Miyase İlknur

Yunanistan adalara plaka numarası tartışıyor

07 Aralık 2024 Cumartesi

Suriye’de IŞİD artığı HTŞ adlı Selefi terör örgütünün Halep ve Hama’yı alması üzerine yandaş Cumhur İttifakı üyeleri ve yandaş medya bülbülleri fetih coşkusundan bayılacak neredeyse. Bir tek fonda Hasan Mutlucan’ın kahramanlık türküleri eksik.

Hele Halep, Hama’nın alınmasının ardından Humus ve Şam rüyası gören bu cenah, HTŞ, sanki fethettiği bu şehirlerin anahtarlarını gümüş tepsi içinde Türkiye’ye sunmuş gibi plaka numaralarını tartışıyor. Bizimkilerin hali, düğünlerde roman havası oynayanları gaza getirmek için çalgıcıların koro halinde “altmış, yetmiş, seksen, doksan, yüüüz!” diye tempo tutmasına benziyor.

Bu arkadaşların keyfini kaçırmak istemem ama Yunanistan’ın oldubittiye getirip el koyduğu 18 adaya kaç numaralı plakaları vereceğini de tartışsalar ya... Belki de Yunan halkı tartışıyordur, bilemem.

Bu kadar sevinmelerini de “Halep Türktür” argümanıyla açıklıyorlar. İyi de Halep’i alanlar Türk mü?

Bu mantıktan hareketle soralım o zaman; Kırım da Batı Trakya da Telafer ve Kerkük de Türktür, hadi alsanıza.

Humus da alınırsa ekranlarda göbek atarlar mı bilmem ama iktidarın Suriye politikasında yine yanlış adımlar attığına bahse girerim.

İngiltere, ABD ve İsrail, istikrarsızlaştırmak istedikleri ülkelerde daha az maliyetli olduğu için radikal örgütlerle iş tutarlar. Ancak onlarla kalıcı bir ittifak kurmazlar.

Suriye gibi kompleks bir krizde adımlarınızı baştan yanlış atarsanız, sonra ayağınıza dolanır. Bölgede emperyal hesapları olan ABD, İngiltere, İsrail, Rusya ve İran’ın Suriye ile bir sınırı yok. Operasyonları başarısız olduğunda daha fazla maliyet ödememek için kendi aralarında bir konsensus anlaşması yapıp çekip giderler. Bizim Suriye ile 911 km. Uzunluğunda sınırımız var. Yanlış bir dış politika izlediğimizde bize maliyeti çok ağır olur. Nitekim oldu da.

Türkiye’nin Suriye konusunda takıntılı hale getiren başlıca tezimiz neydi?

Esad gitsin”

Bu yaşımıza kadar pek çok savaşa tanıklık ettik. Her birinin bir ya da birden çok nedeni vardı. Ama bir ülkenin lideri gitsin diye savaş çıkarıldığını ilk kez görüyoruz.

IRAK EL KAİDE VAR DİYE PARÇALANDI, SURİYE EL KAİDE ELİYLE PARÇALANIYOR

ABD, Irak’a El Kaide’ye destek verdiği gerekçesiyle müdahale etmişti. Ancak aynı ABD, önce Libya’yı şimdi de Suriye’yi bu örgütün desteğiyle parçalıyor.

Bize çelişki gibi gelen bu durum ABD ve İngiltere gibi ülkeler için rutin bir olay. Peki MHP lideri Bahçeli’ye ne demeli?

Bahçeli 2 Mart 2013’te, AKP’nin radikal cihatçılarla kol kola yürümesini şu sözlerle eleştirmişti:

“Esad’a karşılık vermek adına insan kalbi ve ciğeri yemekten çekinmeyecek kadar gözleri dönen bu çağın yamyamları ve müşrikleri insanlıklarını çoktan gömmüştür. İnsan eti yenmesine sessiz kalınması milletimiz adına utanç verici bir durumdur. AKP kimleri silahlandırdığının, kimlere payanda olduğunun farkında mıdır?”

Bağdadi, 2004-2009 yılları arasında ABD üssünde tutuklu iken Suriye iç savaşı sırasında aniden serbest bırakıldı. ABD, Irak’ta daha önce imha ettiği Irak El Kaide’sinden boşalan radikal Sünni örgütlenme açığını Bağdadi ve IŞİD’le doldurdu. Suriye’yi istikrarsızlaştırma görevini yerine getirince de onu imha etmek için PKK’yi kullandı.

Yarın kimlere karşı kimleri kullanacağını bilen yok. Peki Türkiye bugünkü tabloya bakıp neye göre zafer türküleri söylüyor, anlayan var mı?



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları