Hangi yerli malı...
Sevgi Özel
Son Köşe Yazıları

Hangi yerli malı...

25.12.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Bizim kuşak cumhuriyet devrimlerinin ışığında ulusal bayramları coşkuyla yerli malı haftalarını olanaksızı olanaklı kılarak kutlayan Atatürk Türkiyesine doğmuştu. Biz büyürken laik eğitimle, Atatürk’le, devrimlerle hesaplaşan, devrimlerden ödün veren... Kimi, “ince demokrasiye paydos” diyen, çoğu kurmaca “ileri demokrasi”yi ağzına gözüne bulaştıran onlarca iktidar geldi geçti. Gündemi saat başı değişen Türkiye’de bir yanda laik cumhuriyete ve devrimlere inanan, ussal ve bilimsel olandan başka doğru tanımayanlar... Öte yanda laik cumhuriyetle ve devrimlerle kavgalı karşıdevrimin çocukları da büyüyordu.

1950’ler biterken ilkokulluyduk. Bütün okulların kitaplık kolu vardı. Boynumuza bir kumbara asar, Kızılay’a bağış rozetleri satarak kasaba kent sokaklarında yarışırdık. Öğretmen(ler) imiz, yerli malı haftalarını bizimle yaşardı. Atatürk’ün, İsmet İnönü’nün, ekonomik bağımsızlığımızın korunması için hem çok üretken hem çok tutumlu olmamızı istediklerini çocukken öğrenmiştik.

1930’lardan 60’lara dek yerli malı haftaları toplumca içselleştirilmişti. Kentlerde köylerde yerli sebze meyveler, halılar, kumaşlarla sergiler açılıyor, vitrinler, yarışmalar düzenleniyor... Çiftçiler, römorklara yükledikleri ürünleri dağıta dağıta dolaşıyorlardı. Şiirler şarkılar söyleyerek, dans ederek, koşarak yarışarak yerli malının öneminin içselleştirirken... Okulda arkadaşlarımızın sırasını boş bırakmaz... Ev börek çöreklerini, meyveleri, kuruyemişi paylaşırken... Okula fincan, peçete, kesmeşekerle gider olduk. ABD’den gelen toz kazanlarda eritiliyor, bu karışım bize “süt” diye içiriliyor, lastik gibi sarı peynirler dayatılıyordu. Yoksullaşan ailelerin süte peynire uzaklaştığı döneme girilirken yoksula, “Zeytin peynir yesin” aklı veren de çoktu. Toplum değişiyordu.

Ülke hızla değişiyordu. Süttozunun, naylonun, plastiğin, sanayağının, milengazın peşinden ABD’li barış gönüllüleri okullara dalmıştı. Sınıfın çalışkanı ırmaklarının debisinden madenlerinin tonajına dek ABD’yi sular seller gibi anlatınca barış gönüllüsü,İstilaya mı geleceksiniz?” diye diklenmişti. Kendi coğrafyasını öğrenemeyen yurdum insanı, 1950’deki iktidarın ABD’ye ödünleri sonucu devlete borçlandığını, tarımdan koptuğunu göremiyordu. “Yerli malı yurdun malı herkes bunu kullanmalı” savı afişlerde kalıyor... “Küçük Amerika olacağız” düşü kuranlarla “yerli” olandan uzaklaşıyorduk.

Yerli malı haftası, “Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası” adıyla kutlanır gibi yapılıyordu. Ege’nin zeytini, inciri... Karadeniz’in fındığı, Akdeniz’in portakalı emekle üretiliyor... Ancak hiç kimsenin usuna 2000’lerin ilk çeyreğinde yerli üretime bu denli yabancılaşacağımız... Yerli malı haftalarında çocukların masasına bir avuç fındık, iki portakal... Okullarına bir kalıp yerli sabun, bir bardak yerli süt koyamaz olacağımız gelmiyordu.

Fındık portakal olmasa, ne gam... 2025’in yerli malı haftasında birçok okulda... Meclis kreşinde bile 2-6 yaş arasındaki çocuklara “Silahlı İnsansız Hava Aracı (SİHA)” tanıtılarak... “Yerli silahların savaştaki etkisi ve yol açtığı şiddet yüceltilerek anlatıldı...”

Adıyaman’da öğrencilerin katıldığı etkinliklerde, “...din görevlilerinin okullara girmesini sağlayan ÇEDES programı kapsamında... ‘Gençlik Buluşması’ adı altında öğrenciler kentteki Meydan Camisinde bir araya getirildi. ‘Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin önemi konuşuldu...”

“Yerli Malı Haftasında büyük dönüşüm: Kuruyemiş kek çocukları gitti! Altay, Togg, Kızılelma çocukları geldi...”

Okul, çocuk, silah... Akıl akıl, gel MEB’ye takıl...

İlgili Konular: #Yerli Malı

Yazarın Son Yazıları

Hangi yerli malı...

Bizim kuşak cumhuriyet devrimlerinin ışığında ulusal bayramları coşkuyla yerli malı haftalarını olanaksızı olanaklı kılarak kutlayan Atatürk Türkiyesine doğmuştu

Devamını Oku
25.12.2025
‘Basmak’tan basın...

Bilgisayarlı, cepli bu yüzyılda...

Devamını Oku
11.12.2025
Gözlüye gizli yoktur...

Cumhuriyetin 102’nci yaşını, “Atatürk ilke inkılapları”nı yaşamıyla özdeşleştiren on binler kutladı.

Devamını Oku
27.11.2025
Atatürksüz olmaz!

Ulusun, çocuklarımızın Atatürk’ü sevmesini...

Devamını Oku
13.11.2025
Harf Devrimi 97 yaşında...

Ortak dilimiz Türkçe siyasal tartışmaların öznesi...

Devamını Oku
30.10.2025
Gerilim, gerginlik...

Kim gerilim içinde olmak, gerginlik yaratmak ister?

Devamını Oku
16.10.2025
Dünya bir, işin bin...

26 Eylül 1972’deki Dil Bayramını, Divanü Lûgatit-Türk’ün yazılışının 900. yıldönümünü dünyaca tanınmış 45 Türkbilimciyle kutlamıştık.

Devamını Oku
02.10.2025
MEB, 105 yaşında...

Bilip de bilmezden gelenlere...

Devamını Oku
18.09.2025
Eğitmeme sistemi...

Okulların açılacağı bugünlerde her alan savruluyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Karanlıkta boy veren, karanlıkta kalır...

Yakın geçmişte Atatürk’e sözle saldıran, baltayla anıtlarını kırmaya kalkışanlara...

Devamını Oku
21.08.2025
Hangi düşünce özgürlüğü?

Bu başlığı 2010’da kullanmış, birkaç ay önce benzer başlıkla ve kimbilir kaçıncı kez sormuştum.

Devamını Oku
07.08.2025
Ah kitap, vah eğitim...

Ay, kim bunlar, nerenin yandaşları... Niçin bas bas bağırıyorlar...

Devamını Oku
24.07.2025
Okuryazarlık...

Yazar kim, okur kim? “Okur” da “yazar” da aydınlanmaya ışık tutandır...

Devamını Oku
10.07.2025
Kitapsız dinlenceler

Yaz geldi. Dinlenmek, çalışanın çalışmayanın en temel hakkı...

Devamını Oku
26.06.2025
Yanaşma yandaş...

Elli yıldır siyasetçilerin, toplumun gözü önündekilerin kullandığı dili izliyorum.

Devamını Oku
12.06.2025
İktidar yenir mi, giyilir mi?

Öteden beri toplumbilimciler, aydınlar bilimsel yazıları söyleşileriyle özgür kürsülerde... Akla, bilime tutunanlar için belge bilgi kitaplar çuvallar dolusu...

Devamını Oku
29.05.2025
Canım öğretmenim...

Yetmişi yarıladım, onları hiç unutmadım.

Devamını Oku
15.05.2025
Dil kiri...

Dil kiri...

Devamını Oku
01.05.2025
Çocuklarımız...

Çocuklarımız...

Devamını Oku
17.04.2025
Bu bahar, başka bahar...

Bu bahar, başka bahar...

Devamını Oku
03.04.2025
Delikanlıyız!

Delikanlıyız!

Devamını Oku
20.03.2025
Kalem oynatmak...

Kalem oynatmak...

Devamını Oku
06.03.2025
Düşünce özgürlüğü mü?

Düşünce özgürlüğü mü?

Devamını Oku
20.02.2025
Dilim seni...

Dilim seni...

Devamını Oku
06.02.2025
Uğur Mumcu’yu dinleyelim...

Devlet çökertilince!

Devamını Oku
23.01.2025
Nâzım Hikmet 123 yaşında

Nâzım Hikmet 123 yaşında

Devamını Oku
09.01.2025
Bu yıl yenisi gelir mi?

Bu yıl yenisi gelir mi?

Devamını Oku
26.12.2024
Bağışlayabilir miyiz?

Bağışlayabilir miyiz?

Devamını Oku
12.12.2024
‘Kadim yalanlar...’

‘Kadim yalanlar...’

Devamını Oku
28.11.2024
Kötünün kötüsü...

Kötünün kötüsü...

Devamını Oku
14.11.2024
Cumhuriyet sonsuza dek yaşayacak!

Cumhuriyet sonsuza dek yaşayacak!

Devamını Oku
31.10.2024
İş işten geçmeden

İş işten geçmeden

Devamını Oku
17.10.2024
Dil Devrimi 92 yaşında

Dil Devrimi 92 yaşında

Devamını Oku
03.10.2024
Narinler, Sılalar...

Narinler, Sılalar...

Devamını Oku
19.09.2024
Bir kendimiz sevemedik

Bir kendimiz sevemedik

Devamını Oku
05.09.2024
Konuşmalıyız!

Konuşmalıyız!

Devamını Oku
22.08.2024
Düşünce özgürlüğü mü?

Düşünce özgürlüğü mü?

Devamını Oku
08.08.2024
Kuş uykusu bitti!

Kuş uykusu bitti!

Devamını Oku
25.07.2024
Atatürk’ün Türk Dil Kurumu 92 yaşında

Atatürk’ün Türk Dil Kurumu 92 yaşında

Devamını Oku
11.07.2024
Dilinizi eşekarısı...

Dilinizi eşekarısı...

Devamını Oku
27.06.2024