İstanbul BŞ Bld. 2. golü atmış, seyirciler tribünleri terk ediyordu. O dakikada maraton tribünündeki ‘ultrAslan Grubu’ şarkı söylemeye başladı. Kulak kabarttım: “Böyle gelmiş böyle gidecek, korkarım vallah.. Yok mu çaresi?..”

Gerçekten korkuyor G.Saray taraftarı, geçen yılki kâbusun devam etmesinden... Kabul ilk adım zordur; hele yeniden doğmuş, emekleme sürecini iki arada bir derede geçmişseniz düşersiniz. Galatasaray da tökezledi dün ilk adımda. Kaleci hatası diyeceğim ama Uruguaylı Muslera öyle kritik kurtarışlar yaptı ki ayıp olur emeğe. En iyisi orta alan organizasyonsuzluğuyla kaçan gollere keselim faturayı.

Fatih Terim’in Galatasaray’ı iyi futbolculardan kurulu ama henüz takım olarak hareket edemiyorlar. Futbol deyimiyle o ince pas bağlantısı yok. Tempo kuramıyorlar, hızlı oynayamıyorlar. Melo iyi futbolcu ama 10 numara gibi gelmedi bana. Hele Arda’yı satmışsanız oyun kurucu alternatifiniz bu Brezilyalı olamaz. Eboue oturursa Selçuk da Trabzon’daki kimliğini bulursa Galatasaray ‘kıra sara’ yoluna devam eder. Bir de Engin’i de Sercan’ı da kazanmalılar. Ancak en büyük sorun gol noktalarında. Bu takımın geçen yıl golcüsü yoktu. Görünen o ki bu yıl da yok. Baros yetmiyor. Galiba Türkiye’deki savunma oyuncuları onun özelliklerini çözmüş.

Sonuçta lige kötü başladı Türkiye’nin en pahalı takımı... Bakalım Fatih Terim, bu ekibi nasıl hazırlayacak 2. haftaya?

Ve Belediye... Bıraktıkları yerden devam ediyorlar. Hem de İbrahim’siz ve İskender’siz kadrolarıyla. Ama Webo diye bir yıldızları var. Onu solbek olarak tanıyordum. Değme golcüye taş çıkartan bir forvet olmuş. Kutlamak lazım Abdullah hocayı...