08.2025
TikTokçu hacı paşa devri

Yükselme kuralını kaybedince yukarıyla aşağı bir olur.

Devamını Oku
11.08.2025
Erdoğan’ın kimliği bile satılık

Hırsızın peşinden koşuyoruz da ya içeride kapıyı açan varsa?

Devamını Oku
07.08.2025
Şehit askerlerin tahlilleri ne söylüyor

Milletler yaşamdan öğrendikçe gelişir. Çöküş dönemlerinde ise ancak ölüm öğreticidir.

Devamını Oku
04.08.2025
Askerler kayıp 5 milyarın peşinde

Sana verirken yokluğu gösterenler, senin olan varlığı harcarken har vuruyor harman savuruyor.

Devamını Oku
31.07.2025
Koca savcılığın dokunmadığı patronlar

Dünya, Sezen Aksu şarkısındaki gibi: Masum değiliz, hiçbirimiz.

Devamını Oku
28.07.2025
Zengin itirafçı olur kurtulur olan garibana olur

Bazen fısıltıyı duyuyorsun. Bazen de çığlığı duyma istiyorlar.

Devamını Oku
24.07.2025
Davutoğlu partisindeki istifalara ne dedi?

Aslında benim sorum yeni çıkan o kitapla ilgiliydi...

Devamını Oku
21.07.2025
Öcalan, Ramazan, Altaylı

Memlekette “süreç bayramı” var. Gelgelelim “hukuk ve özgürlük bayramı” yok.

Devamını Oku
17.07.2025
Domates, biber, patlıcan!

“Demokrat adam”, “demokrat bulmadığı” adama “Ya demokrat ol ya döverim” demiş.

Devamını Oku
14.07.2025
Herkesi başka tartan kantar

Aynı kantar seni başka onu başka tartıyor...

Devamını Oku
10.07.2025
Söyleyin Timur haksız mı? 

Kimin haklı olduğunu söz belirler sanırsın, oysa hak çoğu zaman güç ile dağıtılır. Size bu satırları gazeteci arkadaşım Timur Soykan hakkındaki mahkeme kararını beklerken yazıyorum. 

Devamını Oku
07.07.2025