İktidarı değil seçmeni dinlemek
Necati Özkan
Son Köşe Yazıları

İktidarı değil seçmeni dinlemek

12.12.2022 05:00
Güncellenme:
Takip Et:

Seçim kampanyaları için sorumluluk üstlendiğim çeşitli ülkelerden siyasi söz birliği etmişçesine bana “Burada insanlar kazanan tarafta olmaktan hoşlanır. Bizim seçmenler kazanacağını düşündükleri adaya veya partiye oy verirler” diyor. Bu nedenle paylaşacakları verinin, seçmenleri adaylarının arkasında toplayacağı inancıyla, kendi adaylarını önde gösteren seçim anketlerini medyaya servis etmek isterler.

Oysa ben bunun tam tersinin doğru olduğunu gördüm: Önde olduğu düşünülen adayın/partinin destekçileri kendilerinden aşırı emin hale gelip gevşeme eğilimi gösterirken geride olduğu düşünülen adayın/partinin destekleyicileri daha sıkı çalışmaya motive oluyor.

Belki de bunun en güzel örneği 2019 yerel seçimlerinde İstanbul’da yaşandı. Cumhur İttifakı adayı Binali Yıldırım’ın ekibi önceden hazırladıkları billboardları seçim sonuçları kesinleşmeden şehre astırmaya başladı. Mağrur bir edayla gülümsedikleri o afişlerde Recep Tayyip Erdoğan ve Binali Yıldırım bizlere şöyle sesleniyorlardı: “Gönül Belediyeciliği Kazandı. Teşekkürler İstanbul.” 

Evet, birisi kazanmıştı, ama o birisi Binali Yıldırım değil, Ekrem İmamoğlu’ydu! “Yenilen pehlivan güreşe doymaz” atasözündeki gibi hırsla seçimleri tekrar ettirdiler ve bir daha kaybettiler. Ama en ilginç olan istatistik şuydu: Gerek 31 Mart gerekse 23 Haziran seçimlerinden önce yayımlanan anketlerin çoğunluğu Binali Yıldırım’ın kazanacağını söylemişlerdi! 

ANKETLER ÖNEMLİDİR AMA SİZİ ALDATMASIN 

Anket yaptırmanın kampanya için tek anlamı seçimi kazanmanıza yardımcı olacak seçmen öngörüleri ve duygularını öğrenmektir. Eğer araştırma bunu sağlamıyorsa bütçenizi başka bir yere harcamanız daha akıllıca olur. Bir araştırmada belki de en az önem taşıyan veri, herhangi bir anda kimin önde olduğu verisidir. Çünkü o veri, doğru bir stratejiye dayalı etkin bir kampanyayla altüst edilebilir. 

Ayrıca anketler hatasız değildir. Özellikle de kampanyalar fiilen başlamadan önce yapılmışlarsa. Seçim kampanyaları esas olarak kararsızları hedefler ve çoğu kez sonuçları kararsızlar belirler. Hayatım boyunca yeterince anket yaptırmadan tek bir kampanyaya bile başlamadım ama hiçbir zaman da tümden anketlere bağlı kalmadım. Olağandışı bir neden yoksa anket sonuçlarını ilan etmemeyi de prensip edindim.

DAHA BÜYÜK FİKİR

Bütün bunları, giderek daha sık yayımlanan anketlerin zihinleri kirlettiğini ve normal düşünme sistematiğimizi bozmakta olduğunu gördüğüm için yazma gereği duydum. Yayımlanan anketlerin Erdoğan’ı yenmenin hangi adayla mümkün olabileceğine odaklandığı görülüyor. Ne var ki muhalefetin Erdoğan’ı yenmekten de daha büyük ve kapsayıcı bir fikre ihtiyacı var. 

Sık sık tekrar ettiğimiz gibi seçim kazanmak siyasiler için amaç olabilir; seçmen için bir amaç değildir. Yüzde 60’a yakın bir seçmen kümesi için amaç ülkedeki rejimin değişmesi ve daha iyi bir Türkiye’nin uzlaşmayla yaratılmasıdır. Adalet, hukuk, özgürlük, kalkınma ve refah... Gücün devletten alınıp halka verilmesi gibi amaçların güçlü şekilde anlatılması gerekiyor.

ENDİŞELERİ ANLAMAK

Endişe ve korku seçim sonuçlarını etkileyen en güçlü duyguların başında gelir. O duyguların nedenlerini öğrenmek hayatidir. Pandemi, ekonomik kriz, enerji ve gıda krizi, Rusya-Ukrayna savaşı gibi belirsizliği tetikleyen sorunlar bu tür korkuları çok daha etkili hale getirdi. 

Örneğin, yakın zamanlarda yapılmış muteber bir araştırmaya göre Türkiye’de yaşayan her 10 kişiden 6’sı hâlâ bölünme korkusu hissediyor. Her 10 kişiden 5’i ülkeye veya kendine yönelik güvenlik tehdidi hissediyor. Her 10 kişiden 4’ü ne yazık ki demokrasi yerine güçlü bir lideri tercih ediyor. Ve her 10 kişiden 4’ü, devletin güvenliğinin kişisel özgürlüklerden önce geldiğine inanabiliyor! 

Kalan kısa zamanda muhalefet, iktidara ve iktidar sözcülerine odaklanmak yerine, kararsız seçmenin beklenti ve duygularına odaklanılmalıdır. İktidarın yoğunlukla ve “beka sorunu” olarak kullandığı endişe ve korkuları boşa çıkaracak çözüm önerileri geliştirmelidir. Özellikle AKP iktidarı sonrası ülkeyi neyin beklediği, geçişin nasıl barışçıl ve huzur içinde tamamlanacağı konularında mesajın açık ve net olması muhalif seçmen tabanını genişletecek bir stratejiye dönüşebilir.

Yazarın Son Yazıları

Öfke ve değişim

Öfke ve değişim

Devamını Oku
12.06.2023
Nasıl oldu?

Nasıl oldu?

Devamını Oku
30.05.2023
Yakın elmalar

Yakın elmalar

Devamını Oku
22.05.2023
Barışçıl değişim

Barışçıl değişim

Devamını Oku
08.05.2023
Son adımlar

Son adımlar

Devamını Oku
01.05.2023
Türkiye Gönüllüleri

Türkiye Gönüllüleri

Devamını Oku
24.04.2023
Kampanyalar ve duygular

Kampanyalar A ve duygular

Devamını Oku
17.04.2023
Adaylara tavsiyeler

Adaylara tavsiyeler

Devamını Oku
10.04.2023
Seccade

Seccade

Devamını Oku
03.04.2023
Süper başkanlık

Süper başkanlık

Devamını Oku
27.03.2023
Dijital manipülasyon!

Dijital manipülasyon!

Devamını Oku
20.03.2023
Seçim güvenliği

Seçim güvenliği

Devamını Oku
13.03.2023
3 mart depremi

3 mart depremi

Devamını Oku
06.03.2023
Umut krizi

Umut krizi

Devamını Oku
27.02.2023
Buradan nasıl çıkabiliriz?

Buradan nasıl çıkabiliriz?

Devamını Oku
20.02.2023
Asrın beceriksizliği

Asrın beceriksizliği

Devamını Oku
13.02.2023
Artık yönetmiyorlar

Artık yönetmiyorlar

Devamını Oku
09.02.2023
Aday ve gönüllüler

Aday ve gönüllüler

Devamını Oku
06.02.2023
Yeni Balkan Paktı

Yeni Balkan Paktı

Devamını Oku
30.01.2023
En yakın tehlike

En yakın tehlike

Devamını Oku
23.01.2023
Belirsizlik iklimi

Belirsizlik iklimi

Devamını Oku
16.01.2023
An bu an

An bu an

Devamını Oku
09.01.2023
Ya devlet başa ya kuzgun leşe

Ya devlet başa ya kuzgun leşe

Devamını Oku
02.01.2023
Ne oluyor?

Ne oluyor?

Devamını Oku
26.12.2022
İmamoğlu’nun suçu

İmamoğlu’nun suçu

Devamını Oku
19.12.2022
İktidarı değil seçmeni dinlemek

İktidarı değil seçmeni dinlemek

Devamını Oku
12.12.2022
Bir dönem bitiyor

Bir dönem bitiyor

Devamını Oku
05.12.2022
Organize belirsizlik

Organize belirsizlik

Devamını Oku
28.11.2022
55. IAPC Konferansı

55. IAPC Konferansı

Devamını Oku
21.11.2022
İmamoğlu'na Ahmak Davası!

Zorbalık siyaseti

Devamını Oku
14.11.2022
Her seçim bir başlangıçtır

Her seçim bir başlangıçtır

Devamını Oku
07.11.2022
Türkiye yüzyılı mı?

Türkiye yüzyılı mı?

Devamını Oku
31.10.2022
Ahmak davası

Ahmak davası

Devamını Oku
24.10.2022
Nereden bakarsanız bakın...

Anayasaya karşı hile!

Devamını Oku
17.10.2022
Dört stratejik alanda mıntıka temizliği

Mıntıka temizliği

Devamını Oku
10.10.2022
2017 referandumuyla ilgili çarpıcı veri!

Atı alan...

Devamını Oku
03.10.2022
5.5 milyon yabancı

5.5 milyon yabancı

Devamını Oku
26.09.2022
Algı gerçekten önemlidir

Algı gerçekten önemlidir

Devamını Oku
19.09.2022
Kutuplaşma, çürüme ve riskler

Kutuplaşma, çürüme ve riskler

Devamını Oku
12.09.2022
Sahte güvenlik sorunu

Sahte güvenlik sorunu

Devamını Oku
05.09.2022