CHP lideri Özel ve İBB’nin seçilmiş başkanı Ekrem İmamoğlu, başından beri duruşmaların televizyonlardan canlı yayınlanmasını istiyor. MHP lideri Bahçeli de aynı görüşü bir süre sonra savunmaya başladı ve savunuyor. Ancak AKP’deki korku halen sürüyor. Adalet Bakanı Tunç, “Yasa uygun değil” diyor. Ancak iktidar partisinin İmamoğlu’nun siyasi etki gücünden duyduğu tedirginlik öyle böyle değilmiş. AKP’lilerin kulislerde dile getirdikleri, iktidarı öven gazetecilerin yorumları bu gerçeği bir kere daha ortaya çıkarmış durumda.
Şöyle söyleniyor: İşte diploma davasının duruşmasında görüldü. İmamoğlu duruşma salonunu gösteri alanına çevirdi. Şimdi iddianamesi açıklanan davanın duruşmaları başladığında televizyonlardan canlı yayınlanırsa İmamoğlu bu fırsatı kaçırmayacak kendi propagandasını yapacak, mahkeme salonunu gösteri alanına çevirecek.
Evet. Baklalar yavaş yavaş çıkmaya başladı ağızlardan. İmamoğlu’nun görüntülerinin, sesinin, sosyal medya hesaplarının kapatılmasının arkasındaki korku da daha iyi anlaşılmaya başlandı. Her türlü hukuk ihlali iddiaları ayyuka çıkacak. Bu iddialar yalnızca ülke içinde değil, ülke dışında da yaygın olarak gündemde olacak, siz “siyasi şov” gerekçesiyle İmamoğlu’nun halkla televizyon aracılığıyla da olsa göz göze gelmesine bile tahammül göstermeyeceksiniz.
Bu korku, bu kaçış, nereye kadar?
***
Gelelim PKK ile açılım konusuna. MHP lideri Bahçeli, gerekirse İmralı’ya kendisinin gideceğini açıkladı. Bu çıkışı geçen hafta Erdoğan ile yaptığı görüşmeden sonra yapması ortak karar olduğunu gösteriyor. Bahçeli’nin mevcut söylemi başka şeyleri de anımsatıyor. Öcalan, Bahçeli’nin de iktidar ortağı olduğu dönemde kurulmuş bir mahkemede yargılanmıştı. Bu mahkemede kurulan kararla terör örgütü lideri olduğu kabul edilmiş, bu kararın uluslararası mahkemelerde tanınması, tüm zorluklara karşın sağlanmıştı. Şimdi istenen görüşmenin gerekçesi kamuoyuna niye açıklanmıyor? Öngörülen çerçevesi ne olacak görüşmenin, Feti Yıldız bu konuya da bir açıklık getirebilir mi? Örneğin, Öcalan, yine Lozan’dan mı başlayacak? Bu görüşmenin ardından Öcalan’ın statüsünün, en azından algı düzeyinde değişmesinin iç ve dış yansımaları üzerine kafa yoruldu mu?
Halimize bakar mısınız, terör örgütünün sözcüleri, “Bahçeli’nin geldiği nokta önemli ama yetersiz” diyor.
***
Diğer boyutu, konunun bir türlü CHP üzerine yıkılamaması nedeniyle iktidarın gazetecilerinde oluşan sıkıntı. “CHP yönetimi bu konuda çok hevesliymiş ama işte o çok ulusalcı taban yok muymuş…” Ne yani MHP tabanı az mı ulusalcı, AKP tabanı, bir yanağına tokat atana diğer yanağını çevirecek kadar mı edilgen?
Gördüğümüz kadarıyla CHP ve lideri Özel, zor da olsa, kendilerince duygusallıktan uzak karar vermeye çalışıyor. İmralı’ya gitmek için CHP’ye sayısal ihtiyaç yok. Ülke için bu tarihsel kritik eşiğin aşılmasına ya da aşılmamasına tamamen Erdoğan ve AKP karar verecek. Belirleyici onlar.