Vatan nedir gardaş?
Özdemir İnce
Son Köşe Yazıları

Vatan nedir gardaş?

25.04.2025 04:00
Güncellenme: 25.04.2025 04:00
Takip Et:

Vatan”ın en sıradan iki tanımı şöyle:

1. Birinin ait olduğu ya da ait hissettiği toplumsal ve siyasal topluluk. Bu topluluğun yaşadığı ülke.

Vatan ve millet: Bir vatan varsa orada bir millet vardır ve orada yaşar. Bir millet varsa o milletin yaşadığı toprak parçasına vatan denir. İsrail’in kurulmasından önce Yahudilerin kurulu bir devleti yoktu ama o günlerin İsrailli Yahudilerinin bir zamanlar üzerinde yaşadıkları bir vatanları vardı ve o vatan üzerinde bir devletleri yoktu.

2. Birinin doğduğu yer (şehir, bölge).

Yazının başlığını yazdıktan sonra dikiş makinesi gibi tıkır tıkır kendini yazacağını sanıyordum. İşi kolaylaştırmak için başkaları bu konuda (R.T. Erdoğan “noktada” derdi) ne demiş bir ona bakayım dedim. Ama öncesi de var:

Adonis, Kitap, Hitap, Hakikat1 adlıyla dilimizde yayımlanmış olan kitabının 143. sayfasında şöyle yazar: “Araplar olarak çoğumuz vatan ile dini birleştiririz. Bu nedenle milliyetçilik ve dindarlığı da birbirine karıştırırız. Oysa vatan ‘tek’, dindarlık ‘çok’tur.”

Bu cümleyi okuyunca aynı sayfanın boşluğuna ben de şunları yazmışım: “Din vatan değildir. Vatanın olmadan dinin olabilir. Vatan sana din verebilir ama din sana vatan veremez.”

İslamın ilkesi olan “ümmet” düşüncesi de vatanı yok sayar. Vatan yoksa vatanın yoksa hiç kimseyim artık. Belki dinin vardır ama din vatan değildir. Yazının başında yazdığım tanımlamalara bakmayın siz. Vatanın sonsuz sayıda tanımı vardır. Bu tanımların en ünlülerinden (çünkü tek değildir): “Bülbülü altın kafese koymuşlar ama o ah vatanım demiş.” Ve bu tanımın bir de açıklamasını yapmışlar: “Kişi, yurdu dışında ne denli iyi bir yaşama ortamı bulunursa bulunsun, yine yurdunu arar, onun özlemini çeker.” Bu tanımda dikkatsiz bir iyimserlik var. Çünkü adamı biri çıkıp “Karnım nerede doyarsa vatanım orasıdır” diyebilir. Birçok tanım arasında en çetrefillisi Juan Goytisolo’nunki: “Vatan tüm kötü alışkanlıkların anasıdır. İlletten tedavi olmanın en hızlı ve etkin yolu onu satmak, ihanet etmektir. Nasıl mı satmak? İster pahalı ister bedavaya. Kime mi? En yüksek payı kim sürerse ona. Ya da verip kurtulmak ağulu armağanı, onu hiç bilmeyene, bilmek de istemeyene. İster zengine ister yoksula, umursamazın tekine ya da bir âşığa. Salt ihanet zevki yeter. Bizi belirleyen, bizi tanımlayan, istemeden bizi bir şeyin sözcüsüne dönüştüren. Üstümüze bir yafta yapıştıran, bize bir maske yakıştıran ne varsa ondan sıyrılma zevki uğruna. Haraç mezat satmak her şeyi. Tarih, inanışlar, dil. Çocukluk, manzaralar, aile. Fırlatıp atmak kimliğini, sıfırdan başlamak. Sisyphos olmak, aynı zamanda, kendi küllerinden yeniden doğan Anka kuşu.”2

Ha “Vatan mı seni seçer yoksa sen mi vatanı?” diye sormuşsun, ha “Tavuk mu yumurtadan çıkar yoksa yumurtadan mı tavuk?” diye sormuşsun. Ama “vatan”ın tanımı mavra kesmeye pek uygun. Bu nedenle söyleyene bakarım ben.

“Vatan sevgisi, ruhları kurtaran en kuvvetli rüzgârdır.” - Mustafa Kemal Atatürk

“Mevzubahis vatansa gerisi teferruattır.” - Mustafa Kemal Atatürk

“Yurt sevgisi ona hizmetle ölçülür.” - Mustafa Kemal Atatürk

“Irz ve namustan mahrum olanlar, millet ve vatan hissi taşımazlar. Böylelerinden sakınılmalıdır.” - Mevlana Celaleddin Rumi

Araplaşmış din yobazının vatanı, güya, ümmetin kurduğu devlettir ama insan yasalarına göre bunlardan biri sana vatandaşlık belgesi verir. Bu nedenle vatandaşlık belgesi dinden önce gelir veee: “Dindaşlık” vatansızlıktır; vatandaşların bir vatanı vardır. Gene veee: Başka (ayrı) inanç sahibi (ya da inançsız) vatandaşlar arasında kan bağsız “kardeşlik ruhu” lehim ya da kaynak gibidir.

Fakat diyeceksiniz ki ama Kazakistan, Türkmenistan ve Özbekistan, neden Kuzey Kıbrıs’ı değil de Güney Kıbrıs’ı tanıdılar? Bu dünya devletlerine göre Kıbrıs tek devlet, kuzeyi Türkiye tarafından (şimdilik) işgal edilmiş olsa da... Üç Türk devleti devletler hukukça var olan Kıbrıs’ı tanıdılar. Bu Kıbrıs’a “Kuzey Kıbrıs” denen yer de dahildir. Neden tanıdılar? Çünkü onları vatanı Türkiye değil onların kendi vatanları var.

AKP’nin vatanın oluşturucularından demirbaş olan fabrikaları, madenleri kolayca satmasının nedenini soracaktım.

---

1. Everest Yayınları.

2. Yeryüzünde Bir Sürgün, Metis Yayınları, 1993, 2021.