İş işten geçmeden
Sevgi Özel
Son Köşe Yazıları

İş işten geçmeden

17.10.2024 04:01
Güncellenme:
Takip Et:

Dilde devrimi sevmeyenler koltuk buyurunca yıllar önce istemeden de olsa “açılım” sözcüğünü yarattılar. Açılımı açtığını söyleyen, neyin açıldığını açıkça dile getiremeyen iktidarla iktidarı destekleyenlerin kimi sürekli açılım peşinde, kimi de anayasanın ilk 4 maddesine takılmış durumda. 3. maddeye göre “Türkiye devleti bölünmez bir bütündür, dili de Türkçedir.” 2. maddedeki Atatürk milliyetçiliğine bağlı” olmak, Atatürkçü düşünceyi hem reddeden hem karalayan vekillerin çoğunu rahatsız ediyor; cezalandırılması gereken “suçlar” kapsamına alınırsa, şaşırmayız.

Eleştiri, gösteri hakkı buharlaştıktan sonra Mustafa Kemalce düşünmek, Atatürk ulusçuluğuna bağlı olmak, Atatürkçü düşüncenin yaygınlaşması için etkinlik yapmak, bu tür etkinlikler içinde olanlarla iletişim kurmak, yazışmak da çoktandır suç gibi... 

Sinsi yangın, 1940’ların ortasında başladı; Uğur Mumcu’nun 40’ların Cadı Kazanı okunmalı. Sonra 1950’liler geldi; Atatürk’ün yanında devrimlerin tanığı olan, Atatürk yaşamını yitirince karşıdevrimi örgütleyen, “Atatürk’ü sevmek ibadettir” diyerek Atatürk sevgisini ibadetle özleştiren... Devrimleri eğitim sisteminden kazımak için kolları sıvayan dönekler, halkın inanç ve köken ayrımını sömürerek iktidar oldular.

İnanç sömürüsü laik eğitimle önlenebilirdi ama dinsel-ırksal öğeler siyasallaştırılarak yurttaşlık bilinci küllendi. İnanç ve köken ayrımını aşan yurttaşlık bilinci, bilimsel verilere dayalı çağdaş eğitimle güçlenebilirdi.1950’lerde Menderes-Bayar ikilisinin, 1970’lerde Demirel’in dinci ve ırkçı yapılanmayı devletin kılcal damarlarına dek indiren Milliyetçi Cephe Hükümetlerinin karşıdevrim ataklarını 1980’de Evrengile destek olan sözde aydınlar tamamladı. 

Atatürk taklitçisi Evren’in Atatürk’ün vasiyetnamesini çiğnetmesi, Türk Tarih ve Dil Kurumlarını kapattırması, eğitim birliği ilkesini bozarak din kültürü ahlakbilgisi görüntüsüyle eğitimi dinselleştirmesi; bütün eğitim, kültür kurumlarına Türk İslam sentezini yerleştirmesi rastlantı değildi; bunlar Evrengil aklının üretebileceği siyasalar da değildi. 

Atatürkçüleri ulusalcı diyerek kötüleyen sözde milliyetçiler, dil konusunu es geçerler. Türkçesi varken Arapça sözcüklere sarılır, yeri geldikçe İngilizceyi savunurlar; Türkçenin yara almasından, bozulmasından rahatsız olmazlar. “Rezidans”ta oturur, “city”lere yatırım yapar; Anadolu’ya Anatolia, Ankara’ya Angora, Boğaziçi’ne Bosfor, hastaneye hospital, çayevine cafe denmesini gelişmişliğinin, küreselleşmenin gereği sayarlar. Çayı kahveyi içmez, alır, “one minute”la söz keser, her şeyi çek ederler; ekonomi önce “take of”a geçer, sonra “nas”a iner... Eğitim Bakanları bile çoğul müfredat sözcüğüne iki de bir müfredatlar der; bürokratlar performans icra eder... Önde devletin TRT’si, sonra bütün TV’ler Türkçenin canına okur, çoğu milletvekili arka arkaya iki düzgün tümce kuramaz.

Türkçe sözcükler genelgelerle yasaklandı; Dil Devrimi komünistlik, uydurmacılık sayıldı; öz Türkçe sözcük kullanan öğretmenler sorgulanıp sürüldü. TDK kapatıldı. Ne o zaman ne şimdi, bu hukuk ve bilimdışı uygulamalar için aydınımsılar, daha açık bir deyişle her dönemin şakşakçısı liberaller ortak dilimiz için açılımdan söz edemedi.

Türkçe kimi kurumlarda, kimi okullarda, imam hatiplerde yasaklı durumda... 

Son 22 yılın beklenen açılımı “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli...” 

MEB+Diyanet+tarikat koalisyonunun modeli, inanç köken ayrımını kaşıyarak yurttaşlık bilincini, ortak aklı, çıkarları, emeği ekmeği ufalama açılımı değil mi?

Dilleri de elleri de kirli...

Yazarın Son Yazıları

Gözlüye gizli yoktur...

Cumhuriyetin 102’nci yaşını, “Atatürk ilke inkılapları”nı yaşamıyla özdeşleştiren on binler kutladı.

Devamını Oku
27.11.2025
Atatürksüz olmaz!

Ulusun, çocuklarımızın Atatürk’ü sevmesini...

Devamını Oku
13.11.2025
Harf Devrimi 97 yaşında...

Ortak dilimiz Türkçe siyasal tartışmaların öznesi...

Devamını Oku
30.10.2025
Gerilim, gerginlik...

Kim gerilim içinde olmak, gerginlik yaratmak ister?

Devamını Oku
16.10.2025
Dünya bir, işin bin...

26 Eylül 1972’deki Dil Bayramını, Divanü Lûgatit-Türk’ün yazılışının 900. yıldönümünü dünyaca tanınmış 45 Türkbilimciyle kutlamıştık.

Devamını Oku
02.10.2025
MEB, 105 yaşında...

Bilip de bilmezden gelenlere...

Devamını Oku
18.09.2025
Eğitmeme sistemi...

Okulların açılacağı bugünlerde her alan savruluyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Karanlıkta boy veren, karanlıkta kalır...

Yakın geçmişte Atatürk’e sözle saldıran, baltayla anıtlarını kırmaya kalkışanlara...

Devamını Oku
21.08.2025
Hangi düşünce özgürlüğü?

Bu başlığı 2010’da kullanmış, birkaç ay önce benzer başlıkla ve kimbilir kaçıncı kez sormuştum.

Devamını Oku
07.08.2025
Ah kitap, vah eğitim...

Ay, kim bunlar, nerenin yandaşları... Niçin bas bas bağırıyorlar...

Devamını Oku
24.07.2025
Okuryazarlık...

Yazar kim, okur kim? “Okur” da “yazar” da aydınlanmaya ışık tutandır...

Devamını Oku
10.07.2025
Kitapsız dinlenceler

Yaz geldi. Dinlenmek, çalışanın çalışmayanın en temel hakkı...

Devamını Oku
26.06.2025
Yanaşma yandaş...

Elli yıldır siyasetçilerin, toplumun gözü önündekilerin kullandığı dili izliyorum.

Devamını Oku
12.06.2025
İktidar yenir mi, giyilir mi?

Öteden beri toplumbilimciler, aydınlar bilimsel yazıları söyleşileriyle özgür kürsülerde... Akla, bilime tutunanlar için belge bilgi kitaplar çuvallar dolusu...

Devamını Oku
29.05.2025
Canım öğretmenim...

Yetmişi yarıladım, onları hiç unutmadım.

Devamını Oku
15.05.2025
Dil kiri...

Dil kiri...

Devamını Oku
01.05.2025
Çocuklarımız...

Çocuklarımız...

Devamını Oku
17.04.2025
Bu bahar, başka bahar...

Bu bahar, başka bahar...

Devamını Oku
03.04.2025
Delikanlıyız!

Delikanlıyız!

Devamını Oku
20.03.2025
Kalem oynatmak...

Kalem oynatmak...

Devamını Oku
06.03.2025
Düşünce özgürlüğü mü?

Düşünce özgürlüğü mü?

Devamını Oku
20.02.2025
Dilim seni...

Dilim seni...

Devamını Oku
06.02.2025
Uğur Mumcu’yu dinleyelim...

Devlet çökertilince!

Devamını Oku
23.01.2025
Nâzım Hikmet 123 yaşında

Nâzım Hikmet 123 yaşında

Devamını Oku
09.01.2025
Bu yıl yenisi gelir mi?

Bu yıl yenisi gelir mi?

Devamını Oku
26.12.2024
Bağışlayabilir miyiz?

Bağışlayabilir miyiz?

Devamını Oku
12.12.2024
‘Kadim yalanlar...’

‘Kadim yalanlar...’

Devamını Oku
28.11.2024
Kötünün kötüsü...

Kötünün kötüsü...

Devamını Oku
14.11.2024
Cumhuriyet sonsuza dek yaşayacak!

Cumhuriyet sonsuza dek yaşayacak!

Devamını Oku
31.10.2024
İş işten geçmeden

İş işten geçmeden

Devamını Oku
17.10.2024
Dil Devrimi 92 yaşında

Dil Devrimi 92 yaşında

Devamını Oku
03.10.2024
Narinler, Sılalar...

Narinler, Sılalar...

Devamını Oku
19.09.2024
Bir kendimiz sevemedik

Bir kendimiz sevemedik

Devamını Oku
05.09.2024
Konuşmalıyız!

Konuşmalıyız!

Devamını Oku
22.08.2024
Düşünce özgürlüğü mü?

Düşünce özgürlüğü mü?

Devamını Oku
08.08.2024
Kuş uykusu bitti!

Kuş uykusu bitti!

Devamını Oku
25.07.2024
Atatürk’ün Türk Dil Kurumu 92 yaşında

Atatürk’ün Türk Dil Kurumu 92 yaşında

Devamını Oku
11.07.2024
Dilinizi eşekarısı...

Dilinizi eşekarısı...

Devamını Oku
27.06.2024
Tek sorun tabelalar mı?

Tek sorun tabelalar mı?

Devamını Oku
13.06.2024
Gençlerin ‘müfredat’ı

Gençlerin ‘müfredat’ı

Devamını Oku
30.05.2024