Gülengül Altınsay

Sadece alkışlayın

03 Temmuz 2024 Çarşamba

Koşu yoluna attığımız hızlı topla başlıyoruz oyuna. Zaten son derece kompakt bir takım olan Avusturya’ya karşı yapılması gereken de bu. Rakip savunmanın dengesini bozmak kanatlardan hızlı akmak önemli. Nitekim böyle bir atak sonucu kornerden gelen topla erken bir gol buluyoruz. Arda’nın korneri, Merih’in vuruşuyla. Rüya gibi bir başlangıç. Ama daha oynanması gereken en az 89 dakika var. Geriye yaslanmak istemiyoruz, Avusturya geriye düşmenin verdiği hırsla kalemize yükleniyor. Ve biz bu dakikalarda daha çok karşılama pozisyonundayız. Fakat giderek oyunu dengeliyoruz. İki forvetle oynayan rakibe karşı Kaan’ı da geri çekip 3 stoperle oynamak işe yarıyor. Alan paylaşıp rakibi yavaşlatıyoruz, hatta dağıtıyoruz. Yardımlaşmalı 5’li savunma ile önlerindeki Orkun ve İsmail rakibin ilerideki baskısını boşa çıkartıyor. Hep boş bir adam buluyoruz. Orkun iyi yönetiyor takımı. Topu aldığımızda bekleri de oyuna sokup dikine gidiyoruz karşı kaleye. Arda ortada iyi top dağıtıyor. İşin en güzel tarafı ise giderek kendimize güvenimizin artması. Üstelik bu kadar genç ve oluşum sürecindeki bir takım olmamıza rağmen. 2. yarıya Avusturya etkili başlıyor. Tam bunalmışken yine kalabalık ve çabuk çıkıyoruz; kornerleri iyi kullanan Arda ve topa iyi yükselen Merih’le 2. golü de buluyoruz. Ama sonra bu kez rakibin korner atışında yerleşim hatası yapınca skor 2-1 oluyor. Artık soğukkanlı olma zamanı. Ne var ki son dakikalarda oyun bizim kalemizin önünde geçiyor. Kaotik ama dağınık geliyorlar. Yüreğimiz ağzımızda. 90+5’te Mert müthiş kurtarışıyla “Leipzig panteri” oluyor. Ve Türkiye çeyrek finalde. Montella ve “Bizim Çocuklar” inanılmazı gerçekleştiriyor. Susun ve alkışlayın.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Şimdi ders zamanı 5 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları