2020-23 Kovit-19 pandemisinden bu yana yeni salgınlara hazır mıyız?
Kuzey yarıkürede hızla yayılan yeni H3N2 virüsü, birçok ülkede salgın boyutuna vardı.
Salgın sırasında kullanılan Kovit aşılarının etkisinin sönümlenmesi ve ardışık, sürgit mutasyonlar yüzünden olgular (vakalar) hızla çoğalıyor. Özellikle yaşlılar, çocuklar, kalpakciğer hastaları, organ aktarımlı hastalar, yoksullar yüksek riskle yüz yüze. Erken tanı ve önlem yaşamsal önemde. Yeni varyantın günümüze dek geliştirilmiş tüm aşılara karşı dirençli olması olası.
DSÖ VE ABD’DEN CDC’NİN AÇIKLAMALARI
Sorunun temelinde yer alan kimi savlar (iddialar) bilimsel çevrelerce desteklenirken, kullanılan “en bulaşıcı salgın” gibi belirlemeler doğrulanmış resmi tanım değil. H3N2 virüsü, İnfluenza (Grip) A’nın alt türü ve grip mevsiminde genellikle daha ağır hastalıklara, hastaneye yatışlara ve ölümlere neden olan suş (varyant) olarak biliniyor. Özellikle süregen (kronik) hastalığı olanlar, yaşlılar, bebek-küçük çocuklar, yeterli-dengeli beslenemeyenler, kalabalık aileler, gebeler için tehlikelidir.
MUTASYONLAR VE AŞI UYUMSUZLUĞU
Eldeki veriler, İngiltere ve Japonya’da baskın suş duruma gelen H3N2’nin yeni alt türünün (subclade K) olduğunu gösteriyor. Bu alt türün yazın mutasyon(lar) geçirdiği ve Dünya Sağlık Örgütü’nün aşı için suş seçimi yaptığı dönemin ardından ortaya çıktığı belirtiliyor. Bu durumda, kullanımdaki mevsimsel grip aşısının bu yeni alt tür ile tam olarak eşleşmeme (mismatch) riski var.
DSÖ VE ABD CDC NE DİYOR?
DSÖ ve CDC gibi önemli sağlık kuruluşları, H3N2’nin mevsimsel grip suşlarından biri olduğunu ve yüksek risk kümeleri (grupları) için tehlike taşıdığını belirtiyor. DSÖ ve CDC, H3N2 suşunun hızlı yayılımını ve olası aşı uyumsuzluğunu yakından izliyor. Avrupa Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi (ECDC) gibi kurumlar, H3N2 alt suşunun dolaşımındaki artışı bağlamında risk değerlendirmeleri yayımlıyor. İklim faciası ardışık afetler için önde gelen tetikleyici ne yazık ki.
Pandemi Riski: “2020-23 Kovit-19 pandemisinden bu yana en bulaşıcı salgın” uyarısının tersine, uzmanlar yeni H3N2 suşunun pandemiye yol açacağını düşünmüyor ama içinde bulunduğumuz kış mevsiminde hastalık yükünü ciddi düzeyde artıracağını kabul ediyor.
Genel öneriler: DSÖ ve CDC, mevsimsel gripten korunmak için yıllık aşılanmanın en iyi yol olduğunu vurguluyor ve yüksek risk diliminde (grubunda) grip aşısını özellikle öneriyor. Virüsün yayılımını engellemek için el hijyeni (el yıkama) ve hasta olanlarla yakın değinimi (teması) sınırlama gibi önlemlerin altı çiziliyor. Kalabalık kapalı alanlarda uzun süre kalmamalı, uygun maske takılmalı.
Sonuç: H3N2 virüsünün erken ve yoğun bir grip mevsimine neden olduğu, mutasyon geçirdiği ve eldeki mevsimsel grip (influenza) aşısının koruyucu etkinliğini zayıflattığı kaygıları doğru. Ancak “pandemiden beri en bulaşıcı salgın” savları abartılı ve yetkili uluslararası kurumların bu varyantı küresel bir salgın (pandemi) riski olarak görmediği dikkate alınırsa bilimce doğrulanmamış ve abartılı, ürkü (panik) doğuran yaklaşımları dışlamak yerindedir. Durum, başta DSÖ, yüksek bulaşıcı ciddi mevsimsel grip dalgası olarak izleniyor. “Bilimsel özenlilik” ilkesi uyarınca, Sağlık Bakanlığı başta, yurttaşlar ve tüm ilgililerin dikkati, işbirliği önkoşul. Hedef kitleye yaygın grip aşısı gerek!