CHP kurultayı: Kazananlar ve kaybedenler

CHP kurultayı: Kazananlar ve kaybedenler

04.12.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

1970’lerde, İstanbul’da Tenis Eskrim Dağcılık Kulübü’nde eski şampiyonlarımızdan rahmetli Fehmi Kızıl vardı. Bizler yükselmeye çalışan genç tenisçilerdik ve Fehmi abi hocamızdı (Diğer hocamızsa yine eski şampiyon rahmetli Nazmi Bari’ydi) Bizleri sağa sola koşturur, ardından mesela nefis bir paralel vuruşla puanı bitirir ve gülümseyerek nefes nefese kalmış olan genç oyuncuya dönüp ünlü cümlesini söylerdi: “Nerde sen?”. Yazım hatası sanmayın, “Neredesin?” değil, “Nerde sen?”

Aslında CHP Kurultayı’nda yaptığım konuşmaya, “Aranızda Gürsel Tekin’i gören var mı? Kendisi İstanbul İl Başkanımızmış ya? Hatta Gaziosmanpaşa İlçe Başkanı Yalçın Kızılaslan kardeşimizi disipline vermiş! Bu salonda Gürsel’i gören var mı? Gürsel, nerde sen?” şeklinde başlamam iyi olurmuş! Kurultay konuşmamda belirttim: Bir ülkede aynı anda iki cumhurbaşkanı olmaz. Bir spor kulübünün aynı dönemde iki başkanı olmaz. Bir futbol karşılaşmasının ağzında düdükle koşturan iki farklı orta hakemi olmaz. Ama Türkiye’nin en büyük partisinin, “hukuk” ve kâğıt üstünde iki İl Başkanı olabiliyormuş! YSK denetiminde yapılan il kongresinde mazbatasını alan İl Başkanı Özgür Çelik gerçek başkanlık, 45. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin atadığı kayyum Gürsel Tekin “parodi başkanlık” yapıyor! Bu komplolar karşısında CHP’li olmanın sorumlulukları ve gururu tavan yaptı…

ADIM ADIM, KILIÇDAROĞLU’NUN SİYASİ İFLASI, ADIM ADIM…!

Kılıçdaroğlu eskiden AKP’ye muhalefet yapardı. En azından bizi buna inandırmıştı. Şimdiyse CHP yönetimine muhalefet yapıyor! O kadar yapıyor ki, yıllarca Erdoğan’ın “Bay Kemal” sataşmalarını sayfalarına taşıyan iktidarın ana gazetesi Sabah, Kurultay günü kapaktan da verdiği Kılıçdaroğlu ile tam sayfa bir röportajı yayınladı! Hem de kendisini özenli bir şekilde cilalayarak! (Kılıçdaroğlu artık ancak Sabah ve Akşam gazetelerinin umudu ve gururu olabilir!) Yalnız Tekin değil, Kemal Bey de gelemedi Kurultay’a. Gelmedi de diyebilirsiniz, gelmeye yüzü yoktu da … Ben “gelmedi, çünkü zaten gelemezdi” diyorum. İstanbul İl Kongresi’nin ve CHP Kurultayı’nın üst üste bu kadar toplanma saçmalığının arkasında, Parti’ye kayyum atamak için yanıp tutuşan iktidar medyası, iktidar yargısı ve “eski CHP’li provokatörler” var. Parti’den ihraç edilenleri baş tacı yapan medya, tüm evrenin kin yuvalarının konuşlandığı Twitter, CHP’ye sürekli zarar vermeye çalışan internet trolleri, hepsi tam zamanlı olarak işbaşında. 

Eski dönemlerden mücadele arkadaşlarımın da içine düştükleri bu durum gerçekten içler acısı, onlar adına üzülüyorum. Nasıl da heyecanla iktidarın değirmenine su taşıyacak bir çaba içindeler, eminim medyada rastlıyorsunuz. Hayatlarında hiçbir zaman bu kadar aktif olmamış olabilirler, inanın bana! Bu arada iktidar yanlısı troller akıl almaz bir kabuk değiştirmeyle söz ettiğimiz eski CHP’lilerinin avukatlığını üstlenmişler! Sayısız sahte hesapta Kılıçdaroğlu, Gürsel Tekin ve bahsettiğim ihraç edilmiş eski CHP’lilerinin cilalanma faaliyetleri var!

Sosyal medyada ve Kılıçdaroğlu röportajında vurgulanan şu: “Yargıda aklanın da gelin.” Kemal Bey’e sormak lazım, “Ankara-İstanbul arası bizi yürütürken ‘hak-hukuk-adalet’ diye sloganlar attırırken, siz bu yargıya ve “bağımsızlığına” olan güveninizi Türkiye’ye anlatmak için mi yürüdünüz? Şaka mı yapıyorsunuz?” Bu arada LDP eski başkanı Cem Toker’in harika tweetini de eklemeliyim: “2,5 milyon mühürsüz pusulaya ülke rejiminin değişmesine gıkını çıkarmayan, o gece arazi olan muhalif siyasetçi, koltuğunu kaybettikten sonra partisine dürüst, temiz, yolsuzluktan arındırılmış siyaset aklı veriyor!!!”. Ben de şunu ekliyorum: “Kemal Bey, sizce İmamoğlu davasının TRT’den naklen yayınlanması teklifi, neden evvelsi gün AKP ve MHP oylarıyla reddedildi? Madem iddianameden bu kadar eminler, tersine kendilerinin bu yayını talep etmesi lazım, değil miydi? Yoksa, çok emin oldukları(!) iddianame ile, İmamoğlu’nun imajı, böyle bir canlı yayında ‘fazla zarar görmesin’ diye, onu korumak istedikleri için mi(!) mani olmuşlar canlı yayına? Bu arada hani Sayın Bahçeli bu naklen yayını istiyordu? Ne oldu da MHP grubu son anda çark etti?” 

CHP’ye düzenlenen hukuki komplolarda kılını kıpırdatmamış Kılıçdaroğlu, Kurultay’a gelseydi, konuşmamda da gözlerinin içine bakarak şunu söyleyecektim: “Kemal Bey, Ekmeleddin İhsanoğlu’nu cumhurbaşkanı adayı olarak bizlere tek başınıza dayatmanız konusundaki hatanızı ne kabul ettiniz ne de CHP örgütünden, seçmenlerinden özür dilediniz. Şimdi soruyoruz size, bu acayip atamayı sizden isteyen ve Türkiye’de muhalefete dayatan güç hangisiydi?”

Artık, son gelişmeler ışığında, ben maalesef bunun sadece basit bir ‘yanlış seçim’ olduğuna inanamıyorum! İhsanoğlu olayı, mühürsüz pusulaların sessiz kabulü ve şimdi CHP’ye dayatılan hukuki baskılar ve kayyum atama çabasını bir arada ele aldığımızda, ortaya çok ağır ve kötü bir tablo çıkıyor, bilmem anlatabildim mi? Aslında, açık konuşalım, Parti’ye çok geç katılmış (2000 yılı) ve CHP kültüründen gelmeyen bir isimdi zaten Kılıçdaroğlu… Bu apayrı bir araştırma ve makale konusu.

CHP TEK VÜCUT OLARAK DİMDİK AYAKTA

Hani “CHP bölünmüş, CHP birbirine girmiş” filan tarzından dedikodular sürekli pompalanıyor ya? Uzaktan yakından böyle bir şey yok. Nasıl üyelerin neredeyse %94,3’ü İmamoğlu’na cumhurbaşkanlığı adaylığı için oy verdiyse, bugün CHP Genel Başkanı’nı tüm üyeler seçecek olsa Özgür Özel yine en az  %90 oyla seçilir. Pazar günü, kayıtlı delegelerin 1357’sinin geçerli oyunun 1333’ünü aldı (%98,2) ve ertesi gün kendi Parti Meclisi listesini de deldirmeden “tulum çıkardı”. Çevrenizde CHP’nin bölündüğüne dair fantezi yorumlar yapanlar varsa, bu nifak tohumlarına inanmayın! CHP, gerçekten de Özgür Özel’in ısrarla kürsüden haykırdığı gibi, malum bazı çatlak sesler dışında tek vücut olarak Türkiye’ye sahip çıkıyor ve artık gelecek iktidarını hazırlama safhasına geçmek istiyor. Özel ve İmamoğlu, CHP ve seçmenlerini kazandılar, Kılıçdaroğlu ve kayyumcular ise kaybettiler. Parti içi demokrasi ve tüzük konusunda CHP’nin kat edecek yolu tabii ki çok var. İktidar ise, yine yola hangi taşları engel olarak dizebileceğini tasarlamakla meşgul...

Yazarın Son Yazıları

Hangi hatalar zinciri bu uçurumu hazırladı?

İnsanlarımız şaşkın.

Devamını Oku
11.12.2025
CHP kurultayı: Kazananlar ve kaybedenler

1970’lerde, İstanbul’da Tenis Eskrim Dağcılık Kulübü’nde eski şampiyonlarımızdan Fehmi Kızıl vardı.

Devamını Oku
04.12.2025
CHP kurultayı demokrasiyi aydınlatacak!

CHP kurultayı, bu hafta sonu her zamanki gibi büyük bir medya ilgisi altında yaşanacak.

Devamını Oku
27.11.2025
Mustafa Kemal’i hazmedemeyen solcular!

İddianame açıklaması yüzünden geçen hafta yazamadığım konuya hemen giriyorum.

Devamını Oku
20.11.2025
İddianame ve kritik yönlendirme

Pek de sürpriz olmadı.

Devamını Oku
13.11.2025
Sahte dünyalar kuşatması

Paranın sahtesi vardır, kalpazanlar basar.

Devamını Oku
06.11.2025
Cumhuriyet, iki kahraman ve yarınlar

Dün Cumhuriyet Bayramımızı kutladık.

Devamını Oku
30.10.2025
CHP davasına dikkat!

Siyaset, insanların daha iyi yaşaması için yapılır, dünyanın neresinde olursa olsun.

Devamını Oku
23.10.2025
Yok olan Nobeller ve edepler

Trump bozulmuş, “Nasıl olur da Nobel Barış Ödülü bana verilmez?!” “Ben yedi savaş durdurdum, gidip hiçbir şeyi yapamamış birine verecekler o ödülü” deyip duruyordu.

Devamını Oku
16.10.2025
Özel-Bahçeli düellosu, cevapsız sorular

Sinan Ateş cinayetinin dumanı tütmeye devam ederken bu cinayetin bir numaralı sanığı 90’lı yılları anımsatan bir şekilde güpegündüz öldürüldü.

Devamını Oku
09.10.2025
‘Bombalı Nobel’ ve barış!

Bugünlerde, Trump ve Netanyahu’nun anlaşarak Ortadoğu’ya ve Filistin’e dayattıkları yeni düzenin ve “sözde” barışın hangi hızda yaşama geçip geçemeyeceğini öğreneceğiz, tabii yeni sürprizlerle karşılaşmazsak...

Devamını Oku
02.10.2025
Fenerbahçe, Türkiye ve demokrasi dersi!

Fenerbahçe Spor Kulübü’nde nöbet değişimi oldu.

Devamını Oku
25.09.2025
Misyonlarını tamamlayamayan kayyumlar!

Daha iki yıl önce kazanması için elimizden geleni yaptığımız, uğruna 24 saat koşturduğumuz Kılıçdaroğlu’nun, o gece kendisine umut bağlayan milyonların neredeyse tamamını karşısına alacak pasif duruşu ve agresif sessizliğiyle, Vito’larına binip kaybolmasına şahit olmak bize nasipmiş...

Devamını Oku
18.09.2025
Demokrasimizin açık yarası ve vazgeçilmez ikazlar

Türkiye, darbe günlerinde gördüğü sahneleri yaşadı.

Devamını Oku
11.09.2025
Kayyuma karşı halk, partisiyle direniyor!

Bunu da gördük.

Devamını Oku
04.09.2025
Anne Frank bana Gazze hakkında mektup yollamış…

Dün aldığım bu mektubu sizlerle paylaşmak istedim.

Devamını Oku
28.08.2025
Cerahatin içinde yüzüyoruz...

Haftada bir köşe yazısı kaleme alarak gündemi yakalamak için, şapkadan üç değil, beş tavşan çıkarmanız lazım!

Devamını Oku
21.08.2025
Diyanet İşleri Başkanı’na açık mektup

Diyanet İşleri Başkanı Sayın Ali Erbaş...

Devamını Oku
14.08.2025
Komisyon başladı: Ufukta neler olabilir?

Cumhuriyet Halk Partisi, tabanından ve partinin ileri gelenlerinden yapılan bütün uyarılara rağmen komisyona katıldı.

Devamını Oku
07.08.2025
CHP komisyona katılmamalıdır, tersine...

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve MYK’sının bu ikazları dikkatle değerlendirmeye alacaklarına inanıyorum.

Devamını Oku
31.07.2025
Bir "Altan Bey" geçti bu topraklardan

Yıl 1955, genç gazeteci Altan Öymen ve iki polis Ankara kışının ortasında…

Devamını Oku
24.07.2025
15 Temmuz’dan terörsüz Türkiye’ye...

Gündem aşırı yoğun. Ekrem İmamoğlu’na açılan en akıl almaz davalardan biri dün karara bağlandı.

Devamını Oku
17.07.2025
Satranç oynarken şahınızı veremezsiniz!

Gündem belli: AKP’nin “muhalefetsiz demokrasi modeli” için yaptığı çalışmalar...

Devamını Oku
10.07.2025
Sivas'tan bugüne... Karanlıklar ve tehditler devam ederken

Dün, 2 Temmuz’du… 32 yıl önce yobazların 35 aydınımızı yakarak katletmesinin yıldönümü...

Devamını Oku
03.07.2025
‘Mutlak butlan’a karşı CHP kararlılığı!

Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu sayesinde CHP’nin birinci parti konumuna yükseldiğini gören AKP, ne yapıp edip bu iki lideri durdurmak için her şeyi yaptı ve yapmaya da devam ediyor.

Devamını Oku
26.06.2025
Cahil ve faşist liderlerin savaşı

Aslında bu köşe yazısını kaleme almanın hiçbir anlamının olmayacağı 36 saatlik süreç yaşıyoruz...

Devamını Oku
19.06.2025
Özgür Özel’in samimi gözyaşları

Her ölüm dayanılmaz bir acıdır. Şayet o ölüm, kalp krizi, trafik kazası, elektrik çarpması, cinayet veya intiharla gelmiş ise insan nefes alamaz hale gelir.

Devamını Oku
12.06.2025
Hiçbir şey, göründüğü gibi değildir

Yaşam akıp giderken, siyasi olaylara karşı yorumlar -tahminlerim bazen çok emin görünseler de- altüst olabiliyor.

Devamını Oku
05.06.2025
Çağdaş Türkiye mutlulukları ve üzüntüleri

Hayat, iyi ve kötü olaylar arasında oluşan düğümler şeklinde akan öznel bir film gibi. Seviniyoruz, üzülüyoruz, kahroluyoruz, âşık oluyoruz, şaşırıyoruz, kâh siyasetçilere kâh en yakınlarımıza kâh tuttuğumuz takıma kızıyoruz.

Devamını Oku
29.05.2025
Hayatınızda kaç tıkanıklık var?

Bazen içiniz tıkanır ya, nefes alamaz gibi olursunuz. Uyumak istersiniz ama uyuyamazsınız. İçiniz isyanlardadır, konuşacak kimseniz yoktur. Bütün bunları yaşarken bir de kapana kısılmış fare gibi trafikte kalmışsınızdır mesela!

Devamını Oku
22.05.2025
Yoksa bu bir savaş bildirisi mi?

Hayatı terör yüzünden kararmış aileler için acaba 12 Mayıs 2025 itibarıyla acılar son bulacak mı, yoksa bu tarih iç ve dış siyasetimizi daha da büyük kargaşaya taşıyacak kritik bir eşik mi olacak?

Devamını Oku
15.05.2025
Sokaktaki kediden lidere kadar her yer şiddet!

Sokaktaki kediden lidere kadar her yer şiddet!

Devamını Oku
08.05.2025
Dünyanın sahte demokrasi parodileri (Trump ve ötesi)

Dünyanın sahte demokrasi parodileri (Trump ve ötesi)

Devamını Oku
01.05.2025
Subianto-Nutuk-Abdullah amcamız!

Subianto-Nutuk-Abdullah amcamız!

Devamını Oku
24.04.2025
Erdoğan’ın, yenilmez bir İmamoğlu’na katkıları

Erdoğan’ın, yenilmez bir İmamoğlu’na katkıları

Devamını Oku
17.04.2025
‘Parti devleti’ ve öncü muhalefet

‘Parti devleti’ ve öncü muhalefet

Devamını Oku
10.04.2025
Gezi ve Saraçhane farkı!

Gezi ve Saraçhane farkı!

Devamını Oku
03.04.2025
Çok 'özel' bir lider, Özgür Özel

Çok "özel" bir lider, Özgür Özel

Devamını Oku
27.03.2025
İmamoğlu ve demokrasi halka emanet

İmamoğlu ve demokrasi halka emanet

Devamını Oku
20.03.2025
Çifte standartlar ülkesinde demokrasi mücadelesi

Çifte standartlar ülkesinde demokrasi mücadelesi

Devamını Oku
13.03.2025