Türkiyeliler Mülkiyeliler
Özdemir İnce
Son Köşe Yazıları

Türkiyeliler Mülkiyeliler

15.04.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Daha önceki yazılarımda sözünü ettiğim 2. Cumhuriyet Tartışmaları1 adlı kitaba başvurmaya devam ediyorum. Kitabı hazırlayanlar dönemin R.T. Erdoğan’ına soruyorlar:

-Peki son olarak konu dağılacak ama demokrasi ve İslam hukuku noktasında bir şeyler sormak istiyorum. İnsanların benimsedikleri hukuk anlayışını terk etmek gibi bir şansları var mı?

R.T. Erdoğan: Biz Türkiyelilere ve insanlığa diyoruz ki bu konuda gerek teorik gerekse pratik referanslarımız sayılamayacak kadar çoktur. Uzun sayılacak bir süredir Müslümanlar bir Fetret Devri yaşamışlardı. Bu nedenle Müslümanlar inançlarını, düşüncelerini çağın diline uygun bir söylemle ve çağdaş bir insanın algılayabileceği bir biçimde ortaya koyamamışlardır. Buna belki de iç fetretten daha çok dış dayatmalar, tuzaklar, hileler etkili olmuştur. Burada sırf Müslümanlara reva görülenleri hatırlatmak yeterlidir: İstiklal Mahkemeleri vasıtası ile kurulan dar ağaçlarında kimlerin ve hangi suçlamayla idam edildiğini nasıl izah edecekler? Tevhidi Tedrisat Kanunu nelerin önünü tıkamak, nelerin önünü açmak içindi? Harf İnkılabı vasıtası ile bir ülkenin tamamının bir anda sıfır okuryazar seviyesine indirgenmesi kimlere yaramıştır? Bir fazilet rejimi olarak takdim edilen demokrasinin ana özelliği çoğunluğu elde etmektir. Yani yüzde 51, yüzde 49’a tahakküm eder. Oysa bize göre yüzde 99’un, yüzde 1 üzerinde dahi tahakküm kurma hakkı yoktur. Bir ferdin dahi bir ülke menfaati için hakları elinden alınamaz. Bizim geçmişimiz bunun referansları ile doludur.

***

R.T. Erdoğan’ın okuduğunuz yanıtının cevabı kocaman bir kitap olur ama kalan bölüme sığdırmak zorundayım. Coğrafi, tarihi ve hukuki anlamda Türkiye’de vatandaş olarak yaşayanlara Türk adı verilir. Tıpkı Fransa’da yaşayanlara Fransız denmesi gibi. Dense dense Türkiye’de uzun süredir yaşayan ama bir başka ülkenin vatandaşı olan insanlara Türkiyeli denebilir.

Ama Erdoğan “Biz Türkiyeliler” dediğine göre “Biz Türkler” demek istemiyor. Genç R.T. Erdoğan kendini Türk saymamakta ve bu nedenle 1993 yılında ve 32 yaşında, “Biz Türkiyeliler” demekte. Buna göre, şimdi, kendisi Türklerin mi yoksa Türkiyelilerin mi cumhurbaşkanı? Geçmişinde bu türden tutarsızlıkları olan birine nasıl güven duyulur?

Harf Devrimi ve Öğrenim Birliği Yasası (Tevhidi Tedrisat Kanunu) konusunda verdiği yanıt dönemin Cumhuriyet ve devrimlerine karşıt dinci yobazlara özgü bir tepki. Öğrenim Birliği Yasası ile medreseler kaldırıldı ve Türkiye Cumhuriyeti sınırları içindeki bütün okullar, 2 Mart 1926 günü çıkan yasa ile Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlandı. Böylece okulların tek çatı altında toplanması ve eğitim öğretimin ulusal bir kimlik ve nitelik kazanması sağlandı.

“Harf İnkılabı vasıtası ile bir ülkenin tamamının bir anda sıfır okuryazar seviyesine indirgenmesi kimlere yaramıştır?” diye soruyor. “Eskimolara yaramıştır” diye alay edilecek bir soru. Yahu kardeşim, sanki Türkiye nüfusunun tamamı okuryazarmış gibi isyan ediyorsun, oysa Harf Devrimi yapılmadan sadece bir yıl önce bütün memleketin ilk nüfus sayımı yapılmıştır. 1927’de yapılan nüfus sayımında Türkiye’deki yetişkin nüfusun (7 yaş ve üzeri) yüzde 10.5’inin okuma yazma bildiği saptanmıştır. Erkeklerin yüzde 17.4’ü ve kadınların yüzde 4.6’sı okuma yazma bilmektedir. Demek ki nüfusun yüzde 89.5’i okuma yazma bilmemekte. Bu nasıl toplama-çıkarma hesabı? Ayrıca şunu da ekleyelim ki Arapça yazım Türk diline uygun değildir. Yahya Kemal eski Arap harfleriyle yazmayı yedi yılda öğrenememiş, bu nedenle babası “modern” okula yazdırmak zorunda kalmış. Ben fakir Türk alfabesiyle okuyup yazmayı bir haftada öğrendim.

R.T. Erdoğan’ın Cumhuriyeti neden sevmediğinin yanıtını arayanlar yukarıdaki cevabında bulabilirler. Ayrıca, demokrasilerde yüzde 51’in yüzde 49’a tahakküm (baskı, zorbalık) ettiğini söylüyor ki tahakküm yönetmek anlamına gelmez.

1 Metin Sever&Cem Dizdar, 2. Cumhuriyet Tartışmaları, Başak Yayınları, 1993, s.432.

Yazarın Son Yazıları

Kürtçe anadilde öğretim mi?

Değerli okur(lar) 23 Aralık 2025 günü “DEM’in isterim de isterimleri” adlı yazımı okudunuz.

Devamını Oku
26.12.2025
DEM’in isterim de isterimleri...

Basında yer alan en önemli ortak haber: Öcalan için “özgürlük” talebi; MHP lideri Devlet Bahçeli’nin açıklamalarıyla başlayan “terörsüz Türkiye” sürecinde DEM Parti de TBMM’deki komisyona raporunu sundu.

Devamını Oku
23.12.2025
Devri sabık yaratmak (2)

Cumhuriyet Halk Partisi genel başkanı genç Özgür Özel’in, Çatalca’daki açık hava konuşmasında, “coşkun kalabalığa seslenirken” rütbeleri sökülerek TSK’den atılan teğmenler hakkında “Teğmenlere rütbelerini takacağız” dediğini televizyonda duyunca şimdi yazdığım gibi “Aferin aslanım” dedim ve alkışladım.

Devamını Oku
21.12.2025
Gunnamak

“Doğurganlık hızı felaket!” Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan, Saray’da yapılan Aile ve Kültür-Sanat Sempozyumu’nda, doğurganlık hızının “felaket düzeyine indiğini” söylemiş.

Devamını Oku
19.12.2025
Atatürk’ü örnek verip...

1 Ekim 2025 günkü Sözcü gazetesinin 11. sayfasında şöyle bir haber yayımlandı:

Devamını Oku
16.12.2025
Piliç değil bilinç

İnsanın kendisine sorduğu “Ben kimim” sorusu ve bir sorgulayıcının ona sorduğu “Sen kimsin” sorusu, gerçek anlamda, o kişiye varlığının adresini sormaktan başka bir şey değildir.

Devamını Oku
14.12.2025
MHP’li Semih Yalçın’a cevap

7 Aralık 2025 günü yayımlanan ve MHP’nin siyaset dağarı ile tarzını tasvir ettiğim “Vehim denen şey” başlıklı yazıma partinin genel başkan yardımcısı ve yazıda adı geçen kişinin (Semih Yalçın) tepki göstereceğini kuşkusuz tahmin ediyordum.

Devamını Oku
12.12.2025
Tek parti=Cumhuriyet

Tarih cahilleri ve tarih inkârcıları için bir kez daha okunması için dökümlü bir şekilde ve tekrar yazıyorum:

Devamını Oku
09.12.2025
Vehim denen şey

1. Gerçekte var olmayan fakat var olduğu sanılan, varmış gibi tasarlanan düşünce ve zan.

Devamını Oku
07.12.2025
Ekümeniklik mavalı

Şu kavanoz kıçlı dünyada her nesnenin, olgu ve olayın bir tanımı vardır.

Devamını Oku
05.12.2025
Kürtçe güçlendirilecekmiş...

Kürtçe güçlendirilecekmiş, hatta kalıcılaştırılacakmış.

Devamını Oku
02.12.2025
30 Kasım 2007

Gelecek yıllarda adını sık sık anmak zorunda kalacağımız Prof. Dr. Engin Arık (14 Ekim 1948) 30 Kasım 2007 günü (nedeni kuşkulu) bir uçak kazasında ekibiyle birlikte aramızdan ayrılmıştı.

Devamını Oku
30.11.2025
3 Kasım 2002’yi hatırlamak!

3 Kasım 2002 günü olanı, olanları aramızdan kaç kişi anımsamakta?

Devamını Oku
28.11.2025
Eski defterler...

Eski defterler son derece önemlidir.

Devamını Oku
25.11.2025
AKP’yi iktidara getiren seçim

1 Kasım 2002 günü “İki gün sonra 3 Kasım 2002” başlığıyla Hürriyet gazetesinin Avrupa baskısında...

Devamını Oku
23.11.2025
Devri sabık yaratmak

Devri sabık yaratmak, Türkiye siyasi tarihinde yeni gelen yönetimin/iktidarın, kendinden önceki dönemi sorgulaması, hesap sorması vb. anlamında kullanılan ifadedir.

Devamını Oku
21.11.2025
Toplu iğne ve nankörlük

Basında yer alan haberlere göre, Cumhuriyetin kuruluşunun 102. yıldönümü münasebetiyle savunma sanayisindeki gelişmeleri anlatan AKP genel başkanı ve Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan, “Dünya genelinde satılan her 100 İHA’dan 65’ini biz tedarik ettik, 180 ülkeye ürün ihraç ettik. Sizleri 25 yıl geriye götürmek istiyorum, ülkemizde bir toplu iğne üretebiliyor muyduk” demiş.

Devamını Oku
18.11.2025
‘Entel-dantel Özdemir Bey’in itirazı

“Eşit anayasal vatandaşlık...

Devamını Oku
16.11.2025
Bir veda için adagio*

Değerli okurlar, bir terslik yüzünden 28 Mart 2025 günü yayımlanan bu yazıyı bir kez daha okumak zorunda bıraktığım için lütfen bağışlayın beni.

Devamını Oku
14.11.2025
Karakuşi siyaset

Kuzey Kıbrıs’ta cumhurbaşkanlığı seçimini ana muhalefetin adayı Tufan Erhürman’ın kazanmasının ardından, genel kanıya göre, MHP lideri Devlet Bahçeli önemli bir açıklama yaptı.

Devamını Oku
11.11.2025
İşin aslı

Kürtçülerin, Türkiye’nin demokrasi bağlamında atacağı ilk adımın “ilkokuldan üniversiteye Kürtçe anadilde öğrenim hakkının anayasada yer alması talebinin yerine getirilmesi” olduğunu biliyoruz.

Devamını Oku
09.11.2025
Bir kez daha emriniz olur!

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Devlet Bahçeli’nin “terörsüz Türkiye” süreciyle ilgili olarak düşüncelerini eleştiriyor.

Devamını Oku
07.11.2025
Kurtarıcının adı toryum (3)

CERN’in (European Center for Nuclear Research-Avrupa Parçacık Fiziği Araştırma Merkesi) evrenin oluşumuyla ilgili olarak yapmaya başladığı deney Türkiye’yi birden bilim dünyasının göbeğine getirdi.

Devamını Oku
02.11.2025
Kurtarıcının adı toryum (2)

Özdemir İnce: Uranyum bu kadar belalı bir madde, tehlikeli, radyasyon yayıyor.

Devamını Oku
31.10.2025
Dreyfus A la Turca

Hüseyin Gün 4 Temmuz 2025 günü tutuklandığına göre işlem çok daha önce başlamış olmalı. Demek ki Merdan Yanardağ’ın casusluğu (!) o günden çok daha önce belli olmuş olmalı. Öyle değil mi? Gecikme operasyon icabı mı aceba? Yoksa kerrat cetvelini (çarpım tablosunu) bilmeyen kasap hali mi?

Devamını Oku
28.10.2025
Kurtarıcının adı toryum (1)

21 Ekim 2025 Salı günü yayımlanan “Toryum dedikleri şey” başlıklı yazımla “toryum” adlı ender elementle tanıştınız.

Devamını Oku
26.10.2025
Bir kez daha toryum denen mucize

Gazetelerde, kitaplarımda yayımlanmamış yazı(lar) da var zulada.

Devamını Oku
24.10.2025
Toryum dedikleri şey

Ülkemizde edebiyattan en ince bilimlere kadar tuhaf bir alışkanlık vardır.

Devamını Oku
21.10.2025
Dilini eşek arısı soksun!

Eşek arısının nasıl soktuğunu çok iyi bilirim.

Devamını Oku
19.10.2025
UYANIN

Uyanın, uyanın artık, ey yitik insanlar!

Devamını Oku
17.10.2025
Yerçekimi

Yerçekimi denen şeyi ben bulmadığım için ortak mal Vikipedi’ye başvurarak tanımını bilginize sunuyorum.

Devamını Oku
14.10.2025
Sorumluluk

Biraz önce en küçük kardeşim Bülent telefon etti.

Devamını Oku
12.10.2025
Comandante Che Guevara

Deniz kıyısına oturup da denize girmediğim, içki içtiğim günler.

Devamını Oku
10.10.2025
Sisifos olarak

Okuyacağınız yazı 6 Eylül 2020 günü gazetemizde yayımlanmış.

Devamını Oku
07.10.2025
Gündelik hayat ve kuralları

Uzun süredir, gündelik hayatın türlüsüyle, sağlık işleriyle, bilgisayarımla, internetle, telefon santralcılarıyla, sekreterlerle başım hiç de hoş değil.

Devamını Oku
05.10.2025
Yürrü kerreste müdürü

Mersin’de, çocukluğumda, o zamanlar adı Bozkurt olan caddenin üzerindeki Büyük Çıkmaz Sokak’ta (artık çıkmaz değil) otururduk.

Devamını Oku
03.10.2025
Düşman bile yapmaz

Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, doğal zenginlikleri ve tarihi mirasıyla dünya çapında ilgi gören Muğla’nın, rant uğruna tehdit altında olduğunu söyledi.

Devamını Oku
30.09.2025
Müslüman birey yoktur*

Defterlerimden birine yazdığım ancak kaynağını yazmayı ihmal ettiğim alıntı şöyle...

Devamını Oku
28.09.2025
Zırva tevil götürmez (2)

Zırvalıkla ilgili ilk yazıyı 29 Ağustos 2025 günlü Cumhuriyet gazetemizde yayımlamıştım.

Devamını Oku
26.09.2025
RTE ne yapmak istiyor?

Basından bir haber: “Kabine toplantısı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Beştepe’deki sarayında toplandı. Saat 14.30 sıralarında başlayan ve iki saat süren toplantıda, PKK’nin sembolik silah bırakma töreni ve Meclis’te komisyon kurulması çalışmalarıyla devam eden süreç, orman yangınları ve Gazze gibi başlıklar görüşüldü. Toplantının ardından konuşan Erdoğan, CHP’ye seslenerek ‘Siyasette pek çok şeyin kazası olur ama süreci yokuşa sürmenin affı olmaz. Süreç, özellikle ana muhalefet partisi için geçmiş günahlarına kefaret olabilecek bulunmaz bir fırsattır’ dedi.”

Devamını Oku
23.09.2025