Bekçi Murtaza kafası

Bekçi Murtaza kafası

23.11.2024 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Sorunu az bir ülkeymişiz gibi birileri durmadan yeni sorunlar yaratıyor. Bu “birileri”nin başında da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan geliyor.

Son olarak bu ayın başlarında imam hatiplilere hitaben konuşurken 30 Ağustos’ta yani 83 gün önce harp okulundan mezun olan teğmenlerin, mezuniyet töreni bittikten sonra hep bir ağızdan “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diye yemin etmelerine duyduğu tepkiyi dile getirdi. Sözlerinden anlaşıldığına göre özellikle teğmenlerin askeri törelere uygun olarak “bu yemini ederken kılıç çatmalarına” tepki duymuş.

Başkaları da yazdı: Kılıç çatma askerlerin adetidir ama din adamlarının, özellikle Diyanet İşleri başkanı sıfatını taşıyan kişinin, dini törene kılıçla çıkması toplumumuzun bildiği veya alıştığı bir durum değildir. 

Oysa Erdoğan o sıfatı taşıyan Ali Erbaş’ın “Ayasofya’ya tekrar cami statüsünün verildiği gün” yapılan törende minbere elinde kılıçla çıkmasına hiç itiraz etmemişti.

Gerçi Erdoğan’ın hoşuna giden bir eylem hukuka aykırı olsa bile ona ses çıkarmadığına 22 senedir sayısız örnekle tanığız. O nedenle bunda şaşılacak ne var, diyene söylenecek söz bulmak kolay değil. Nitekim askeri üniforma üzerinde olduğu halde “şeyhine” giden amiralin fotoğrafları günlerce gazetelerde yayımlandığı halde kendisinden bu durum, özellikle “askerlik mesleğinin bir şeyh müridi olmaya izin verip vermediği” konusunda tek bir cümle duyduğumuzu ben anımsamıyorum.

Hoş, “Referansım İslam” diyen ve “şeriatçı” olduğunu saklamayan bir cumhurbaşkanının bu tavırlarına hayret etmenin mantığı var mı, bilemiyorum.

Geçenlerde bir TV programında konuşan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Erdoğan’ın “yemin konusundaki” hassasiyetine işaret ederek “O halde Diyarbakır Barosu’nda avukatların göreve başlamadan önce Türkçe değil, Kürtçe yemin ettirilmelerine neden çıkarmadığını” soruyordu.

30 Ağustos’tan yani teğmenlerin “Atatürk’ün askerleriyiz” demelerinin üzerinden 85 gün geçtikten sonra onları -veya özellikle bu olayda aktif rol oynayan okul birincisi Ebru Eroğlu’nu- askerlikten ihraç talebiyle Yüksek Disiplin Kurulu’na sevk eden Milli Savunma Bakanlığı, yeminin metnini değil, “kurallara aykırı şekilde yapılmasını” disipline aykırı görmüş gibi davranıyor. Ama disiplin kurallarını uygulayanlar arasında da fark vardır. Kimi komutan “ham” kafalıdır yani Orhan Kemal merhumun, bir tiyatro oyununda başrolü verdiği Bekçi Murtaza gibi, yerli yersiz her şeyde kurala aykırılık arayan da vardır, 22 Şubat 1962 yılında hükümeti devirme hevesiyle Ankara caddelerini işgal eden harp okulu öğrencilerine ceza vermeyip onlara sivil üniversitelere girme olanağı sağlayan İsmet İnönü gibi hareket eden komutan da vardır.

Zaten asker, disipline önem veren komutan kadar, yüreği de olan ve hoş görülebilecek hataları bir “baba” yüreğiyle değerlendiren komutanı sever. Sadece asker değil, sivil toplum da Bekçi Murtaza’lardan çok, anlayışı gelişmiş insanlara sevgi ve saygı duyar.

Yazarın Son Yazıları

Muhasebe...

AKP dışındaki bütün partiler düne kadar “süreç komisyonu” bağlamında hazırladıkları raporları TBMM Başkanlığı’na sundu.

Devamını Oku
20.12.2025
Çorbaya düşen sinek

Adını ilk defa bir haberde okudum.

Devamını Oku
13.12.2025
Nereye?

Taraflara bakarsanız “terörsüz Türkiye” amacına ulaşmak konusunda herkes mutabık.

Devamını Oku
06.12.2025
Kadın cinayetleri...

Nedir bu kadınlarımızın 21’inci asırda değil de çağımızdan 21 bin yıl öncenin mağara adamları kafasıyla yaşayan erkeklerden çektiği?

Devamını Oku
29.11.2025
Eğitimdeki felaket...

Yusuf Tekin, biliyorsunuz Türkiye’yi çağdaş uygarlığın önüne geçirmeyi ta 3 Mart 1924’te...

Devamını Oku
22.11.2025
Bu gidişle...

İyimserlerimiz ne kadar olumlu değerlendirmeler yaparlarsa yapsınlar, gerçek artık görmek istemeyenlerin de gözüne batıyor:

Devamını Oku
15.11.2025
Yargımız...

Baştan söyleyeyim: Bugün yaşadıklarımız hiç kimseyi mazur göstermez.

Devamını Oku
08.11.2025
İkiyüzlü müyüz, yüzsüz mü?

Tamam, hepimiz biliyoruz ki bireyler daha tez canlıdır.

Devamını Oku
01.11.2025
Anlayana...

Çok değil, geride kalan pazartesi günü ülkemizde güvenilir bir adalet sistemine kavuşmayı isteyenlerin özlediği bir toplantı Diyarbakır’da yapıldı.

Devamını Oku
25.10.2025
Reformdan korkmak

Öteden beri bir adalet bakanı “yargıda reform” amaçlı bir çalışma başlattıklarını müjdelese (!) benim içimde birtakım endişeler kıpırdamaya başlar.

Devamını Oku
18.10.2025
CHP’nin siyasi adresi...

Henüz üzerinden çok vakit geçmedi. Ama bir açıklama da çıkmadı.

Devamını Oku
11.10.2025
Bir o kalmıştı

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD gezisi bu defa geçmişte yaptığı gezilere kıyasen çok daha büyük gürültüye yol açtı.

Devamını Oku
04.10.2025
Küstahlık...

Mesleki bir alışkanlık mıdır, yanlış bir göreneğin bir türlü terk edilememesi midir, bilmiyorum.

Devamını Oku
27.09.2025
Nihayet gitti...

O koltukta sekiz yıl oturdu ve gitti.

Devamını Oku
20.09.2025
Karışık kafalar

Çoğumuz gibi önceki gün benim de kafam karıştı.

Devamını Oku
13.09.2025
Bir CHP hikâyesi

Büyük Atatürk’e ve CHP’ye gönül vermiş hiç kimse önümüzdeki gibi bir karanlığı yaşayacağımızı düşünmemiştir.

Devamını Oku
06.09.2025
Cumhuriyetin iki düşmanı...

Bakanlığının yanılmıyorsam ilk ayı idi.

Devamını Oku
30.08.2025
Turp savaşı

Son mart ayında Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından başlatılan “turp savaşı”, en azından benim anımsayabildiğim 80 yıllık siyasi geçmişimiz boyunca hiç görmediğim boyutlara ulaştı.

Devamını Oku
16.08.2025
Yoğun bakımdayız...

Bir an, hafızanızdaki makarayı geri sarın.

Devamını Oku
09.08.2025
Diplomasi bu mu?

Kendisini güçlü hisseden devletlerin sesi hemen her zaman üst perdeden çıkar.

Devamını Oku
02.08.2025
Bir dosta vefa borcu...

Duygular bayatlamaz. Vefa duygusu da öyledir: Altan’ı kaybedeli bugün bir hafta doluyor.

Devamını Oku
26.07.2025
Neyimiz doğru ki!?

Adalet ve Kalkınma Partisi, kan kardeşinden daha yakın müttefiki olan Milliyetçi Hareket Partisi’nin desteğiyle, uzun süredir TBMM’den geçirmek için verdiği öneriyi kabul edip yasalaştırdı.

Devamını Oku
19.07.2025
Ormanlar yanarken

Daha temmuzun ortasına bile ulaşamadık. Ama günlerdir kamuoyunu İzmir, Muğla, Antalya, Hatay, Aydın, Manisa, Sakarya’da çıkan orman yangınları işgal ediyor.

Devamını Oku
12.07.2025
Hem bağımlı hem taraflı...

Ebubekir Şahin Bey’in başında bulunduğu “RTÜK mezbahası” önceki gün yine giyotinini eline aldı ve kurbanlık koyun diye baktığı üç televizyon kanalına “Bu son! Bir kere daha canımızı sıkarsanız bu giyotin kellenize inecek” uyarısını yaptı.

Devamını Oku
28.06.2025
Biz kobay değiliz!

Gerçi hiçbir günün sabahı o günün akşamına uymayan bir dünyada yaşıyoruz.

Devamını Oku
21.06.2025
Gözümüz aydın (!)

Artık sadece iç politikalarda değil, dış politikada da -biz değil, gelişmiş dünya- şeffaflık aşamasına gelmiş görünüyor.

Devamını Oku
14.06.2025
Bunlar yalan mı?

Bir kısmını sevdiğim, takdir ettiğim, bazılarından hazzetmediğim 19 aydın birkaç gün önce ortak imzalarıyla kamuoyuna bir bildirge yayımladılar.

Devamını Oku
07.06.2025
Keşke sırf alay etseler...

Bağımsız bir anlayışla yayın yapan televizyon kanalları (onlar da üçü geçmiyor), akla mantığa yatmayan bir durumla karşılaşınca, siyasi iktidarı göstererek “Aklımızla alay ediyorlar” diyorlar ya..

Devamını Oku
31.05.2025
Anayasa demişken

Macaristan dönüşü Tayyip Erdoğan, uçakta gazetecilere, müjde mi vermek istedi, yoksa onların hep birlikte ayağa kalkıp “Hayır sayın cumhurbaşkanım! Bizi bırakıp da gidemezsiniz!” diye feryat etmelerine mi tanık olmak istedi, bilemiyoruz.

Devamını Oku
23.05.2025
PKK’nin palavraları

Ne tuhaf günlerden geçiyoruz farkında mısınız?

Devamını Oku
17.05.2025
Özgürlük engellenemez

Özgürlük engellenemez

Devamını Oku
10.05.2025
Nereden nereye?

Nereden nereye?

Devamını Oku
03.05.2025
İdrak olmayınca...

İdrak olmayınca...

Devamını Oku
26.04.2025
Böyle başa böyle tıraş

Böyle başa böyle tıraş

Devamını Oku
19.04.2025
İyi ki yanılmışım

İyi ki yanılmışım

Devamını Oku
12.04.2025
RTÜK’ün mubassırlığı

RTÜK’ün mubassırlığı

Devamını Oku
05.04.2025
Nasıl biter?

Nasıl biter?

Devamını Oku
29.03.2025
Bir dost uyarısı...

Bir dost uyarısı...

Devamını Oku
22.03.2025
Kafam karışık

Kafam karışık

Devamını Oku
15.03.2025
Neden o kadar çok?

Neden o kadar çok?

Devamını Oku
08.03.2025