Dünya Kuduz Günü - Dr. Gülay ERTÜRK
Olaylar Ve Görüşler
Son Köşe Yazıları

Dünya Kuduz Günü - Dr. Gülay ERTÜRK

28.09.2023 03:00
Güncellenme:
Takip Et:

Dünyada her yıl tahminen 59 bin kişi kuduz nedeniyle ölüyor. Görülen kuduz vakalarının yüzde 95’inden fazlası Afrika ve Asya ülkelerinde kuduz bir köpeğin ısırması sonucu meydana geliyor. Vakaların yüzde 80’i yoksul ve kırsal bölgelerde görülüyor.

Birleşmiş Milletler’in sürdürülebilir kalkınma hedefleri arasında kuduz hastalığı da dahil olmak üzere, bugüne kadar ihmal edilmiş olan hastalık salgınlarının 2030’a kadar sona erdirilmesi amaçlanıyor. 

TEK SAĞLIK YAKLAŞIMI

L. Pasteur’ün, ölüm günü olan 28 Eylül, Dünya Kuduz Günü olarak anılıyor. Bu gün, Küresel Kuduz Kontrolü İttifakı, GARC (Global Alliance for Rabies Control) tarafından koordine edilen uluslararası bir bilinçlendirme günü. Kuduz kontrolü için “Küresel İttifak” olan GARC’ın çalışmaları; köpeklerin aşılanması (insanların kuduza maruz kalmasının yüzde 99’a varan oranda kaynağı köpeklerdir) ve tüm toplumu “tek sağlık yaklaşımı” ile korumak çerçevesinde yoğunlaşmıştır. 

GARC’ın resmi sitesinde bir ülkenin kuduz durumunu öğrenip diğer ülkelerle karşılaştırma yapmak mümkün. Türkiye ne yazık ki karnesi kötü bir ülke. Oysa geçmişte, dünya çapında kurulan Pasteur müesseselerinde 50 bin kadar kişi kuduz tedavisi görürken dünyanın 3. kuduz aşı merkezi olan İstanbul’da da 1886-1899 arası 2 bin 359 kişi tedavi edilmişti.

Cumhuriyetin ilanından sonra birçok şehirde bakteriyoloji haneler kuruldu. Diğer tüm hastalıklarda olduğu gibi kuduz için de seferber olundu. Hayvanlara kuduz aşısı yapılmaya ilk kez 1934’te İstanbul Belediyesi tarafından başlandı.

Bugün ise Tarım ve Orman Bakanlığı verilerine göre 2021 yılı için 750 bin doz kedi ve köpek  kuduz aşısı ithal edildi. Kuduzla mücadele için, 2020’de toplam 539 bin 792 kedi ve köpek kuduz aşısı oldu. Oysa ülkemizde 5 milyona yakın sahipli kedi ve köpek var. 6.5 milyon civarında da sahipsiz köpek varlığı tahmin edilmektedir. Kuduz hastalığına karşı, sahipli sahipsiz tüm kedi ve köpeklerin aşılanması gerekir. Ülkemizde yılda yaklaşık 250 bin kuduz riskli temas bildirimi yapılmakta olup yılda ortalama 1-2 insan kuduz vakası görülmektedir. 

İTHAL AŞI

Geçmişte kendi aşısını büyük oranda kendi üreten ülkemiz bugün, sadece kuduz aşılarını değil; kanatlı aşıları, pet aşıları, balık aşıları, tek tırnaklı aşılarını dışarıdan ithal etmektedir. Ayrıca, COVID-19 pandemisi de tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kuduz kontrol faaliyetlerini olumsuz etkilemiştir. İlaç sektörü COVID-19 aşısının üretimine odaklandığı için, insan ve köpek aşılarının tedarikinde kısıtlamalara bağlı zorluklar yaşanmıştır. 

TÜİK 2020 verilerine göre ülkemizde veteriner hekimliği alanında 69 milyon dolarlık aşı ithalatı yapılmıştır. Bugün Tarım ve Orman Bakanlığı’na kayıtlı ve GMP (ilaç ruhsatlandırılmasındaki iyi üretim uygulaması şartı) almış aşı üretim tesislerinin 3’ü özeldir. Veteriner sahada kullandığımız aşıların yüzde 75’i ithal ürünlerden oluşmaktadır. 2020 yılı itibarıyla de yerli aşıların, yüzde 64’ü ise özel sektör tarafından üretilmiştir. Ülkemizde, aşı üretimini sağlayacak bilgi ve deneyime sahip veteriner hekimler mevcuttur. Yeter ki ulusal üretimi destekleyen politikalar ile doğru yatırımlar yapılsın.

“Türkiye’nin Pasteur’ü” Dr. Zekai Muammer Tunçman, 1968’de yaptığı bir konuşmada: “...kuduz için gereken önemin verilmediğini ve Sağlık Bakanlığı ile veteriner teşkilatının el ele vererek bu işe bir çare bulması gerektiğini” söylerken bu sözlerinin üzerinden 55 yıl daha geçtiği halde yine hiçbir şeyin değişmediğini görse ne düşünürdü acaba?

HASTALIK NASIL KONTROL EDİLİR?

-Tek sağlık sistemine uygun olarak doğrudan “hastalık kontrol ve izleme merkezi” ve buna bağlı “merkezi bir araştırma enstitüsü” kurulmalıdır.

-Tarım ve Orman Bakanlığı’nda merkezden taşraya etkin olarak işleyebilen bir yapı olarak, “Veteriner İşleri Genel Müdürlüğü” ve taşrada veteriner işleri il ve ilçe müdürlükleri kurulmalıdır.

-Sağlık Bakanlığı’nda ise “Veteriner Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü” ve buna bağlı olarak taşrada sağlık il ve ilçe müdürlüklerinin altında “Veteriner Halk Sağlığı Birimleri” oluşturulmalıdır.

-Belediyeler bünyesinde de büyükşehir belediyelerinde “Veteriner İşleri Daire Başkanlığı”, küçük illerde ve ilçelerde “Veteriner İşleri Müdürlükleri” kurulmalıdır.

-Tek sağlık konsepti, bütçesi olan ve karar alma mekanizmasında etkin bir rol alan ve uygulayan bir yapıya dönüşmelidir.

DR. GÜLAY ERTÜRK

VETERİNER HEKİMLER DERNEĞİ GENEL BAŞKANI

Yazarın Son Yazıları

Çözüm mü, çözülme mi? - Ülgen Zeki Ok

Emperyalist güçlerin Ortadoğu’daki kirli emellerinin önündeki en büyük engel olan Atatürk’ü Türk halkının yüreğinden söküp atmak, yani öldürebilmek için bir gri propaganda yöntemi uyguluyor.

Devamını Oku
06.12.2025
Tek Çin ilkesi - Wei Xiaodong

Türkiye’de Çin’in Tayvan bölgesi yaygın olarak bilinse de bu bölgeye ilişkin tarihi ve siyasi bilgiler genellikle sınırlı kalmaktadır.

Devamını Oku
05.12.2025
İktidarın eğitimdeki U dönüşleri - Nazım Mutlu

Siyasal yaşamının toplamı çeyrek yüzyılı bulan iktidar partisinin kısa tarihi, sayısız U dönüşleriyle doludur.

Devamını Oku
03.12.2025
Cumhuriyete sahip çıkma konuşması: Atatürk’ün ‘Bursa Nutku’ - Hamdi Yaver Aktan

Mustafa Kemal Paşa, 3 Şubat 1933 akşamı İzmir Kordon’daki köşkte akşam yemeği sırasında Bursa’daki olayı öğrenir.

Devamını Oku
03.12.2025
Demokraside seçilenler özgür olmalı - Hüseyin Mert

Demokrasi; çağdaş yaşamın, mutluluğun, ekonomik kalkınmanın ve her türlü gelişmenin önkoşulu, altyapısı ve temelidir.

Devamını Oku
03.12.2025
Tekke ve zaviyelerin kapatılması - Doç. Dr. Hüner Tuncer

Tekkeler ve zaviyeler, İslamdaki tarikatların dinsel tören, toplantı ve eğitim yerleridir.

Devamını Oku
02.12.2025
Suyun akışını sürdürmek - Dr. Anıl Yıldırım Poyraz

“Su ateşe galiptir ancak bir kaba girerse ateş onu kaynatıp yok eder.” - Mevlana

Devamını Oku
02.12.2025
21.yüzyılda Türkiye’de sosyal demokrasi - Halil Sarıgöz

Sosyal demokrat partilerin tarihsel serüvenine baktığımızda, parti programlarının yalnızca birer teknik metin değil; toplumun yönünü, siyasal aklın niteliğini ve iktidar imgelemini belirleyen kurucu belgeler olduğunu görürüz.

Devamını Oku
01.12.2025
Gıda güvenliği sistemimiz alarm veriyor - Adnan Serpen

Gıda yaşam için olmazsa olmazdır ancak kirlenirse hastalığa, hatta ölüme bile neden olabilmektedir.

Devamını Oku
01.12.2025
Buğra Gökce, Silivri'den Cumhuriyet'e yazdı

Otuz altıncı pazar...

Devamını Oku
29.11.2025
İhanetin adı barış olamaz… - Erol Ertuğrul

Güzel yurdumuzda 23 yıldır uygulanan politikalarla, üniter devlet yapımıza ve Cumhuriyetimizin kuruluş anlayışına uymayan görüşler seslerini yükseltmeye başladı.

Devamını Oku
29.11.2025
İddianame hukukla bağlı mı? - Doğan Erkan

İmamoğlu iddianamesi başından beri hukuk dili yerine tercih edilen siyasal retoriğiyle, delil boşluğuyla, rivayet anlatımlarıyla tartışılıyor.

Devamını Oku
28.11.2025
İmralı ziyareti ve TBMM - Hüseyin Özkahraman

Türkiye’de “Kürt meselesi”, etnik kimlik tartışmalarını aşan; devlet-toplum ilişkilerini, siyasal katılım biçimlerini, demokratikleşme dinamiklerini ve meşruiyet tartışmalarını doğrudan etkileyen çok katmanlı bir olgudur.

Devamını Oku
28.11.2025
Seçimin sakatlanması - Cihangir Dumanlı

Anayasamızın 2. maddesine göre Türkiye Cumhuriyeti demokratik bir devlettir.

Devamını Oku
27.11.2025
Kurucu felsefeye dönüş - Mehmet Tomanbay

Son açıklanan TÜİK verileri enflasyon, işsizlik ve derinleşen yoksulluğun gittikçe büyüyen sorunlar olduğunu göstermektedir.

Devamını Oku
27.11.2025
Düzensiz dünya nereye gidiyor? - Nejat Eslen

Yeni bin yılın ilk yüzyılının ilk çeyreği yakında bitecek.

Devamını Oku
26.11.2025
İmralı vesilesiyle CHP dövmek - Esat Aydın

İmralı vesilesiyle CHP dövmek - Esat Aydın

Devamını Oku
26.11.2025
Eğitim sürecinde öğretme ve öğrenme - Cihat Karaali

Geçmişte eğitimciler yalnızca öğretmen değillerdi.

Devamını Oku
26.11.2025
Radbruch formülü ve Türkiye bağlamı - Başar Yaltı

Daha önce bu sütunlarda yayımlanan “Adaletsizliği Görmek” (Cumhuriyet, 07.11.2025) başlıklı yazımızda; adalete giden yolun adaletsizliği görmekten geçtiğini, bir hukuk düzeninde karar veren konumundaki tüm görevliler ile hukuk normlarını uygulayan tüm yetkililerin adaletsizliği görmek, önlemek ve adaleti yerine getirmekle görevli olduklarını, adaletsizliği görme yetisine sahip olmayanların yargıç ve savcı yapılmaması gerektiğini belirtmiştik.

Devamını Oku
25.11.2025
Türkiye Araf’ta - Gani Işık

Şimdilerde Türkiye’ye bir hal oldu; Cumhur İttifakı, İmralı ile hemhal oldu.

Devamını Oku
25.11.2025
Öğretmenim, canım benim! - Duran Güldemir

24 Kasım Öğretmenler Günü’nün anlamını ve önemini anlatmak için söylenecek çok söz var elbette ancak Ceyhun Atuf Kansu’nun “Dünyanın Bütün Çiçekleri” şiirinin bu dizeleri sanki bir başka söze gerek yoktur der gibi derin bir duygusallık içine sürüklemektedir bizi.

Devamını Oku
24.11.2025
Uçak kazasının düşündürdükleri... - Cumhur Utku

Geçen hafta Azerbaycan-Gürcistan sınırında düşen askeri uçağımızla ilgili bir tanımı düzeltelim

Devamını Oku
22.11.2025
‘Ot otlayanlar’dan bugüne - A. Celal Binzet

Günümüzün yakıcı sorunlarından birisi olan vergi, bozuk sistemin ana nedenlerinin başında geliyor.

Devamını Oku
21.11.2025
Bir döneğin anatomisi - Çiğdem Bayraktar Ör

Dün söylediğini bugün unutuyor; hayır, unutmuyor; “Dün söylediğini yutuyor”!

Devamını Oku
21.11.2025
Türkiye’de şap hastalığı neden hâlâ bitmiyor? - Gülay Ertürk

Türkiye’de hayvancılığın en büyük sorunlarından biri, aradan geçen yüzyıllara rağmen hâlâ kontrol altına alınamayan şap hastalığıdır.

Devamını Oku
21.11.2025
Dünya Çocuk Hakları Günü - Recep Nas

Çocuk Haklarına İlişkin Sözleşme, 20 Kasım 1989 günü Birleşmiş Milletler’ce kabul edilmiş, 2 Eylül 1990’da yürürlüğe girmiştir.

Devamını Oku
20.11.2025
CHP'nin iktidar kurultayı - Ziya Yergök

Türkiye’nin kurucu ve birinci partisi, iktidarın en güçlü adayı CHP, 28- 30 Kasım tarihlerinde 39. olağan kurultayını yapacak.

Devamını Oku
20.11.2025
Güvenlik kültürü üzerine - Gazi Zorer

Ülkemizin büyük kısmı aktif deprem kuşağında ve sıklıkla depremi yaşıyoruz ama esaslı bir deprem master planımız yok.

Devamını Oku
19.11.2025
Kemalizm karşıtlığının maskesi - Tunay Şendal

Türkiye, 10 Kasım’ın manevi ağırlığı altında, Mustafa Kemal Atatürk’ün mirasına yönelik tartışmaların bir kez daha alevlendiği bir kırılma anına tanık olmuştur.

Devamını Oku
19.11.2025
Gözden gönüle akan bir aydın - Mücteba Binici

Veteriner hekim Nihat Köse ile ilk karşılaşmamız, 1988 yılının ağustos ayında Samsun Sahra Sıhhıye Askeri Okulu’nda başladı.

Devamını Oku
19.11.2025
İhanet ve gerçekler - Doğu Silahçıoğlu

1914-1918 Birinci Paylaşım Savaşı’nda İngiliz, Fransız, İtalyan ve Yunan işgaline uğrayan Anadolu; Mustafa Kemal önderliğinde başlatılan Milli Mücadele ve Kurtuluş Savaşı döneminde, ardında yayılmacı sömürgecilerin ve Saray’ın durduğu ihanet dolu bir sürece sahne oldu.

Devamını Oku
18.11.2025
Kavramların sosyal yaşamdaki etkisi - İsmail Doğan

İnsanlık bir arada yaşamaya başladığı andan itibaren sosyalleşme doğal bir gereksinim olarak ortaya çıkmıştır.

Devamını Oku
18.11.2025
Masumiyet karinesi - Suna Türkoğlu

Hukuk devletinin vazgeçilmez unsurlarından biri olan “masumiyet karinesi” veya “suçsuzluk karinesi”, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 38’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, “Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar kimse suçlu sayılamaz” hükmü ile pozitif hukukta da yer almaktadır.

Devamını Oku
17.11.2025
Çalışma yasalarında değişim gerekli mi? - Dr. Engin Ünsal

Yasalar da canlılar gibi zamanla yaşlanır ve işlevini yapamaz duruma gelir.

Devamını Oku
17.11.2025
KKTC 42 yaşında! - İhsan Tayhani

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurulduğu 15 Kasım 1983’te dünyaya gelenler, şimdi 42 yaşındalar ve onlar, anne ve babalarından farklı olarak özgürlüklerinin güvencesi olan bir Cumhuriyetin kucağına doğdular.

Devamını Oku
15.11.2025
Erken yaşta okur yetiştirmek - Prof. Dr. Sedat Sever

Edebiyat yapıtları, Montaigne’in belirlemesiyle, “Bizim kendimizin dışına, ötemize gitmemize” kılavuz olan estetik birer uyarandır.

Devamını Oku
13.11.2025
Sosyalizm ve cumhuriyet - Kaan Eroğuz

Neoliberal küreselleşmenin 40 yılı aşkın sürede yarattığı tahribat...

Devamını Oku
13.11.2025
Hukuk devleti mi, yargı devleti mi? - Av. Erol Türk

Hukuk devleti herkesin, devleti yönetenlerin de hukuka bağlı olduğu, hukukun üstünlüğünü ve temel hak ve özgürlükleri güvence altına alan devlettir.

Devamını Oku
12.11.2025
Ankara Hukuk Fakültesi 100 yaşında - Av. Ahmet AKGÜL

5 Kasım 1925 tarihinde, ilk TBMM binasının toplantı salonunda yapılan törende Ankara’da leyli (yatılı) – nehari (gündüzlü) bir hukuk mektebi açılmıştı.

Devamını Oku
12.11.2025
Onlar daha çocuktu… - Şükrü KARAMAN

Kocaeli’nin Dilovası ilçesinde merdiven altı parfümeri imalathanesinde meydana gelen patlamada üçü çocuk altı emekçi...

Devamını Oku
12.11.2025