3 Nisan 1930’da Belediyeler Kanunu’nun kabul edilmesiyle Artvin’in Yusufeli ilçesine bağlı Kılıçkaya’da (Ersis) Belediye Başkanlığı’na seçilen Sadiye Hanım “Türkiye’nin ilk kadın belediye başkanı” olmuştur. Avrupa’da kadının adı anılmıyorken ulu önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ve Cumhuriyetimizin ne kadar önemli olduğunu gösteren, tüm dünyaya örnek olması açısından mihenk taşı niteliğinde olan Ersisli Sadiye Hanım Yusufeli ilçesinde belde belediye başkanı olarak görev yapıyordu.

TEĞMENLERE İHRAÇ KARARI

Değerli Cumhuriyet okurları “Neden Sadiye Hanım” sorusunu merak edeceklerdir. 2025 Türkiyesi’nde Sadiye Hanım’ın ilinden, ilçesinden, hatta aynı köyünden; eski adıyla Ersis, şimdiki adıyla Kılıçkaya’dan çıkan bir Kara Kuvvetleri Komutanı Selçuk Bayraktaroğlu’nun, onay makamı olarak Cumhuriyet değerlerine, ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün mirasına, Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığına, ülkemizin bölünmez bütünlüğüne sahip çıkan teğmenlerimizin ihraç kararına karşı sessiz kalması ne kadar ilginç...

Türkiye’deki kadınlara birçok Avrupa ülkesinden önce seçme ve seçilme hakkı tanıyan (İsviçre 1971, İtalya 1945, Fransa 1944) bir Cumhuriyet tarihinden neredeyse bir asır sonra geldiğimiz noktada; Sadiye Hanım’ın aynı köyünden çıkmış bir kara kuvvetleri komutanı tribünde maç izler gibi gencecik teğmenlerimizin ihraç kararını onaylıyor.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Aydınlanma Devriminin en güzel örneklerinden biri olarak karşımıza çıkan, onun kurduğu Cumhuriyet sayesinde çağdaş, modern Türk Kadınının en önemli temsilcilerinden biri olarak ülkesine hizmet etme gururunu yaşayan Ersisli Sadiye Hanım ile aynı topraklarda doğan Bayraktaroğlu; büyük Atatürk’ün şanlı ordusunun teğmenlerinin ihraçlarına duyarsız kalıyor, Cumhuriyete bağlılığın ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e vefanın cezalandırılmasına göz yumuyor.

İKİ İSİM, İKİ DURUŞ

Türkiye’nin ilk kadın belediye başkanı olma onurunu ve gururunu Artvin halkına yaşatarak tarihe geçen Ersisli Sadiye Hanım ile teğmenlerimizin ihraç edilmesi kararına imza atarak başka bir kulvarda tarihe adını yazdıran Kara Kuvvetleri Komutanı Selçuk Bayraktaroğlu. İkisi de Cumhuriyet tarihimizdeki yerini aldı.

Halkımızın gözünde, halkımızın vicdanında ikisinin de durduğu nokta bellidir. Tarih, 100 yıl geçse de Sadiye Hanım’ı unutmamıştır. Görüyoruz ki kendi köylüsü bile Bayraktaroğlu’nu üzerinden çok zaman geçmeden unutacaktır...

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu şanlı Türk ordusunda; “Mustafa Kemal’in askeriyiz” demenin suç olup olmadığı noktasında da halkımızın duruşu, tavrı, kararı da ortadadır. Mustafa Kemal’in askeri olmak her yiğidin harcı da değildir. Mustafa Kemal’in askeri olmak için üniforma giymeye de gerek yoktur.

Mustafa Kemal’in askeri olabilmek; bundan 100 yıl önce; tüm dünyadaki kadınlara örnek olmak, modern Türk kadınını tüm dünyaya tanıtacak çoban ateşini yakabilmektedir. Mustafa Kemal’in askeri olmak, yeri geldiğinde Sadiye Hanım olmaktır.

Bu topraklarda Sadiye Hanım’lar tükenmez, Mustafa Kemal’ler ölmez, Atatürk yenilmez!

AV. UĞUR BAYRAKTUTAN

TBMM İDARE AMİRİ, GHP ARTVİN MİLLETVEKİLİ