Pazartesi akşamı ne izledik biz?
“Dünya derbisi” diye yücelttiğimiz Fenerbahçe-Galatasaray mücadelesinde dünyanın ilgilendiği futbola dair bir şeyler görebildik mi hiç? Oynanan oyunun kalitesi bir yana, maçın ardından konuştuklarımıza bir bakın; hakem kararları, sahaya atılan yabancı maddeler, sakatlanan futbolcular... Yani futbola dair hiçbir şey yok.
Bir kere bu derbide hakemin yönetimine söylenecek önemli bir şey yoktu. Bizim gözlerimiz hakem hatalarıyla manipüle edilen ne derbiler gördü bugüne dek. Bu ne ki? Ayrıca biz maçın tümünü değil de canımızın istediği pozisyonları bulup sadece onları tartışıyoruz. Baksanıza Okan Buruk maçın hakemini eleştirirken yine 2 puan kaybettikleri Beşiktaş maçına dem vuruyor ve bir pozisyonu gündeme taşıyor. Neymiş hakem bir pozisyonlarını kesmişmiş. Peki aynı maçta aynı hakemin hem de Osimhen’e göstermediği kırmızı kartı da konuşmamız gerekmez miydi? Tabi eğer derdimiz adil yönetim ise?
Tamam Okan Buruk Galatasaray’ı 3 yıl üst üste şampiyon yapmış başarılı bir hoca ama her puan kaybında kendisini de kaybediyor. Sürekli bir şeylerden abartarak şikâyet ediyor. İşin kötüsü insanlar sistem içinde en avantajlı konumda olsalar da küçük bir yanlışta bile ortalığı ayağa kaldırınca, sistemden en fazla zarar görmüş olanların feryadı da arada kaynıyor. İşte size suyun sürekli bulandırıldığı dolayısıyla gerçeklerin görülemediği bir kaos ortamı.
Aslında özellikle GalatasarayFenerbahçe derbilerinin bu denli yavan geçmesinde ve ardından da daha çok saha dışı konuların konuşulmasında herkesin payı var. Olayı kendi kendimize o kadar büyütüyor, bu maça öylesine derin anlamlar yüklüyoruz ki sonuçta ortaya bir “korku derbisi” çıkıyor. Ve herkes; futbolcular, hakemler korku içinde sahaya çıkıyor. Mesela Galatasaray 1-0 öndeyken skoru koruma çabasına girmese belki de Kadıköy’den zaferle ayrılabilirdi. Fenerbahçe’nin beraberliğe bu denli sevinmesi de yine kaybetmedikleri için. Oysa savunmayı geride kurmasalar ve uzun toplarla değil de organize hücum yapsalar “tarihi bir galibiyet” alabilirlerdi.
Herhalde çözüm olarak bu derbileri geçen sezon olduğu gibi Vincic benzeri kurt hakemler yönetecek ve pozisyonsuz, tatsız-tuzsuz, yüreksiz maçlar 0-0’a bağlanacak. Ve biz de milletçe rahat edeceğiz. Sonuç mu? Sahadaki futbolu düzeltmenin tek yolu var o da önce saha dışı faktörleri düzeltmek. Çünkü saha sadece bir sonuç, neden değil.