Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Kuvvetli ayrılık
Bizim muhalefete de bir şey beğendirmek çok zor. Neymiş efendim: “Yeni sistemle birlikte kuvvetler ayrılığı ortadan kalkmış; Meclis’in önemi azalmış; yargı, bağımsızlığını yitirmiş.” Olacak iş mi? Bırakalım kuvvetler ayrılığının ortadan kalkmasını, ayrılık şimdi daha da kuvvetli.
Mesela yargıya bakalım. Yürütme ile yargı arasındaki ilişkiler nasıl? Yıllardır değişmeyen bir gerçektir. Diyelim birisi siyasi nedenlerle gözaltına alındı, iktidar da durumdan memnun. Yanıt bellidir: “Yargı süreci devam ediyor, yorum yapmak doğru olmaz.” İşte size kuvvetler ayrılığı.
Diyelim ki yurttaşlar bir yağma projesine karşı çıktı, dava açtı. Yürütmeyi durdurma kararını da verdi mahkeme; ama karar uygulanmıyor, inşaat sürüyor. Bilin bakalım kim uygulamıyor? Bildiniz. Yargının kararını uygulamamak, kuvvetler arasındaki ayrılığın kanıtı değil mi? Neyi beğenmiyor muhalefet; anlamak zor.
Birisi bir bildiriye imza atmış; akademisyenlikten atılmış. “Üniversiteler, akademisyenler kendileri tartışsın, beğenmeyenler karşı görüşü öne çıkarsın” diyen de olmamış. Sonra bir bakmışız ki o akademisyenler birer birer beraat ediyor mahkemelerde. Beraat ediyor da, üniversiteye dönebiliyor mu? Dönemiyor. Kim karar vermiş oluyor? Bildiniz, yürütme. “Uygulamayız” diyen bakanlar var sonuçta.
Yürütme ile yargı arasında ayrılık aranıyorsa, bundan güzel örnek mi var? İşte size kuvvetler ayrılığı.
Yasamaya bakalım. Adı üstünde, yasama organı yasa yapar. Efendim, Cumhurbaşkanına kararname çıkarma yetkisi verilmiş, Meclis’ten geçen yasa madde sayısından daha fazla konuyu Cumhurbaşkanı, kararnameyle düzenlemiş. Olabilir. Sonuçta Meclis açık mı? Açık. Kanun yapımı devam ediyor mu? Ediyor.
Hayır, size bu da mı yetmedi? Bakın mesela bir konuda yasayla fiili durum arasında çelişki mi oluştu; ne yapıyor iktidar? Hemen yasasını, anayasasını o fiili duruma uyarlamak için değişiklik yapıyor.
Tamamen yasal
Yetmedi mi? Meclis’i unutuyorlar, hukuku unutuyorlar. Ama ne zaman konu toplumun kabul etmeyeceği, meşru görmeyeceği bir meseleye geliyor; bir bakıyoruz ki yetkililer hemen kanuna işaret ediyor.
“Efendim, mevzuat böyle, kanun böyle. Siz kanuna mı karşısınız?”; soruyorum size, siz kanuna mı karşısınız?
Bakın mesela, Kızılay Başkanı ekrana çıkıp diyor ki, “vergi kaçırmak başka, vergiden kaçınmak başkadır.” Ankara’daki şirketin özelleştirilen gaz dağıtımından, yurttaştan elde ettiği bir miktarcık parayı Kızılay üzerinden iktidarın ideolojik gündemine yakın bir vakfa bağış olarak aktarmasını açıklarken kuruyor bu cümleyi. Kâğıt üstünde her şey normal; hatta ne diyor televizyonda konuyu açıklamaya çalışırken: “Tamamen yasaldır”.
Öyledir mutlaka. Kanun karşısında boynumuz kıldan ince. Konu zaten Kızılay’ın ötesindedir. Özelleştirme yağması bitmeli, vergi politikası değişmeli, yurtları devlet yapmalı, ayrıcalıklar kaldırılmalı, paralar Türkiye’de harcanmalıdır.
Bu ara kamuda çok yaygınlaşan savunmalardan biri de şu: Şu kişileri almışsınız, şu kişileri kayırmışsınız, şu kişilere ayrımcılık yapmışsınız? “Yok efendim, yapılan işler tamamen yasaldır, yasalara uygundur.” Kanunseverimiz ne çokmuş!
İktidardakiler fark ediyor mu, emin değilim. Kanunları, mevzuatı ayrımcı, şeffaflıktan uzak uygulamaları haklı göstermek için mazeret gibi kullananlar artınca, bir başka kuvvetli ayrılık daha çıkar ortaya, sorular da artar: “Yasal olabilir de, yapılan iş meşru ve ahlaki midir” diyenler çoğalmaya başlar.
Her fırsatta topluma, kendilerini eleştirenlere ahlakilik taslayan, ahlaki tutum öğretmeye kalkan bir siyasal yapının, halkın kimi yanlış uygulamalara dair ahlaki eleştirileri söz konusu olduğunda, yapılan işin sadece yasallığını öne çıkarmaya kalkması, meşruluk ve ahlakilik tartışmasını rafa kaldırması da bu dönemin özelliği olsa gerek sonuçta.
Şakayla başladık yazıya, ciddi bitirelim. “İşime gelince ahlak, işime gelince yasa” demek; ahlaki üstünlüğü kaybetmenin işaretlerinden birisidir. Zaten bunca sertlik, kavgacı üslup, zorla ve susturarak terbiye etme, halka hesap vermekten kaçma işlerinin öne çıkışı başka neyle açıklanabilir?
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Esad'a ikinci darbe
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- 6 asker şehit olmuştu
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi