Özdemir İnce

Hadi canım sen de

03 Eylül 2019 Salı

Yeni İstanbul Büyükşehir Belediyesi, eski AKP belediyesinin bazı dinbaz vakıflarla taptığı 357 milyon liralık avanta protokolünü iptal etti; ardından yaptırıldıktan sonra TÜRGEV Vakfı’nın kullanımına tahsis edilen 5 öğrenci yurdunu geri aldı. Anlaşıldığına göre İBB, bu türden yolsuzlukları sonlandırmayı düşünüyor. Ne var ki İBB’nin, yağmaya son verme girişimlerini, “ideoloji” kapsamında değerlendirenler var. Bu yazıda, bunlardan birinin üç maddelik iddiasını değerlendireceğiz:

***

MADDE BİR: 25 sene önce İstanbul Belediyesi, dini vakıfları, dernekleri kapısından bile geçirmezdi. Zırnık koklatılmazdı bu yapılara... 25 senedir ise dini vakıfların, derneklerin büyük çoğu, sırtlarını İstanbul Belediyesi’ne dayamış durumdalar. Ekrem İmamoğlu, “Bundan sonra size kaynak yok” diyerek... Buna bir son vermiş oldu. Artık bu vakıflar, belediye kaynaklarına değil, halkın desteğine yaslanmak zorunda!
MADDE İKİ: 25 sene önce İstanbul Belediyesi, kendi ideolojik yaklaşımlarına uygun olarak laik cemaatleri, seküler vakıfları, dinsel yönü bulunmayan dernekleri beslerdi. Tabii o zaman kimsenin aklına “Sen ne hakla benim vergilerimle oluşan kaynakları, bana sormadan bu vakıflara, bu derneklere veriyorsun” diye sormak gelmezdi. Normalmiş gibi karşılanırdı bu durum. Bugünkü tartışmalarda bunu da unutmamak gerekir!
MADDE ÜÇ: Ekrem İmamoğlu’nun aldığı kararı sonuna kadar destekliyorum. Ama bir şartla! Dini vakıflardan, derneklerden kestiği kaynakları, laik ve seküler vakıflara ve derneklere aktarmaya kalkmayacak. Eğer aktarmaya kalkarsa... Attığı adım ilkesel bir adım olmaktan çıkar. Sadece musluğun yönünü değiştirmiş olur. Bu da her gelenin kendi adamlarını beslediği sistemin devam etmesi anlamına gelir ki hafazanallah!

***

Yıllar önce, Hürriyet gazetesinde yazarken, bir kokteyl sırasında, gazetenin din yazarı Nihat Hatipoğlu, laik kesim ile İslamcı kesimi aynı kefeye koyup “İkisi de sekter davranıyor” diyerek özel sohbetimize müdahale edince, “Saçmalamayın, biri Cumhuriyeti savunuyor, öteki Cumhuriyetin kuyusunu kazıyor” diyerek bu “Prof. Dr.”yi terslemiştim.
Bu yazıcısı da aynı ağızla konuşuyor. Yanıtlayalım:

***

MADDE BİR: Her biri bir tarikat ve cemaati temsil eden vakıflara 25 yıl önceki belediye, kapıdan bile geçirmedi, zırnık koklatılmadı ise “aferin” derim. Hangi partiden olursa olsun her belediye Laik Cumhuriyeti savunmak zorunda (Evet “Zorunda!”) olduğu için bu Vahabi ve Selefi şeriatının askerlerine zırnık koklatmamalıdır. Günü geldiğinde Cumhuriyet yargısı karşısında hesap verecekler ve mutlaka kapatılacaklar. Bugüne kadar yaptıkları işler ve eylemler anayasanın düşünce, din ve inanç özgürlükleri kapsamına girmez. İllegaldir!

***

MADDE İKİ: 25 yıl önceki belediyenin “ideolojik yaklaşımı” bellidir. Anayasanın başlangıç ilkelerinde ve gene anayasanın ilk dört maddesinde yer alan “Cumhuriyet ideolojisi”dir ve legaldir. Zaten bu yazıcı da “25 sene önce İstanbul Belediyesi, kendi ideolojik yaklaşımlarına uygun olarak laik cemaatleri (?), seküler vakıfları (?), dinsel yönü bulunmayan dernekleri beslerdi” diye yazarak, desteğin yasallığını itiraf ediyor.
Cumhuriyetçi derneklere zırnık koklatmayan; tarikatçı vakıf ve dernekleri balla börekle besleyen AKP belediyeleri sadece siyasal suç değil aynı zamanda “kasa”yı soymak suçu da işlemişler; Cumhuriyet düşmanlarıyla işbirliği yaptıklarını kanıtlamışlardır.

***

MADDE ÜÇ: Dini vakıfların da sivil toplum örgütü sayılması gerektiğini söyleyip yazanlar oldu. Her seferinde, vakıfları “İçtimai Düzenin Soysuzlaşması” sayan Mustafa Akdağ’ı (1) tanık göstererek, aslında “sefil toplum örgütleri” olmaları gerektiğini yazmıştım. Osmanlı Devleti’nin topraklarını (ikta topraklarını) vakıf ayaklarıyla yağmalayarak özelleştiriyorlardı. Günümüzün sivil toplum örgütleri ebedi seyhler tarafından değil demokratik seçimle gelen yönetimler tarafından yönetilir. Meşru (yasal) derneklerle gayri meşru (yasadışı) vakıflar arasında bir denklik ilişkisi kurmak ahlaksızlıktır.
(1) Türkiye’nin İktisadi ve İctimai Tarihi, YKY, s.36-44



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları