Adnan Dinçer

Yeni futbol dünyası

21 Eylül 2022 Çarşamba

Günümüzde her şey gelişiyor. Ama futboldaki fanatizm ve değişen izleme şansımızın sonucu; geçmişteki başarıların gücünün altında kaldığımızın farkına varamadık. Biz dünya insanı olarak hâlâ piramitleri ve mazide yaşanan gerçekleri, küremizin başlı başına taklit edilemez eserlerinin sahiplerinin gücünü, sabrını çözdük diyemeyiz. Eskiyoruz doğal olarak. Yeni bir şeyle karşılaştığımızda cevabını veremediğimiz şeyler var. Teknoloji birleştiriciliğini kim yönetiyor ve neden hep aynı sonuçların kolaylığına teslimiz? Acaba iki taşla futbol oynayan ve sokak çocukları olan bizlerin görmeden; sadece yaratıcı gücümüzle doğallığımıza sanat olarak katılan futbol ilahlarını nerelere koyacağız? Hani Pele’ler, Cruyff’lar, Maradona’lar nasıl ilah oldular? Futbolda hangi eğitim ve güç, bugünü aşan bir güzellikle onları karşımıza örnek olarak çıkardı? Hangi şartlarda fizik, teknik ve taktik bütünlüğe “Gel” dediler. Daha düne kadar bize B kadrolarıyla çıkan Fransa ve İtalya şimdi alt edilirken hangi yapıyla oynadık onlara karşı? Sıkışınca çare üretme yapımız hâlâ neden aranır oluyor? Düşünmeli ve bizim de “Çorbada tuzumuz olmalıdır” diyorum.

BOŞ TENEKE ÇALARIZ!

1966 Dünya Kupası’nda İngiltere, Bobby Charlton ve Jack Charlton kardeşleri izlemeyenlere bu dev organizasyonda şampiyon olarak izletirken futbolda “Baskı” denilen yeniliği, Rumen Stefan Kovacs; Ajax ile Fransa futboluna yenilik olarak taşıyordu. Pele’nin ancak tekmelerden ağlayarak oyun dışı bırakıldığı gerçeği futbolda şampiyonluk ve galibiyet getirirdi. Ama Pele’yi asla! Bizler oyun ve kırk haramiler mantığıyla fanatizme köle olup, parasal yanı olan futbolla mutlu olurken yaratıcı ve sanatsal gerçeğini yok ettik. Bir zamanlar rakip görmediğimiz ülkelerin, bizim borsamızı ve kulüplerimizi ele geçiren futbolcu teknik adamlarıyla böyle başa mı çıkacağız sanıyorsunuz? Tribünlerde futbola küfreden bir süreçte; çocuklarını kapı kapı sahalarda gezdirip futbolcu yapmak isteyenlerin yetersiz futbol kültürleriyle olaya bakışını irdelemezsek boş teneke çalarız.

YARINA HAZIR DEĞİLİZ

Yani işin özüne inip acaba bu ülkede kimler neden futbola yatırım yaptığı halde yerimizde sayıyoruz? Biraz kıpırdayan futbol sahasındaki mücadelenin gerçeğinin değil de kazananın eyyamcısı oluyoruz. Yaşamda dün yoktur yarın vardır. Bizler hâlâ dünü konuşuyorsak dersimizi iyi çalışmıyoruz ve yarına hazır değiliz demektir. Biz dünü de unuttuk futbolda. Başarı; çalışma, emek, yetenek ve eğitimle gelir. Buna gönül ve hayat verenleri asla unutmamalıyız.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Tek çare 24 Nisan 2024
Nihayet 20 Nisan 2024
Beşiktaş’a benzemek! 14 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları