Kayyuma karşı halk, partisiyle direniyor!

Kayyuma karşı halk, partisiyle direniyor!

04.09.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Bunu da gördük. 

CHP’den 1,5 yıl önce istifa etmiş olan Gürsel Tekin, Özgür Çelik yerine İstanbul il başkanlığına kayyum olarak atamışlar. Yandaş medyada gördüm ki, “CHP’yi, CHP’liler yönetecek” demiş. Ama işin acı tarafı kendisi CHP’li değil… İstifasını bilen biri olarak, bu demecine çok şaşırdım.

İktidar, kendisine ait olmayan belediyelerin başkanlarını sırayla hapse attı. Gücünün yettiği yerlerde de bazılarını transfer etti. Büyük plan çerçevesinde CHP’nin “yapı söküm” işlemi son hızla ilerlerken, İstanbul Kongresi’nin iptali önümüze geldi. Gündem yorumlarla doldu: “Kongre iptal, demek ki delegeler iptal, demek ki kurultay iptal, demek ki CHP yönetimi iptal, demek ki genel başkan iptal!” İktidar sevici medya ve hukuk birimlerinin aceleciliğine hayranım. 

Ankara Barosu hatırlatmış yasaları: “Asliye Hukuk Mahkemeleri, siyasi parti kongrelerine ilişkin karar vermeye yetkili değildir. Siyasi Partiler Kanunu’nun 21. maddesi uyarınca kongreler İlçe Seçim Kurulu Hakimi gözetiminde yapılır ve verilen kararlar kesindir. Söz konusu kararlar, yalnızca Anayasa’nın 79. maddesi uyarınca Yüksek Seçim Kurulu tarafından kaldırılabilir. Bu çerçevede Asliye Hukuk Mahkemeleri’nin verdiği iptal kararları açık bir görev gaspıdır ve yok hükmündedir. Yargının siyasetin baskısı altında parti iradesine müdahale etmesi, hukuk devletini yok etmekte ve demokrasiyi ağır biçimde yaralamaktadır.”

Bu olay hukuksuz. Bu tip olaylarda geriye dönük işlem mümkün olsa, mühürsüz oy çuvallarının sayılmasıyla oluşan 2017 Referandum sonuçları geçersiz olur ve bugünkü rejim çöker. Seçimlere itirazın bir süresi vardır o süre geçtikten sonra sonuçlar resmi olur. YSK’nın varlığını inkar etmek anlamına gelen bu karar, ülkenin yasalarını, rejimini, anayasasını hiçe sayan bir kin operasyonunun sonucudur. 

AKP, İmamoğlu’nun adaylarını dört kere yenerek İstanbul’u almasını ve Türkiye genelinde de birçok belediyenin CHP’ye geçmesini bir türlü hazmedemedi. Bunu, sona ermekte olan iktidarlarının kaçınılmaz kanıtı olarak gördü. Birkaç ay önce Kurultay için ortaya atılan “mutlak butlan” iddiası, bu sefer İstanbul Kongresi ile ilgili bir davaya uzanınca malum kadrolar CHP’den bu yöntemle kurtulacaklarına inandılar. 

İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve Genel Başkan Özgür Özel’in salı akşamüstü birbiri peşi sıra verdikleri tepkiler dört dörtlüktü. CHP bu hukuk dışı girişimi hiç üzerine alınmadı ve “yola devam ediyoruz” dedi. Özel, aynı günün akşamında demokrasi tarihimize geçen sözler söyledi. Öncelikle son derece netti: “Kayyum olarak atanan biri olarak Gürsel Tekin’in ne söylediğinin hiçbir önemi yoktur. Zaten kayyum atandığı an (kendisi istifa ettiğini unuttuysa) biz kendisini ihraç ediyoruz. Kayyum atanan herkesi anında partiden atarız. CHP’nin seçmediği hiç kimse il başkanlığımıza giremez.” Özel daha sonra yine İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı’na yönelik itiraz edilemez bir tespit yaptı: “Daha ortada iddianame yok, sen yüzyılın en büyük yolsuzluk dosyası diyorsun. Daha iddianame yazılmamışken, sanki hakim karar açıklıyor gibi bunları söyleyebiliyorsun bu tamamen hukuksuz bir tavır.”

Farz edelim, Fenerbahçe veya Galatasaray’dan biri rakibinin kendisine karşı hangi kadroyla çıkacağını belirliyor ve korktuğu futbolculara da yasaklar koyuyor. AKP’nin yapmaya çalıştığı bu. Rakipsiz bir demokrasi, İmamoğlusuz bir CHP -ki o da zaten tehlikeli… 

Orta Doğu ülkelerinde gücü ve silahı eline geçiren nasıl ülkenin rejimini kendi kafasına göre tasarlamaya girişiyorsa, ne acıdır ki bu iktidar da yasaları kendi çıkarlarına göre değerlendirip her gün yeni icatlarla, önünde hiçbir engelin bulunmadığı bir dünya hedefliyor. Bu uğurda önce güçler ayrılığını yok eden AKP, yalnız tek adam rejimine geçmekte kalmadı, bunun da ötesinde tek adam rejiminin normalde bağlı olduğu yasa ve prosedürleri de altüst ederek her sabah işlerine yarayan günlük hikayeler yazmaya başladı. Sonuçta, bağlı olduğu uluslararası anlaşmalar ve kurumlar sebebiyle açıkça “demokrasiyi yok sayıyoruz” denilemediği için, hayallerindeki dünyayı var olan yazılı sistemimizin içine oturtmaya çalışırken ortaya her türlü hukuk garabetini atıyorlar.

HUKUKİ SALDIRI SÜRERSE CHP MASADAN KALKMALI 

Özgür Özel’in 19 Mart’tan bugüne kadar gösterdiği performans tarihidir, takdire şayandır. Özel, asil ve cesur duruşuyla sadece CHP örgütüne değil tüm muhalefete ve halkımıza güven vermektedir. Yalnız kendisinden rica ettiğim bir konu var, şayet bu yaşanan hukuki saldırı önümüzdeki günlerde sürerse CHP’nin derhal Ankara’daki o komisyon masasından kalkması lazım. Hele ki bu son olaydan sonra, CHP’nin adında “demokrasi” geçen o masada oturması kendi değerleriyle ve varlığıyla alay edilmesine çanak tutmak olur. Demokrasinin fiili olarak rafa kalktığı bir ortamda o komisyonu işler gibi göstermek her kökenden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarıyla alay etmekle eşdeğerdir. Artık Büyük Orta Doğu Projesi’ne hizmet komisyon masasından başka bir şey değildir.  CHP bunu çok rahat anlatır ve hiçbir Kürt vatandaşımız o masadan ayrıldı diye CHP’ye kızmaz. DEM’in hala o masada olmasına ise artık pek şaşırmıyorum, ama “pes!” diyorum. Lütfen bir daha demokrasiden bahsetmesinler.

Özgür Özel net olarak “Bu kararı tanımıyoruz” demesine rağmen, basındaki bazı arkadaşlarımızın bu darbe gerçekleşmiş gibi davranması ve olası olaylar hakkında yaptıkları yorumlar bu senaryoların sahiplerine yaramaktadır; lütfen bundan kaçının.  

Özel’in, halkların her türlü darbeye karşı direnme hakkı olduğunu hatırlatması en önemli noktaydı. Bu ülkenin kurucu partisi olan CHP’ye yönelik her türlü saldırı, halkın kendisine yapılmış sayılır. Halk, özgür iradesine saldırılmasına izin vermez. Dolayısıyla Özel’in bu hatırlatması yerindedir ve tarihidir. Hiç kimse, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının boynuna tasma takabileceğini sanmasın. Bu onurlu halk, tarihte de daima haklarına sahip çıkmayı bilmiştir. 

Gürsel Tekin’e gelince, partiden istifa etmiş olan ve dünden itibaren partiden ihracı kesinleşen birinin kendisini CHP İl Başkanlığı’na atanmış kayyum zannetmesi, doktorları ilgilendiren bir vakadır. CHP’den istifa etmiş birinin de kimsenin kendisinin parti aidiyetini tartışamayacağını söylemesi ise mizah dergilerini ilgilendirir. Bu arada bir şeyi de söylemeden edemeyeceğim. Özlem Çerçioğlu CHP’yi bırakıp cumhurbaşkanının himayesine girdiğini söylediği gün, gözümde zaten yerle bir olmuştu. Tekin ise, siyasette bundan sonra da göremeyeceğimizi sandığım bir yeni seviye kaybını yaşatabildi. Çerçioğlu’nu bile sollamayı başardı.

Yazarın Son Yazıları

CHP kurultayı: Kazananlar ve kaybedenler

1970’lerde, İstanbul’da Tenis Eskrim Dağcılık Kulübü’nde eski şampiyonlarımızdan Fehmi Kızıl vardı.

Devamını Oku
04.12.2025
CHP kurultayı demokrasiyi aydınlatacak!

CHP kurultayı, bu hafta sonu her zamanki gibi büyük bir medya ilgisi altında yaşanacak.

Devamını Oku
27.11.2025
Mustafa Kemal’i hazmedemeyen solcular!

İddianame açıklaması yüzünden geçen hafta yazamadığım konuya hemen giriyorum.

Devamını Oku
20.11.2025
İddianame ve kritik yönlendirme

Pek de sürpriz olmadı.

Devamını Oku
13.11.2025
Sahte dünyalar kuşatması

Paranın sahtesi vardır, kalpazanlar basar.

Devamını Oku
06.11.2025
Cumhuriyet, iki kahraman ve yarınlar

Dün Cumhuriyet Bayramımızı kutladık.

Devamını Oku
30.10.2025
CHP davasına dikkat!

Siyaset, insanların daha iyi yaşaması için yapılır, dünyanın neresinde olursa olsun.

Devamını Oku
23.10.2025
Yok olan Nobeller ve edepler

Trump bozulmuş, “Nasıl olur da Nobel Barış Ödülü bana verilmez?!” “Ben yedi savaş durdurdum, gidip hiçbir şeyi yapamamış birine verecekler o ödülü” deyip duruyordu.

Devamını Oku
16.10.2025
Özel-Bahçeli düellosu, cevapsız sorular

Sinan Ateş cinayetinin dumanı tütmeye devam ederken bu cinayetin bir numaralı sanığı 90’lı yılları anımsatan bir şekilde güpegündüz öldürüldü.

Devamını Oku
09.10.2025
‘Bombalı Nobel’ ve barış!

Bugünlerde, Trump ve Netanyahu’nun anlaşarak Ortadoğu’ya ve Filistin’e dayattıkları yeni düzenin ve “sözde” barışın hangi hızda yaşama geçip geçemeyeceğini öğreneceğiz, tabii yeni sürprizlerle karşılaşmazsak...

Devamını Oku
02.10.2025
Fenerbahçe, Türkiye ve demokrasi dersi!

Fenerbahçe Spor Kulübü’nde nöbet değişimi oldu.

Devamını Oku
25.09.2025
Misyonlarını tamamlayamayan kayyumlar!

Daha iki yıl önce kazanması için elimizden geleni yaptığımız, uğruna 24 saat koşturduğumuz Kılıçdaroğlu’nun, o gece kendisine umut bağlayan milyonların neredeyse tamamını karşısına alacak pasif duruşu ve agresif sessizliğiyle, Vito’larına binip kaybolmasına şahit olmak bize nasipmiş...

Devamını Oku
18.09.2025
Demokrasimizin açık yarası ve vazgeçilmez ikazlar

Türkiye, darbe günlerinde gördüğü sahneleri yaşadı.

Devamını Oku
11.09.2025
Kayyuma karşı halk, partisiyle direniyor!

Bunu da gördük.

Devamını Oku
04.09.2025
Anne Frank bana Gazze hakkında mektup yollamış…

Dün aldığım bu mektubu sizlerle paylaşmak istedim.

Devamını Oku
28.08.2025
Cerahatin içinde yüzüyoruz...

Haftada bir köşe yazısı kaleme alarak gündemi yakalamak için, şapkadan üç değil, beş tavşan çıkarmanız lazım!

Devamını Oku
21.08.2025
Diyanet İşleri Başkanı’na açık mektup

Diyanet İşleri Başkanı Sayın Ali Erbaş...

Devamını Oku
14.08.2025
Komisyon başladı: Ufukta neler olabilir?

Cumhuriyet Halk Partisi, tabanından ve partinin ileri gelenlerinden yapılan bütün uyarılara rağmen komisyona katıldı.

Devamını Oku
07.08.2025
CHP komisyona katılmamalıdır, tersine...

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve MYK’sının bu ikazları dikkatle değerlendirmeye alacaklarına inanıyorum.

Devamını Oku
31.07.2025
Bir "Altan Bey" geçti bu topraklardan

Yıl 1955, genç gazeteci Altan Öymen ve iki polis Ankara kışının ortasında…

Devamını Oku
24.07.2025
15 Temmuz’dan terörsüz Türkiye’ye...

Gündem aşırı yoğun. Ekrem İmamoğlu’na açılan en akıl almaz davalardan biri dün karara bağlandı.

Devamını Oku
17.07.2025
Satranç oynarken şahınızı veremezsiniz!

Gündem belli: AKP’nin “muhalefetsiz demokrasi modeli” için yaptığı çalışmalar...

Devamını Oku
10.07.2025
Sivas'tan bugüne... Karanlıklar ve tehditler devam ederken

Dün, 2 Temmuz’du… 32 yıl önce yobazların 35 aydınımızı yakarak katletmesinin yıldönümü...

Devamını Oku
03.07.2025
‘Mutlak butlan’a karşı CHP kararlılığı!

Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu sayesinde CHP’nin birinci parti konumuna yükseldiğini gören AKP, ne yapıp edip bu iki lideri durdurmak için her şeyi yaptı ve yapmaya da devam ediyor.

Devamını Oku
26.06.2025
Cahil ve faşist liderlerin savaşı

Aslında bu köşe yazısını kaleme almanın hiçbir anlamının olmayacağı 36 saatlik süreç yaşıyoruz...

Devamını Oku
19.06.2025
Özgür Özel’in samimi gözyaşları

Her ölüm dayanılmaz bir acıdır. Şayet o ölüm, kalp krizi, trafik kazası, elektrik çarpması, cinayet veya intiharla gelmiş ise insan nefes alamaz hale gelir.

Devamını Oku
12.06.2025
Hiçbir şey, göründüğü gibi değildir

Yaşam akıp giderken, siyasi olaylara karşı yorumlar -tahminlerim bazen çok emin görünseler de- altüst olabiliyor.

Devamını Oku
05.06.2025
Çağdaş Türkiye mutlulukları ve üzüntüleri

Hayat, iyi ve kötü olaylar arasında oluşan düğümler şeklinde akan öznel bir film gibi. Seviniyoruz, üzülüyoruz, kahroluyoruz, âşık oluyoruz, şaşırıyoruz, kâh siyasetçilere kâh en yakınlarımıza kâh tuttuğumuz takıma kızıyoruz.

Devamını Oku
29.05.2025
Hayatınızda kaç tıkanıklık var?

Bazen içiniz tıkanır ya, nefes alamaz gibi olursunuz. Uyumak istersiniz ama uyuyamazsınız. İçiniz isyanlardadır, konuşacak kimseniz yoktur. Bütün bunları yaşarken bir de kapana kısılmış fare gibi trafikte kalmışsınızdır mesela!

Devamını Oku
22.05.2025
Yoksa bu bir savaş bildirisi mi?

Hayatı terör yüzünden kararmış aileler için acaba 12 Mayıs 2025 itibarıyla acılar son bulacak mı, yoksa bu tarih iç ve dış siyasetimizi daha da büyük kargaşaya taşıyacak kritik bir eşik mi olacak?

Devamını Oku
15.05.2025
Sokaktaki kediden lidere kadar her yer şiddet!

Sokaktaki kediden lidere kadar her yer şiddet!

Devamını Oku
08.05.2025
Dünyanın sahte demokrasi parodileri (Trump ve ötesi)

Dünyanın sahte demokrasi parodileri (Trump ve ötesi)

Devamını Oku
01.05.2025
Subianto-Nutuk-Abdullah amcamız!

Subianto-Nutuk-Abdullah amcamız!

Devamını Oku
24.04.2025
Erdoğan’ın, yenilmez bir İmamoğlu’na katkıları

Erdoğan’ın, yenilmez bir İmamoğlu’na katkıları

Devamını Oku
17.04.2025
‘Parti devleti’ ve öncü muhalefet

‘Parti devleti’ ve öncü muhalefet

Devamını Oku
10.04.2025
Gezi ve Saraçhane farkı!

Gezi ve Saraçhane farkı!

Devamını Oku
03.04.2025
Çok 'özel' bir lider, Özgür Özel

Çok "özel" bir lider, Özgür Özel

Devamını Oku
27.03.2025
İmamoğlu ve demokrasi halka emanet

İmamoğlu ve demokrasi halka emanet

Devamını Oku
20.03.2025
Çifte standartlar ülkesinde demokrasi mücadelesi

Çifte standartlar ülkesinde demokrasi mücadelesi

Devamını Oku
13.03.2025
Tarih nedir, ne değildir?

Tarih nedir, ne değildir?

Devamını Oku
06.03.2025