Çok nazik, çok hassas olanlar için Güneydoğu
Işıl Özgentürk
Son Köşe Yazıları

Çok nazik, çok hassas olanlar için Güneydoğu

19.08.2015 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Yıl 2003. Bir bahar zamanı Hakkâri’deydim. Dağların arasına sıkışmış o acılı kentte dolaşıyordum. O yaşlı adamın ne zaman yanıma geldiğini anımsamıyorum. Üstünde bekçi giysileri vardı, elinde tahtadan bir baston. Ne yaptığını bilmez bir haldeydi, durmadan hep aynı sözleri mırıldanıyordu: “Kızımın adı Gazel. Şimdi dağlarda geziyor, akşama gelir.” Önce korkmuştum, onu sivil polis sanmıştım. Hikâyesini başkalarından dinledim. Bir güneşli sabahta, davullar eşliğinde, bir at arabasının arkasında çırılçıplak iki ceset kentte dolaştırılmış. Ve davullar eşliğinde ilan edilmiş: “Bunlar kimin cenazesiyse gelip alsın!” Adam at arabasında yatan çırılçıplak kızını ilk andan tanımış ama öylece evinin kapısında durmuş, tek bir adım atamamış ve at arabası davul eşliğinde uzaklaşmış. O günden beridir adam, hep aynı sözleri söylermiş: “Kızımın adı Gazel. Şimdi dağlarda geziyor, akşama gelir.”
Bu satırların yazarı, bu olaya bizzat tanık oldu. Aynı olayın benzeri bugünlerde Van’da yaşandı. Genç bir kadının işkence görmüş bedeni sokağa bırakıldı. Facebook, Twitter kullanıcılarından bir kısmı, bu fotoğrafın yayımlanmasına karşı çıktılar. “Bu kadar da olmaz canım” dediler. Oysa daha kötüleri de oldu. Bellek tazeleyelim mi?
Karşıdan bir çığlık kopuyor ki, dehşet. Küçük bir kız. Dokuz on yaşlarında. Bize göre çocuktu, göğüsleri bile gelişmemişti. “Hazal nasıl zevk alıyor musun, falan” diyorlar… Yanımdaki beni dürttü, “Gözlerini aç!” Göğüsleri daha belirgin olmayan kız, saçları dağılmış. Tokat atıyorum yok. Kızın gözleri fal taşı gibi açılmış. Kız defalarca tecavüze uğramış. Kızdan ha bire kan boşalıyor. Ne yapsam kendine gelmiyor. Kürtçe konuşuyorum yok. Türkçe konuşuyorum yok. Kaskatı olmuş. Biri gelip diyor ki, “Dokuz kişi ona… Biraz daha konuşursanız yirmi kişi gelip sizi…” Biri diyor ki, “Babası daha konuşmadı mı? Babasını konuşturmak için küçücük kızına gözünün önünde tecavüz etmişler.” (Kaynakça: Bildiğiniz Gibi Değil/90’larda Güneydoğu’da Çocuk Olmak Rojin)
Gene Hakkâri’deyim. Bir kısa film atölyesi yapıyorum. Ona yakın öğrencim var. Kızlı-erkekli. Konumuz: “Gökyüzü.” Yani gökyüzü size ne söyler? Ertesi gün ödevler geliyor. Kara kuru, kavruk bir öğrencim, “Gökyüzü benim için korku” demektir diye anlatmaya başlıyor. “Gökyüzü ne zaman kararır, ben hemen pencerenin kenarındaki yatağıma yatarım. Birazdan kurşun sesleri başlar. Ben pencereye çıkıp bakamam çünkü kurşun seker. Ne yaparım, perdenin ucunu azıcık açıp oradan gökyüzünü görmeye çalışırım ve her kurşun sesiyle irkilirim.”
Hadi bir hikâye daha, o yaşı belli olmayan yaşlı bir adam. Dağları, dağlardaki kovukları, akan suları ezbere bilen biri. O, geceleri hiç uyumaz. Kurşun seslerini dinler. Nereden atıldı, nereye isabet etti. Sabahleyin ilk iş, kurşunun isabet ettiği dağ kovuklarını gözden geçirir. Mutlaka bir genç ölüsüne rastlar. O zaman ölünün bütün parçalarını bir çuvala koyar. Dağlarda tek bir parça bırakmaz. Sonra onları köy mezarlığına gömer. Gene dışarıda tek parça bırakmaz. Bunu neden yapıyorsun, diye sorduklarında şöyle yanıt verir: “Tanrı’nın huzuruna güzel çıksınlar.”
Amacım kimsenin içini acıtmak değil. Ama “devlet bunları yapmaz” denildiğinde benim içim daha çok yanıyor. Devlet acımasızdır ve her şeyi yapar. Şimdi aynalara bakma zamanıdır. Hiç kimse masum değildir.
Not: Sevgili Barış Pirhasan’dan bir sözcük öğrendim. Nebbeş. Yani ölü soyucu. Ölüm olduğunda işleri yolunda gidecek olan biri. Ve Tayyip Erdoğan’ın bir şehit cenazesinde söylediği sözler aklıma geldi. “Ne mutlu şehit ailesine!”  

Yazarın Son Yazıları

Canım şaka yapmışlardır

Sevgili okurlarım, yıllar önce İspanya’nın Endülüs bölgesinde dolanırken nereden aklıma düştüyse yolda gördüğüm Çağlar Boyu İşkence Aletleri Müzesi’ne girivermiştim.

Devamını Oku
30.11.2025
Denize düşen yılana sarılır

Sevgili okurlarım gerçekten bıktım, neden mi?

Devamını Oku
23.11.2025
Müjde! Ölüm kokan parfümlerim var!

Sevgili okurlarım bir an kendimi bir reklam şirketinde çalışırken buldum.

Devamını Oku
16.11.2025
Dünya unuttuğu bir sözcüğü yeniden anımsadı: Sosyalizm!

Geçtiğimiz hafta, uzun zamandır siyasal ve ekonomik belirsizlik, biri biterken öteki başlayan savaşlar ve giderek şiddetini artıran emek sömürüsü karşısında umutsuzluğa kapılan dünya halkları, uzun zamandır egemen güçler tarafından özellikle unutturulan bir sözcüğü yeniden anımsadı: “Sosyalizm!”

Devamını Oku
09.11.2025
Kraldan çok kralcılar

Sevgili okurlarım tarih bize, ülkelerin çökmesine en çok yardım edenlerin kraldan çok kralcılar olduğunu gösterir.

Devamını Oku
02.11.2025
İmecenin muhteşem gücü

Sevgili okurlarım ülkemin içinde bulunduğu belirsizlik durumu, giderek çoğalan çocuk çetelerinden söz etmek, öldürülen yoldaşların ardından ağıt yakmak, her gün bir kadın cinayetiyle yüz yüze gelmek beni hiç olmadığım kadar umutsuzluğa sürükledi.

Devamını Oku
26.10.2025
Hakan Tosun sen gittin gideli

Sevgili okurlarım bu hafta bir vatanseveri, bir doğa koruyucusunu, işi sadece gerçekleri belgelemek olan bir güzel insanı Hakan Tosun’u toprağa verdik.

Devamını Oku
19.10.2025
Düzenin yeni kurbanları: Katil çocuklar!

Bir avukat İstanbul’da kalabalık bir caddede, ofisi önünde maskeli kişiler tarafından Kalaşnikoflarla taranarak öldürülüyor.

Devamını Oku
12.10.2025
Ah bu ne sevgi bu ne ıstırap!

Sevgili okurlarım insanın tüylerini ürperten. “Bu kadar da olmaz” dedirten bir fotoğrafa bakıp duruyorum.

Devamını Oku
05.10.2025
Adana’nın yolları taştan sen çıkardın beni baştan!

Sevgili okurlarım hepiniz benim Adana sevgimi bilirsiniz.

Devamını Oku
28.09.2025
Kırmızı elbiseli küçük kız

Onun hiçbir şeyden haberi yoktu.

Devamını Oku
21.09.2025
Vahşetin korkunç sularında

Sevgili okurlarım şimdi gelin İtalya’nın Roma kentinde vahşet resimlerinin sergilendiği bir müzeye girelim.

Devamını Oku
14.09.2025
Bir kitap: ‘Sırlarım İpte Asılı Kaldı Balım’

Sevgili okurlarım bugüne kadar hiçbir kitap beni böylesine acıtmamıştı.

Devamını Oku
07.09.2025
Devlet bir sivil itaatsizlik örgütü müdür?

Sevgili okurlarım, sivil itaatsizlik özellikle yasalardan, yönetimden hoşnut olmayanların başvurduğu bir eylemdir.

Devamını Oku
31.08.2025
Bize kim düşe?

Sevgili okurlarım bugün yazıma Leonard Cohen’in “Herkes biliyor geminin su aldığını./ Herkes biliyor kaptanın yalan söylediğini./ Ve herkes biliyor zarların hileli olduğunu” şiiriyle başlayayım dedim, herkes biliyor da ben neden böyle doktorun az önce biyopsi yaptığı bir hasta gibi endişeyle bekliyorum.

Devamını Oku
24.08.2025
Ah ah beni belediye başkanı yapmadılar!

Sevgili okurlarım iyice kafa sersemi olduk.

Devamını Oku
17.08.2025
Parayı veren düdüğü çalar!

Sevgili okurlarım bu yaz kendimi büyük bir açık hava tiyatrosunda oyun izliyor gibi hissediyorum.

Devamını Oku
10.08.2025
Şu nitelikli ol ne demek? Biri bana anlatsın!

Sevgili okurlarım bir hafta önce ülkemizde her yer yanıyordu.

Devamını Oku
03.08.2025
‘Kolay ölümler ülkesi’

Sevgili okurlarım başlık benim değil, sosyal medyada gördüm, sahibini aradım, bulamadım ama bu başlığa vuruldum.

Devamını Oku
27.07.2025
Asılacak kadınlar ülkesi

Sevgili okurlarım bu hafta yazar Pınar Kür’ü sonsuza uğurladık.

Devamını Oku
20.07.2025
Kavşaktayız yeni sorular sorma zamanı!

Sevgili okurlarım ne yazık ki kavşağa geldik arabayı ya uçurumdan aşağı süreceğiz ya da hepimiz yepyeni sorular sormaya, çözümler bulmaya çalışacağız.

Devamını Oku
13.07.2025
Topyekûn savaştayız!

Başlığım kimseyi şaşırtmadı değil mi? Evet, bu canım ülkede yepyeni bir savaş deneniyor.

Devamını Oku
06.07.2025
Zeytine ağıt

Sevgili okurlarım şimdilik füzelerle, insansız uçaklarla yapılan savaş bitmiş görünüyor, doğrusu ben bittiğine hiç inanmıyorum. Bir yerlerde gene füzeler uçacak, çocuklar ölecek, ölüyor da. Şimdi gelelim bizdeki asıl savaşa. Evet dostlarım ülkemizin zeytinliklerimizi bitirme savaşı bu.

Devamını Oku
29.06.2025
Dünyanın hali gibi halimiz

Sevgili okurlarım meğer bizim bu kadim ülkemizde ne kadar çok savaş uzmanı varmış.

Devamını Oku
22.06.2025
Yeniden Türkiş Dekameron

Sevgili okurlarım, epey bir zamandır yaklaşık 20 yıldır bu köşede neredeyse aynı sorunları yazmaktan bıktım.

Devamını Oku
15.06.2025
‘Bana denizi göster’

Sevgili okurlarım gene bir bayram günü, üstelik pazar. Açık konuşmayı severim bilirsiniz öyleyse açık konuşayım ben bu bayramı hiç sevmem.

Devamını Oku
08.06.2025
Unutma biz Anadolu’yuz!

Sevgili okurlarım bir kentten başka bir kente taşınmak ne kadar zormuş.

Devamını Oku
01.06.2025
Biraz mevzu değiştirelim

Sevgili okurlarım 50 yıldır yaşadığım İstanbul’u bırakıp Kocaeli’nin Değirmendere Mahallesi’ne taşınıyorum.

Devamını Oku
25.05.2025
Cebinde şiirlerle dolaşan bir film yönetmenini uğurlarken

Sevgili okurlarım 25 yıllık hayat ve iş arkadaşım, kızım Dünya’nın babası cebinde şiirlerle dolaşan tüm hayatı boyunca devrime inanan film yönetmeni Ali Özgentürk’ü sonsuzluğa uğurladık.

Devamını Oku
18.05.2025
Yurdumuz yeniden bizim olmalı!

Yurdumuz yeniden bizim olmalı!

Devamını Oku
11.05.2025
24. yılını kutlayan Afyonkarahisar Klasik Müzik Festivali’nde toplu anılar

24. yılını kutlayan Afyonkarahisar Klasik Müzik Festival

Devamını Oku
04.05.2025
Unutma deprem geliyorum der ve gelir!

Unutma deprem geliyorum der ve gelir!

Devamını Oku
27.04.2025
Analar babalar, çocuklarımıza kıyıyorlar!

Analar babalar, çocuklarımıza kıyıyorlar!

Devamını Oku
20.04.2025
Bak şu işe ben şu küçücük Yunanistan’ı kıskanıyorum!

Bak şu işe ben şu küçücük Yunanistan’ı kıskanıyorum!

Devamını Oku
13.04.2025
Boykotun sessiz çığlığı

Boykotun sessiz çığlığı

Devamını Oku
06.04.2025
Plastik mermi, cop, tazyikli su ve bitmeyen tutuklamalar

Plastik mermi, cop, tazyikli su ve bitmeyen tutuklamalar

Devamını Oku
30.03.2025
Hep birlikte haykırıyoruz: ‘O gün bugündür!’

Hep birlikte haykırıyoruz: ‘O gün bugündür!’

Devamını Oku
23.03.2025
Cihatçılar Alevileri ve muhalifleri öldürürken...

Cihatçılar Alevileri ve muhalifleri öldürürken...

Devamını Oku
16.03.2025
Ah ne çok öldük!

Ah ne çok öldük!

Devamını Oku
09.03.2025
Ne oldu barış mı gelecek?

Ne oldu barış mı gelecek?

Devamını Oku
02.03.2025