Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Dünya Anti Doping Ajansı (WADA) Yönetim Kurulu Üyeliği’ne seçilmişti geçenlerde.
Öncelikle belirtmekte fayda var ki o makam, öyle hatırla, ricayla, hediyeyle elde edilebilecek bir mevki değil.
Dopingle mücadelede büyük işlere imza atanları aday gösteriyorlar, oyluyorlar ve seçiyorlar...
Bakan Kılıç da o koltuğa hak ederek oturdu. WADA üyeliğinin gerekçesi; yasaklı madde kullanımı konusunda devraldığı enkazı, etik seviyeye çekişi. Dopinge bulaşana sıfır toleransla yaklaşması ve getirdiği ağır yaptırımlar... Anımsarsınız, Akif Çağatay Bey’den bir ve iki önceki dönemlerde doping almış başını gitmiş, neredeyse, “sıbyan mektebi” seviyesindeki çocuklar bile iğne-hap-hormonla haşır neşir hale gelmişti...
Buraya kadar her şey güzel.
Ne var ki geçenlerde, Bakan Bey’i yıpratacak bir atama yapıldı federasyonlardan birinde. Branşın adını vermeyeceğim, ataması yapılan kişinin de ismi bende saklı.
Ancak, tüm teşkilatı avucunun içi gibi bilen Genel Müdür Mehmet Baykan, bu yazıyı okuduktan sonra o ismi bulacaktır.
Sadede gelirsek; söz konusu branşta, antrenör seviyesindeki bu zat-ı şahane(!) bir yurtdışı turnuvaya giderken AB ülkelerinden birinde gümrük kontrolüne takılıyor ve çantasından ‘anabolic-streoid’ denen yasaklı maddeler çıkıyor. O Kuzey ülkesi Dingo’nun ahırı olmadığı için gözaltı yapılıyor, çünkü yasaklı ilacı ükeye sokmak suç.
Olay duyulduktan sonra araya girenler, antrenör seviyesindeki bu ismin 1500 Avro civarında cezayla serbest kalmasını sağlıyor. Elbette, federasyon bu kusura göz yummuyor; basıyor 4 yıl meni, ardından da SGM Tahkimi, cezayı onaylıyor.
Buraya kadar da her şey iyi...
Gel gelelim aradan kısa bir zaman geçtikten sonra federasyonda yönetim değişiyor. Yeni gelen, hem de partinin gücünü arkasına alıp koltuğa oturan beyefendi, bu antrenörün Tahkim tarafından onanan cezasını yeniden disipline taşıyıp affedilmesini sağlıyor. (Ki şu tavır bile yönetmeliklere aykırı. Çünkü Tahkim son karar merciidir.)
İş burada da bitmiyor ve sakıncalı arkadaşa federasyon bir kadro açıyor, minicik sporcular, doping cezalısı kişiye emanet ediliyor, hem de devletin tesisinde!
Sözün özü; skandalın katmerlisi!
Evet, buradan sonra top Sayın Kılıç ve onun en çok güvendiği iki isim Müsteşar Faruk Bey ile Genel Müdür Mehmet Bey’de. İster o federasyondaki ‘doping damgalı’ arkadaşla çalışırlar, ister çalışmazlar. Ama bir gerçek var ki bu konu ayrıntılarıyla ortaya çıkarsa Sayın Bakan Akif Çağatay Kılıç, WADA nezdinde kendi ülkesindeki yöneticiler tarafından sırtından hançerlenmiş olacaktır!