Ceylan Adanalı Kabadayıoğlu

Ne kadar çok Milli Eğitim Bakanı, o kadar az Milli Eğitim Şurası

01 Aralık 2021 Çarşamba

Milli Eğitim Şuraları Türk Eğitim Sisteminin en köklü geleneklerinden biri. Bu geleneği başlatan ise malum Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk. Atamız bir ülkeyi kalkındıracak yegane unsurun eğitim olduğuna öylesine inanıyor ki 1927 yılında bizzat cepheden koşup gidiyor İlk Maarif Kongresinin açılışını yapmaya.

O günden bu güne Milli Eğitim Şuraları Milli Eğitim Bakanlığı’nın en yüksek danışma kurulu. Öyle ki bu şuralardan çıkan kararlar ülkenin eğitim politikalarına dair alınan kararlarda en önemli etken. Mesela İnönü’nün Cumhurbaşkanlığı döneminde köy ilkokullarının eğitim süresinin 3 yıldan 5 yıla çıkarılması bile 17 Temmuz 1939’da toplanan 1. Milli Eğitim Şurası’nda köy eğitim sistemi tartışmasında alınan kararların sonucu. O yıl Milli Eğitim Bakanımız; hala en uzun süre Milli Eğitim Bakanlığı yapma ünvanını elinde bulunduran unutulmaz eğitim reformcusu Hasan Ali Yücel.

İlgili yönetmeliğe göre Milli Eğitim Şuralarının görev tanımı “Türk eğitim sisteminin niteliğini yükseltmek için eğitim ile ilgili konuları incelemek ve tavsiye niteliğinde kararlar almak.”Milli Eğitim Şuraları 1933-1995 arası her 3 yılda bir toplanırken 1995’te çıkarılan yönetmeliğe göre dört yılda bir toplanıyor. 

2002’de AKP iktidara geldiği yıl Milli Eğitim Bakanlığı görevine gelen Erkan Mumcu 3 ay 25 gün görev yapıyor ve bayrağı Hüseyin Çelik’e devrediyor. O yıl yapılması gereken Milli Eğitim Şurası yapılmıyor. 

Yaklaşık 6 yıl bu görevde kalan Çelik; göreve geldiğinin 3.yılında 13 Kasım 2006 tarihinde 17. Milli Eğitim Şurası’nı yapabiliyor. Zorunlu eğitimin 12 yıla çıkarılması, okul öncesi eğitimin zorunlu olması gibi önemli kararların alındığı bu şuradan 3 yıl sonra Sayın Hüseyin Çelik Milli Eğitim Bakanlığı koltuğunu Nimet Çubukçu’ya bırakıyor. Nimet Çubukçu Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk kadın Milli Eğitim Bakanı ancak maalesef bakanlık koltuğuna oturan çoğu kişi gibi O da eğitimci değil. Kendisi İstanbul Üniversitesi Hukuk Mezunu. Göreve geldikten 1.5 yıl sonra 1 Kasım 2010 tarihinde 18. Milli Eğitim Şurasını gerçekleştiren Çubukçu söz konusu şuradan 8 ay sonra Milli Eğitim Bakanlığı görevini Ömer Dinçer’e devrediyor. Sadece 1.5 yıl görevde kalan Dinçer döneminde şura yapılmıyor. 

Bayrağı Dinçer’den alan ve 3 yılı biraz aşkın bir süre görevde kalan Nabi Avcı göreve geldiğinin 2. yılında 2 Aralık 2014’de 19. Milli Eğitim Şurası’nı gerçekleştiriyor. Sonrasında Milli Eğitim Bakanlığı görevlerine gelen İsmet Yılmaz ve Ziya Selçuk dönemlerinde Milli Eğitim Şurası hiçbir şekilde toplanmıyor. 

Cumhuriyetin kurulduğu günden bugüne geçen 98 yılda 62 Milli Eğitim Bakanı değiştiren ülkemizde Atamızın Türk Eğitim Sistemi’ne yadigarı olan ve cepheden koşup açacak kadar ehemmiyet verdiği Milli Eğitim Şurası tam 7 yıldır toplanmıyor. Ve henüz 4 ay önce göreve gelen Sayın Bakan Mahmut Özer ayağının tozuyla bugün 20.Milli Eğitim Şurasını yapıyor.

Buradan şu sonuç çıkıyor. Ne kadar çok Milli Eğitim Bakanı, o kadar az Milli Eğitim Şurası.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları