Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Öncü Politikada Yöncü Çapkınlık
Fransız siyasal tarihinin çapkınlığı tescilli politikacıları arasında rahatça ilk üçe giren Roland Dumas, Mitterrand döneminin efsane Dışişleri Bakanı ve bir ara Anayasa Mahkemesi başkanlığı da yapan yetkin bir hukukçudur. Adı silah satışıyla seks şantajının devlet düzeyinde iç içe girdiği bir skandala karışıp kendisinden gerçekten nefret eden iki kadın yargıçla yıllarca boğuşmuştur. Bu davalardan aklanarak çıkmasına karşın, uzun süren yargı sürecinde Roland Dumas’nın politakadan önce uzaklaşmasına, sonra da emekli olmasına yol açtı. Kendisini mahkûm ettiremeyen kadın yargıçlardan Eva Joly, bugün Fransız Yeşiller Partisi’nin cumhurbaşkanı adayı.
\nÇapkınlıktan olmasa bile politikadan zorla emekli ettiği yaşlı kurt Roland Dumas ise, geçen ay “Darbeler ve Yaralar” başlıklı bir anılar kitabı yayımladı. Ne tuhaftır ki Dumas’nın becerilerini sergilemek için yazdığı anıları, Dışişleri Bakanı olarak kazandığı “efsane”yi hiç de hak etmediği gibi yarı cahil bir oportünistten ibaret olduğunu ortaya koyuyor.
\nAma kitabın daha da aydınlatıcı yanı, “çapkınlığın” politikacılar nezdinde, salt ulusal değil, uluslararası politikayı belirleyecek bir ağırlığı olduğu. En azından Fransa’da böyle, ama saptamanın pek çok ülke için de geçerli olduğunu düşünüyorum.
\nRoland Dumas’nın anılarından, Cumhurbaşkanı Mitterrand’ın metresiyle görüşmeyip eşi Danielle ile ahbap olduğu, kendisinin de dışişleri bakanlığı sırasında Danielle Mitterrand’ın etkisinde kaldığı için Türkiye’ye düşman bir politika izlediği anlaşılıyor. Danielle Mitterrand niye Kürtlere dost, Türklere düşmandı derseniz, onun da yanıtı sevgililerinden birinin adı bende saklı bir Kürt yönderi olup, kendisine yatay sohbetlerde Türkiye nefreti aşılamasıydı, derim.
\n“Madam” Danielle Mitterrand, Türk gazetecileri yıllarca peşinden koşturduktan sonra 1995 yılında Türk basınından ilk kez bana röportaj vermek gafletinde bulundu. Gururla söyleyebilirim ki, pişman oldu! Yetmedi, 1999 yılında Abdullah Öcalan’ın yakalanması çerçevesinde bizi karşı karşıya getiren Fransız televizyonlarında, kendisini öylesine madara ettim ki, o günden öteye Türkiye hakkında söyledikleri kimse tarafından ciddiye alınmaz hale geldi.
\n***
\nAma bugün madem çarşamba, Türkiye düşmanlığından emekli “Madam”, Danielle Mitterrand’ın evinde besleyip ücretini cumhurbaşkanı kocasına ödettiği bir âşığını, Roland Dumas’nın kaleminden okuyalım:
\n“Danielle’in çok uzun süreden beri özel bir Cimnastik öğretmeni vardı. Jean, evde her işe yarardı. Kapıyı açar, alışverişi yapar, arabayı yıkar ve Nievre milletvekili, müstakbel cumhurbaşkanını istasyona götürüp getirirdi. Tatillerini de ailenin Latche’deki yazlık köşkünde geçirirdi. Mitterrand’ların iki oğlunun amcası gibiydi, onlara kayak öğretir, dağ gezintileri yaptırır, patırtı kopacak toplantılarda da ‘ağabeyi’ Mitterrand’ın yakın korumalığını üstlenirdi. Danielle, ‘Jean, kocama göz kulak olunca içim rahat ediyor,’ derdi.
\nZaten Jean da hanımını sevdiği kadar Mitterrand’ın da hayranıydı. Onu rakip politikacılara karşı uyarır, hangi mitingde kimin muhalefetiyle karşılaşacak, önceden haber verirdi. Asla ‘rakip âşık’ konumuna oturmadı ve talip olmadı.
\nBievre Sokağı’ndaki evde, herkesin ayrı odası vardı. Danielle birinci katta, François (Mitterrand) çatı katında, Jean da müştemilatta uyurdu. Zaten Mitterrand, bu konuda gayet kalender olup, ‘Kendime izin verdiğim bir eylemi, karıma yasaklamaya hakkım yok!’ derdi, açık açık. Olaya bu zarif yaklaşımı, Mitterrand çiftine öylesine geniş bir özgürlük tanıyordu ki, durumdan bir Claude Sautet filmine senaryo çıkabilirdi!
\n***
\nÇoğu sabah, Mitterrand’la kahvaltı ederdim. Danielle benim geldiğimi öğrenince hemen iner, bize katılır, bana Türkiye’deki Kürtler hakkında bitmez tükenmez öğütlerini sıralardı. Danielle, Kürtlerden söz ederken coşar, kocası ‘Sakin ol,’ diye uyarmak zorunda kalırdı. Evlilik dışı öteki ailesinin varlığı, resmi eşinin siyasete karışmasına tahammülünü gerektiriyordu…”
\nNasıl sevgili okurlar? Çapkınlığın politika belirleyici ağırlığından söz ederken, haksız mıyım?
\n\n\n‘G’ NOKTASI
\n\n\n“Danielle, France-Libertes Vakfı’na para toplamak için kocasına yakın tüm bakanları ve işadamlarını, haraca bağlamıştı. Cumhurbaşkanı Mitterrand da hem karısı oyalanıp başımıza bela kesilmesin, hem de vakıf bir işe yarasın diye desteklediği haraç parası için dostça baskı yapardı. Danielle’in isteği üzerine Dışişleri Bakanlığı’nda insan hakları konulu basın toplantıları düzenlerdim*. Gönülsüz değildim, çünkü Danielle benimle çok tatlıydı. Ben de bu toplantılarda ona Dışişleri’nin söyleyemediklerini söyletiyor, sonra da ‘Bakanlık’ın resmi görüşü değildir’ deyip işin içinden çıkıyordum.”
\n*Ç.N.: Roland Dumas’nın sözünü ettiği toplantıların dörtte üçü, Türkiye’yi yerin dibine batırıp Avrupa’da Kürt ayrılıkçılığına kamuoyu desteği oluşturmaya yarıyordu!
\n\n\n“Karısına inanan aldanır, inanmayan aldatılır.”
\n\nFRANSIZ ATASÖZÜ
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Emekliye iyi haber yok!
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- Dönmek isteyen gençler için şartını açıkladı
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- CHP'nin ilçe başkanından açıklama!
- ‘Kartlar bloke edilebilir’ uyarısı!
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- İkinci elde 'Suriyeli' hareketliliği