Siter yalha züdü çekger dirmi?
Mine G. Kırıkkanat
Son Köşe Yazıları

Siter yalha züdü çekger dirmi?

05.10.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Çocukken çok sevdiğim bir oyun vardı. Belki siz de oynamışsınızdır. İki heceli sözcükleri, heceyi bozmadan tersyüz eder ve tekrarlarsanız düz sözcüğe varırsınız. Örneğin “kara” yerine “rakarakaraka” nakaratı çekerseniz, üç terse karşın iki düz “kara” elde edersiniz.

Yazbe’nin tekrarı “beyaz” verir. Vişder’inki “derviş” vb.

Tersten düze varabilmek olasılığı çocukluğumda mı yer etti nedir zihnime; zaman zaman aklıma esen garip bir maceranın çekimine kapılır, beklenenin tersini yapmak üstüne hayaller kurarım. Özellikle zorda, sıkışık ve acelem olduğu zamanlar...

Önemli bir randevum mu var, geç kalmamak mı zorundayım? Özellikle metro istasyonlarında, düz yönde doğru adrese gidecek treni beklerken, içimden karşı perona geçmek, tam tersi istikamete giden trene atlamak, uzaklarda, çok uzaklarda, hiç ilgisiz bir durakta inmek gelir.

TERSE GİDEREK DÜZE VARILIR MI?

Hiç bir terslik olmamış, yaşanmamış, yapmamışım gibi bir kahveye oturduğumu, buluşacağım kişiyi düşünerek “Hay Allah, nerede kaldı?” diye meraklandığımı hayal ederim.

Bazen öylesine yoğunlaşır ki bu hayal, içgüdüsel bir çekime dönüşür, kapılmak üzereyken kendimi zor toparlar, istemeye istemeye binerim düz mantığın katarlarına ve hep hayıflanırım. Niye bir kez olsun denemiyorum, diye.

Denesem henüz yanıtını bilmediğim gizemi çözecek ve rahatlayacağım: İki heceli yaşamı da tersten okuyarak düze ulaşılır mı? Hiç olmazsa kısa zaman dilimlerini, iki atımlık anları tersyüz ederek doğru zaman ve doğru yere varılır mı?

GEÇMİŞİNE İLERLEMEK

Henüz cesaret edemedim. Aklı başında kimse de denememiştir, sanırım. Belki biraz deliyimdir ben, belki de böyle hayaller kurabildiğim için yazar olmuşumdur, kim bilir?

Ama işte, koskoca bir ülke hem de çok uzun zamandır tersten düze varmayı deniyor, değerli okurlarım. En azından ben öyle gözlemliyorum.

Türkiye geriye, geçmişe, zamanın tersine dönen dev bir çark. Yakından baktığınızda, üstünde bir insan kalabalığı, karıncalar gibi, topluca ve tek tek; bir dişliden bir dişliye tutunarak yukarı doğru tırmanmaya çalışıyor. Çarkın yönüne kapılırlarsa, alta düşüp ezilecekler, biliyorlar. Bu döngüde her öğe tersine işliyor. İnsanlar çarkın yönüne karşı, çark onların tersine dönüyor.

Türkiye, geçmişine ilerliyor.

Sıkletindeki ülkeler zenginleşiyor, Türkiye yoksullaşıyor. Uygar dünya birleşiyor, Türkiye katardan kopuyor.

DİŞLİLER ARASINDA YAŞAM SAVAŞI

Dünyanın yönüyle bütünleşen küçücük ülkeler, (Örneğin Yunanistan, Bulgaristan, Litvanya, Makedonya vb.) sınıflar arası çukurları kapatıyor; Türkiye’de uçurumlar derinleşiyor.

Uygar dünyanın küçük büyük çarkları hangi yöne dönüyorsa sizce de ters yöne dönmüyor mu Türkiye’nin çarkı?

Ve insanlar bir dişli, bir dişli daha yukarıda kalmaya çabalarken; kiminin soluğu tükeniyor, kapılıyor çarkın yönüne, sıkışıyor, eziliyor, parçalanıyor dişlilerin arasında.

Kimisi ise ara boşluklarda, devranın dönmesini, kendilerini yeniden tepeye, çarkın yağından beslenecekleri zirveye çıkmayı bekliyor.

Gide gide 1918’e vardık Bazen Cumhuriyetin kuruluşunu izleyen ilk 15 yılın, Türkiye çarkında bir yol kazası olduğunu düşünüyorum. Dibe, derine, geriye doğru dönen çarkın bir anlık duruşu, ve tutturduğu ters yönün tersine, yani düze dönmesi gibi algılıyorum birkaç yıllık bu kazayı...

Ama çabuk durdurdular doğru dönen devranı.

Vardığımız yere bakın, ne demek istediğimi anlarsınız. 1918’de de onun bunun eline bakıyordu, Türkiye. Borç veren ne derse onu yapıyordu, Osmanlı sultanı. Yine böyle varsıllık, yine bunca yoksulluk, yine muktedir lapacılar, din tacirleri, faşistler, yolsuzlar, hırsızlar ve işsiz ve aç ve eğitimsiz halk vardı.

Cumhuriyet olmasaydı ne olacaksa, yine hızla oraya dönüyor Türkiye çarkı.

İşte benim çılgın hayallerim için dev bir deney alanı. Terse giderek düze çıkılır mı?

Hep birlikte göreceğiz.

ŞİMDİ

Ele avuca sığmayan

aşk iksiri hep anda kayan...

En yoğun duyumsamalar yakalanamayan...

Ah Proust

simdi, yakalanamayan zaman!

Kekreburuk

burnumun direğine tırmandı

gezindi bir an...

Anladım

şimdi ile anlaşma böyle!

Ferziye KÜÇÜK

---

Yazar notu: Bugün saat 15’ten öteye ATO’daki Ankara Kitap Fuarı’nda Kırmızı Kedi Yayınevi standında, isteyen okurlarıma kitaplarımı imzalayacağım. Müsait olanları beklerim.

Yazarın Son Yazıları

Türkiye’nin ilk kitap müzesi: FKE

Fethiye, yurttaşların ormanları yanmasın diye nöbet tuttuğu ve olağanüstü güzellikte kıyı şeridine çöken muktedirlere, muktedir torpillilerine karşı kazanamayacaklarını bile bile mücadeleye girmekten korkmayan çevreciler ile yurtsever Yörüklerin diyarıdır.

Devamını Oku
30.11.2025
Karar ve tavır

Türkiye artık ulusal bir toplum değil.

Devamını Oku
23.11.2025
Onlar SAFE, bizler saf..

Hayhuy arasında kaynadı gitti...

Devamını Oku
16.11.2025
Yangın önlemek mi, keriz silkelemek mi?

Turizm, Türkiye’nin en önemli gelir kaynaklarından biri.

Devamını Oku
09.11.2025
Panik atak mı, panik aşk mı?

Kırk yaş, rastgele bir yaş değildir.

Devamını Oku
02.11.2025
İster zart, ister zurt, illaki zort

Dünyada pek çok devlet ve yönetim biçimi vardır.

Devamını Oku
26.10.2025
Yılanların yalanı

Türkiye’nin yalanları, tarihi kadar uzun, kalın ve kuyrukludur.

Devamını Oku
19.10.2025
Hayaller Riviera, gerçekler Gazze

ABD’nin en hafif deyimle en tuhaf başkanı Trump’ın Gazze’ye ilişkin bir projesi var.

Devamını Oku
12.10.2025
Siter yalha züdü çekger dirmi?

Çocukken çok sevdiğim bir oyun vardı. Belki siz de oynamışsınızdır...

Devamını Oku
05.10.2025
Al saat ver saat

Makronezya müstebiti Valdemir Potin’in ricası üzerine Mikronezya’yı barışçıl amaçlarla işgal eden 100 bin Çinli askeri doyurmak kolay değildi.

Devamını Oku
04.10.2025
Bir muhtarın çığlığı

11 Eylül 2025 tarihinde Kadıköy ilçesindeki Caferağa Mahallesi’nin kalbindeki tek mazbut (tahrip edilmemiş alan), Ali Oğlu Hüseyin Vakfı’na ait 12 dönümlük arsa için bir ihale düzenlendi.

Devamını Oku
28.09.2025
Hatırla sevgili, o makus tarifi

100 bin Çinlinin 100 bin nüfuslu Mikronezya adasını işgali, iştah ve sefayla sürüyordu.

Devamını Oku
27.09.2025
Eğriliğin ederi, doğruluğun bedeli

Dünyanın tüm kedileri aynı dili konuşur, aynı tınılarda hırlar ve miyavlarlar.

Devamını Oku
21.09.2025
Kayyum devşirme

12 Haziran 2011 genel seçimleri, Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP genel başkanı olarak girdiği ikinci, oy kullanabildiği ilk seçimdi.

Devamını Oku
14.09.2025
Sal gideyim, salla geleyim

Yalnız ve güzel ada Mikronezya’nın uyuşuk ahalisi, her şeye alıştığı gibi savaşsız gerçekleşen Çin işgaline de alışmış, minnak adayı nüfusu kadar işgalciyle paylaşmayı da kabullenmişti.

Devamını Oku
13.09.2025
Hayaller dolgun fon, gerçekler yırtık don

Güzel bir Kafkas atasözüdür: “Yükseklerde ne eserse alçaklarda onu toplarsın.”

Devamını Oku
07.09.2025
Belirsizliğe doğru

Joseph Ignace Guillotin, 1738 ile 1814 yılları arasında yaşamış bir doktor; Paris Tıp Enstitüsü’nde anatomi dersleri veren bir hocaydı.

Devamını Oku
31.08.2025
Yarım insan hakları

Mısır, nüfus çoğunluğu Müslüman bir ülkedir.

Devamını Oku
24.08.2025
我们身后还有十五亿

Çin’in Mikronezya’yı sessizce işgali Makronezya müstebiti Valdemir Potin hariç, Ezya arşipelindeki tüm istibdatları heyecana gark etmiş ve hatta okyanus ötesi kıtaları da zıplatmıştı.

Devamını Oku
23.08.2025
Bir vasiyetin ağırlığı

“Toplum olarak fikirdüşünce gelişmesi ve vicdan bilinçlenmesi gibi nimetlerden yoksun kalmışlığımızın iki sorumlusu vardır...

Devamını Oku
17.08.2025
Çin işi, asker dişi

Mikronezya ile Yutania’nın şöyle ağız tadıyla bir türlü kapışamayan ordularının sahillerde pineklediği bir sabah; olan oldu.

Devamını Oku
16.08.2025
İsyan hakkı

İnsanlar niçin anneye, babaya, düzene isyan ederler?

Devamını Oku
10.08.2025
Yanık toprak taktiği

Türkiye, artık ağır yaralı bir ülke.

Devamını Oku
03.08.2025
Satamam derdimi kimseye

Mikronezya’nın Yutania ile nihai kapışması beklenirken Ulu Çoban Muktedir Makropiç’in de askeri ve sivil ahalinin moralini elbette yüksek tutması gerekiyordu.

Devamını Oku
02.08.2025
Patria Nostra’dan Madara Mostra’ya

Hani karşınızda biri limon yer, sizin damağınız kamaşır.

Devamını Oku
27.07.2025
Emekli açlık, emeksiz tokluk

Köyde doğdum. Lise bitene kadar kara lastik ayakkabı giydim. Devlet yurdunda tıkış tıkış vaziyette üniversiteyi bitirebildim...

Devamını Oku
20.07.2025
Son dilek, yok çörek

Mikronezya ve Yutania’nın yaz sıcağında çöle dönüşen kumsallarında düşman beklerken sivrisinek avlayan, sevdiklerinden aylardır uzak kalan askerler, depresyona giriyorlardı.

Devamını Oku
19.07.2025
Yüreğimiz sızlar, ciğerimiz yanarken...

Canlılar arasında bir canlı türü olan insanın, ait olduğu memeliler sınıfındaki diğerlerinden tek üstünlüğü, beyinsel yeteneğidir.

Devamını Oku
13.07.2025
Dar sahada kısa paslaşma

Mikron ordusu kıyıda düşman beklerken, Betonit Saray’da işler çığrından çıkmıştı. Olası savaş masrafları boyuna yoksul halkın sırtına bindiriliyor; savaş korkusu ise Kel Tepe’deki ayrıcalıklı nüfusun cima furyasını kamçılıyordu. Sarayın CİA danışmanı Frozen Goldstein, donuk zekâsına karşın epeyce ateşli bir çapkındı. Güzeller güzeli karısı Frambuaz ise başlangıçta dini bütün bir Yolcu ve erdemli bir kadındı. Ama kocasının ihanetlerini öğrenince yoldan çıkmış; “göze göz dişe diş” deyip o da cima havuzuna atlamıştı.

Devamını Oku
07.07.2025
Diyanet’in yol harcı, teğmenlerin ihracı

Tuzla Piyade Okulu’nda 10 Kasım 2023’te Atatürk’ü anma etkinlikleri için son hazırlıklar yapılıyordu.

Devamını Oku
06.07.2025
Saçma sapan bir savaş mıydı?

Saçma sapan bir savaş mıydı? İ srail’in suikast saldırıları, İran’ın Demir Kubbe’yi delen füzeleri, ABD’nin İran’ı bombardımanı, yıkılan binalar, insan kayıpları ve pek de anlam verilemeyen bir savaş daha tavsadıktan sonra ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth dünyaya açıkladı: “Biz bu saldırılara aylardır hazırlanıyoruz…”

Devamını Oku
29.06.2025
Suratın tatlısı, limonun ekşisi

Mikronezya adasının Yutania’ya bakan kıyı şeridinde, askeri karargâh dışında bir sivil yaşam belirtisi de vardı...

Devamını Oku
28.06.2025
Sarı Paşa ve Türk Mucizesi

Vakit dardı. Kütahya mücadelesi sonrası, Yunan ordusu var gücüyle saldırıya geçecekti.

Devamını Oku
22.06.2025
Felekten bir gece, adını hece hece

Bolluk ve mutluluk istibdatı Yutania adasında, herkes seferberlik öncesi günleri özlüyordu.

Devamını Oku
21.06.2025
Organize işler

Antik Yunan tarihinin “Sokrates öncesi” diye anılan ilk filozofları, sayıları 23’e ulaşan bir düşünür topluluğuydu.

Devamını Oku
15.06.2025
Doğal cennetten parasal cinnete: Türkiye

Jeolojik olarak yaklaşık 300 milyon yıl önce oluşan ve şairin dediği gibi Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan Anadolu, birçok ilkleri barındıran bir coğrafya olmasının yanı sıra çok çeşitli bitki ve hayvana da ev sahipliği yapar.

Devamını Oku
08.06.2025
Yalan patolojik, savaş psikolojik (2)

Dünyada halen “iftira yoluyla algı operatörlüğü” yapan pek çok hükümet ve istihbarat kurumu, Edgar Hoover’ın yasadışı COINTELPRO yöntemlerini izliyor.

Devamını Oku
01.06.2025
Yalan patalojik, savaş psikolojik

İster muktedir olsun ister muhalif, tüm politikacıların yalan söylemesine dünya halkları da alışıktır, biz de epeyce idmanlıyız.

Devamını Oku
25.05.2025
Konuşmayan bizden değildir

Savaşmak için toplanıp savaşmaya koşullanan ama küçük muharebelerle yetinip topyekûn saldırıya geçemeyen tüm ordular gibi, vatanla ada karışımı “vadan” kıyılarında pinekleyen Mikron ordusuna da sıkıntı çökmüştü.

Devamını Oku
24.05.2025
Osmanlı’dan Osmancık’a

Türkiye’nin müzelerini gezmeye başladığım 1970’li yılların başında, Yunan ve Roma döneminden günümüze kalan erkek heykellerindeki sistematik bir eksiklik dikkatimi çekerdi.

Devamını Oku
18.05.2025