Gülşen diye bir pop yıldızımız var. Bir tek şarkısını bilmem, kendisini tanımam. Epeydir kıyafetleri ile hedefe oturtulmuş ama cezasının verilmesi için daha esaslı bir malzeme gerekiyordu. Arşiv kazıcısı troller kazma kürek, geçmişini eşeleyip o malzemeyi sonunda buldular. Gerçi malzemenin kullanım süresi geçeli epey olmuştu ama ne gam. Gülşen’in bir konserinde imam hatip mezunu saz arkadaşlarından birine yaptığı zevzekçe şakayı troll ağları bir gecede milyonlarca kişiye yaydılar.
Bu konularda nöbetçi savcı olarak görev yapan ve daha önce de Sedef Kabaş’a tutuklama isteyen Türkşat Kuntay Uçuk, aynı tarifeyi Gülşen’e de uyguladı. Savcının talebine uyan mahkeme Gülşen’i “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik” suçundan tutukladı.
Tutuklama kararı üzerine Gülşen, arkadaşıyla şakalaştığını, kimseyi aşağılamak kastıyla hareket etmediğini söyledi.
E be Gülşen Hanım, sen Türkiye’yi her çeşit bülbülün şakıdığı gülşen mi sandın?
Ne Türkiye gül bahçesi ne de sen onların ötmesini istediği bülbülsün?
Bu ülke sadece onların bülbüllerine gül bahçesi, senin gibilere ise har bahçesi.
KARŞI MAHALLENİN BÜLBÜLLERİ
Hakkında dava açılsa bile Gülşen’den beter gaflara, toplumun bir kesimini açıkça aşağılama hatta tehdit etme suçunu işleyen karşı mahallenin bülbüllerinin nasıl öttüğüne bakalım bir de.
Prof. Dr. Hayati Develi, Eskişehir Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi için hazırladığı “Türk Dili Edebiyatı Osmanlı Türkçesi Grameri 2” ders kitabında Alevilerin Türkçe karşılığı olarak “Kötü ayin yapan Kızılbaşlar. Allah onları kıyamete kadar aşağılık ve adi etsin. Din zamanlarında namaz kılınmıyordu” ifadelerine yer verdi. Alevilerin hakkında suç duyurusunda bulunduğu Prof. Dr. Develi için soruşturma açacak yürekte bir savcı çıkmadı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Alevileri aşağılayan bu akademisyeni YÖK üyeliğine atayarak ödüllendirdi.
Konya Numune Hastanesi Başhekim Yardımcısı ve İHH Konya İl Başkanı Hasan Hüseyin Uysal, kıyafet tercihi nedeniyle kadınlara yönelik “Beden satmaya giden yol, fa..şelik yolu değil mi?” ifadelerini kullanmıştı. Uysal’ın sözleri sosyal medyada büyük tepki aldı. Tepkiler üzerine AKP Konya Milletvekili Ahmet Sorgun, Uysal’a moral ziyaretinde bulundu.
13 Aralık 2016 tarihinde Muş Alparslan Üniversitesi’nde görevli olan akademisyen Abdülkadir Şen, Halep’in cihatçılardan temizlenmesi üzerine Alevilere yönelik katliam çağrısında bulunmuş, “Sizi bu coğrafyada yeni Malazgirtler bekliyor, Şahlaştınız, Yavuzlaşacağız” gibi mezhepçi paylaşımlar yapmıştı. Tepkiler sonucunda hakkında dava bile açılmadı. Sadece görevine üniversite tarafından son verildi.
Sosyal medya ünlüsü Murat Övüç, “Pis Ermeniler” sözleri nedeniyle hakkında “halkın bir kesimini ırk temelli aşağılama” suçundan başlatılan soruşturma kapsamında hâkim karşısına çıktı ancak tutuklanmadı.
İMAM YELLENDİ, CEMAAT...
İstanbul İl Ambulans Komuta Kontrol Merkezi Başhekimi Dr. Adil Yetiş Sarıhasanoğlu, sosyal medya hesabından “Her Türk asker doğar da her Kürt ne doğar” ve “Olsa da bir Alevi kızı sevsek. Esmerinden taş gibi. Fantezimi hayata geçirecek yok mu bir kısrak” paylaşımları yapılmıştı. Hakkında dava açılmadı. Sadece tepki üzerine görevinden alındı.
İmam Halil Konakcı, “Sokaklar kasap dükkânı gibi. Et görmekten içimiz dışımıza çıkıyor” diyerek kadınlara hakaret etti. Tepkiler karşısında AKP milletvekili Mücahit Birinci, imama şu sözlerle sahip çıktı: “İmamlar siyasi değillerdir. Zira siyasetçilerin sırtlarında taşıdıkları yumurta küfeleri onlarda olmaz. Vazifeleri sadece namaz kıldırmak değil, özgürce, serbestçe Kuran hakikatlerini ve İslamı anlatmalarıdır.”
Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde başhekim yardımcısı olarak görev yaparken sosyal medya mesajlarında “erkeklere ‘ikinci eşi’ de alın” çağrısı yaptı. “Sorsan ‘kadına özgürlük ve uygarlık’ kazandırıldı. Resmiyette tekeşlilik, fiiliyatta zina ve fuhuş serbestliğidir” mesajını da paylaşan Edizer, 5 Ekim 2020’de görevden alınmıştı. Edizer, tepkiler üzerine 8 Ekim’de de tabiplik mesleğinden uzaklaştırıldı.
